resim
Mustafa Kapı
Takım:Adana Demirspor
Mevki:Merkez Orta Saha
Yaş:21
Boy:1.75
Uyruk:Türkiye
  • 710
    değişik bir cümle kurmuş eski futbolcumuzdur.

    "galatasaray'dan ayrıldığım için pişman değilim çünkü avrupa'da oynama hayalimi gerçekleştirdim."

    iyi de güzel kardeşim sen avrupada oynayamadın ki. revize etmen lazım bu cümleni.

    "galatasaray'dan ayrıldığım için pişman değilim çünkü avrupa'da bulunma hayalimi gerçekleştirdim."

    bak daha güzel oldu.

    neyse ayağına taş değmesin paşam. yolun açık olsun.
  • 441
    yahu kadro dışı bırakılmıştır dense "niye açıklanmıyor detaylar" dersiniz. sağdaki, soldaki gazetecilere bilgi verilse "haber sızdırılıyor" dersiniz. dümdüz açıklamışlar her şeyi işte kadro dışı kalması ile ilgili, "bu kadar emek verdik, sözleşme imzalamadı. biz de kadro dışı bırakıyoruz" demişler ne sakınca var bunda.

    mustafa kapı'ya tepki gösterilmesi, kendisine güvenip, inananları yarıyolda bıraktığı ve menajer oyuncağı olduğu için kızılması gerekirken yönetime "nasıl böyle açıklama yapılır" diye kızılıyor. ilginç bir milletiz gerçekten.
  • 325
    --- alıntı ---

    “önceliğim galatasaray. bu takım bana 16 yaşında forma verdi. galatasaray'a hizmet edip, sonrasında avrupa'ya gitmek istiyorum.

    fatih hocanın galatasaray'da olması, bizim gibi gençler için büyük şans. gerçekten bu işin ustası… her maçımızı izliyor. ben daha önce böyle bir ilgi görmedim. fatih hoca çok ilgileniyor altyapıyla… bizim de bunu iyi değerlendirip, çalışmamız lâzım.“

    (bkz: mustafa kapı)
    --- alıntı ---

    2 şubatta verilen röportajı bu. ne oldu da fikir değiştirdi merak ediyorum.
  • 503
    turkiye'de bir takima gitse kendisine kizabilirdim, cunku ulkeni hicbir takimi galatasaray'da olmayan bir sey sunamazdi mustafa'ya.

    ama lille'e transfer olarak gelisimi ve kariyeri acisindan dogru bir karar aldi bence. 20 yasini gecmis "genc yeteneklerin" (atalay, yunus vs.) sans bulamadigi yerde kendisi adina gelecek gormemis olabilir ki haklidir.

    umarim basariyla temsil eder bizi gittigi yerde.
  • 9
    atalay babacan ile birlikte denizlispor'dan transfer edilen 2002 doğumlu kara çocuk, yetenek, erken yaşta a takımla idmana çıkan şanslı kişi.

    transfer hikayesi de çok ilginçtir. dönemin galatasaray altyapı sorumluları bu iki veledi çok beğeniyorlar. almak istiyorlar. denizlispor da bu fırsatı kaçırmak istemiyor ve para istiyorlar, para olmaz vs. gibi pazarlıklar sürerken o zaman yeni yeni profesyonel adımlarla ilerleyen mehmet batdal bu iki çocuğa karşılık isteniyor. ancak bu durumu a takım antrenörü fatih terim'e sormak için izin istiyorlar. olay fatih terim'e aksettiriliyor. bu iki genç yetenekten bahsediliyor, pazarlıklardan, konuşmalardan haberdar ediliyor fatih terim. altyapı sorumlusu ile fatih terim arasında bana duyumla gelen diyalog aynen şu şekilde;

    transfer sorumlusu: hocam, denizlispor altyapısında oynayan 2000 doğumlu atalay babacan ile 2002 doğumlu mustafa kapı'ya talip olduk. ancak çok fazla para istendiği için, kabul etmedik. bunun üzerine futbolcu istediler.
    fatih terim: kimi istiyorlar?
    transfer sorumlusu: 2 oyuncuya karşılık mehmet batdal'ı istiyorlar.
    fatih terim: drogba'yı verelim amg.

    haliyle para ve futbolcu karşılığı transfer görüşmeleri suya düşüyor. atalay babacan gerek büyüklerin devreye girmesiyle, gerekse ailesinin galatasaraylı olması sebebiyle denizlispor'dan çocuklarını alarak bedelsiz olarak galatasaray altyapısına çocuklarını teslim ediyorlar. istihbarat buraya kadar mustafa kapı'nın galatasaray altyapıya gelişi konusunda ücret-pazarlık vs. konularında malumatım olursa giriyi güncellerim.
  • 652
    menajer sahibi olmak iyi bir şeydir ama onu çok dinlemek iyi bir şey değildir.
    en nihayetinde lille’e getirdiği için komisyon aldığı gibi adana demirspor’a getirdiği için de menajeri komisyon alacak.
    olan mustafa’nın 1,5 yılına oldu. kendisinden 1 yaş küçük emin bayram profesyonel olarak 2 bin dakika süre alırken kendisinin aldığı süre sıfırdır.
    umarım kafa yapısını değiştirip, oyun tarzını da değiştirebilir.
  • 583
    ilk başta kendisinin menajerinin gazıyla ve şımarıkça hareket etmesine çok kızmıştım fakat gerek geçen sezon sonlarında fatih terim'in emin'e şans vermemek için neredeyse falcao'yu bile defansa koyacak hale gelmesini, gerek taylan'a ancak elde orta saha kalmayınca mecburiyetten şans vermesini görünce "iyi yapmış, kendisini kurtarmış" demekten kendimi alamıyorum maalesef.
  • 520
    kendisi hakkındaki önceki entrylerde fatih terim’in ışık görmediği,galatasaraylı olmadığı, zaten işe yaramaz bir topçu olduğu veya parayı beğenmediği felan yazıyor. nedeni hiçbiri değildir. nedeni senenin başında hazırlık maçlarında kendisinin değil selçuk inan’ın, kanat orijinli jimmy durmaz’ın(kendisi başka bir maçta dahi orta sahada oynamadı) ve sol bek ömer bayram’ın denenmesidir( ömer sadece herkesin teneke bağlayıp yollamaya çalıştığı sol bekti o zamanlar, bu profildeki bir oyuncu denendi). yıl içerisinde lig maçlarında defalarca selçuk inan’ın oyuna girip etkisiz eleman olup puan kaybettirirken yanlış hatırlamıyorsam 1 maç 5 dakika felan oyunda kalmasıdır. yani arkadaşlar mustafa kapı imzalamadıysa o sözleşmeyi, belki atalay imzalamayacaksa ileride süleyman,ışık kaan imzalamayacaksa bunun tek sebebi var o da zaten takıma fayda sağlamayan hatta zarar veren, miladını doldurmuş isimler şans bulurken kendisinden yaklaşık 20 yaş küçük ve 50de1 maaş almayanların bir maç bile denenmemesidir. 8de0 yaptığımız şu son haftalarda dahi gençlere şans verilmedi. yani 3 maç değil 5 maç takım kazanamadı, takımda oyuncu kalmadı fakat sanırım teknik heyetten bir kişi bile yahu 5 maçtır kazanamıyoruz taze kan lazım deyip dahi emin dışında oynayan olmadı. mustafa kardeşimizin yolu açık olsun. kendisine herhangi bir şekilde kötü söz söyleyenler de azıcık düşünsün. bu insanların ekmeği. hayalleri var ve galatasaray bu hayalleri gerçekleştirebileceği bir yer değil. çünkü bu takımda 33lük 34lük bitik adamlar milyonları kapıp maça çıkıyor ve takıma zerre katkı vermiyor. ama ozan ama emin diyecek arkadaşlara da diyecek sözüm yok. şu selçuk kardeşimizden bu çocuklar daha kötüyse lille zaten almazdı. hala daha semih gibi biri alınıyorsa, arda turan gibi yıllardır doğru düzgün top oynamayan bir “adam” konuşuluyor, caner erkin gibi bir mahlukat bile konuşuluyorsa gençler gitti diye kızamazsınız. çünkü galatasaray’da oynamak istiyorsanız evlat olmalısınız, birilerine baba demelisiniz veya adanalı olmalısınız. eleştirilecek kişi mustafa değil başkası. fakat sol frame’i dolan da mustafa.
  • 329
    menejeri ya da kendi isteği ile sözleşme yanilemeyen alt yapı futbolcusu. güle güle mustafa kardeşim, yanlız şunu sakın unutma! sonun 5/10 yıl sonra tuzlasporda oynayan gökhan çıra gibi olacak, bir kupa maçında karşılaşacağız seninle. kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışacaksın ama olmayacak. bu kulübün sana yaptıklarına karşın böyle borç ödüyorsan bu da senin karakterin olsun. şayet fenerbahçeli ise bir kez daha geçmiş olsun, kendi alt yapısından çıkardığı futbolcuları bile bitirebilen bir camia sana neler yapmaz ilk hatanda zaten bu gs li diyecekler doğrusu hak ettiğin muamele de bu olacak. merih demiral gibi bir adamı bile öğüttüler sana neler yapmazlar...
  • 699
    son 2 yılda rezerv lig dahil toplamda 300 dakika bile forma giyemeyen oyuncu.

    şöyle yıldız olacak, ahanda meteor olacak diye diye şişirdiğimiz bu çocuk 20 yaşına geldi ama halen daha forma şansı bulamıyor. üstelik montella gibi gençleri oynatmayı seven bir teknik adam bile kendisini tercih etmiyor. nedeni basit, çünkü 13-14 yaşlarında fiziğin pek önemli olmadığı zamanlarda az biraz yeteneğiyle ön plana çıkıp belirli yaşa kadar sürekli bunun ekmeğini yedi. 17-18 yaşına geldiğinde de halen daha 13 yaş fiziğiyle sahada dolaştığı için kimse kendisine güvenmedi ve güvenmemeye devam edecek. aslında olay sadece fizikte değil çünkü bu çocuğun yetenek anlamında da pek bir numarası yok.

    geçenlerde brezilya'da işlek bir yerde koşu yapmaya çıkan bir grup sporcu vardı. o sporcular bir kafenin oradan da geçerken, kafedeki müşterilerin bir kısmı da onlarla beraber koşmaya başladı. yerinden kalkıp koşan müşterileri gören diğer müşterilerde panikle aynı yöne koştular ve yüzlerce müşterisi bulunan kafe birden bomboş olmuştu. neden biliyor musunuz? çünkü kafedeki müşteriler, sporcuların koşu için değil de sanki bir şeyden kaçtıklarını düşündükleri için onların peşinden gitmişlerdi. bir nevi sürü psikolojisi diyebiliriz. bunu mustafa kapı ve diğer birçok sporcuya da uyarlayabiliriz. x oyuncu çok yetenekli, çok çalışkan diyen birini gördüğümüz zaman, hiç sorgulamadan ister istemez o oyuncunun gerçekten de yetenekli olduğunu düşünürüz. o oyuncunun herhangi bir maçını izlediğimizde de sırf yetenekli olduğunu kendimize kanıtlamak içinde attığı bir pasa bile tav olup "vaayy be!" diyoruz. oyuncuya sırf pas attı diye yüksek bir not veriyoruz ve sonra büyük beklentilere giriyoruz. oyuncunun menajer şişirmesi olduğunu anlamak da bazen çok uzun zamanlar alabiliyor. bazen de işte mustafa kapı gibi 2-3 yıl bile geçmeden anlayabiliyorsun.

    peki oyuncuların bu hale düşmesine çok mu seviniyorum? tabi ki de hayır diyeceğimi düşünüyorsunuz ama yanılıyorsunuz çünkü deli gibi seviniyorum. yine mustafa'dan örnek vereyim, mesela çocuk daha hiçbir şeyi kanıtlamadan direkt avrupa'ya kapak atmak istedi. hani sen türkiye'de atıyorum malatyaspor'a karşı bile forma giyemezken, lille takımında psg'ye karşı mı oynayacaktın? madem avrupa'ya gidecek vizyonun vardı, orada hemencecik forma giymemeyi de göze alman gerekirdi. birkaç yıl boyunca avrupa'da kalıp nadiren forma şansı bulmak mı, yoksa türkiye'de kalıp türkiye'nin en büyük takımında birçok maça çıkmak mı daha mantıklıydı? lille'de kaldığı 1 yıl boyunca forma şansı bulamadan adana demirspor'a gönderilen mustafa, mantıksız olan tercihi günbegün yaşayarak gördü. galatasaray'a kazık atmaya çalışan mustafa'nın bu halini gördüğüm içinde ne yalan söyleyeyim seviniyorum.

    7.5 milyon euro çıkış maddesi bulunan ozan kabak, galatasaray'da düzenli olarak forma şansı bulmasına rağmen gitmek istedi ama galatasaray'a olan borcunu göstermek içinde bekledi ve 11 milyon euro bonservis kazandırarak gitti. stuttgart, schalke, hoffenheim, norwich, liverpool gibi takımlarda oynadı ve oynamaya devam ediyor çünkü iyi bir oyuncu. yediği, içtiği, uyuduğu camiaya tabir-i caizse ihanet eden mustafa kapı ise şu anda adana demirspor'da bile kadro dışı kalıyor. buna seviniyorum çünkü bizde ihanet edene merhamet edilmez!
App Store'dan indirin Google Play'den alın