23. şampiyonluk kutlamaları gösterdi ki formatını değiştirmeliyiz. kendi prodüksiyonumuzu yapıp, yayın haklarını da ayrıca satıp, gelir getirecek bir modele dönmemiz lazım.
sunucu:
hop dedik ayhan'ın iyi niyetinden şüphemiz yok ama "auu" ile bu iş olmuyor.
kate abdo gibi 4-5 dil bilen üst düzey bir sunucu getirmeliyiz. oyuncularla kendi dillerinde iki çift laf edebilecek bir sunucu olması lazım.
juan mata'ya,
dries mertens'e "ilk şampiyonluğunuz hayırlı olsun" diyecek;
sergio oliveira'ya "ayılamadın mı?" diye soracak, icardi'ye "hanımdan izin aldın mı" diye çakacak, kısaca dünya starları ile ayak üstü geyik yapabilecek yetkinlikte biri şart.
sanatçılar:
kenan doğulu,
aleyna tilki,
simge sağın çıktı ama organizasyon yüzünden ekran başında hiçbir şey anlamadık. beyler bunların bir gecelik kaşesi ile icardi'nin ilk taksidi ödenir. yap oradan
super bowl şekli bir prodüksiyon elalem şov görsün. kenan abim kendi dansçılarını getirmiş canlı performans ile bir şeyler yapmaya çalıştı. aleyna kızcağız süslenip gelmiş maşallah, gomis'in gayri meşru çocuğu gibi dolandı peşinde. simge ablamıza afedersin icardi hayvan gibi şey yaptı kadın şarkıyı söyleyemedi. aslan falan gezindi diyorlar ama ekran başında kuyruğunu göremedik. hadi havai fişek hassasiyetini anladık ama o zaman basacaksın cayır cayır lazeri milletin korneası yanacak ekran başında.
konuklar:
greame souness,
mario jardel gibi efsaneler stattaydı iki kelime konuşturmadık. souness'a şık bir klip yapmışsınız, eski başkan
adnan polat'ı getirmişsiniz, tribünlere koşturuyorsunuz 70 yaşındaki adamları. jardel desen trol gibi aradan fırladı kupayı alıp kaçacaktı garibim.
fatih terim stada gelmiş adını duymadık; ayıptır.
federasyon yöneticileri: çekin tenhada konuşun bunlarla. diyin ki: "babacım hoşunuza mı gidiyor küfür yemek, ıslıklanmak? galatasaraylı bir yöneticiniz gelsin kupayı versin, gitsin, madalyaları da biz takarız; uzatmayın."
galatasaray yönetimi: yahu sizin ne işiniz var üçlü çektirmeyle, şapır şupur oyuncu öpüp töreni niye düşürüyorsunuz (erden başkan hariç). şeref tribününde usulen kalkar selamlarsın tribünleri bitti gitti.
teknik ekip+emekçiler: şık bir klip yaparsın statta gösterirsin; hem hepsini onore edersin hem de töreni uzatmazsın. tabii ki teknik direktör ayrı bir şekilde gecenin yıldızı olarak çıkar ve taraftara seslenir. okan hocam gibi hitabet yeteneği olan, tribünle bağ kurmuş bir adamı boş boş yürütmek basiretsizlik.
oyuncular: yok kardeşim hepinize ayrı şarkı falan. tribüne mal olmuş özel bir iki parça (aşkın olayım, freed from desire gibi) çalarsın zaten bütün stat ve futbolcular bunlarla coşuyor. ben ne yapayım milot'un türküsünü, emre'nin arabeskini? tribünler zaten futbolcu anons edilince özel tezahürat ile gereğini yapıyor bırakın o coşkuyu yaşayalım. ahmet çalık'ın anılmasına lafım yok ama o da ayrı bir şekilde daha özel olmalıydı. bir dakika arayla ağlayıp peşine patlamalı şarkı açınca bir garip oldu. aileler ve basın için de ayrı bir yer olmalı; bugün tam anlamıyla
galatasaray'da kaos vardı. icardi çıktığında ortalık mal gelmiş bayrampaşa haline döndü, millet birbirine girdi.
ezcümle, çok kaliteli insanların katıldığı ama kötü bir organizasyon yüzünden ekran başında o coşkuyu ve kaliteyi tam hissedemediğimiz bir kutlama oldu. tribün atmosferini de katılan bir arkadaş yazarsa fikrimiz olur. bu sezon için tabii ki bir sürü sebebi var organizasyonsuzluğun ama seneye daha iyisini beklemek bizim hakkımız çünkü biz galatasaraylıyız. futbolun şovunu da en baba yapan galatasaraylılardır; bunu iyi bilsinler, ayaklarını denk alsınlar, akıllı olsunlar!