1
acilen bütün galatasaray taraftarları olarak ne olacak bu takımın hali modundan çıkıp diğer maça odaklanmamız gerek. böyle durumlarda zamanda yolculuk yapıp direk bir sonraki maçın başlama saatine ışınlanmak istiyorum. saat 02.00'yi geçti çıkamadım maçın etkisinden. gözümün önüne mevlüt erdinç'in takmış iki galatasaraylıyı peşine kaleye doğru top sürüşü geliyor. ne spor programı izleyebiliyorsun, ne sosyal medyaya girebiliyorsun. tek yapabildiğimiz burada; sözlükte, aynı derde sahip insanlarla dertleşebilmek.
kaybedilen maç sonrası sözlüğün hali malum. özellikle direk maçın hemen arkasında yangın yeri gibi. herkes bilendiği bir futbolcuyu gözüne kestirmiş vur allah vur. bütün sinirini ondan çıkarma derdinde. ama dört gün sonra yine o futbolcunun ayağına bakacağız, haberi yok. hele belli mevkilerdeki futbolcuların ikamesi bile yok. misal diagne. ne kadar eleştirirsek eleştirelim, beğenmezsek beğenmeyelim çok ekstra bir durum olmadığı sürece 22 aralık 2020 galatasaray göztepe maçına yine onunla başlayacağımızdan kimsenin şüphesi yok sanırım. ne zaman alternatifli güzel bir kadromuz olur o zaman daha farklı bakabiliriz. bizde şu an kim formdaysa yerine kim sağlamsa o oynuyor, mantığı var. zaten covid-19 nedeniyle dar kadromuz iyice daralıyor.
bu arada yukarıda bahsettiğim ışınlanma mevzusunu en çok kadıköy deplasmanı alınan mağlubiyet sonrası isterdim. hatta alınamayan galibiyet dersek daha doğru olur. her sene gidip yine kazanamadan dönmek çok koyardı. hemen bir sonraki maçın gelmesini ve bir şans daha yakalamak isterdim. (u: :() neyse ki o eşiği geçtiğimiz maç atlattık, çok şükür.
şimdi bu işin en kötü tarafı hafta sonunu geçirmek. benim gibi maç hastası insanlar için bir tık daha zor durum. bunun en büyük ilacı belli ama. * bugün oynanacak olan 19 aralık 2020 gaziantep fk fenerbahçe maçını fenerbahçe'nin kazanamaması. hatta bununla ilgili güzel bir tweet vardı. ne zaman fenerbahçe'den önce maç kaybetsek aklıma o tweet gelir. sizinle de paylaşıp entrymi noktalıyorum.
https://twitter.com/...712523211317248?s=19
kaybedilen maç sonrası sözlüğün hali malum. özellikle direk maçın hemen arkasında yangın yeri gibi. herkes bilendiği bir futbolcuyu gözüne kestirmiş vur allah vur. bütün sinirini ondan çıkarma derdinde. ama dört gün sonra yine o futbolcunun ayağına bakacağız, haberi yok. hele belli mevkilerdeki futbolcuların ikamesi bile yok. misal diagne. ne kadar eleştirirsek eleştirelim, beğenmezsek beğenmeyelim çok ekstra bir durum olmadığı sürece 22 aralık 2020 galatasaray göztepe maçına yine onunla başlayacağımızdan kimsenin şüphesi yok sanırım. ne zaman alternatifli güzel bir kadromuz olur o zaman daha farklı bakabiliriz. bizde şu an kim formdaysa yerine kim sağlamsa o oynuyor, mantığı var. zaten covid-19 nedeniyle dar kadromuz iyice daralıyor.
bu arada yukarıda bahsettiğim ışınlanma mevzusunu en çok kadıköy deplasmanı alınan mağlubiyet sonrası isterdim. hatta alınamayan galibiyet dersek daha doğru olur. her sene gidip yine kazanamadan dönmek çok koyardı. hemen bir sonraki maçın gelmesini ve bir şans daha yakalamak isterdim. (u: :() neyse ki o eşiği geçtiğimiz maç atlattık, çok şükür.
şimdi bu işin en kötü tarafı hafta sonunu geçirmek. benim gibi maç hastası insanlar için bir tık daha zor durum. bunun en büyük ilacı belli ama. * bugün oynanacak olan 19 aralık 2020 gaziantep fk fenerbahçe maçını fenerbahçe'nin kazanamaması. hatta bununla ilgili güzel bir tweet vardı. ne zaman fenerbahçe'den önce maç kaybetsek aklıma o tweet gelir. sizinle de paylaşıp entrymi noktalıyorum.
https://twitter.com/...712523211317248?s=19
