libero kaleci

• 5

  galatasaray futbol takımı için olmazsa olmaz kaleci türü.
  
  ligin yüzde 95’ine karşı rakip yarı sahada rakibi boğup çıkartmama oyunu oynayan takımımız, kalede bekleyen kaleciyle oynayamaz. hele ki davinson sahadaysa savunma çizgimiz epey çıkıyor. anadolu takımlarının tek taktiği stoperler arkasına yüksek top atmak oluyor. muslera’nın yerinde çıkışlarıyla sayısız pozisyonu olmadan engellemişliği vardır son 2 sezonda.
  
  özetle kaleci mecburen önde oynayacak ve 3-5 senede 1 orta sahadan gol yiyecek. buna yapacak bir şey yok. aksi taktikle çok daha fazla gol yemiş olurduk geçtiğimiz sezonlar.
  
  edit; sırf bu yüzden beşiktaş futbol takımının fazla gol yiyeceğini düşünüyorum ilerleyen dönemde. mert günok çıkmayan bir kaleci, savunma çizgisini önde kuran takımlar için büyük handikap.
• 8

  süper ligde bu işi fernando muslera'nın yarısı kadar yapabilen bir kaleci dahi yok, açık ara en çok top kesen, en çok topla oynayan, en çok isabetli pas atan, en çok isabetli uzun top atan, en çok top karşılayan, kurtarış yüzdesi büyük takımda olmasına rağmen en iyi kaleci muslera yıllardır. fernando muslera ile karşılaştırılan mert günok - livakovic gibi kaleciler galatasaray futbol takımında oynasa ve arkaya atılan toparla bu kadar haşır neşir olsa her maç patlarlar. ikisi de kötü çıkışları olan kaleciler, çoğu maç topla da muslera'nın yarısı kadar buluşuyorlar ya da buluşmuyorlar.
  
  2023/24 sezonu maç başı topla buluşma sayıları;
  
  muslera = 40.6 - 37 maç
  mert günok = 33.4 - 30 maç
  livakovic = 32.0 - 33 maç
  
  maç başı top kaybı sayıları;
  
  muslera = 5.9
  mert günok = 10.2
  livakovic = 7.1
  
  istatistikler artar ama muslera'nın daha güvenilir bir kaleci olduğunu, daha çok topla buluştuğunu, daha net toplar kestiğini söylemek de yanıltıcı değil. livakovic çizgi kalecisi zaten de mert günok 1km hızla koşarak ve topların hiçbirine çıkma gereği duymadan libero kaleci asla olamaz.
• 6

  birinci şartı ayaklarının iyi olması gereken kaleci türü. ikinci şartı ise önsezilerinin iyi olması gerekliliğidir. marc-andré ter stegen, manuel neuer, ederson, alisson becker, edwin van der sar en iyi örneklerindendir.