*

resim
Rıdvan Dilmen
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:63
Uyruk:Türkiye
  • 4084
    uefa futbol komitesine seçilmiş kişi. bu komite oyun kuralları ve futbolun gelişimi için toplantılar yaparak fikir alışverişinde bulunacak ve bunları uefa yönetimine sunacakmış. peki kardeşim bu adam tek kelime ingilizce bilmeden nasıl katılacak bu toplantılara? koca ülkede tercüman kullanmadan kendini ifade edebilecek bir tane futbolcu yok muydu? 8 sene adada futbol oynamış tugay kerimoğlu yerine rıdvan'ın seçilmesinin sebebi ne? fenerli olması mı? her olayınız ayrı bir rezillik. hayatımda bu tff kadar rezil yönetilen bir kurum görmedim.
  • 4133
    23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçında kendi olsaymış, kruse'yi seri'ye bağlarmış. sanki bu düşündüğünü ersun yanal düşünmedi, sanki seri, kruse'yi pazara yollamadı. *

    https://streamable.com/rnj4v

    maç içinde yukarıdaki pozisyon gibi bariz bir fake olmasa da buna benzer birçok pozisyon oldu. herkes, fenerbahçe seri'ye önlem almamış falan diyor ama aksine seri çok iyi alan boşalttı kendine. gerçekten çok zeki adam. ha bu arada şu falcao'nun %70-80'lere gelmiş halini insan düşünmeden edemiyor...
  • 4170
    “fenerbahçe basket takımının tüm yabancıları paralarını alamadıkları için şikayete gitmiş. melih mahmutoğlu'na sorun bakalım gitmiş mi? gitmez. türkler şikayete gitmez. obradovic o kadar aidiyet hissediyorsa o yapsın bakalım fedakarlık."

    gerçekten lakabının hakkını veren yorumcu. obradovic ali koç’un süt kardeşi mi? askerlik arkadaşı mı? neyin fedakarlığını yapacak adam? parasını alamıyorsa devlete işsizlik ödeneği başvurusu mu yapacak?

    sen madem büyük fenerlisin, insanların aidiyet duygusunu sorguluyorsun o zaman gidip karın tokluğuna fb tv’de yorumculuk yap. bir yerlere yalanmak için yere göğe sığdıramadığınız, size basketbolu sevdiren adamı bu şekilde gömmek doğru değil.
  • 4134
    fenerbahçe'de 2 sezon top oynadıktan sonra diğer sezonlar sırasıyla 8, 13, 7, 8, 3, 2 adet maça çıkabilmiş eski futbolcu, yeni yorumcu. böyle bir kariyere sahipken kendini bu kadar iyi pazarlaması takdire şayan bir durum.

    geçenlerde beinsports'ta mustafa cengiz'in olduğu, güntekin onay'ın sunduğu programa canlı yayında telefonla bağlandı. bizim başkana ve güntekin'e fırçayı bastı kapattı. buna bu özgüveni veren, yorumculuktan milyon dolar kazanmasını sağlayan siyasetten ayrı bıktım, siyasetin bu adamı bilirkişi kabul edip futbolu ona göre yönetmesinden ayrı bıktım.

    tez zamanda bunun gibi tarafsız görünen şeytanlardan türk futbolunun kurtulması ümidiyle.
  • 4157
    https://www.youtube.com/watch?v=SmqsqrmzM_E

    öyle güzel söylüyor ki fenerlisi de böyle anladı trabzonlusu da galatasaraylısı da... e kardeşim belki herkes gerçek olanı hatırlamıştır. yani nihat özdemir dahil herkes yanlış, herkes uyduruyor ama fener doğru söylüyor.

    şikenin olmadığına kanıt olarak gösterdiği kişiyi duyunca aslında hepimiz ikna olabilir. kim mi? aziz yıldırım*

    telefon açmış konuşmuş da aziz yıldırım demiş ki kupayı görmek istiyorlarsa müzede * tamamdır ben ikna oldum. gerçekten böyle objektif bir göze ihtiyacı vardı türk futbolunun bu konuda. sağol şeytan rıdvan.
  • 4355
    (bkz: 6 aralık 2020 denizlispor fenerbahçe maçı) sonrası ntv kanalında yaptığı yorumlar cidden haddi aşan açıklamalar. yok ali palabıyık altay'a teşekkür edecekmiş yok denizlispor'lu oyuncular son pası ali palabıyık'a atacakmış. böyle yorumları ancak fb tv'de falan görebilirsiniz ama şeytan öyle bir kudurdu ki geçen haftadan beri hayali düşman yaratma olayına bizzat kazandıkları maçın ve bariz penaltı olan pozisyonun iptal edilmesine karşın maçın hakemine sallamakla kalmıyor maçı denizlispor'a kazandırmak için elinden geleni ima ettiğini savunuyor.

    ben maçı izledim cidden objektif olarak konuşacağım ilk çalınan penaltı zaten itiraz dahi edilmemesi gereken şekilde penaltı. serdar aziz hakem var'a giderken ne dediyse artık hakem dönüp sarı verdi, pozisyon penaltı olunca ise ikinci sarı ve kırmızı kart e ne var bunda daha önce hiç mi bir takımın başına gelmedi bunlar, geçtim ikinci pozisyona bariz yüzde yüz penaltı kendi gördü çaldı baskıdan etkilendi gitti penaltıyı iptal etti, rodellega sahayı sedye ile terk etti fenerbahçe bu maçta neyin mağduriyetini yaşadı allah aşkına. tamam maç içi hakemde beğenmediğin davranışlar olabilir zaten ligde kimse beğenmiyor hakemleri ancak her maç her maç yeter yahu hakemlerin üstüne çullanmanız, benim derdim o da değil bu şeytan galatasaray aleyhine olunca havaya zıplamalar yok kural böyle deyip fenerbahçe söz konusu haddini aşan bir şekilde hakemlere baskı kuruyor umarım bir an önce silinir türk futbolundan.
  • 3622
    türkiye süper ligdeki takımların bünyesindeki yerli oyunculardan daha kaliteli yabancıların gelmemesini, böylece yerlilerin oynama fırsatı bulmasını savunan yorumcumsu. en azından yaptığı yorumlardan başka bir şey çıkmıyor.

    dünya atletizm şampiyonasından sonra spor kanallarında neler konuşuluyor diye bir bakayım dedim, demez olaydım. 12 ağustos 2017 göztepe fenerbahçe maçından sonra ntv spor'da yüzde yüz futbol adlı programa denk geldim. şunları söyledi:

    1. mircea lucescu bu maçları izlemeye neden geliyor ki? sahada türk oyuncu yok!

    iyi, güzel, hoş... sonra şöyle devam ediyor:

    2. fenerbahçe'de iki genç oyuncu girdi. ama olmaz. fenerbahçe'nin çok iyi üç forveti olmalı. böyle olmaz.

    şimdi, ben bu adamın ne istediğini anlamadım. bu tezat nedir? yani fenerbahçe'de altyapıdan yetişen genç yerli oyuncular oynamamalı da, anadolu'dan transfer ettiği vasat/orta bir futbolcu mu oynamalı?

    sanırım, istiyor ki, takımlarımızda, volkan şen, selçuk inan falan filan hep oynasın. oynasın birader de, biraz da futbol oynasınlar! yeri geldi mi cengiz ünder fetişizmleri tutar, altınordu'yu yere göğe sığdıramaz, başakşehir'e oyuncuyu oynattığı ve şans verdiği için methiyeler düzerler.

    şimdi bana bir anlatsın. şu anda yabancı sınırlaması gelse ve yerliler oynamaya başlasa ne olacak? daha sana göre vasat bile olamayan yabancı oyuncuları bile kesemeyen bu yerli topçulardan ne bekliyorsun? bu adamlar milli takımda oynasa ne olur, oynama ne olur?

    hadi geçtim. kesinkes oynatılacak bir cengiz ünder mi daha değerli, yoksa formayı söke söke alan cengiz ünder mi daha değerli?

    abdullah avcı, cengiz ünder hakkında ne demişti? "bir beklentimiz vardı ama bu kadar çabuk olmasını beklemiyorduk. biz daha çok yavaş yavaş 11'e alıştırmayı planlıyorduk. ama cengiz formayı bizden bir aldı, bir daha da bırakmadı!" minvalinde bir açıklamaydı.

    sevgili rıdvan... lucescu kimleri izlemeye geliyor gidiyor diye soruyorsun ya... lucescu, gidecek milan'a hakan çalhanoğlu'nu izleyecek... gidecek roma'ya cengiz ünder'i izleyecek... gidecek villarreal'e enes ünal'ı izleyecek... gidecek x'e emre mor'u izleyecek... coruna'ya emre çolak'ı izleyecek... gidecek prag'a semih kaya'yı izleyecek...

    ne olursa olsun, eğer ki yabancı sınırı olsaydı, bu çocukları kimse rahat bırakmazdı. semih kaya, emre çolak hâlâ bizim kadromuzda olurdu. oynamalarını, gelişim göstermelerini veya milli takıma katkılarını falan konuşmaksa ihtimal bile olmazdı. yani sen istiyorsun ki, galatasaray istemiyorsa, anadolu başka bir takımda oynasınlar!

    demek istediğim, hadi ligin kalitesini düşünmüyorsun, -zaten bok gibi ya- bu çocukları biraz düşün.

    iyi olan oyuncu zaten oynuyor. bak, yusuf yazıcı'ya... bak, cengiz ünder'e...

    şimdi biz iflah olmayan sağ bekimizde hâlâ sabri sarıoğlu'nu mu oynatalım? ya da serkan kurtuluş, tarık çamdal, salih dursun, veysel sarı gibi futbolcular bir ton para daha mı saçalım? fenerbahçe bir halt oynamayan şener'i oynasın diye isla'yı transfer etmesin mi?

    hayır! ne olması gerektiğini de söylemiyor ki... şöyle şöyle olsa, bu iş çözülür de demiyor. ortaya bir problem koyuyor ama iş çözümüne gelince mırın kırın. hadi diyelim, yabancıyı sınırladık ne olacak? bu yerli futbolcuların kalitesi birden artacak mı?

    al bak fatih terim, ortaya bir problem koymuştu. yerli oyuncuların kalitesi yetersizdi ve kendilerini geliştirmiyordu. lig rekabetçilikten uzaktı. kulüplerimiz ve milli takımımız uluslararası turnuvalarda başarılı olamıyordu. çözüm olarak da, yabancı sınırını kaldırmayı sundu. ama bazı şartları vardı. yerli oynatana bazı avantajlar verilecekti. bizim çok bilmiş kulüplerimizin işine gelmemiş ki, oy birliğiyle reddetmişler.

    biz fatih terim'e kırgın ve kızgınız ya... hakkını da teslim ediyoruz en azından. fatih terim'in şu oyun ve türk futbolu için düşünceleri sizinkileri yüze katlar. vizyonunuz yetmiyor. futbol direktörlüğü gibi bir görev oluşturuldu. evet, sırf fatih terim için. çünkü, başka bir adam yok!

    olmayan bir şey, bir türlü olamayan yabancı sınırı üzerinde diretmeye ne gerek var?

    benim de canım sıkılıyor, sahada yerli oyuncunun pek gözükmemesi. ama ondan daha çok canımı sıkan şeyler var türk futbolunda. stadların durum... zeminlerin berbatlığı... tribünlerin boşluğu... oynanan oyunun hâlâ ve hâlâ kalitesiz olması...

    ulan, şu sözlükte üç beş kişi toplanıp bir komisyon kursak, en azından birkaç adım atarız. "o'lum," deriz. "bu maçlar yurtdışında yayınlanacak, rezil olmayalım, şuraları bir adam edelim!" deyip kafa patlatır, en azından yapamadıklarımızdan dolayı utanç duyarız. maçların yurtdışında yayınlanıyor diye kıvanç duyuyorsun ama tribünde adam yok! seyircisiz maç zevksiz maçtır. sahada kim olursa olsun. kazara biri televizyonu çevirse ve bizim ligin maçına denk gelse, "bu ne lan!" der. bu adamların bunları dememesi için ne yapacağız onu düşünelim önce.

    stad yapıp futbolun gelişeceğini zannetmek ile yabancı sınırı getirip yerli oyuncunun gelişeceğini sanmak arasında bir fark yok. sürekli üniversite açıp herkesi üniversite mezunu yapınca müthiş bir atılım yapacağımızı zannetmek gibi bir şey bu.

    allah aşkına... fikirlerinizin bir derinliği olsun.

    bana veya haddime değil ya, kamuoyuna şunu bir açıklasın tek kelime laf edersem namerdim. yabancı sınırı olan bir ligde yerli oyuncuların kaliteli olmasını nasıl sağlayacağız? yabancı sınırının olduğu bir lig için bir daha bu paraları veren yayıncı kuruluş bulabilecek miyiz? kulüplerimizin mali durumları yabancı sınırıyla düzelecek mi? yabancı sınırı varken, kulüplerimizin mali yapıları çok mu iyiydi? iyi oyuncu yetiştirmek ve oynatmakla yabancı sınırının alakası nedir? böyle bir ortamda, çok yakındığınız avrupa'daki başarıyı kulüplerimiz sonunda nasıl kazanacak? milli takım, daha vasat olan yabancıları bile kesemeyen yerli oyuncularla nasıl başarı kazanacak? milli takım teknik direktörü böyle bir ortamda niçin maç izlesin? milli takım seçmeleri yapılsın, birbirine karşı bir kaç hazırlık maçı yapsınlar hangileri iyiyse onlar oynasın o zaman?

    böyle adamlar futbolseverim diye geziniyor ya, canım sıkılıyor.

    dolmuşum. çokça tekrara düşüyorum. o yüzden burada kesiyorum. zaten yabancı sınır hakkında, başka bir giride uzun uzun yazmıştım. (bkz: yabancı oyuncu sayısı/#2126289)
  • 3920
    fenerbahçe'nin küme düşmesi ilgili yapılan şakalarına verdiği tepkiye katıldığım futbol yorumcusu. kendisine katılıyorum fenerbahçe küme düşmemeli, düşürülmemeli. şimdi bunlar 1.lig'de mutlaka şampiyon olurlar sonra da o şampiyonluğu saydırmaya çalışırlar. durup dururken başımızı ağrıtmaya lüzum yok. böyle kümede kalma mücadelesi vermesi en temizi.
  • 4653
    trtspor yayınını açtım ne diyecek diye sergen'in durumunu fatih terim'in ilk sezonu olan 96-97 sezonu ile örnek vermekte. bi de açıp bakın o sezona fatih terim ne kadar kötüydü tarzı bi cümle kullandı.

    mantıklı tutarlı bir yanı var mı? o sezon meşhur fb mağlubiyeti var hocanın 4 gol yedikten sonra istifasını sunup faruk süren'in kabul etmediği eee başka ne var?

    tüm sezon 2 mağlubiyet 2.si de fenarbahçe. ilk 4 maç 2 galibiyet 1 beraberlik 1 mağlubiyet.

    sezon sonu 34 maç 7 beraberlik 2 mağlubiyet ve en yakın rakibine 8 puan farkla şampiyonluk. bence kendisi bi açıp baksın tek fb maçı yüzünden sanki tüm sezon kötüymüş gibi örnek göstermek nedir? keşke örnek verdikleri durumları önce kendileri detaylı olarak araştırsalar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın