❮
1980❯
  • 14776
    ''benim için çok güzel bir sezon oldu. hem camia hem takım hem taraftar adına çok iyi bir sezondu. bu sezonda gollerimle katkı verdiysem ne mutlu bana. umarım gelecek sezonu da aynı güzelliklerle geçiririz. futbolcunun gelişimi, yaşı ile de alakalı. futbolu artık daha iyi oynuyorum, daha farklı bir takımda oynuyorum. olgunlaştım diyebilirim. ben zaten iyi yaşıyorum. gerisi de geliyor.''

    ''umut ve elmander çok çok iyi oyuncular. ben geldiğimde böyle bir handikap ile karşılaşacağımı biliyordum. sezona çok iyi başladılar. onları bekledim. eninde sonunda sıra bana geldi. ben de elimden geleni yaptım. hoca bana güvendi.''

    ''drogba tartışılmaz bir oyuncu. stili çok farklı. benden, umut'tan ve elmander'den farklı bir oyuncu. bu yüzden de onunla çok iyi anlaşıyoruz. bana bir şeyler öğretmeye çalışıyor. ondan çok şey öğreniyorum. drogba'yla olsun, umut'la olsun, elmander'le olsun oynamak büyük keyif veriyor.''

    ''benim için attığım gollerin hepsi güzel. şimdi saya saya bitiremem. akhisar maçında boş kaleye attığım gol bile benim için özel. burada attığım goller benim için ayrı bir anlam taşıyordu. kendimi bazılarına kanıtlamam için önemliydi. bunda arkadaşlarımın da payı çok büyük. allah'a şükürler olsun bana bunları nasip ettiği için.''

    (bkz: burak yılmaz)
  • 14777
    "eğer chelsea'den ayrılmak zorunda kalsaydım, kariyerime premier lig'de devam etmezdim. ingiltere'de chelsea'den başka bir takımda forma giyebileceğimi düşünemiyorum."

    ''ocak ayında ayrılma durumum olmuştur. sakatlığımın da bu durumda etkisi vardı. teknik direktör değişikliği de yaşanınca işler karıştı. açıkçası ben de ayrılabileceğimi ciddi ciddi düşünmeye başlamıştım."

    (bkz: frank james lampard)
  • 14780
    "100 puan ilgimizi çekiyor ve zaten her maça kazanmak için çıkıyoruz. bizim için bir iddia oldu. 100 puan toplayarak kulüp tarihinin rekorunu da kırmak istiyoruz. espanyol deplasmanına çıkmak her zaman güzel oluyor. neticede iki takım arasında özel bir durum var.''

    ''biz iyi zamanlara çok alıştık, son 5-6 senede her şeyi kazandık. sürekli kazanmak çok zor. sadece ligi kazanmak bile oldukça zor. taraftarlar geleceğe umutla bakıyor ve bizimle birikte kutlama yapmaya hazırlanıyor. vallodolid karşısında stadyumu doldurarak bunu da gösterdiler."

    (bkz: gerard pique bernabeu)
  • 14783
    --- alıntı ---

    biz kazanacağız

    futbol eşittir şiddet ve o da eşittir holiganizm denklemine;bu denklemin olağan kabul edilmesine;

    çocukların, kadınların, yaşlıların, didişmek için değil, keyif için gelenlerin futboldan uzaklaşmaya başlamasına;

    sadece kendilerinin haklı olduğunu düşünenlere, empati yoksunlarına;

    gördüğüm doğruları söylerken bile bir tarafın düşmanı ilan edilmeye;

    her söylenen söze, her eleştiriye geçmişten bir karşılık bulunmasına, her şeyin bir ‘hesaptan düşme’ gibi gösterilmesine;

    yasalara aykırı eylemleri kendi kulübü yapınca susanlara, hatta destek verenlere;

    önceliği gazetecilik mesleği değil tuttuğu takım olan meslektaşlarıma;

    ‘bunu neden şu zaman yapmadınız da şimdi yapıyorsunuz’ diye satır aralarında art niyet arayanlara, satır aralarına art niyet saklayanlara;

    sahaya yabancı madde atanların değil buna hedef olanların tahrikinden bahsedilmesine;

    aleyhlerine yapıldığını düşündükleri her hakem hatasını görünmez düşmanlara bağlayanlara,

    bir aile ortamından uzak, herkesin birbirini arkadan hançerlemeye çalıştığı halihazırdaki durumda hâlâ bir ‘futbol ailesinden’ bahsedenlere;

    aynı gemide olduğumuzu iddia ederek yaptıklarına bizi de ortak etmeye çalışanlara;

    birbirlerinin adını bile anamaz hale gelmiş yöneticilere;

    futbolu bahane ederek kurulan ve hiçbir zaman içeriğini bilemeyeceğimiz ve bilmek de istemediğimiz karanlık ilişkilere;

    türkiye’de verilen her cezaya deklarasyonla yanıt verip yurtdışından benzer yaptırımlar geldiğinde kuzu kuzu kabullenenlere;

    uluslararası alanda yapılan rezilliklere karşı duranları vatan haini ilan edenlere;

    hakemlere, gözlemcilere saldırmayı, küfür etmeyi demokratik hak sayanlara;

    türk futbolunun olumlu ve olumsuz önyargıların cenneti olmasına;

    kendi kulüplerine ceza verilmesini hep yanlı tutum olarak görenlere;

    hukukun değil renklerin ağır basmasına;

    maç devam ederken kural değiştirilmesine;

    masa başında maç bağlamaya çalışanlara;

    sadece kendi emeğine saygı gösterilmesini isteyenlere;

    başkasına sıkılan biber gazını haklı kendisine sıkılanları haksız görenlere;

    her bahaneyle herkese biber gazı sıkanlara;

    irkçılığı, ayrımcılığı, nefret suçlarını futbol sahalarına sokanlara, onu mazur gösterenlere;

    düzelsin diye yasa çıkarıp onu uygulamayana, uyguladığında da keyfine ve kendi siyasetine göre uygulayana;

    futbolun bir hukuksuzluk cenneti olmasına ve giderek mutsuzluk yaratan bir oyun haline gelmesine;

    yeter diyorum!

    siz söylemeden ben söyleyeyim:

    bu taraflı bir yazıdır!

    ben utanma duygusunun, medeniyetin, adaletin, vicdanın tarafında olduğumu buradan haykırıyorum...

    benimle aynı tarafta olanları ayağa kalkmaya ve haykırmaya davet ediyorum. benimle aynı tarafta olanlarla birlikte eyleme geçiyoruz. bu şiddet bitene kadar eylemlerimiz artarak devam edecektir.

    futbol yeniden hayatımızdaki bir keyif olana kadar, durmadan, susmadan, sert adımlarla yürüyeceğiz.

    siz de tarafınızı seçin.

    medeniyetin, adaletin ve vicdanın tarafında olun.

    biz daha kalabalığız.

    ve bu tek ihtimalli bir maç.

    hiç kuşkunuz olmasın...

    biz kazanacağız!
    --- alıntı ---
    okay karacan zaman gazetesi'ndeki yazısı
  • 14784
    "muslera, eboue gibi önemli yıldızlarla bir arada oynadım ve onlarla birlikte bir aile gibi olduk. bu sezon da kadromuza drogba ve sneijder gibi isimler katıldı ve bu beni gerçekten çok heyecanlandırdı."

    ''teknik direktörümüz fatih terim de müthiş biri. bir çok şey başarmak istiyor. daha önce de dunga, luxemburgo, emery ve conte gibi iyi antrenörlerle çalışma fırsatım olmuştu zaten. conte'yle ise sadece bir ay çalışma fırsatım olmuştu ama o da iyi bir çalıştırıcı."

    "juventus italya'daki rakiplerine göre bir adım daha önde. daha kuvvetli kadroları var."

    "bu sezon ilginç bir olay yaşadım ve galatasaray formasıyla kaleye geçip bir de penaltı kurtardım. eğer o maçta penaltıyı yeseydik rakibimiz fenerbahçe bizi geçebilirdi. ben de buna tahammül edemezdim."

    "galatasaray çok iyi bir takım ve bu sezon da bunu kanıtladı. ama eksik olan bir şeyleri var. bayern, barcelona ve real madrid gibi takımların yer aldığı arenada sürekli olarak yer alabilmeliler. bu yaz daha net göreceğiz böyle olup olmayacağını."

    (bkz: felipe melo)
  • 14785
    "sportif direktör riccardo biggon'a manchester city ile temasa geçmesini söyledim. onların cavani hakkındaki planlarını öğrenmek ve dzeko'nun transferi için görüşmek istedik. ancak konu paraya gelince görüşmeler tıkandı. benim aksime banka hesaplarını kullanmakta biraz ağırdan davranıyorlar."

    "benitez ile görüşmek için londra'ya gitmedim. yeni teknik adam kesinlikle napoli standartlarında biri olacak. bu konuda bir karar vereceğim."

    napoli başkanı; (bkz: aurelio de laurentiis)
  • 14787
    "takım içinde hepimiz birbirimize yardımcı oluyoruz. yaşadığımız başarıda herkes pay sahibi. yeni dönemimizde de her yıl kupalara talip olacağımıza şüphem yok. müthiş bir takımız. yeni menajerimizle birlikte yeni başarılara yelken açacağız.''

    ''ben de scholes ve giggs gibi bu kulübe olabildiği kadar uzun süre hizmet etmek isterim. her ikisi de hem genç hem de yaşı ilerleyen futbolcular için mükemmel birer örnek."

    (bkz: robin van persie)
  • 14788
    "yabancı oyuncu sınırlamasıyla ilgili kararın tekrar gözden geçirilmesi lazım diye düşünüyoruz. bizim ve tüm kulüplerin devam eden oyuncu kontratları var. toplam en fazla 10 oyuncuyla mukavele imzalama hakkımız bulunuyor ve bunun da 4'ünü zaten maç kadrosuna dahi alamayacağız. bu durum kulüplerin mali durumu açısından önemli bir külfettir. bu karar bizce tekrar gözden geçirilmeli. sınırlama, yurt dışı rekabeti olumsuz etkiler. önemli olan kaliteli yabancı futbolcu almak ve biz kulüp olarak buna zaten özen gösteriyoruz. dünya çapında başarılar hedefliyorsanız, o kulvarlardaki rakiplerinizle aynı şartlarda mücadele edebilmeniz lazım. tüm duvarların ve sınırların kalktığı bir ortamda böyle bir sınırlama getirmek, özellikle avrupa'da rekabet eden takımları olumsuz etkiler. ne kadar yurt dışında kadronuzdaki oyuncuları oynatmakla ilgili bir sınırlama olmasa da, kendi liginizde kullanamadığınız bir oyuncu o maçlara hazırlayamazsınız."

    (bkz: ali dürüst)
  • 14791
    --- alıntı ---

    dün gazetelerin spor sayfalarındaki pek çok köşede “biz kazanacağız” başlıklı aynı yazı vardı.
    özet olarak futboldaki kaos ortamına hayır diyen, isyan bayrağı açan ortak bir bildiriydi.
    okudum; içeriğine saygı duymakla beraber bildiriyle ilgili art arda iki tweet attım:
    ilk tweet şuydu: gaza gelip ‘biz kazanacağız’ diyen dostlar; bugüne kadar yapılanlar karşısında neden sustunuz diye sorarlar adama!!
    ikincisi ise buydu: “köşenizi korumak adına işinize gelmeyeni görmedikçe, tv programınız sürsün diye yanlış yayıncılığı eleştirmedikçe; evet siz kazanacaksınız!!
    peşinen şunu söyleyeyim; o yazının altına imza atanların büyük bir bölümünü şahsen tanırım, pek çoğunun bu ülkede futbol adına kalem oynatan en düzgün insanlardan olduklarına da gönül rahatlığıyla kefil olurum…
    ancak…
    sorun, ekmeğini bu işten kazanan birkaç köşe yazarının çözeceği boyutların çok ötesinde maalesef… muhtemelen çözemeyeceklerini bildiklerinden ya da “aman şimdi bir ben yazarsam başım ağrır” diye düşündüklerinden seslerinin bugüne kadar bu kadar cılız çıkması… ya da bazı şeyleri görmezden gelmek zorunda kalmaları…
    işte tam da bu nedenle, çarşaf çarşaf yayın ilkeleri yayınlayan gazeteler alıp o bildiriyi birinci sayfalarına taşırsa ancak ciddiye alabilirim bu girişimi…
    gazete patronları sayfalarında yazı yazdırılan bazı adamların geçmişlerini sorguladıklarında; televizyon sahipleri reyting uğruna ekranlarına çıkartılanların bugüne kadar futbol adına imza attıkları rezilliklere baktıklarında belki düzeleceğine inanırım.
    talimatla yalan haber yapanlara, kasıtlı olarak kamuoyunu yanıltıcı yazı yazanlara önce meslek örgütleri ‘dur’ dediğinde, “galiba bu kez düzelme ümidi var” diye düşünürüm.
    renk ayrımı yapmaksızın tüm kulüplerin, kendi yöneticilerinin kişisel çıkarları uğruna ya da gündem değiştirme çabalarıyla kaleme aldırdıkları kin dolu yazılı açıklamalara gazeteler ve televizyonlarda itibar göstermediğinde umutlanırım.
    “biz kazanacağız” başlıklı ortak bildirinin pek çok gazetede yayınlandığı gün, geçmişi hayali ihracat, ihaleye fesat karıştırma gibi sabıkalarla dolu bir yöneticinin desteksiz açıklamaları manşet olabiliyorsa…
    federasyondan kaynaklanan bir forma gönderememe sorunu yüzünden iki büyük kulüp taraftarı adeta birbirine düşürülüyorsa…
    işin aslı astarı öğrenilmeden yöneticisinden gazetecisine, taraftarından twitter fenomenine kadar herkes binlerce yorum yapıyor ve sonra biri bile çıkıp özür dilemiyorsa…
    menajerler transfer piyasasını kızıştırmak adına temsil ettikleri futbolcular için gazete sayfaları üzerinden hayali talipler yaratabiliyorsa…
    rengini açıkça söyleyenden değil de, rengini itinayla gizleyip kendine tarafsız süsü verenden korkulması gerektiği bir türlü anlaşılamıyorsa…
    bu ülkede mafya kulüplerin, siyaset de futbolun iliklerine kadar işlediyse…
    yaşanan onca rezalete rağmen bu piyasada kimse rezil olmuyorsa…
    suçluya suçlu denilemiyorsa, suçsuz bir türlü aklanamıyorsa…
    hepsinden önemlisi ne federasyonun, ne de ona bağlı kurulların kararlarına zerre kadar güven kalmadıysa…
    benim umudum yok ama…
    umarım siz kazanırsınız…

    --- alıntı ---

    (bkz: iskender baydar)
  • 14795
    "ilk maçtaki farka rağmen buraya hiç gevşemeden gayet disiplinli bir şekilde turu geçmek için geldik. maçın birinci dakikasından itibaren mükemmel bir savunma yaptık. özellikle maçın birinci periyodunda tamamen oyunun kontrolünü, temposunu elimize aldık. hem savunmadaki üstün başarımız hem de hızlı hücumlardaki akıcılığımız ile bir anda farka gittik. ondan sonra maç boyunca her oyuncumuzdan azami katkıyı alıp istediğimizi elde ettik. zor bir maç olacağını bekliyorduk çünkü tofaş dirençli bir takım ve bu sezon burada büyük takımları yenen bir takım. en son erteleme maçında banvit'e, play-offun diğer yarı finalistine son saniyede kaybettiler. çok iyi basketbol oynayıp net bir galibiyet ile yarı finale yükseldik. takımımı kutluyorum. bundan sonra da bu oyun felsefemizi play-offların devamında da kullanmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz."

    (bkz: ergin ataman)
  • 14796
    “fenerbahçe gereğinden fazla sert açıklamalarda bulunuyor, bunu devam ettirmek istiyorlar. sürekli olarak ‘galatasaray, arena’yı bedavaya aldı’ demek yanlış. bütün statlar spor bakanlığı tarafından kulüplere veriliyor. ‘galatasaray’a verildi, fenerbahçe kendi yaptı’ demek yanlış. iş yanlış yerlere gidiyor. ‘kulüpler, nasıl başarılı oluruz, uluslararası arenada rakibimizi nasıl geçeriz’i tartışmalı.”

    (bkz: faruk süren)
  • 14797
    ''benitez, takımın kaybolan özgüvenini geri kazandırdı. özellikle son aylarda takımın karakteri oluştu ve bunu sahaya yansıttık. sezonun başlangıcına göre çok gelişim gösterdik. şu an herkes onun için en iyisini diliyor. takım için en iyisini vermeye çalıştı. bizi üst sıralara çıkardı ve ligi üçüncü sırada tamamladık. avrupa ligi'ni de kazandık."

    (bkz: fernando torres)
  • 14799
    "böylesine kariyere ve deneyime sahip bir oyuncuyu kadromuza kattığımız için çok mutluyum. o yıllardır devler ligi'nde mücadele ediyor. shakhtar ona iyi bir sözleşme önerdi ama rat kariyerine premier lig tecrübesi de eklemek istiyor. rat * harika ingilizce konuşuyor. futbolculuğunun yanında çok iyi bir insan. aynı zamanda çok disiplinli. gelecek sezon premier lig'de çok iyi işler yapacağını düşünüyorum."

    (bkz: sam allardyce)
  • 14800
    "para başarı olasılığını arttırıyor ancak garanti etmiyor. bizim takımımız da süper market değil. onların vereceği parayı veremeyeceğimizi bildikleri için gözlerini oyuncularıma diktiler. bayern'in istediği bu olabilir. tamamen james bond'daki kötü adamlar gibiler. paramız ne kadar varsa oyuncularımıza o kadarını verebiliriz. ancak bu şekilde de oyuncularımızı kaybetme riskimiz var. ciddi ve hassas çalışmamız gerekli.''

    (bkz: jürgen klopp)
❮
1980❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın