passolig'e karşı tüm tarafların birlik olması

• 1

  passolig belasını durdurabilecek tek eylemdir.
  kulüplerden veya başka güçlerden fayda beklemek, kulüplerin bu işten şikayetçi olduklarını düşünmek kadar anlamsız ve safça olacaktır.
  kimse passolig almazsa, passolig diye bir sistem de kalmaz; bu kadar basit.
  ve bunun için çalışmak da hepimizin boynunun borcudur diye düşünüyorum.
  üzerinizden sağlanacak rantın teknik detayları burada; (bkz: #1466692)
  buna ortak olmamak ve karşısında durmak hepimizin elinde.
  
  düzenleme: taraflar dedim çünkü taraftarlar dışında dahil edilebilecek bütün oluşumlar (sendikalar, stöler, dernekler vs.) bu işe dahil edilmelidir.
• 2

  (bkz: maçlara gitmiyoruz kampanyası)
• 3

  olması gerekendir.
  sadece taraftarlar ile de bu iş olur. stöler sendikalar vb organizmalar sadece kendi reklamlarını yapmaktan başka bir işe yaramamaktadır.
  
  bütün taraftarlar bir olup eğer polis saldırı veya benzeri bir organizasyona girerse ağzının payını ciddi ciddi vermelidir.
• 4

  olur da yarın bir gün iktidar partisi lideri çıkıp "passolig diye bir uygulama çıkarttık, tribünlerde olay çıkartmak isteyenler, küfür edenler, hanım kızlarımıza sarkıntılık edenler karşı çıkıyorlar. bu halk bunlara kanmayacaktır" gibi bir açıklama yaparsa anında milyonları birbirine kırdıracak bir uygulamadan bahsediyoruz. boşuna ümit ediyoruz ama olsun, sonuna kadar desteklerim, varsa yürüyüş imza kampanyası hepsine katılırım. ancaaaak belli ki bu oyunlar "büyükler ligi"nden çıkan oyunlar. yani birilerinin cebini doldurmaya yönelik hareketler. o yüzden halkın neredeyse yarısının desteklediği iktidar "biz bunu istiyoruz" derse işimiz çok mu çok zor.
• 5

  (bkz: 20 nisan 2014 passolig eylemi)
• 6

  sendikalar ve stölerin dahil edilmesine yönelik niyetim, gerek işin rant boyutu konusunda toplumun daha geniş kesimlerine ulaşabilmek, gerek bu örgütlerin daha organize olmalarından faydalanmak, gerekse taraftarlar arasında doğabilecek "kulupçülük" sorununun önüne geçebilmektir.
  ütopik gelebilir söylediklerim ama ben büyük sendika konfederasyonlarıyla yazışmaya başladım. 20 nisan'da düzenlenecek eyleme -keşke istanbulda olsaydım da katılabilseydim- katılmaları gerektiğini aktardım. tüzel anlamda bir katılım beklemiyorum ama bir tanesi bile katılsa faydası olur.
  hele ki bu rantın tepesindeki yarın, arkadaşların da dediği gibi bizleri terörist, tinerci, zaten alevi, hakeza komunist, mutlaka hain ilan ettiğinde yalnız olmamak gerekir.
  hayal de demeyin.
  en büyük yangınlar bir kibritten çıkabilir...
• 7

  italya'da veya almanya'da taraftarlar yeri geldiğinde nasıl tek yumruk olup birlikte hareket ediyor, maçlara gitmiyor veya gerekli tepkiyi hep birlikte gösteriyorsa e-bilet saçmalığında da aynı olayı türkiye'de görmemiz gerekiyor.
  
  üç - dört büyükler -hadi bursa'yı da katalım hesaba, beş olsun- taraftarları iki maça gitmesin. üçüncü maç yönetimler kendileri iptal ettirirler o uygulamayı..
• 8

  konu hakkında girdiğim ilk entry biraz karamsar olmasına rağmen düşündükçe daha mantıklı gelen "başkaldırı"
  
  benden önce çoğu yazarın defalarca söylediği gibi artık günümüzde futbol endüstriyelleştiğinden kulüplerin gelir kapısı biz taraftarlarız.
  
  biz elimizi ayağımızı statlardan çekersek azalan gelirleri için kulüplerimiz önce kısa vadeli çözümler düşünecek ancak en sonunda isyan bayraklarını çekmeye başlayacaklardır.
  belki hiç tribünden galatasaray maçı izleme fırsatım olmadığı için bana söylemesi daha kolay geliyordur ama biraz dişimizi sıkarsak sonuçta yine kazanan biz olacağız.
  çok sevdiğim bir yazarın güzel bir sözü var: uzun vadede mutluluklara zemin hazırlayabilmek için bazen kısa vadeli acılara göğüs germeyi bilmeniz gerekir.
  
  haydi aslanlar. biz istersek olur
• 9

  (bkz: tüm taraftarların milli maçta bile birlik olamaması)