nasuh mahruki

• 1

  everest'e tirmanan ilk turk dagcidir. resmi sitesi http://www.nasuhmahruki.com/
  ayrica akut* kurucusudur.
  
  ukde: casus
• 2

  hidayet türkoğlu'lu turkcell 3g reklamı'nda da rol almış olan türk dağcı. everest dağı'na 1995 yılında tırmanmıştır.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=Tp62NFa5fAc 0:39-0:52
• 3

  "bir dağcının güncesi" adında enfes bir kitabı olan sporcu, aktivist, dağcı. 1992-1994 yılları arasında eskiden sovyetler birliği'nin sınırları içinde kalan 7000 metreden yüksek beş dağa tırmanarak kar leoparı unvanını almıştır ki dağcılık dünyasında çok önemli bir ünvandır.
• 4

  kurucusu olduğu akut'tan istifa eden(!) dağcı.
• 5

  kurdugu akut ile ulkesine cok fayda saglamis kisi.
• 6

  kendisinin yokluğunda afad'da aynı işi yapabilecek olan kişi -ismini verip mahkemelik olmak istemiyorum- liseden imam hatip mezunu olup, üniversite diploması olarak da ilahiyat diplomasına sahiptir. deprem veya diğer afetler konusunda herhangi bir uzmanlığı veya eğitimi yoktur.
  
  bu ülkeyi badem bıyıklılara emanet etmenin cezasını çok çektik ama bu kadar acı olmamalıydı.
• 7

  kötülüğün ülkeye nasıl çöktüğünü şöyle anlatmıştı kendisi:
  
  https://twitter.com/...88ixMEYoFN9ck9DfO70Q
• 8

  akut'u tek başına kurmamış, tek başına büyütmemiş kişidir. akut, nasuh mahruki ismini büyütmüştür. yapılan haksızlık, şahsından çok kurum olarak akut'a yapılmıştır.
• 9

  kurucusu olduğu akut'ta geçen sene çok kısa süre eğitimlerde bulunmuş biri olarak, "üst görevli" diyebileceğim kişilerin olduğu bir ortamda kendisinin ismini söylediğimde ortam buz kesmişti.
  
  söyleyeceklerim bu kadar değil;
  
  içinde onlarca fedakar, kahraman insan var. şu anda da çok göz önünde bulunmadan deprem bölgesinde bu insanlar büyük işler yapıyor. ben farklı bir konuya değineceğim:
  
  eğitim politikası çok kötü. operasyonel olmak için her şeyi zamanında yapsanız bile en az 1-2 yıl geçmesi gerekiyor. bu da gözlemime göre başvuran gönüllülerden yarısından fazlasının bırakmasına, kalan kısmın çoğunun da pasif görevlerde kalmasına neden oluyor. her şeyi, her afet tipine ve diğer insani olaylara müdahaleyi aynı anda öğretmeye çalışıyorlar. tecrübelilerde tabii ki uzmanlaşma var ama iş bölümü yaparak uzmanlaşma diye bir olay yok. bu da eğitimlerin çok yoğun olmasını, bütün işinizden gücünüzden ciddi fedakarlık yapmanızı gerektiriyor. evet bu gönül ve fedakarlık işi ama bu kadar olmamalı. her sahaya çıkacak elemanı terminatör gibi yetiştirmeye gerek yok, isteyen olsun o ayrı ama önce "uzmanlaşma" daha faydalı olur diye düşünüyorum.
  
  kendilerine önermiştim; deprem ve yangın birimlerini ayrı yapın, ortak nokta eğitimleri verin ama afet tiplerine göre ayırma yapın, isteyen ikisinde de uzmanlaşsın, isteyen birinde veya tamamen diğer doğada/şehirde arama kurtarma faaliyetlerinde uzmanlaşsın ve böylece alana çıkabilecek insan potansiyelinizi ve hızını arttırın demiştim.
  
  tabii ki 3 günde enkaz, 3 günde yangın eğitimi verilip bitirilsin demiyorum, bu çok ciddi iş ama süreç daha makul olmalı. şu anda yaşadığımız üzere büyük felaketlerde her noktaya tam profesyonel insan gücü yetişmesi çok zor. kahramanmaraş depreminde sahaya asker çok daha önce inseydi çoğu hiç enkaz eğitimi almamış erler çok daha fazla insan kurtaracaktı, bu bir gerçek.
  
  son olarak, mesela orman genel müdürlüğü'nün yangın eğitimi uygulama dahil toplamda üç beş gün iken akut'ta bir yangına ve depreme gidebilmek için yaklaşık 2 sene doldurmanız ve tüm eğitimleri tamamlamanız gerekiyor. ekibin, kişinin kendinin, kurtarılacak kişinin/hayvanın güvenliği için tabii ki temel eğitimler alınmalı ama bu kadar uzun süreli ve yüklü eğitim politikasının sebebini anlamamıştım. anladım da anlamamıştım işte...