kendisi üzerinden tüm altyapıyla alakalı belirteyim; formayı ısıran alır.
kerem aktürkoğlu buna en net örnektir. 3.ligden geldiğinde bulduğu kısacık sürelerde hep olumlu işler yaptı. formayı zorla kaptı.
kezan
barış alper yılmaz da öyle. ilk sene sallandı ancak sonra kerem’in izinden giderek özel bir çalışma ekibi tuttu kendine ve takımın önemli bir rotasyon parçasına dönüştü.
demem o ki galatasaray forması bu. öyle löp diye yağ gibi alıp giyemezsin.
son örnek
kazımcan. geçen sezon bence galatasaray’ın beki olabilecek iyi bir performansı gösterdi. yine de üstüne çok daha kaliteli bir bek transfer edildi. çünkü yineliyorum, galatasaray burası. çata çat oynacak ve yılmayacaksın, hakkını mı yiyorlar, ağızlarından alacaksın lokmalarını. bu işler böyle. göreceksiniz kazımcan daha da gelişecek.
fırsat verilse herkes bir şekilde verim verecektir ama yine yeniden tekrar ediyorum. burası galatasaray kardeşim. yok öyle ben altyapıdan çıktım, takım kaydedilmesi gereken oyuncu sayısını
* tutturamıyor
***. bu sene şampiyonlar ligi kadrosunda olacağım, bunu kaçırmayayım kafası.
altyapıdan çıkan herkes, başta da başlığın kendisi olmak üzere,
eren aydın’ı örnek alsın. eğer futbol oynamak istiyorlarsa profesyonel maç sayılarını arttırmak zorundalar.
bunu şu anda galatasaray altyapısından yetişip rahatlıkla avrupa kadrosuna yazabildiğimiz yunus akgün adana demirspor’da, emin bayram boluspor’da açıkça gösterdi.
bir sakatlık bela olmazsa eren aydın da en en en kötü ihtimalle süper lig’de ilk 11’de oynayarak gösterecek. çünkü mücadeleyi asla bırakmıyor ve alt liglerde de olsa profesyonel maç sayısı gitgide artıyor.
darısı özgür baran’ın başına ancak bu gidişle cafercan, cem sultan, mustafa kapı tarzı azalarak bitecek.