resim
Selçuk İnan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Gaziantep FK
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 4876
    selçuk inan'ın gözümde düşmesinin sebebi ne mancini ile gerginliğidir ne de performansının düşük seviyede kalmasıdır. ama formaya ve kaptanlığa yapılan saygısızlık benim gözümde affedilemez. mancini ile gerginlik yaşayabilir bu gayet doğal; maç içi stresi, kendi performansını beğenmediği için olan gerginliği gibi birçok neden sıralanabilir hoşgörü için. aynı şekilde performans da öyle. selçuk inan gibi belli bir kumaşa sahip oyuncular konsantrasyon eksikliği yaşamadığı sürece maçtan kopmaz ama selçuk bütün sene kopuktu. belli var bir duygusal sebebi. ayrıca bu kadar kaliteli bir oyuncu oynayarak performansını arttırır ancak selçuk fizik olarak çok düşmüş durumda o yüzden oynadıkça gerilemey giriyor. bunun da telafisi var. sağlık olsun deriz, iki kızarız geçer bunlar. o da kendini yeni sezona hazırlardı.

    ama formaya yapılan terbiyesizlik, kaptanlığa yapılan saygısızlık affedilemez. bu forma kutsaldır. başka takımın forması değil bu, bu galatasaray forması arkadaş. sen nasıl da bu formayı giymek için ailesinden, sevdiğinden vazgeçen insanları unutursun. hadi o kadar eskiyi, metin oktay'ı bilmiyorsun hani olur ya. bülent korkmaz'ı da mı izlemedin arkadaş? çıkmış kolu ile maça devam eden kaptan'ı? gülüyoruz ediyoruz ama sabri'yi görmedin mi? canla başla mücadelesini, küsmemesini öğrenemedin mi ondan?

    bu forma sana büyüklerinden emanet, bu kaptanlık sana büyüklerinden emanet. bunun değerini bil. herkes terketse de gemiyi sen kaptan'sın, terkedemezsin.

    biz seni öylesine sevmedik, efsanelerimizle kıyaslayarak sevdik. sen de kendini onlar yerine koymalısın. kıyaslandığın insanlara bir bak sonra da yaptğın harekete bak.
  • 4880
    arkadaşlar ayık olun. selçuk neredeyse 2 sezondur yok;son 28 maçta ise aldığı her topu yana ve geriye oynadı.

    ben galatasaray taraftarıyım, oyuncunun takıma ne verdiğine bakarım; ötesine karışmam. oyuncuyu maç öncesi barda gördükten sonra ertesi gün sahanın yıldızı oluyorsa "karakter" falan gibi şeyler de demem.

    ama selçuk her ne sebeptendir bilinmez (rivayetler var) bu sezon yok. uzun top yapmıyor, ara pası yapmıyor bu sene. garantici oynuyor. eğer oyununu toparlamayacaksa ve bu şekilde oynayacaksa o zaman ceyhun da kendisine tercih ediebilir. nitekim defansı daha iyi ceyhun'un. umut gündoğan oynasın mesela 2-3 maç, en azından aç oyuncu.

    bunun dışında yuhalanma duymadım, sezon başından beri yaptığı tercihler eleştiri alıp kendisine duyrulmasa da dün "eeeeh" dendi ve selçuk küstü. olmaz. senede 3-5 trilyon para alıp, eleştirilince küsemezsin birader.

    bununla birlikte; eleştirmezsek zaten taraftar olmayız o yüzden gereksiz fanboyluğun alemi yok. iyiyse iyidir, oynamıyorsa eleştiririz ki kendini toparlasın. eleştirirken neden beğenmediğimizi ve ne beklediğimizi de söylememiz lazım.

    iki sene önceki hızlı uzun top atan, ara pasları ile forvetlere asist yapan selçuk'u istiyorum ben kendi adıma. ofansif, riskli ama etkili oynayan selçuk'u istiyorum. fazlasını değil, azını değil.

    forma olayına hiç girmiyorum bile.
  • 4881
    sevgili renktaşlarım...

    bence biraz daha sağduyulu davranmalıyız. hemen ofsaytlamadan bir duyun hele dediklerimi, sonra istediğiniz gibi düşünmekte gene özgürsünüz. öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki, evet ne olursa olsun, selçuk'un tutumu hatalıydı. bakınız bir sabri örneği var. sabri de defalarca yuhalandı, sayısız kez aforoz edildi, bırakın diğer takım taraftarlarını, kendi takımının taraftarları olan bizler tarafından bile yıllardır madara ediliyor adam. ama bir kez sabri'nin tepki gösterdiğini gördünüz mü? yıllara bakıldığında, sabri'nin takımda olmasının yarar ve zararları tartışılır, ancak şu anki konumuz tutumsa eğer, sabri bakın dün gece takıma enerji veren isimdi gene. oysa ki bin kere, bir insan olarak küsmeyi hak edecek şeylere maruz kaldı bu adam.

    diğer yandan, herkes aynı değildir. işler, sen profesyonelsin, paranı al işini yap denecek kadar kolay yürümüyor. bakınız, buna melo bir örnektir. melo'yu şu an biz profesyonelliğinin yanı sıra, duygusal yapısı ve milyonlarcamıza tercüman olduğu için böyle baş tacı yapıyoruz. melo'nunki bize göre pozitif bir duygusal patlamayken, elbette selçuk'unki de negatif bir duygusal boşalımdır, hatalıdır, yanlıştır, ancak anlaşılabilirdir. bakın dün (bkz: 6 mart 2014 galatasaray fenerbahçe maçı) ben de çok sinirlendim. "bu nasıl bi tavır? s.ktir git selçuk?! kimsin sen kaptanlık bandını yere falan bırakmaya çalışıyorsun artist misin olm sen bas git s.ktir sana mı kaldık!!" diye bağırdım çağırdım. fakat şimdi bir düşünüyorum da, bizler sadece denizin yüzeyine şahit oluyoruz, derinleri bilemiyoruz arkadaşlar. belki selçuk da sakinleştikten sonra pişman oldu. yaşantısında ne olup bittiğini, hayatını, özelini ne kadar biliyoruz? siz en basitinden sevgilinizden bile ayrıldığınızda, içinizde işe gitmek geliyor mu? performansınız düşmüyor mu? bir yerlerde selçuk'un ablasının kanser olduğunu okumuştum örneğin. belki adam, herşeye rağmen takımını yalnız bırakmak istemiyor. tüm moral bozukluğuna, içsel buhranına rağmen takımı eksik bırakmayayım, bana ihtiyaç var, elimden geleni vermek görevim diyor? ha tabi bunların hiçbiri de olmayabilir ve selçuk tamamen kapris yapıyor da olabilir. benim tek varmaya çalıştığım nokta, mümkünse olayların tam anlamıyla iç yüzünü bilmeden, aşırı tepki vermemek ve ne olursa olsun galatasaray taraftarı gibi davranmak. galatasaray taraftarı, genel karakteri itibariyle öfkeli, kindar bir kitle değildir. biz kendimize bunu yakıştırmıyoruz, öyle değil mi? bizim duruşumuz daha asil olmamalı mı? elbette biz nasılsak, sahadaki oyuncularımızın da bizim yansımamız olmasını isteriz. fakat nasıl ki biz de duygularımıza yeri gelince yenik düşebiliyorsak, selçuk gibi milyonların baskısı omuzlarında olan biri, haydi haydi düşebilir. benim fikrim, bir galatasaray aşığı olarak, ilk iç saha maçında 60 bin kişi tarafından tüm maç selçuk'un lehine tezahürat edilmesidir. şahsi fikrim elbette bu benim. doğrusu böyle olur gibi hissediyorum. örneğin bakın, hagi de uefa kupası finalinde duygusal yapısının profesyonelliğinin önüne geçmesi sebebiyle bizi en kritik anda 10 kişi bırakmadı mı? sizce bu, öyle bir maçta, affedilebilecek gibi bir şey miydi? ama hagi bizim ilahımız. ve haklı da bir ilah. amacım asla hagi selçuk kıyası yapmak değildir, yanlış anlaşılmasın. ama aynı perspektifle olaylara bakılmasını diliyorum sadece.

    selçuk'un 2 senedirki tutumuyla bu camiaya olan sevgisi ve bağlılığı belli zaten. ters giden birşeyler olduğu belli, ve bu bizle alakalı bir durum değil. bence bir de taraftar yükünü bindirmemeliyiz. ne olursa olsun. biz kucaklamamızı yapıp, kırgın bir aile üyesi gibi kardeşimizi affetmeli, kol kırılır yen içinde kalır olarak düşünmeliyiz. gerisi selçuk'a kalmış.
  • 4882
    galatasaray dergisi'nin ekim sayısında röportajı vardı. o röportajda galatasaray taraftarı hakkında şunları söylemişti;
    http://24.media.tumblr.com/...OgQ1sfefwbo1_500.jpg

    şimdi geldiğimiz durumu görünce gerçekten üzülüyorum, içim acıyor. selçuk'un yaptığı hatadır, yanlıştır ama taraftar olarak da pek masum değiliz. futbolcu kaybetmek kolay, önemli olan onu kazanabilmektir diyordu fatih hoca. eminim kendisi de çok üzgündür. yanlış yaptığının da bilincindedir. zamanı geri alamıyorsun ne yazık ki. hatırlarsanız melo da kırzımızı kart gördüğü bi maçtan sonra onu sakinleştirmeye çalışan fatih terim'i iteklemişti. ama fatih hoca lafını bile etmedi, biz de melo'yu yedirmedik. selçuk'un da psikolojisi iyi değil şu sıralar. bide üstüne biz gitmeyelim. sahip çıkalım. seneye gidecekse gider ama böyle ayrılmayalım
    ligi 8. sırada bitirmiş, avrupa kupalarında yer alamadığımız sezonda gelmiştir. bu da unutulmasın.
  • 4884
    yedirmeyiz'in ilk siyasi kullanımıyla sözlükte selçuk inan için kullanımı ne kadar da benziyor.

    haklı, destekli dayanaklı eleştirilere karşı "o ne yaparsa yapsın umurumuzda değil o bizim gururumuz hülooo" yaklaşımı türkiye'ye olduğu gibi, galatasaray'a da zarar verecek. takım içinde gruplaşmış, küskünlüğünü saha içine bile taşımış, bu nedenle koskoca camianın 1 sezonunu yemiş, kankası dışındaki oyunculara pas vermekten imtina eden bir oyuncuyu eleştirmeye getirilen karşı argüman "yedirmeyiz". bravo.

    sezon başından beri berbat oynamasına neden olan küskünlüğü artık kine dönüşmüş. derbi maçta yanlış (bence içten pazarlıklı) tercihleri nedeniyle hocası uyarınca 40 bin biletli, milyonlarca tv başında seyircinin önünde el kol hareketleriyle karşılık vermiş,
    üzerine fuck you diyebilmiş. 10 dakika geçtikten sonra yine içten pazarlıklı bir kötü tercih nedeniyle taraftarın sabrı taşıp auwww çekti diye oyundan çıkmaya çalışıyor. ıslık bile değil.

    savunmalar yedirmeyiz üzerinden, başka iyi türk oyuncu yok üzerinden yapıldığına göre bir yerde haklılık payımız var. arda giderken de daha iyisi yoktu. gittiğine üzülmedim. kendisi gidince de üzülmeyeceğim.

    siz hocaya küfreden, takım arkadaşlarına pas atmayan oyuncularla şampiyonluk hayal etmeye devam edin. bruno alves'in frikiklerde topun başına geçtiği takımdan 10 puan fark yersiniz anca.

    edit: bir de tek maçla sildiğimi sananlar var. bu adam küslükleriyle galatasaray'ın 1 sezonunu heba etmiştir. şampiyonlar ligi zorda. insanlar susmuş, sezon sonunu beklemiş, baktı artık şampiyon olma şansı yok o zaman bunları yazmıştır. http://www.aksam.com.tr/...k-krizi/haber-293680

    tek maçla asıldığı yok. bir insan zaten hocasının suratına sövecek psikolojiye tek maçta gelmez.
  • 4885
    fatih terim'le aynı kefeye konması saçma olan oyuncu. 2,5 sene evvel türkiye'nin açık ara en iyi orta saha oyuncusu olarak sözleşmesinin bitiminde fenerbahçe'nin astronomik teklifine rağmen sırf galatasaraylı olduğu için galatasaray'a gelen, 2 senede türkiye kupası hariç her kupayı kazanan ve şampiyonlar ligi'nde çeyrek finaller, 2'nci turlar yaşatan adamın kredisi benim gözümde sonsuzdur arkadaş. herkes hakan şükür veya sabri sarıoğlu de değil yuhalanmayı kaldırabilsin. bazı insanların mizacı daha naiftir, selçuk da öyle bir oyuncu. ne olmuş formayı çıkarmışsa? yere atıp üstüne mi basmış? yetmemiş bir de üzerine mi tükürmüş? tugay'a verdiği formayı 3 saniye sonra geri aldı, bir tek ben mi gördüm bunu? bunlar o anlık sinirle olabilecek şeyler. herkes tutturmuş "karıdan kızdan kaldıramıyor kafayı" diye. ulan adam 28 yaşında, en güzel yaşları bunlar. bu yaşta gezmeyecek de 50 yaşında mı gezecek? işine gelmediğinde buraya gelip demokratik biri olarak insanları kişisel haklarından mahrum edenlere demediğini bırakmamayı bilirsin. e hani nerede kaldı senin demokratikliğin? sanane adamın özel hayatından? eğer seni yalnız bırakmıyorsa, her maçına ilk 11 çıkıyorsa, her maçta en fazla koşan oyuncuların başında geliyorsa ve bunlardan da önemlisi allah nazardan saklasın hiç sakatlanmıyorsa bu nasıl gece hayatıdır arkadaş? bahsedildiği kadar düzensiz yaşayan bir adam nasıl sakatlanmaz yahu? adam midesini bile üşütmüyor be. antrenmanlarda performansı da iyi ki mancini onu sürekli oynatıyor. goygoy yapacak adamı oynatmaz ki mancini. vakti zamanında antrenmanda artizlik yaptı diye balotelli'ye dalan adamdan bahsediyoruz. ne konuşuyoruz, kime konuşuyoruz biraz dikkat etsek her şey daha güzel olacak ama yok. bizde olmuyor bu. olsun istesen de olamiyor.

    yuhalanmayı kimse haketmez ama illa yuhalayacak ya da homurdanacaksan bunu yapacağın en son adamdır selçuk inan. nasıl nankörüz ulan biz? 2 seneyi ne çabuk unuttunuz? ne haldeydik 2 sene evvel, şimdi ne durumdayız. bunda en fazla pay sahibi kim? eğer sinirliysen, gönül koyuyorsan takıma, gitmezsin benim gibi maça olur biter. tepkini böyle gösterirsin. gidip sahada kendi oyuncuna küfür etmen ya da yuhalaman kimseye hiçbir şey kazandırmaz. ayıptır yahu. selçuk inan bu. gelmesi için yıllarca kendisine dilenilen, geldiği 2 yıldır da her şeyi kazanmış, kazandırmış adam. kaptanın. zaten bizim kadar kendi ayağına sıkan başka bir camia dünyada yok arkadaş. melo'lar, sneijder'ler, drogba'lar gider. selçuk inan'lar kalır bize arkadaşlar. yapmayın etmeyin.
  • 4887
    kötü oyununa, yanlış pas tercihine, kötü şutuna sabır gösterilir. sabri sarıoğlu'na sabır gösterilen takımda selçuk inan'a gösterilmesi gereken sabır devede kulak kalır bu konuda.

    ama

    oyundan çıkarken tepki görmemek adına sakatlanma bahanesi ile -ki gerçekten sakatlanmış olabilir, ama 22 mart 2014 galatasaray kayserispor maçında da sakatlanıp çıkmıştı- kaşla göz arasında oyundan çıkmaya çalışırken hocanın talimatına uymayıp ısrarla çıkmaya çalışırsan, üstüne bir de formanı çıkarıp da yardımcı antrenörüne vermeye çalışıp onu taraftar önüne atarsan ayıp edersin. ıslıklarnırsın da, yuhalanırsın da. nedir yahu bu "racon bitmiştir" falan mı diyorsun? yakışıyor mu selçuk inan'a?

    sevgili selçuk inan;

    çok iyisin, çok güzelsin. seni gerçekten çok sevdik. ama yaptığın hareketi, her türlü sosyal medyada en çılgın eleştirileri alan, kendileriyle dalga geçilen mustafa sarp, barış özbek, ayhan akman, sabri sarıoğlu bile yapmadı ki sen bu futbolculardan kat kat daha yeteneklisin. hemen küsüp oyunu bozacaksan biz yokuz. kötü olduğun zaman kötüsün demeyeceksek, ıslıklandığında sen kırılıyor da, kötü oynadığında biz sana kırılamayacaksak bu selçuk inan'ı izlemek istemiyoruz biz.

    ha bu arada o dönek medyaya da kulak asmıyoruz. bunlar kendi düşüncelerimiz. maç bitmeden stadyumu terk ettiğine falan inanmıyoruz.
  • 4890
    selçuk inan - roberto mancini gerginliği ile ilgili olarak detay öğrenilir-öğrenilmez bilinmez şu an ama 6 nisan 2014 galatasaray fenerbahçe maçı'ndan alınırken gösterdiği tavır, her daim şikayet ettiğim ve kimi zaman da eleştiri ötesinde taşlanmama sebep olan düşüncemi tekrarlamış ve maç yaşanırken birçok insan gibi beni de çıldırtmıştır.

    en tepedeki efsanesinden en sıradan taraftarına kadar bu amatör, can sıkıcı ve galatasaray'ı "başka" yerlerde düşünen insanları öfkelendiren bir davranış biçimi bu.
    bunu ben hasan şaş için de söyledim; en ofsaytlere gitti,
    fatih terim için de söyledim; küfür-hakaret gırla döndü.
    şimdi selçuk için de söylüyorum:

    her ne yaşanmış olursa olsun, sahada gösterme arkadaşım tepkini.
    kim olursan ol.
    aynı şey.
    biri çıkar, plan-proje mi var, teknik heyetle yönetim arasında ne konuşuldu bilip bilmeden basın önünde yeni transferleri eleştirir.
    biri çıkar, basın önünde başkana atarlanır.
    şimdi biri çıkıyor, ezeli rakibini ezerken takımın moralini bok edip, yine milyonlarca kaypağın eline koz verecek şekilde triplerle sahadan çıkıyor.

    az bekle lan!
    azıcık bekle iki dakika, yirmi dakika, iki saat; gerekirse iki gün, sonra git hocana, hadi yine olmaması gerekir ya oldu diyelim, italyanı yabancı hissettin kendine, git tugay abi'ne, "tugay abi benim bir maruzatım var" de, derdini anlat, derman bulursun elbet.
    bulamazsın diye bir şey de yok. adam seni bütün formsuzluğuna, bütün isyanımıza rağmen oynatmış, kaptanlık vermiş lan.

    ben bu insanları gerçekten anlayamıyorum.
    bana sakın ola "duygusal" falan diye de gelmeyin.
    fatihyıldız kardeşimiz (bkz: #1446788) nl girisinde ablasının kanser tedavisi gördüğünü söylemişti.
    menajeri "öyle bir şey yok" demiş diyor bazı arkadaşlar.
    bunlar elbet insanı durumlar. var mı yok mu bilemiyorum. fatihyıldız'ın bir şey bilmeden yazmayacağını düşünüyorum.
    bunun doğru olduğunu, genel form düşüklüğünün de bununla açıklanabileceğini düşünüyorum.
    farklı bir rolde oynamasından mütevellit eskisi kadar göz önünde olmadığına yönelik düşüncelere de katılıyorum.
    hepsine eyvallah.

    da güzel kardeşim, insanların önünde yapmayın işte bunları ya.
    çok mu zor lan?
    illa hepinizde bi dikkat çekme çabası.
    her şeyi duygusallığa yorabiliyorum da ben bunları kabul edemiyorum.
    içim sıkışıyor yemin ediyorum.

    bana sakın "galatasaray'ı çok seviyorum" falan demesinler.
    böyle efsane olunmaz arkadaşım.
    böyle birilerinin idolü olursun.
    böyle zengin olursun.
    böyle vazgeçilmez olursun.
    ama böyle efsane olamazsın.

    galatasaray'a isteyerek veya istemeyerek zarar veren kimse benim efsanem değildir.
    başbelanın dediği gibi, kimse kusura bakmasın!
  • 4892
    geçtiğimiz günlerde yaptığı: "ilk sezondan farklı oynamıyorum." açıklamasıyla sorununu belli etmiştir. vasata bile ulaşamayan bir futbol oynadığını bilmiyor, yakınındakiler söylemiyor mu acaba bu durumu? aylardır en çok eleştirdiğim futbolcuların başında gelmesine rağmen 6 nisan 2014 galatasaray fenerbahçe maçı'ndaki olayı abartmaya gerek olmadığını düşünüyorum. taraftarlar selçuk'u sevdiği, kapasitesinin bu olmadığını bildiği için ıslıklıyor. selçuk da fazlasıyla duygusal yapıya sahip, bu tür olaylara alışkın olması gerekiyor.
  • 4893
    (bkz: vefa belki de sadece bir semt adıdır)

    bu platform da bile neler yazılmış kendisi için pes doğrusu. kendisi için uzun uzun bir şeyler karalanmış zaten, iyi niyetinden zerre şüphe duymadığım, bize verdikleri ortada olan bir oyuncuyu bu kadar kolay asabiliyorsak size her şey müstahak arkadaşlar kusura bakmayın. bütun kuşları siktik bir leylak kaldı deme takımda, yazık çok yazık.
  • 4898
    6 nisan 2014 galatasaray fenerbahçe maçında formu, attığı ya da atmadığı pasları, kaleyi bulan ya da bulmayan şutları yüzünden değil oyundan çıkarken gösterdiği tavır yüzünden ıslıklanmış, bu tavır yüzünden tepki görmüştür.

    ak ile karayı karıştırmayalım, neye tepki gösterdiğimizi bilelim. tıpkı cladi'nin de dediği gibi. varsa tepkisi, sıkıntısı, bunu ülkenin en büyük maçında, kendi sahanda taraftarının önünde gösterme. gösterme ki sağa sola malzeme verme. bizi de geç ya başkasına malzeme çıkmasın işte.
App Store'dan indirin Google Play'den alın