• 8
    homofobik olduğunu düşündüğüm yazar.

    ben gerçekten hayatın her alanında homofobiklerle, ırkçılarla, eblehlerle, nefret dolu insanlarla uğraşmaktan çok sıkıldım. o kadar çok sıkıldım ki, o kadar çoklar ki. üstelik zehirlediler beni, sayelerinde ben de onlardan nefret ediyorum. nefreti anlayamayan insana nefreti öğrettiler.

    eşcinselliği bin farklı şekilde ele alabilirsiniz. yönelimsel olabilir, eğilim olabilir, tercih olabilir, merak olabilir, haz olabilir. olabilir de olabilir, önünü alamazsınız. her şeyi geçiyorum, canı istemiştir, yapıyordur.

    iki bireyin seks yapması suç değildir. ayıp değildir. bu iki birey bir kadın bir erkek olmak zorunda değildir. kadın-kadın olabilir, erkek-erkek olabilir. kapalı kapılar ardında, hatta kapıyı da geçtim gözden uzak, ırak bir yerde özgür iradesiyle isteyen istediği gibi sevişebilir. size ne?

    oturdum özgür irade anlatıyorum. şaka gibi. 2019 yılında özgür irade, seçim, rıza gibi şeyler anlatıyorum. islam dünyasının bilim devrimini, rönesansı, reformu, modern aydınlanmayı atlamış, özenle korunmuş bir soy musunuz anlamıyorum. her şeyi mi ıskaladınız, inanmakta güçlük çekiyorum.

    (bkz: #2694249)
    ya bu hangi araştırma? erkek, önüne gelenle yatan ve çok eşli cinsiyetmiş. bir antropolog olarak soruyorum, hangi araştırma bu? kaynağın nere? makale hangi dergiden çıkmış? o dergi akademisyenlerden aldığı parayla yayın yapan fason bir dergi mi? ne araştırması bu? hayır bir de insanlar modernleşti. artık topluluk bilinciyle hareket edebileceğimiz durumları ayırabiliyoruz, bireyci yaklaşabileceğimiz durumları ayırabiliyoruz. aşkı, sevgiyi, sadakati, güveni biliyoruz. duygularımızın farkındayız. her penisi sertleşen sokakta fellik fellik "delik" aramıyor. entry'nin devamı daha üzücü. vasat altı bir sosyolojik zorlama var.

    kendisi baba oluyormuş. buraya başka bir temennide bulunarak yazacaktım ama yazmayacağım. 20 yıl sonra işlenebilecek bir cinayete veya şiddete temennimle sebep olurum belki, vicdanlı insan buna da üzülür.

    baba olacakmış. umarım çocuğunu nefretle yetiştirmezsin, kız arkadaşınla ömür boyu mutlu yaşar sağlıklı bir evlat kucağına alırsın. ancak unutma, senin yaptığın şey için seni yaşatmayacak, gömecek, öldürecek, sana ve kız arkadaşına işkence edecek, belki de doğmamış çocuğunu öldürecek insanlar bu dünyada.

    sen bu kötülükleri hak etmiyorsun.
    kız arkadaşın bu kötülükleri hak etmiyor.
    çocuğun bu kötülükleri hak etmiyor.

    eşcinseller bu kötülükleri hak etmiyor.
    kimse de öyle aa eşcinsellik çok medyada, hadi gidip hakan abiyi yalayayım demez.

    insanları hor görmeden, seni yaptığın şey için hor görebilecek insanlar olduğunu da unutma. çocuğunu sevgiyle büyüt, bir ömür mutlu yaşa.
  • 10
    (bkz: #2696903)
    (bkz: #2696981)

    nefretle çocuk büyütmemem gerektiğini belirten arkadaşlar tarafından gayet nefret dolu, öfkeli ve bam tellerine basmışım gibi ağır tepkiler aldım ve hatta bir çözüm veyahut yanlış olduğum bir noktada kendimi düzeltebileceğimi düşünerek attığım mesaj; https://hizliresim.com/jqjNvG şöyle absürt bir tepkiyle geri çevrildi. olabilir, dünya fikirlerin çatışması ve birlikte doğruyu bulana dek tartışmakla var olabilecektir.
    yalnız kardeşlik, barış ve dünya toplumlarının din, dil, ırk ve cinsel yönelimlerinin ayrıştırılmamasından yana birilerinin karşıt görüşlü birini gerizekalı diyerek ayrıştırması da ayrı komik. antropolog olduğunu iddia eden sevgili gsuser'ımız kaynak istemiş kendimce sunayım, dilerse engelimi kaldırır kaynakları bizatihi gönderirim;

    insanlar eskiye göre daha az seks yapıyor ve ilişki piyasasındaki bekâr insanlar öfkeyle dolmuş durumda. işin özü şu: kadinlar erkek gibi, erkekler de kadin gibi davraniyor.

    dolayısıyla “cinsiyetsiz toplum” propagandasının bu kadar yükselişte olması sürpriz değil. bu düşünce işe yarıyor çünkü insanların çoğunun iç dünyası çok karışık ve gerçek kimlikleriyle özdeşleşemiyorlar. bu da onları çift cinsiyetliliğe sürüklüyor. 10 sene önce ben de öfkeliydim ve temel problemim kadınları yüceltmekti. egoma yenilmeden araştırdım, bir problem olduğu aşikardı zira insanları cinsel yönelimi, siyasi görüşleri ile yermek her ne kadar komikse yüceltmekte bir o kadar komik. işte bu noktada hayatın sırrını da keşfettim. o benim sürekli yanan tarafıma denge getiren sakinleştirici taraftı, yin ve yang gibi. sağlıklı bir ilişki sırasında kendini keşfetmek gerçek gücü getiriyor ve insanın farkındalığını artırmasına inanılmaz ölçüde yardımcı oluyor. benim naçizane tavsiyem insanların toplumda farklı görüşlere ve yönelimlere sahip bireylerden ziyade evvela kendileriyle barışmaları. ilişki piyasasındaki temel problem erkeklerin ve kadınların kendi doğalarını reddediyor (maskülen ve feminen güç) ve bu yüzden de kendilerini mutluluktan mahrum bırakıyor olmaları. eşcinsellik denilince iki erkeğin sevişmesi gelmiyor aklıma muhakkak, kadınların yönelimlerinden zevk alıp erkeklere tükaka diyen tiplerden olmadığıma da eminim fakat doğduğum ve büyüdüğüm semt olan beyoğlu'nda eşcinsellerin yaptığı yürüyüş esnasında 3-9 yaşında çocukların gözü önünde öpüşen erkeklerde görmek istemiyorum. ben heteroseksüelim ve kendi çocuğumuda düşünerek toplum içerisinde nasıl usturuplu davranıyorsam herkesten bunu bekliyorum. fikirlerimi, düşüncelerimi gayet net belirtiyorum çünkü kendi düşüncelerine karşıt birine gerizekalı gibi bir tabir ile yaklaşılması bana basit geliyor. kadın-erkek eşitliğide gayet yalan, dolan. erkeklerin kurduğu bir medeniyetin ekmeğini yine erkeklerin belli ihtiyaçlarına yönelik karşılık sunabildiği için yiyen bir ırk hepsi bu. benim yine belirteyim naçizane tavsiyem sözlükte olsun ya da olmasın erkeklerin maskülen enerjisiyle barışması. yoksa kim kiminle, nerede o benim bileceğim iş değil.

    öyle ayrımcılık, ötekileştirme falan derken insanları gerizekalı diye adlandıran ve bu ve benzeri arkadaşlara destek verenlere acıyorum, ne diyeyim.

    edit : çocuğum doğduğunda ona karşıt görüş sunan insanlara hakaret etmemeyi ve kabullenebilmeyi öğreteceğimden emin olabilirler kendileri.
  • 7
    (bkz: #2696900)
    (bkz: #2696720)

    cinsiyetçi yaklaşımını kınadığım sözlük yazarımız.

    dediği gibi bu mevzular dünya nüfusunu kontrol etmek amacıyla ortaya çıkan bir proje olsaydı bile, tıpkı kendi öznel durumunda olduğu gibi kişi hak ve özgürlükleri üzerinden meseleyi temellendirebilseydi. umarım yengemizin babası yazarımızdan daha çağdaştır ve onun kafa yapısıyla aynı şekilde düşünmüyordur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın