elimizde olmasına rağmen kullanmadığımız, kullanamadığımız ikili.
wesley sneijder,
didier drogba ikilisi geldiğinden beri bir türlü aynı anda maksimum randıman alamadık ikisinden. yabancı sınırı gibi bir illetin olduğu bir ülkede dört elle sarılmamız gerekir iken bu ikiliye, gittik ikisinin yerine tonla paraya iki tane yabancı aldık.
ilk geldiği günden beri fikrim değişmedi. selçuk ve sneijder aynı tip oyuncular. ikisi de pasör, ikisi de duran toplarda etkili, ikisi de dikine çalım atarak ilerleyemeyen oyuncular. saha içine ikisini aynı anda koyuyoruz, ikisi de aynı işi yapmak istediği için birbirlerine dolanıyorlar. ikisi de top sağ bekte iken gidip topu ondan alıp sola vermek, sol bekte iken ondan alıp sağa vermek istiyorlar. bu esnada yaratıcı özelliklerini kullanacakları an olur ise ölümcül darbeyi indirmek istiyorlar. ceza sahası önünde dolaşıp şut çekmek istiyorlar. biz sneijder'i alarak hem selçuk'u adeta pasifize ettik, hem de sneijder'den gerektiği gibi faydalanamadık. sneijder'i 2 fizikli ön libero ve 2 fizikli stoperin arasına koyduk arkada selçuk var diye, sneijder de orada ezildi.
drogba'nın gelişi ile forvette ikinci tercih konumuna düşen burak üstün performansı sayesinde 2012-2013 sezonun ikinci yarısında yedek kalmadı. gel gör ki 4-3-1-2 dizlişinin kör topal ilerlediği aşikardı. yeni sezon kapsamındaki hazırlık maçlarında tek forvetli sistem denenirken burak yedek bekliyordu. zati geçmişi nedeniyle kendine güveni sallantıda o olan bu arkadaşımızın performansı taban yaptı. bir de üstüne drogba'nın laubali hareketleri eklenince olan galatasaray'a oldu.
bu ikilinin yerine yabancı oyuncu alacağımıza, eksik gedik yerlerimizi yamasaydık ilk önce şimdi elimizde çok daha sağlıklı bir kadro olurdu. belki dünya çapında yıldızları olmazdı ama çok daha sağlam olurdu.
