12 ağustos 2022'de semih kaya'nın futbolu bırakmasıyla artık resmi olarak da anılara karışmış ikili.
beraber oynadıkları 2011-2012 sezonunda galatasaray ligde 34 maçta sadece 24 gol yemiştir (play-off'u ciddiye almıyorum). bu 2007-08 sezonundan sonra galatasaray'ın en az gol yediği sezonlardan biridir. müthiş bir istatistik.
işin daha ilginci semih kaya formayı o sezon ilk kez ligin 9. haftasındaki
30 ekim 2011 kayserispor galatasaray maçı ile kazanmıştır. galatasaray o maça kadar gelen 8 haftada 9 gol yemiştir bile. ligin ilk haftası stoper hattı servet çetin-gökhan zan ikilisinden, 2. haftadan 9. haftaya kadar da ujfalusi-gökhan zan ikilisinden kuruluydu.
yalnız semih kaya'nın formayı kazanması zorunluluktan doğmuştu. ligin 8. haftasında oynadığımız ve hakem tarafından doğranarak 9 kişi kalıp 4-2 yenildiğimiz
26 ekim 2011 galatasaray gaziantepspor maçının 34. dakikasında cam adam gökhan zan sahalardan 1 ay uzak kalacak şekilde sakatlanmış ve oyundan çıkmış, onun yerine oyuna dahil olan servet çetin de maçın 45. dakikasında kırmızı kart görüp cezalı duruma düşmüş ve oyundan atılmıştı.
yani ligin 9. haftasındaki
30 ekim 2011 kayserispor galatasaray maçına çıkarken fatih terim'in elinde tomas ujfalusi ve semih kaya'dan başka stoper kalmamıştı.
o da bu maça semih-ujfalusi ikilisiyle başladı. semih kaya öyle güzel oynadı, ujfalusi ile öyle uyumlu bir görüntü çizdi ki hem yeteneksiz gördükleri servet çetin ve gökhan zan'dan artık kurtulmak isteyenleri, hem genç yetenek kazanmak isteyenleri hem de mecburen gökhan zan'la oynamak zorunda kaldığı için performansını tam gösteremeyen tomas ujfalusi'yi sevindirdi.
semih kaya ve tomas ujfalusi ikilisi o maçtan başlayıp o sezon ligin 34. haftası olan
8 nisan 2012 manisaspor galatasaray maçı dahil 24 maçta birlikte forma giydiler ve galatasaray bu 24 maçta kalesinde sadece 15 gol gördü. üstelik bu 24 maçın 11 tanesinde de takım olarak hiç gol yemedik.
şimdi düşünüyorum da kaleci ve stoper ikilisinden oluşan o üçlünün uyumu ne de önemli. muslera ve ujfalusi defansta galatasaray için birer nimetlermiş. hücumda da melo ve elmander aynı şekilde tabi.
semih kaya'nın başarılı olması ujfalusi ile bireysel çalışmalar yapması, melo'nun atak yenilince yerini elmander'e bırakıp üçüncü bir stoper gibi bu ikiliye yardıma gelmesi, muslera'nın olağanüstü performansıyla kalede oluşu filan... o galatasaray bambaşka bir galatasaray'dı hiç şüphesiz. semih kaya da bu sayede hem iyi oyuncularla bir arada olması hem de o dönem öğrenmeye aç ve açık oluşu nedeniyle bu ikili ortaya çıkabilmiştir.
o değil de aklıma geldi şimdi, elmander ciğersiz performansıyla maç boyu öne geriye yardıma koşa koşa takımı 4-4-2'den çok 4-5-2 gibi oynatırdı kulakları çınlasın.
bu ikilimiz ayrıca dönemin fenerbahçe'li tff başkanı mehmet ali aydınlar'ın fenerbahçe'si için getirdiği 6 maçlık play-off serisinde de 6 maçın üç tanesinde kaleyi gole kapatmışlardır.
o maçları da buraya not düşelim.
(bkz:
16 nisan 2012 beşiktaş galatasaray maçı)
(bkz:
2 mayıs 2012 galatasaray trabzonspor maçı)
(bkz:
12 mayıs 2012 fenerbahçe galatasaray maçı)
bu ikili finali ise ujfalusi'nin sakatlanmadan hemen önce oynadığı ve galatasaray'daki son maçı olan 2012-2013 sezonunun 2. haftasındaki
26 ağustos 2012 beşiktaş galatasaray maçıdır.
bir daha da luyindana-marcao ve nelsson-marcao ikilisi dışında uyumlu tandemimiz olmadı zaten.