1
bir taraftar için ızdıraptır.
tuttuğun takımın iyi oynaması seni sevindirmez, kötü oynaması ilgilendirmez. takıma veda etmesi muhtemel bir futbolcunun o maçta iyi oynaması yüzünde manasız bir gülümseme oluşturur.
diğer kanalda ezeli rakibinin iddialı maçı varsa elin gider kumandaya çevirmek istersin o şampiyonluk havasına gıpta ile bakarsın, o heyecanı hissedersin içinde, sonra yine çevirirsin kanalı kendi takımının iddiasız maçını izlemeye devam edersin. ne de olsa rakibinin maçını izleyerek takımına ihanet etmek istemezsin kendi maçın varken. sonra aklına düşer sen bu kadar titizlenirken takımın için hassas davranırken düşüncelerinde acaba değer verdiğin bazı futbolcuların senin kadar hassas mıdır diye?
maalesef galatasarayımız 2 senedir bizi böylesi bir sezon sonunu reva görmektedir. yazık.
2
tek iyi yanı kadrodaki gencleri gormek adına bir umut ısıgı olmasıdır.. pollyanna moduna girmis degilim, sadece son 2 macta emre colak'ı izlemek istiyorum, en dogal hakkım sanırım bu da..
3
artık iş işten geçmiş daha cesur daha göze hoş gelen futbol izleriz düşüncesiyle izlenir. genelde beklenen sonuç alınamaz.
4
benim için farketmez. amatör takımları bile seyrederken zevk alan bi adamım ben. hele galatasaray'ı seyrederken ömrümün uzadığını ve heybeme yaşadığım bir günü daha koyduğumu düşünüyorum. her hangi bir arsada veya halı sahada iki grubun maç yaptığını göreyim hemen saatime bakar ve eğer vaktim varsa arabayı sağa çeker maçı seyrederim. hava da biraz güzelse ohhhh gel keyfim gel.. bir tek galatasaray maçı kaybederse moralim bozulur. hedef medef anlamam.
5
şu an yediğim eriği tuza banmadan yemem gibidir. hiçbir tad vermez, suratın ekşir.
6
son iki senedir cinnet geçirerek gerçekleştirdiğimiz eylemdir galatasaray taraftarları olarak.aynı durumun 3.kez tekrarlanması durumunda adnan polat ve ekibini galatasaray sözlükteki derin sevgi bile kurtaramaz.
8
totemi birakmak, rahat rahat mac izlemektir.
9
en azından kafamız rahat diyerek kendimizi avutmamıza sebep olan maçlardır.
10
benim gibi düşünen galatasaray taraftarları için mümkün değildir. nedenine gelince; galatasaray taraftarının hedefi her zaman güzel futbol izlemektir, puan futbolu değil...rijkaard'ın taktiklerini, aykut'un günden güne iyiye gidişini, baros'un dönüşünün takıma kazandırdıklarını, keita'nın resitallerini, kewell'ın 110 gün sonra forma giyişini izlemek ve hatta neill'siz bir defansın neler yapabileceğini gözlemlemek, 3 puan hesabına göre hedefsiz olabilir ama yine de keyifsiz değildir. sözlük taraftar tanımlarına göre "pollyanna taraftar" sınıfına girmiş olabilirim ama gerçekte benim olayım "pollyannacılık" değil, acısıyla tatlısıyla galatasaray'ın ta kendisidir. evet, şampiyon olamıyoruz, üstüne bir de şampiyonlar ligi'ne de gidemiyoruz ve bu yüzden de çok üzgünüz, ama ne yazık ki yapabileceğimiz birşey yok. yapabileceğimiz tek şey, kalan 2 maçımızı keyifle izlemek...
11
eğer galatasaray maçı izliyorsak sadece içimizdeki galatasaray aşkıdır bu maçları izlememizin nedeni.
12
herşeyden önce taraftar insanın kendi kendine verdiği bir sınavdır, taraftarlık adına. taraf olmanın, taraftarlığın, arma aşkının en saf halidir ayrıca. heyecanlandırmaz, keyif vermez, çok cazip de gelmez ama güzeldir yine de.
14
sabrı ölçmek için iyidir.
15
çocuğu doğuştan özürlü olsa da onu büyütmek için canını dişine takan anne-baba rolünü oynamaktır.
16
çoğunluk sevmiyor veya tahammül edemiyor ama benim en sevdiğim maçlar bunlar. iki takım da birçok olumsuz şeyden (en çok da baskıdan) arınıyor ve ne çalıştırlarsa, özlerinde ne varsa onu oynuyorlar. tabi ki hedefsiz kaldıkları için genelde pek kasmıyorlar ama otomatik olarak neleri yaptıklarını ve oyuncuların fundamentallerini görmek açısından iyi referans oluyor bu maçlar.
17
belki bir genç oyuncu çıkar da gelecek adına ümit verir ya da gitmesi gündemde olan topçu iyi oynar da taliplisi çıkar para kazandırır beklentisiyle izlediğim maçlardır
18
nam-ı diğer iki buçuk üst oynayıp maç izlemek.
19
mevzu bahis maçlar galatasaray'ın maçlarıysa izlerim ama diğer takım maçlarını izlemiyorum.