• 351
    necati ateş'i sevmeyebilir, nefret edebilir, kişiliğini ve kalitesini galatasaray'a yakıştırmayabilir, bunlara saygı duyulur ve fakat her fırsatta, her kötü oynadığı maçta, hatta iyi oynadığı maçlardan sonra bile, hatta ve hatta başka futbolcular üzerinden, (bkz: mehmet batdal), (bkz: milan baros) necati'ye sallaması, bu oyuncu hakkında yazdıklarını değersiz kılmaktadır. necati nefreti galatasaray sevgisini yenecek neredeyse. oysa ki şu takıma dünyada en nefret ettiğim insanlardan, emre belözoğlu bile gelse yine maçını izlerim, yine gol attığında sevinirim, galatasaray sevgisi bazen kin kusmayı da engelleyebilmelidir.
  • 352
    necati hakkında yazdıklarına hak verdiğim yazar. kendisi yazmaya başladıktan sonra ben de dikkat ediyorum 2 maçtır takım içerisinde herkes takır takır pas yapıyorken. necati baros'a hiç pas atmıyor. attığı paslarsa ya tutukluk yapıyor ya uzun gidiyor. bilerek mi yapıyor bilmiyorum ama gerçekten hoş bir durum değil bu. son maçta baros'a ve yiğit gökoğlan'a da bir pozisyonda pas vermeyi bırakıp kendisi şut çekti ve şut auta çıktı. hayır yani necati 32-33 yaşında bir oyuncu gol atamamanın formsuzluğun futbolcular üzerinde etkisini en iyi bilen oyunculardan. baros ve yiğit de bu sıkıntıyı yaşıyor. gol atsalar belki kendilerine gelecekler ama yok, necati bey ilk 11'deki yerini sağlamlaştırma peşinde. maç 2-0'ken yiğit boşken pozisyonu harcamak bencillikten başka bir şeyle açıklanamaz ne yazık ki.

    kendisi de sanırım bunlarında farkında ki böyle bir yazı yazmış.
  • 354
    öncelikle kendisinin nezdinde tüm galatasaraylılara güzel bir haber vermek isterim; aşağıdaki linke göre servet çetin antalyaspor ile anlaşmış.

    https://twitter.com/...s/191618109566758912

    büyük olasılıkla necati ateş'in transferi dolayısıyla servet çetin antalyaspor'a verilmiş olmalı. böylelikle dünya üzerinde belki de en çok nefret ettiği iki futbolcu, aynı transferin kahramanı oldular. *

    servet'in gidişine vesile olduğu için, necati'ye bir nebze sevgi duyar mı artık, bilemedim. galiba futbol tanrıları kendisini sınamaktalar. :)
  • 360
    --- alıntı ---

    şimdi arda'yı galatasaray'a istemeyen galatasaray taraftarı varsa büyük bir yanılgı içindedir. hele fener'e falan gider diyenler galatasaraylılıktan hiç anlamayanlardır. arda bu takımda zaten oynayamaz diyenler dışında arda'yı galatasaray'a istemeyen hiç kimseye saygı duymam.

    --- alıntı ---

    büyük galatasaraylı. bazen söylediklerinin çoğuna katılmıyorum, vaktinde fatih terim ile ilgili bir yazısından dolayı kendisine sallamışlığım da vardır, ama söz konusu galatasaray ve galatasaray menfaatleri olduğunda iyi niyetinden asla şüphe etmediğim, bence örnek alınması gereken gerçek bir galatasaray taraftarıdır kendisi.
  • 361
    sözlük tarihinde önemli bir dönüm noktası olan elli küsurluk galatasaraylı yürek. akranı zizonkovac ile birlikte sırf yorumdan ibaret entry akımını başlatan, şimdilerde sözlüğü dayanılamaz hale getiren evrim sürecinin startını verenlerden. böyle "işte başları bu galiba, yakalayın" tarzı açık hedef gösteren bir entry ile saygısızlık ve ayıp etmiş olur muyum bilinmez ama; blogundaki yazıları kopyaladığı entrylerine, hatta abartıp ayrı başlık açarak sözlüğe girdiği blog yazılarına ses edilmemesi neredeyse kuruluşundan beri bir şekilde içinde olduğum galatasaray sözlük tarihindeki gözle görünen ilk kural kırıcılık vakalarından biridir. sırf yaşı büyük diye, iyi galatasaraylı diye, güzel yazıyor diye; kendisinin bile zaman zaman dile getirdiği formata aykırı girilerine ses edilmeyerek hafiften salıverilen ipin ucu gel zaman git zaman sözlük moderasyonunun elinden kaçıp gitmiştir. sözlük formatında küçük bir kartopu etkisiyle başlayan bu çatlak yuvarlana yuvarlana çığ etkisi yaratmıştır. kutuplaşmaların, gruplaşmaların, sidik yarışı formatlı entry savaşlarının, hatta reislerin güdümünde olduğu için ultraslan'ın yerden yere vurulduğu bir sözlükte "reis"lerin türemesinin; uzun lafın kısası sözlüğün şirazesinin kaydığı bugünlere gelinmesinin temel sebebi bizzat moderasyon tarafından bu ve benzeri kural kırıcılıkların yapılmasıdır. belki yazdığı uzuun yazılarındaki görüşleriyle sözlüğe yeni bir renk ve soluk katılması, diğer yazarların da bu tarz entry girmeye özendirilerek sözlüğün zenginleştirilmesi amaçlanmıştır ama; bir yerden sonra ters tepmiş, formata uymayan yazarların elinde koz olacak türden emsal entryler de girilmeye başlanmıştır bu açıklardan faydalanarak.
  • 365
    tutku acik icin basketbolun mustafa sarp'i dedigi gun iskembeden konusmayi sevdigini anladim, necati ates'i zamaninda amigoları uçağa bindirmedigi icin istemediğindeyse notumu verdim(ki benim notum mantıklı olarak onun umurunda da degildir; öyle de olmalı zaten) yeni transferimiz furkan icin de 10 mac arenada oynasın aniririm diye yazmis; valla abicim bu cocuk oynadıktan sonra ister anir ister kisne kimsenin umurunda olmaz en fazla arenada deli gozuyle bakarlar. yazdigi seyde ne bir ironi ne de bir mübalağa; sadece doğmamış cocuğa vurun kahpeye mantığı var. biliyorum sözlükte çok seveni, saygı duyanı var kusura bakmasınlar.

    not: ipoddan yazıyorum umarım imla ile ilgili problem olmamıştır. şayet olduysa uyarılırsanız sevinirim.
  • 366
    yeni transfer olmuş futbolcular hakkında iddialı söylemlerde bulunmak gibi kötü bir huyu var. ben de miraslav klose başlığında denk gelmiştim; #692991. at yarışlarında "at, atı geçer" diye bir düstur vardır. az çok bu oyunla haşır neşir olan biri bu düsturu benimsemiştir ve asla bir at hakkında "kazanamaz" iddiasında bulunmaz. bu düstur pekâla futbola da uyarlanabilir. "kazma burak" önce gol kralı olur, sonra 5 milyona galatasaray'a transfer olur. sözlüğün en beğenilen entry'lerinden birinde (bkz: #269326) dalga konusu olan umut toulouse'dan kiralanır, takımın skor yükünü çeker ve süper kupa kazandırır. velhasılıkelam futbolda olmaz diye bir şey yoktur. bunu da, şampiyonluk şansı bahis şirketleri tarafından 1'e 250 (türkçesi; s.ksen olmaz) olarak görülmesine rağmen uefa kupası'nı müzesine götüren takımın taraftarı olarak en iyi kendisinin bilmesi gerekmektedir.
  • 368
    (bkz: #1072833) fatih terime "hoca değildir, çobandır." demiştir. ne içtin arkadaş sen ya söylede bizde içelim.

    "fatih terim'in futbola kazandırdığı tek bir futbolcu yoktur." demiştir. sadece bu sene semih kaya örneği var önünde. senin kafana göre semih kayayı yılmaz vural kazandırdı bu takıma. en son ne zaman maç izledin arkadaş sen ? son 3 maçı izleyip gaza geldin galiba. senin gibi skora göre yorum yapan, 2 3 maç kötü oynayınca aklına ne kadar saçma sapan laf geliyorsa söyleyen tipler yüzünden bu ülkede sayısız teknik direktör gelip geçmiştir. senin gibilere fatih terim gibi hoca değil, çoban lazım. koyun kim anlamışsındır* ?
  • 371
    meira'nın yerine oynadığını gördüğümde 24 saat halay çekeceğim.
    (mahalle takimi - 6 mart 2009 23:39)

    maç eksiğini oynatılmaya oynatılmaya atlatacak olan ve daha hiç oynatılamadan herkes tarafından tanınan futbolcumuz.
    (mahalle takimi - 20 mart 2009 22:33)

    oğlum uğur uçar'a takılma, fenerbahçe'de. seni nargileye alıştırır. nerdeysen çık gel şu servet'in yerine oyna. onun kadar da oynayamıyorsan kaybolduğun yerden sakın çıkma.
    (mahalle takimi - 24 şubat 2011 20:29)

    biatçı, gökhan, servet bu takımdayken, bu sene de kartalspor'da geçirir sezonu.
    (mahalle takimi - 31 mayıs 2011 01:16)

    seyreden var mı bilmiyorum. ben bu sene semtimin takımı kartalspor'da iki maçını seyrettim. şerefim üzerine söylüyorum gökhan-servet yerine tek başına oynasın razıyım. çıldıurmak üzereyim, böyle bir futbolcumuz varken, göt, sümük, kaval kemiği seyrediyoruz. ersan gülüm'ü seyretmedim, serdar kesimal'ı tek bir milli maçta seyrettim, kafadan atmayayım. ama yıllardır seyrettiğim, servet'ten, gökhan'dan daha iyi futbolcu değilse arena stadında eşşek gibi anırırım.
    (mahalle takimi - 1 haziran 2011 17:38)

    takımın defanstaki ilk bankosudur, yeter ki sakatlanmasın. rakibi de taraftarın nefret ettiği sümüklü olunca kredisi fazla olur. ilk çıktığı maçta galatasaray gol yemez ise bir daha kimse kesemez.
    (mahalle takimi - 19 temmuz 2011 11:00 ~ 11:06)

    ısın oğlum, hiç bir hocanın yapamadığını gök tanrı yaptı. forma senin hakkın.
    (mahalle takimi - 26 ağustos 2011 11:02)

    bir gün oynayacak ve ondan sonra da kimse onu kesemeyecek. hele ki servet'in oynamadığı bir maç ise o maç, kurtulduğumuzun resmidir küflü karanlıklardan.
    (mahalle takimi - 13 eylül 2011 10:29)

    az çok futbolcuyu tanırım bilirsiniz. 2 maçını seyrettim, eğer gökhan ve servet'in ikisinden bile iyi değilse arena stadında 50.000 kişinin önünde eşşek gibi anırırım. toraman'dan daha aşağı fiziği yok, her çıktığı kafa topuna mutlaka bulaşır. bizim sümüklüye dikkale bakın, üşenmeyin yediğimiz gollerin videosunu izleyin. hiç birine kafaya bile çıkmaz, rakip kale önünde ise her topa beyniyle vurur. he hocanın bir mezar kazıcısı vardır, umarım terim'in mezarını da servet kazmaz.

    semih kaya, göreve kardeşim. en geç 5. hafta göbek ufalaji ile senindir.
    (mahalle takimi - 13 eylül 2011 22:58)

    takımın başında terim değil de, mustafa denizli olsaydı, semih şu anda ulusal takımın stoperiydi. atmaya tutmaya gelince, cesaretli adamlardır ne var ki en dandik maça bile semih'i oynatmaya yüreği el vermemektedir. ha biz ne anlarız, semih gökhan zan'dan kötüdür. tamam hocam daha iyi ya, niye tutuyorsun adamı o zaman kulübede. yarın başın sıkıştığında bu kötü adamı oyuna sokarsan ne bekleyeceksin.

    devam et hocam, sen en iyisini bilirsin, senden öncekiler, reykart'lar, hagi'ler de biliyorlardı. bam'dan, kazmalardan vazgeçmediler. sen de geçme devam, gökhan zan'la, doktorları fırçala diğer sümüklüyü de hazır etsinle bir daha ki maça. biz göt seyremeye, sümük seyretmeye devam edelim, sen de dandik yiyeceğin golleri nasıl çıkartırsın onu düşün.
    (mahalle takimi - 21 eylül 2011 10:30)

    ben kartalspor'da iki maçını izledim, aynı kartalspor'da servet çetin'i de izlemiştim.servet kartalspor'dan göztepe'ye gittiğinde bile şaşırmıştım. servet'in milli ve galatasaray futbolcusu alemde, semih barcelona futbolcusudur kardeşlerim. hayatımda hiç bu kadar iddialı konuşmadım 3 maç ufo'yla beraber oynasınlar eğer sakat falan değilse 10 sene bu takımın stoperidir.
    (mahalle takimi - 27 ekim 2011 00:21)

    yolda görsem tanımam, kartallıyım ya, denk geldim 2 maçını seyrettim. hatta birine sonradan girdim. adettendir, sordum yandakilere. kimdir bu adam? bizde yalan çok, galatasaray'a aldıralım. falan dedim. dediler ki adam zaten galatatasaraylı, bizde kiralık. o anlarda bendeniz bizde ki 76 numaralı oyuncuya küfür etmekle geçiriyorum futbol severlik, pardon galatasaray taraftarlığı hayatımı. yıllar önce aynı yerden, aynı takımda aynı bölgede seyretmiştim 76 numaralı galatasaray formasının içindeki yaratığı. futbol garip oyun derler ya ulamalar, garip falan değil, dünyanın en kolay, herkesin oynayabileceği bir oyun işte o kadar.

    bu sezon ilk defa galatasaray maçı seyretmedim. kadroyu gördüğümde 76 numaralı sümüklünün, 5 numaralı kazmanın yerine semih kaya ismini gördüğümde hem futboldan, hem hocadan bir kez daha nefret ettim. maçı seyretmemeye karar verdim. demek cam gökhan, kırılmasa, 76 numara, belini döndürebilip o çalımı yemiş olsa da galatasaray'ın bir gol daha yemesi pahasına adamı yaka paşa aşağı indirmese,kayseri maçını boş ver, biz semih kaya'yı hiç bir galatasaray maçında göremeyeceğiz. nasıl oynadı bilmiyorum, galatasaray'ın kazandığını 2 saat sonra öğrendim. bir tek şeyden emindim, 2 senedir bizde oynayan stoperlerden hiç kimse daha kötü oynayamaz. muhtemelen semih veya başkası hiç fark etmez ufo ustanın yanında taraftarın göz bebeği olur.

    evet, yıllar önce galatasaray tarihinin o zamanki en büyük maçına 18 yaşında aynı yerde bülent korkmaz'ı oynatmışlardı. gün oldu devran döndü o çocuk galatasaray'a hoca oldu. galatasaray, tarihinin en kolay avrupa kupası maçlarından birini oynadı o çocuğun kumandasında. 2. avrupa kupası, 1. sinden çok daha yakın ve kolaydı. stoperler yine böyle bir durumda hepten iptal olmuşlardı. aynı çocuk semih'i oynatma cesaretini gösterememişti de kewell'i oynatmıştı. küçük bülent'ti namı hep küçük kalacaktı.

    oysaki bu hafta galatasaray kulübesinde büyük grande vardı. utanmadan ben semih kaya'ya güvendim göndermedim dedi. ben terim'i tanımamışım, benim tanığım bildiğim fatih, mecbur kaldığı için değil, elinde 10 stoper varken oynatırdı semih'i. isterdim ki bu maçta semih'i oynatmasın, iki kazma hazır olduğunda semih'i oynatsın. ne gezer, bizim bildiğimiz, sevdiğimiz futbol öleli, gebereli yıllar geçmiş. yazıklar olsun.

    arsenal'e penaltı atmaya gönderdiği adamları tekrar yad edelim. takımın sağ bekine, stoperine, solbekine penaltı attırdı. ihtiyaç olsaydı son penaltıyı da diğer sağ bek capone atacaktı. o takımın hocasının, son maça çıkan galatasarayın hocası olduğuna beni kimse inandıramaz. o takımın kalecisinin, şimdi her topu şişiren, degaj yapan galatasaray kalecisinin hocası olduğuna da elbette.

    semih kaya; kardeş, kusura bakma seni tanımıyorum, başta dedim yolda görsem tanımam. son galatasaray maçına çıkmışsın, nasıl oynadın bilmem, gol yemediğimize göre grande seni bir kez daha oynatır, yani kelebek misali, galatasaray bir gol yiyene kadar senin ömrün. akbabalar hata yapmanı bekliyor. senin yerinde ben olsam bu ortamda oynayabileceğim en kötü futbolu oynarım. bunu saymıyorum, seni bu şebeke yine tribüne gönderir. hiç bir şey değişmez, su yolunu bulur. başka bir platformda, başka bir ortamda bekliyorum yolunu, şimdi değil. 5 numaralı galatasaray forması kazmalara tapuludur.

    hiç beklemediğim bir anda, zorunluluktan, galatasaray tarihinin en iğrenç iki beki oynayamayacak olduğu için seni sahaya sürdüler ya, futbola bir kere daha lanet ettim. ortalama bir taraftarın bildiğinden hiç bir fazla bilgisi olmayanların imparatorluğundan da.
    (mahalle takimi - 1 kasım 2011 09:50)
    tevazu yok, semih kaya'yı oynatan fatih terim değidir. bizzat ben oynattım. gökhan kazması sakatlanmadan, servet sümüklüsü atılmadan o meşhur maçı kaybetmden bitirseydik, devre arasında kartalspor'da olacaktı. en son braga maçında pegasus tribünlerinde teksastaydım, ilk uğrak ilk savaş yerimde. 54 yaşımın olanca galatasaray coşkusuyla bağırmaya gittim. tribünlere gittiğimi sanıyordum, kurtlar vadisine girmişim. ayrıca fatih terim için söylediğim çoban lafı aşağılama değil onurdur. ben ölene kadar fatih terim'in başımızda olmasını isteyenlerdenim. galatasaray'a hoca lazım değil, fatih terim lazım. hoca lazım olsaydı dünyanın en büyüklerinden biri geldi, teneke bağlayıp gönderdik. bize tekrar ediyorum çoban lazım, ve gelmiş geçmiş en büyük çoban da fatih terimdir. tekerlekli sandalyede bile olsa takımın başında görmek istediğim biricik galatasaraylıdır..
  • 373
    (bkz: #1075540)
    (bkz: #1075715)

    bir insan ancak bu kadar tutarsız olur ya da amacının dikkat çekmek olduğunu bu kadar belli eder.
    işbu 2 entry'nin bir tanesinde fatih terime giydirecem derken muslerayı dünyanın en iyi kalecilerinden birisi ilan eden klavyeşörümüz goril volkan ile ilgili entry de ise volkanın musleradan 10 kat daha iyi olduğunu iddia etmiştir. bu kriterlere göre volkan dünyanın en iyi kalecisidir.
  • 375
    kaliteli yazar olduğunu düşünmemle birlikte #1075715 no'lu entry'sinde ironi olduğuna inanmak istediğim yazar. bir kalecinin topu oyuna iyi sokabilmesi gerektiğinden bahsetmiş. bu sebeple volkanı muslera'dan üstün görmüş. ilginçtir ki muslera'nın topu oyuna sokuşu sözlükte yazar nicklerine konu olmuştur. başka yönden üstün görse tamam ama bu pek makul gelmedi be abi
App Store'dan indirin Google Play'den alın