resim
José Mário dos Santos Félix Mourinho
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:61
Uyruk:Portekiz
  • 1951
    manchester ile yollarının ayrılması ali koç'u üzmüş olabilir. ulan 1 hafta daha sabretsek mourinho ile görüşürdük diye düşünebilir. ayrıca bu entryi olur da okursa ''bizim mourinho ile görüşeceğimizi iddia edenler var, onlar beni tanıyamamış, mourinho boşta olsa da biz yine ersun hocamızla anlaşırdık'' açıklaması gelebilir kendisinden. bende bıraktığı izlenim bu yani adamın.

    mourinho hocama gelirsek de alex ferguson sonrası manchester united'ın en başarılı dönemi mourinho dönemidir ancak oynanan oyun çok silikti ve yeteri kadar da süre verilmesine rağmen bir türlü beklenen manchester united'ı yaratamadı. dolayısıyla normal bir durum ayrılması.

    edit: yeni bir entry yazmak yerine buna ekleme yapmayı uygun buldum. kendisi ile ferguson'u galibiyet yüzdesi üzerinden kıyaslamak ve birbirlerine denk bulmak doğru değil çünkü ferguson'u efsane yapan sezonların oranı değil o, başarısız geçen ilk yıllar da dahil o orana. eğer ferguson'u manchester efsanesi yapan yıllar baz alınırsa ferguson'un galibiyet oranı çok önünde çıkar mourino'nun.
  • 1954
    sir alex ferguson'un ilk yıllarını internette ufak bir araştırmayla görebiliriz. sonuç çok kötü. ama sonrası efsane tabi.
    ancak united ferguson'a gösterdiği toleransı mourinho'ya göstermedi. gerçi zaman farklı her şey farklı...
    bu special one'ın üst üste kovulduğu 3. takım.
    sırasıyla real madrid, chelsea ve manchester united. bu üç takımın ortak noktası "dev kulüpler" arasında olmaları.
    mourinho adına üzüldüm çünkü bu demek oluyor ki mourinho'nun dev kulüp çalıştırma şansı bir hayli zor bundan sonra.
    hatta önümüzdeki bir kaç yıl için imkansız diyebilirim.
    tekrardan bir inter ya da porto macerası kendisi için yeniden doğuş olabilir mi acaba?
  • 1955
    çağ dışı kalmış teknik direktör. manchester united kendisine çok bile sabretti. büyük paralarla boş transferler yaptırdı. kulüp gibi kendisi de çöküşte. ''beni kovmak onlara çok yüksek tazminata mal olur'' diyecek kadar patavatsızlaştı. zaten artık başarılarıyla değil, skandallarıyla gündeme gelen bir hoca. onun için en doğru tercih portekiz'e dönüp orada bir süre daha takım çalıştırdıktan sonra emekli olmak.
  • 1957
    (bkz: #2563338)
    kovulması bence çözüm değil. gerçekten manchester united'ın çok büyük revizyona ihtiyacı var. mourinho taktisyen bir adam. hepimizin bildiği gibi iyi futbol iyi oyuncularla oynanır. taktik ve hoca kapışmalarının top noktası premier lig'de başarılı olmak için oyuncularınız hem iyi olacak hem de istediğiniz oyunu oynatabileceksiniz. adam bas bas bağırıyor her hafta savaşan, mücadele eden bir oyuncum yok diye, ki mourinho'yu az bilen birisi bu rolün onun için önemini bilir*. rakipleri ise bu konuda oyunculara sahipler. her hafta pogba'nın tripleriyle uğraşmaktan düzeltmesi imkansız olan takımı toparlayamadı tabi ki. açıkçası bazı transferler bu düzeltme amacıyla yapılan çaresiz transferler bazıları da pogba gibi yönetim transferi. manu klasik hocanın üstüne bıraktı olayı. umarım bundan zarar görmez. sıradaki takımı madrid olabilir yine.
  • 1961
    kulağından tutup kapının önüne koyulmasıyla güne muhteşem başladığım şımarık portekiz soytarısı. pepe, quaresma ve ronaldo gibi soytarıyla ünlü portekiz'den çıkmış futbol katili. şimdi hangi portekiz köyüne gidiyorsa yallah gitsin. kendisinin iticliği, fenerbahçe efsanesi islam slimani'nin de dediği gibi tarif edilemez bir iticiliktir.

    artık gönül rahatlığıyla united'ı destekleyebilir, güzel futbol izleyebiliriz. oradan bir zidane alalım lütfen :)

    herkese benden kahve!
  • 1966
    barcelona ve pep guardiola ile birlikte futbolda bir kırılma dönemi yaşandı. kendisi buna uyum sağlayamadığı için premier ligde başarısız oldu. bundan sonraki rotası ne olur tam bilemiyorum ama italya veya portekiz yolu kuvvetli duruyor.
    ileride bir gün türkiye' ye de yolunun düşmesini muhtemel bir görüyorum. türkiye gibi doğru düzgün bir futbolun oynanmadığı, sadece puan ve galibiyet odaklı bir ligde başarılı olma ihtimalini de yüksek görüyorum. ülkemizde kibirli insanlar ilginç bir şekilde seviliyor.
  • 1969
    gençliğimin en iyi hocalarından birisidir. porto, chelsea, inter ve real madrid kariyerleri onun en iyi olduğu dönemlerdi.

    özellikle porto chelsea ve inter’de çok başarılıydı ve oynattığı futbol ve saha kenarında ki duruşu ona dünyada hayranlıklar kazandırdı. maçlardan önce verdiği demeçler, maç sonunda saha içine girip rakip taraftarları kışkırtması şüphesiz ki herkesin hoşuna gidecek şeylerdi.

    onun kariyerinin yavaşlama dönemlerini görmek beni bir hayli üzüyor açıkcası çünkü kendi deyimiyle hakikaten “special one”.

    real madrid kariyerinin son zamanları ve manchester united ile dibi gören kariyerini başka bir takımda tekrar toplayabilir mi bilmiyorum.

    mourinho’nun öncelikle yeni futbol düzenine ayak uyduracak bir sistem geliştirmesi lazım. takımlarında oynattığı futbol sistemleri artık işlemiyor. dünya futbolu artık çok hızlandı. birde premier lig gibi hız konusunda nirvana’ya ulaşmış bir ligde başarısız olması son derece kaçınılmazdı.

    eskiden olsa pogba gibi futbolcuların yiyebileceği bir hoca asla olmazdı artık o karizmasını ve saygısınıda yitirdi çalıştığı futbolculara karşı.

    umarım onu tekrar futbol sahnesinde kuralları yazan adam olarak görebiliriz.
  • 1970
    manchester united ile uzun yıllar çalışamamış olması, veya kovulması sürpriz değildir.

    (1) manchester united, yıllarca alex ferguson tarafından çalıştırılmış, “en vasat” denilen kadrosu ile cl finaline çıkmış, başlangıç sürecini bir kenara bırakırsak premier lig özelinde dalgalı ve tutarsız bir performans göstermemiştir.

    (2) yıllar içinde insanların evrimleşmesi ve sabır nosyonunun ortadan kalkması ile birlikte, artık bir alex ferguson kariyerinde hoca göremeyeceğizdir. muhtemelen kendisi de 2016’da takımın başına geçse bugün kovulmuştu (ilk sene dereceleri); çünkü, yukarıda da bahsettiğim gibi artık insanlar çok daha sabırsız.

    (3) fergie’nin yıllar boyu süregelen başarı çizgisi ve evrimi, farklılaşan futbola ayak uydurma süreci kapsamında uyguladığı farklı taktiklere rağmen ofansif futboldan taviz vermeyen anlayışı manchester united’ın taraftarında bir futbol kültürü oluşturdu. mou’nun “atam da yatam” düşüncesi ile oynamaktan ziyade, kendisine büyük başarılar kazandıran önce rakibi kitlemeye yönelik futbol anlayışı artık ne güzeldir ki futbol piyasasından siliniyor. mou, oynamak yerine rakiplerini bozarak başarı elde etmeye çalıştı, edemeyince de, mevcut kültürel farklılıklar sonunu hazırladı.

    (4) sansasyonel bedeller ödenen marka isimlerin hiçbiri lider nitelikte oyuncu değil. manchester united’da lider oyuncu olarak gösterebileceğimiz, takımı saha içinde azarlayacak, “kendinize gelin anneannesinin kulaklarını siktiklerim” diyecek adam yok. şüphesiz ki pogba, martial, rashford, alexis gibi adamlar var; ancak bana, a+ sınıf takım olarakmanu’dan adam al desen alacağım tek adam ander herrera olur. diğerlerinde başarıyı getirecek hırs yok.

    (5) lider adam demişken, kadro yapısı ve kalitesini daha derin konuşmak lazım. elinizde orta saha olarak matic, fellaini, herrera, mata, mctominay, lingard gibi bir güruh var ise bu takım, tıpkı city gibi matic veya fellaini ikilisinden biri çapa, ander herrera box to box ve mata playmaker olarak oynar. mctominay çapa rotasyonunu yedekler, lingard ise bu rollerden hiçbirini oynayamaz kanat rotasyonuna kayar.

    manu orta sahasında herrera dışında çalışkan oyuncu yok. tempo yapacak oyuncu yok. hepsi sadece belli görevleri yapabilecek adamlar ve bu adamlar da rakiplerin aynı pozisyonunda oynayn adamlarına göre daha kaliteli adamlar değil.

    yeni gelen hocada da göreceğimiz üzere manunun sorunu kadro kalitesi. eğer 3-4 sansasyonel transfer yapmazlar ve kadroyu efektif şekilde formüle edemezler ise, kim gelirse gelsin mevcut durum değişmez.
  • 1972
    manu ile yolları ayrılmış efsane teknik direktör. "ben chelsea'de ne yaptıysam, manchester united'da da aynısını yaptım. bundan sonra gideceğim kulüpte de aynısını yapacağım." demiş. bu kafayla devam ederse daha çok kovulur başka kulüplerden. kendisini seven bir futbol izleyicisi olarak üzülüyor, bazı şeyleri artık değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum. uyguladığı taktik, formasyon ve futbolculara aşıladığı mantalite/motivasyon, dönemin bayağı bir gerisinde kaldı. gideceği kulüpte de aynılarını uygulayacaksa hiç gitmesin daha iyi. şahsen bir kulüp başkanı veya sportif anlamda idari bir yetkili olsam, bu demecinden sonra kendisini takıma kazandırmak istemezdim.
  • 1974
    çağa ayak uyduramamış, hala inter ile kazandığı sampiyonlar ligi zaferiyle* yaşayan, bir zamanlar; başarılarıyla, ekip ruhuyla, takım olgusuyla, oyuncularıyla olan güçlü iletişimi ve bağıyla adından söz ettirirken, şimdiyse başarısızlıkları ve açıklamalarıyla gündeme gelen portekizli menajer.

    bana göre asıl ilk gerilemesi, 2015/2016 sezonu chelsea’de kovulduğu sene eva carneiro’yla tartışmasıyla(1) başladı . ablanın ahı mı, laneti mi bilinmez(bu tartışmadan sonra baya da bir tepki almıştı) ama leş gibi bir sezon, ardından gelen kaçınılmaz son ve kapı önü.
    sonra geçmişinin meyvesini yedi ve kendini tekrar ispatlamak için resmen altın tepside bir fırsat sunuldu*; ama paşa beyimiz bunu elinin tersiyle itti desek yanlış söylemiş olmayız. alınan sonuçlar, fiyasko transferler, saçma sapan demeçler, beklentilerden bir hayli uzak bir manchester united ve yine kapı önü.

    söylemleriyle diyorum; çünkü özellikle başarısızlıklarına hep bir kılıf uydurmak için saçma sapan demeçler verdi. mesela conte'yle saçma sapan laf düelloları bitmek bilmedi, manchester city ile transferler üzerine saçma sapan bir kıyaslama yaptı(2), 17-18 sezonu şampiyonlar ligi’nde sevilla faciası sonrası açıklaması(3) ve en son tazminat olayıyla olan ilgili açıklamalarıyla(4) zaten suyunu iyice ısıtmıştı. liverpool maçından* sonra da fişi çekildi.

    çağa ayak uyduramamasının yanında nasıl; bir bilgi birikimine sahip, mükemmel bir teknik direktörse kabahat hep oyuncularda! bir kere bile hatası yok paşamın; hep ruhsuz futbolcular, mücadeleden kaçan çocuklar, mıy mıy top tepiciler; ama ne bu çocuklarla iletişimini eskisi gibi güçlü tutar ne de taktiksel olarak bir gelişim, ilerleme kaydeder. varsa yoksa tek suçlu bu çocuklar!

    iletişimini eskisi gibi kuvvetli tutmazsa ve taktik olarak bazı şeyleri değiştirmeye yeltenmezse bence işi zor, neler olacak göreceğiz.

    1: https://www.socratesdergi.com/...urinho-eva-carneiro/
    2: https://www.haberturk.com/...yetmedi-1772592-spor
    3: https://www.goal.com/...1x5b67f1ija1azqgiuly
    4: https://www.mynet.com/...z-var-mi-spor-169146
App Store'dan indirin Google Play'den alın