resim
Sinan Gümüş
Takım:Eyüpspor
Mevki:Sağ Kanat
Yaş:30
Boy:1.79
Uyruk:Türkiye
  • 1056
    17 aralık 2015 galatasaray akhisar belediyespor maçından sonra yaptığı röportajda gelecek için konuşurken hafta sonu oynanacak akhisar maçını es geçip kastamonuspor maçı hakkında konuştu. yani bu genç arkadaş lig maçı yerine dandik bir kupa maçını hedef belirliyor. suç sinan'da mı yoksa kendisine şans vermeyen teknik ekipte mi ? bence her iki taraf da suçlu.
  • 1060
    su ana kadar izledigim kadariyla(cok fazla izleyemedik) gorduklerim:

    - turkiye'de fazla gormedigimiz fizik guce ve hiza sahip bir oyuncu.
    - savunmaya yardimi var, pres yapiyor.
    - oynadigi maclarda biraz pasif kaliyor. cok baskin bir karakter olmayabilir bu yuzden biraz isteksiz gozukuyor olabilir.
    - daha cok mac oynayip goller asistler yapmaya baslarsa mutlaka ozguvenle gundem olacak kumasi var.

    sikinti su: bu adam 3-4 macta ucsun, sosyal medya ve sozluk oyle bir abartacak ki ilk dustugunde de carmiha gerilecek. boyle ornekleri cok gorduk.
  • 1062
    zamanında bruma'ya da aynısını söyledim beni topa tuttu sözlük yazarları.
    bayılıyoruz yıldız yaratmaya. yok arkadaş olmaz sinandan bir şey. kasmayın kendinizi de adamı da. belli bir yeteneği var ve hiçbir zaman yıldız olamayacak. belki rotasyonda oynar orasını bilemem ama kendinizi de oyuncuyu da kandırmayın. sonra üzülüyorsunuz bu da olmadı diye.
    tanım da yapalım; bellir bir yetenekte olan ve yıldız olamayacak galatasaray rotasyon oyuncusu.
  • 1063
    sorun yıldız adaylarının parlayamaması mı yoksa galatasaray'ın yıldız adaylarını parlatamaması mı onu sorgulamak lazım bence:

    - sinan gümüş,
    - armindo bruma
    - emre çolak
    - semih kaya

    bunların hepsi yıldız potansiyelli dediklerimiz. noldu? hiçbirisi adam olmadı, olmuyor... suç hep bu çocuklarda mı acaba?
    bizim kulüp kültürümüzde bir sıkıntı olabilir mi?

    genç oyuncu yetiştirme hususunda türk futbolu zaten çok kısır,
    galatasaray bu konuda istisna idi, sebebi sadece arda turan değil, türkiye liglerinde forma giyen isimlere bir bakın, çoğunun kökeninde galatasaray markası yatıyor.

    ancak biz bunları parlatma ve arkalarında durma konusunda, şans verip ısrar etme hususunda çok zayıfız.

    - uğur uçar
    - ferhat öztorun
    - özgürcan özcan
    - cafercan aksu
    - mülayim erdem
    - ilker cihan
    - soner cihan
    - daniel tozser

    bu arkadaşları tanıyor musunuz? hadi canım, hepsini mi tanıyorsunuz? nereden tanıyorsunuz? zamanında size potansiyel yıldızlar olarak lanse edildikleri için olabilir mi? öyleydiler, evet, doğru, o dönem kendi yaş gruplarının en parlak isimleriydiler...

    sonuç?

    sinan'a kızmanın alemi yok...
    sorun galatasaray'da...
  • 1066
    bu sezon 90 dakika oynadığı 1 maç var. (akhisar-türkiye kupası)
    ilk 11'de başladığı başka tek maç var. (başakşehir-63'de çıktı)

    10 maçta sonradan oyuna girdi ve toplam oynadığı süre 161 dakika. maç başına 16,1 dakika. yani 15'er dakikadan 10 maçlık performansla değerlendiriyoruz.
    bu maçların çoğunda göze battı. belki beklenen derecede skora katkı yapamadı ama dripling, kuvvet, hız ve şut açısından neler vadettiğini kısmen gösterdi.

    topla buluşma sıklığı, oyun içi devamlılık, pozisyon alma becerisi ve karar verme konularında isteyen seviyede olmadığı ise açık.
    teknik beceri var, fizik kapasite iyi, eksik olan kısımlar ise mental ve tecrübeye dayalı hususlar. yani, oynaması lazım. gelişecek mi gelişmeyecek mi bunu zamanla görürüz ancak buna karar vermek için oynaması ve sorumluluk alması şart.
  • 1067
    kime neye göre şans verilmedi bu adama? şans verilmesi için her maç 11 mi oynaması lazım? bulması gereken az şans buluyor ona ben de katılıyorum ama kimse şans verilmedi demesin.

    eskişehirspor maçı son 30 dk oyuna girdi. rakip sahada var mı yok mu belli değil. jem paul karacan'ın bile iyi oynadığı bir maç. skor da şahane. o 2 dripling yapmak, 2 şut çekmek için en ideal maç. vursan kimse niye vurdun demez, kaçırsan kimse niye kaçırdın demez. sinan son 30 dk oyuna girdi o maç. sahada var mıydı yok muydu belli değildi. daha fazla şans bulmak isteyen oyuncu o maçta mutlaka bişeyler yapmalıydı. sinan o maçta bişeyler yapmaya bile çalışmadı.

    aynı maç oyuna sonradan giren 32 yaşındaki bilal çok güzel bir gol attı.
  • 1069
    galatasaray'ın yakın tarihine baktığımızda, altyapıdan çıkıp a takıma girmeyi başarmış oyuncularımızın çoğunun tek maçta bir şekilde kendini göstermeyi başarıp parlayarak a takıma monte olduğunu görüyoruz. bunun doğru olduğunu savunmuyorum, ama belki gençlere pek sabretmeyen bir kültüre sahip olduğumuzdan, belki de sürekli şampiyonluğa oynadığımız için ufak hatalara tahammül edecek lüksümüz olmadığından gençlere 4-5 maç şans verip de yavaş yavaş geliştiğini izleme şansımız asla olmamıştır bu kulüpte.

    genellikle maç tecrübesi kazanması gereken oyuncular bunun için çeşitli anadolu takımlarına kiraya verilmiş; verilmemişse de türkiye kupası, hazırlık maçı gibi fırsatları değerlendirip kendini göstermeye çalışmıştır.

    a takıma girmeyi başaran oyuncular ise her altyapı oyuncusunun az ya da çok eline geçen bu küçük fırsatlarda kendisinde bir ışık olduğunu göstermeyi başaran oyuncular olmuştur. örneğin arda turan kiralık manisa tecrübesinden dönüşünde şans verilen ilk maçında mlada boleslav'a karşı unutulmaz bir performans göstererek o sene büyük umutlarla transfer edilen carrusca'nın yedek kulübesine hapsolmasına sebep olmuş, semih kaya gökhan zan'ın sakatlığı ve ayıboğan'ın kart cezalısı olduğu bir kayserispor maçında elde ettiği fırsatı çok iyi değerlendirerek bu iki oyuncudan formayı almayı başarmış, veya kendisini her ne kadar pek sevmesek de aydın yılmaz sonradan girdiği bir konyaspor deplasmanında son dakika golü ile galibiyeti getirerek bütün dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştır. ya da tersi bir örnek olarak, süper finalli sezonda bu şansı yakalayan mehmet batdal, kariyerini değiştirme şansı olan bu anda kaçmaz denen bir gol pozisyonunu kaçırdığı için bir daha forma şansı bulamamıştır.

    bu oyuncuların hiçbirine kendini göstermesi ve futbolunu hata yapa yapa geliştirmesi için en azından 4-5 maç oynama şansı verilmemişti. sinan da eğer kendine bu şansın verilmesini bekliyorsa büyük yanılgı içinde. dediğim gibi bunun doğru olduğunu savunmuyorum, ama bu kulüpte işler maalesef böyle işliyor. eğer formayı kapmak istiyorsa, bulduğu en ufak fırsatta sansasyonel bir şeyler yaparak kendindeki ışığı hem hocasına hem kamuoyuna göstermeli. yoksa bir süre rotasyon oyuncusu olarak kadroda yer aldıktan sonra altyapıdan çıkacak yeni "gelecek vaat eden yıldız adayı" ile birlikte kendini bir anadolu takımında bulması işten bile değil. ve türkiye'de biz 25 yaşındaki oyuncuları bile genç olarak ansak dahi, dünya futbolu standartlarında "genç" denen yaşları geçmek üzere sinan gümüş'ün.

    ha tüm bunların yanında, tek maçla parlayan oyuncularımızdan çoğunun sonrasında düştüğü durumlara bakarsak (aydın, şimdilerde semih ve hatta bizdeki son sezonunda arda), belki de yavaş ve emin adımlarla gelmesi daha iyidir diyorum ama bizim kulüpte ve taraftarda onu bekleyecek sabır var mıdır, işte ondan maalesef emin olamıyorum.
  • 1072
    iyi futbolcu oynar arkadaş. yasin geçen sene türkiye kupası maçları performansıyla kendini gösterdi söke söke aldı formayı. bir daha da bırakmadı . oldukça da katkısı oldu.

    sinan' ın da elinde iyi bir şans var. kendini göstermeli artık 2 sene oldu geldiğine. baskın olacak. maçtan kopmayacak. bunları kendi izleyerek dikkat ederek öğrenecek. herşey kendi elinde. yoksa kendini seneye bir anadolu takımında takasta ya da kiralık olarak bulabilir. bizim beğenmeyip yollayıp da sonradan hayvan gibi parlayan bir oyuncu var mı ben hatırlamıyorum.

    2 sene az değil. artık mikrofon sinan' da . ya zorlayacak gösterecek kendini. ya da güle güle sinan paşa.
  • 1074
    birkaç istisna haricinde ben şans bulmak denilen şeyin kupa maçlarında hayata geçen bir olay olduğuna inanmıyorum. kaldı ki sinan geçen sene de kupa maçlarında öyle aman aman süre almadı. hele ciddi sayılabilecek kupa rakiplerine karşı neredeyse hiç almadı. şans bence tam olarak şudur, çıkar adam gibi bir maçta oyunda ileriye emre çolak veya umut bulut'u sokacakken bu adamı sokarsın 30 dakika as takımla doğru dürüst pozisyon üretilebilen ortamda oynatırsın. bu sene bu 4 kere oldu, biri astana maçıydı hareketlendirdi gol attırdı biri hatırlamadığı ve takım olarak sahadan silindiğimiz dakikalardaydı hamza'nın marifeti olarak inanılmaz bir ne yaptığını bilmez takım vardı ve yine son dakikalardı, bir tanesi hamza'nın alın sinan tamam 11'e koyuyorum diye sahaya sürdüğü ve devre arasında çıkartacağına kesin gözüyle baktığım diğer bir maç adamın üstündeki stres hat safhada adam bütün hafta şişirilmiş neden oynamıyor bilmem ne diye diğeri de madrid deplasmanda son bilmem kaç dakika girmesi ki onda da tek kornerimizi kazandırmıştı(u: yazarken utandım bunu bir oyuncu başarısı olarak gösterebileceğim bir oyun oynadığımız için ). yani bu adam şans bulmadı abi yapmayın amk ben polyannacılık yapmıyorum ama bu adam kaliteli adam yasin kadar topla gider ondan daha çok çizgiye iner skilleri daha iyidir oyun görüşü de daha iyidir gol vuruşu da daha iyidir e neden bu adam değil de yasin?
  • 1075
    kendisi kesinlikle sağ açıkta 7-8 maç 90 dakika üst üste denenmelidir. podolski iyi niyetiyle geriye destek atmaya çalışsa da ara ara, oyun karakterinde bu yok. adam top bizdeyken çok bitirici işler yapıyor. bundan ileride faydalanabiliriz. yani podolski, net çok iyi futbolcu. işi biliyor. atıyor, attırıyor. sinan gördüğümüz gibi geri gelme, yardım etme, destek atma olayını da iyi yapıyor. selçuk-jose-emre-wesley-sinan-podolski'yi beklerde carole ve denayer ile birleştirsek sanki 3-5 bir şeyler oynayabileceğiz gibi.

    takım boktan gidiyor, sağ açık transferi düşünülüyor. o transferi yine yaparız da, olm elimizde var işte taraftarın istediği bir adam. "kullan şu kireç önleyiciyi artık ya!"
App Store'dan indirin Google Play'den alın