papa alioune ndiaye

	Papa Alioune Ndiaye
	Takım	:	Gaziantep FK
	Mevki	:	Merkez Orta Saha
	Yaş	:	34
	Boy	:	1.80
	Uyruk	:	Senegal

• 1926

  kesinlikle almamamiz gereken eski futbolcumuz. kaza bela sattik galibiyet goremeden kume dustu. bize oyun akli olan, oyunun temposunu dusurup arttirabilecek, pas kalitesi cok yuksek cok iyi bir 8 numara lazim. ben olsam neyim var yok verip wilshere'i almaya calisirdim.
• 1927

  bize bu sezon ilk yarısında* ciddi katkı sağlayan bir futbolcuydu. kalsaydı özellikle fatih terimin kazanılan topla hızlı rakip yarı alana geçmeye çalışan futbol anlayışında daha önemli katkı sağlayabilecek bir oyuncuydu ama kendisi salakça bir karar aldı dandik bir premier lig takımına gidip küme düştü. kalsaydı şimdi belki çok daha büyük takımların hedefinde olacaktı. mustafa başkanın söylediğine göre ciddi sorun da çıkarmış. galatasarayın kapısı böyle oyunculara açılmamalı artık. gelirse belki yine başarılı olur, belki yeniden severiz ama yine ilk fırsatta sorun çıkarmayacağını kimse garanti edemez. bu nedenle başka alternatiflere yönelmeliyiz.
• 1928

  şampiyonlukta ciddi katkısı var, ben beğeniyorum ve gidişi ile de belki şampiyon olduk hatta yine gelsin isterim ama bu menajerle işi çok zor. allah yolunu açık etsin.
• 1929

  sezonun ilk yarısında inanılmaz katkısı oldu hem oyun tempomuzu artırdı hemde kaybedilen toplan çok hızlı geri kazanarak atak devamlılığı sağladı. ben geri gelmesini isterim fatih terim ile çok daha başarılı olacağını düşünüyorum
• 1930

  galatasaray'dan gidişiyle gram eksikliğini hissetmediğimiz futbolcuya dilenmenin hiç bir manası yok transferi bu saatten sonra çok gereksiz olur.
• 1931

  menajerinin akıl oyunları peşinde koştuğunu görmemek için çok iyi niyetli olmak gerek. ndiaye bence artık buralara düşmez yıllık maaş + menajer ücreti için piyasa kızıştırıyor daha dinamik ayağı daha temiz ndiayeler mevcut kara kıtada hiç endişeye gerek yok.
• 1932

  galatasaray’dan gidişini hissetmedik demek ancak sezonun ilk yarısını izlememekle mümkün.
  
  badou gittikten sonra topla mesafe kat eden bir tane oyuncumuz kalmadı. kitlenen her maçta adam eksilten oyuncu ihtiyacımız tokat gibi çarptı yüzümüze. kendisinin yerine transfer de yapamadık. donk’u defansın önüne koyup fernando’yu daha ileri sürdük. donk kusursuz performans verdi fakat görev yeri değişen fernando için aynı şeyleri söyleyemeyiz. ispatı basit. sezonun ikinci yarısı bölgesi değiştikten sonra oynadığı maçlar sonrası başlığına bakın. sezonun ilk yarısındaki övgülerden neredeyse eser yok. donk başlığında ise tam tersi.
  
  yani biz badou’nun eksilikğini çok çektik. bende isterim badou’nun yaptıklarını yapıp ekstra olarak pas oyununu da çok iyi oynayan bir sekiz numara bulalım ama gerek mali durumumuz, gerek uefa ceza durumları falan ortada. 17/18 sezonunun ikinci yarısını bizde geçirseydi fatih terim ile birlikte daha da değerlenebilirdi.
  
  şimdi tekrardan kadromuza katar mıyız bilmiyorum. 17/18 sezonu ilk maçı sonrası ya ya ya ndiaye ya ya ya diye bağıran taraftar gidiş sürecinden sonra sahiplenmezse bizde dikiş tutturamayabilir.
• 1933

  kendisinin gelmesini çok istiyorum. çünkü orta saha dinamizmi açısından çok kilit bir futbolcu ndiaye. her ne kadar gidişi sallantılı olsa da eğer ki bize kiralık gelecek olursa çok güzel bir kar ederiz. şampiyonlar liginde ve süper ligde orta sahamızı rahatlatan bir oyuncu olabileceğine inanıyorum. umarım geri döner kara oğlan.
• 1934

  menajerinin " oyuncum galatasaray'ı çok seviyor ancak türkiye'de tek seçenek galatasaray değil. gelecek tekliflere göre bir karar vereceğiz. en iyi seçeneği bekleyeceğiz." açıklamasına sinir olduğum futbolcu. başka takıma giderse büyük eyşanlık yapar. aslında beklenir de, yarı yolda bırakıp giden adam bunu da yapabilir. umarım bu kötü seneryolar olmaz buraya gelirse bize döner.
• 1935

  zaten premier league'den aldığı ilk teklifte tuzluğu alıp koşarak gitti, bir de türkiye'de galatasaray'dan başka takıma dönerse, bu adamda hakikaten hiç akıl yok diyeceğim. bu durumda kaybeden galatasaray değil kendisi olur.
• 1936

  donk'u yedekleyecek adam lazım ama yine de gelme sen kardeş.
  
  premier lig'te küme düşmüş takımın oyuncusu.
• 1937

  pragmatizmin dibine vurmus tam bir mantik evliligi insani. ideal kiralik transfer modeli.
• 1938

  6 ay beklese şampiyon takımın dinamosu etiketiyle stoke'a değil de west ham'a newcastle'a falan rahatça kapağı atabilirdi, biz de minimum +5m eur koyardık cebe. böyle de vizyonsuzdur. championship'te başarılar.
• 1939

  fatih terim' in tercih edeceği karakterde olmayan, takımını yarı yolda bırakmış futbolcu. şahsi görüşüm çok büyük zorluklarla ligi şampiyon bitirmiş bir takımı sezon ortasında bırakıp giden bir oyuncunun tekrar takıma gelmesinin takımda huzursuzluk yaratabileceği yönünde. kendimi bu sene şampiyon olmuş takımda oynayan bir oyuncunun yerine koyduğum zaman asla bu adamın tekrar gelip benimle aynı takımda aynı sahada oynamasını istemezdim. takım olmak güven ister, karşılıklı güven olmazsa başarı olmaz. takımını yarı yolda bırakıp giden adama da ben dahil kimse güvenmez bu saatten sonra.
• 1940

  bu adam menajerinin kurbanı olacak. demedi demeyin. bizden alıp götüren kendisi, şimdide turkiye'den sadece galatasaray ilgilenmiyor başka takımlarda var demekte. en iyi teklifi verenle anlasacaklarmış! gitsin anlaşsın. onsuz şampiyon olduk, farklı takviyelerle yine oluruz. ister bize düzgünün rakamlarla gelir, sampiyonlar liginde oynar ve sonrasında yine transferini yapar(iyi oynarsa). isterse tum bunların tam tersi olur. o durumda da zaten geç baslamis kariyeri, erken biter!
• 1941

  gidişiyle galatasaray'a çok büyük katkısı olmuş deli oğlan. şöyle ki gelen parayla futbolcu ve çalışan maaşları ödendi belki. devlete olan borçlar kapatıldı, transfer yapmamızı ve nagatomo ile yolumuzun kesişmesini sağladı. uefa ile yapılan görüşmede elimizi güçlendirdi hatta belki men yemekten kurtardı. galatasaray'a para kazandırmış her oyuncuyu iyi hatırlarım ben.
  
  gelmeli mi gelmemeli mi orayı fatih hoca ve yöneticiler bilir. ama arkasından kötü konuşmaya gerek yok kanaatimce.
• 1942

  inanılmaz pis bir menajeri olan eski futbolcumuz. bu menajeri yüzünden geldiyse ne geldi zaten başımıza. bu adam şampiyonlar ligi'nde oynayacak adamdı, 2017-2018 sezonunun devre arasında gitti menajer gazıyla saçma sapan bir takıma transfer olup premier ligde küme düştü.
  
  şimdi de aynı pis menajer gelmiş teklifler var türkiye'de tek seçenek galatasaray değil diyor. bir de ezeli rakiplere git tam olsun be badou. biz seni sevdik ama şu menajer evlat olsa anca gene eldivenle sevilir.
• 1943

  kendisinin gidisinde yasananlarla ilgili ortada ciddi bir problem var. instagraminda yayinladigi veda mesajinda (https://www.instagram.com/...;taken-by=badouboy7) ozetle taraftar harikasiniz gotunu yiyim ayagi vs. dedikten sonra soyle diyor " her ne kadar premier lig'de oynamak hayalim olsa da su anda gidisimin sebebi yonetimin aldigi ticari bir karardir, benim kararim degildir"
  
  oysa ki mustafa cengiz baskan diyor ki "ndiaye once fatih hocayla konustu ve kaliyorum dedi sonra da antremanda bile huysuz gozuktu, telefonlar etti ve ozetle gitmek icin adeta yalvarmak dahil her yolu denedi" (https://www.youtube.com/watch?v=S3YogJkKKuI )
  
  simdi ulkeden cekip giden bir yabanci futbolcu hic geregi yokken yalan mi soyluyor yoksa benim de rol model dedigim toz konduramadigimiz baskan konuyu farkli mi aktariyor. bence ndiaye dogrulari soylemeyen taraf diye dusunsem de ozellikle kendisinin gercekten galatasaray'a geri donmesi soz konusuysa, bu mevzunun taraflarina ndiaye'nin ayrilis hikayesi tekrar sorulup net bir cevap alinmasi gerekiyor.
• 1944

  gittikten sonra bile menajerinin yaptigi aciklamada ndiaye galatasaray'i cok seviyor ama turkiye'den baska teklifler de var degerlendirecegiz diyor. ben galatasaray'da oynayan bir oyuncunun bunu demesini yediremiyorum acikcasi ve olayda sucu tamamen ndiaye'de buluyorum. gitmek istemese fernando da sakatken son maca neden cikmasin? gelmesini istemiyorum su saatten sonra. galatasaray vasat, pas yapamayan bir orta sahaya muhtac degildir.
• 1945

  beni premier ligden çağırsalar ben de giderim. sen de gidersin. adam suçlu falan değil.
• 1946

  sözleşmesindeki "kulübü küme düştüğü vakit bedelsiz kiralanabilir" maddesi varsa eğer buyursun gelsin. yalnızca maaşını, hatta onun da belirli bir kısmını karşılarız.
  
  düşman olunacak bir şey yok, empati yaparsanız anlarsınız. adamın çocukluğundan beri yanıp tutuştuğu yer premier lig olabilir, son fırsat olarak görmüş olabilir, olabilir de olabilir. bana şimdi galatasaray'da 30 saniye bile oynayacaksın deseler donla koşar giderim stada.
• 1947

  bip spor'un haberine göre kiralamak için girişimde bulunuyormuşuz. verilecek yıllık ücret ise, klübümüzden daha önce aldığı ücretin aynısı olan 2.75 milyon euro imiş.
• 1948

  senelik 2 milyon 750 bin yıllık ücret teklif edip bir yıllık kiralık düşündüğümüz eski futbolcumuz.
  
  https://twitter.com/.../1002256347449188359
  
  bir satın alma opsiyonu koysak hiç fena olmaz. cl'de büyük patlama yapabilir.
• 1949

  başıma bir şey gelmeyecekse gelmesini istemediğim oyuncu. gelmesinin istemememin iki sebebi var.
  
  1. sebebi, filozof herakleitos'un da dediği gibi aynı nehirde iki kere yıkanılmaz sözü. ne olursa olsun o ilk geldiği sevgiyi bulamayacak. hep ağzımızda kekremsi bir tat bırakacak. ne olursa olsun ayrılırken en azından fernando'nun sakat olduğu hafta oynayıp düzgün şekilde ayrılabilirdi. ben ayrılma konusunda mustafa cengiz başkan'ın dediklerine güveniyorum ve menajerinin oyununa geldiğini düşünüyorum .o yüzden aynı nehirde yıkanmanın sağlıklı olmayacağını düşünüyorum.
  
  2. ve asıl sebebi ise, aradığımız kişinin n'diaye olmadığını düşünüyorum. şuan takımda en önemli eksik 8 numara. şampiyon olduğumuz sezon bile çok fazla mahkum oynadığımız maç sayısı var. bunun da esas sebebi orta sahamız. fernando- donk orta sahası çok yavaş kaldı ve topla çıkamadık. donk fernando'nun görevini üstlendiği için de fernando iyi özelliklerini de gösteremedi. o yüzden kesinlikle fernando'nun yanına gerçek bir 8 numara koymamız lazım.
  
  yabancı sınırını ve ffp cezalarını düşündüğümüzde orta sahaya sadece 1 tane yabancı oyuncu transfer edebiliriz. bunun da pas alış verişi , oyun görüşü iyi olan , gerektiğinde dripling yapabilen, sırtı dönük top alıp dönebilen bir oyuncu olması lazım.
  
  n'diaye tudor'un sisteminde önemli bir görevi vardı. tudor takımı 3-4-2-1 gibi oynatıyordu. n'diaye ve tolga çok fazla tempo yaparak beklerin ilerde kalmasını ve oyunu onlarla kurmamızı sağlıyordu. ama terim 2'li orta saha ile oynayacağı için n'diaye gibi pimi çekilmiş bomba değilde biraz daha orta saha özellikleri olan bir oyuncu almamız gerekmektedir.
  
  yabancı sınırından dolayı da yedekte oturtmamız gibi bir durum mümkün olmayacağı için gelmesini istememekteyim.
• 1950

  takımdan sorun çıkarırım diye tehdit edip ayrılan bir oyuncuyla ilgilenmeye ne gerek var anlamıyorum, sezon ortası fasülyeden bir sebeple sıkıntı çıkarırsa yine orta sahamı arayacağız?