• 1
    avrupa kupası ve dünya kupası organizasyonlarına ilk defa euro 2016'da katılmış, peşi sıra gelen 2018 dünya kupası'nda da yer almaya hak kazanmıştır. ülkenin coğrafi konumunda bahsetmek gerekirse; atlas okyanusu’nun kuzeyinde grönland’ın güneydoğusu ile iskandinavya ve britanya adası’nın kuzeybatısında yer alan bir ada ve avrupa ülkesidir. en son 2016 verilerine göre nüfusu 334.252’dir. 2017 yılı sayımlarına göre bitlis'in nüfusu ise 341.474'tür.

    son 3 büyük organizyondaki*** geliş yollarına baktığımızda; 2014 dünya kupası elemelerinde e grubunu 2. tamamlayarak play-off'ta hırvatistan ile eşleşmiştir. ilk maçta* kendi sahasında 0-0 berabere kalmış rövanş maçında* hırvatistan'da rakibine 2-0 kaybedip dünya kupasına katılamamıştır. euro 2016 elemelerde a grubu'nu 20 puanla 2. sırada bitirmiş ve tarihinde ilk kez bir turnuvada boy göstermeye hak kazanmıştır. euro 2016 ilk maçında* portekiz ile 1-1 berabere kalmış, ikinci maçında18/06/16 ise macaristan ile 1-1 berabere kalmıştır. son maçında* avusturya'yı 2-1 yenerek son 16'ya girmiş ve eşleşmelerde rakibi ingiltere olmuştur. 27 haziran 2016 pazartesi günü tsi 22:00'de allianz riviera stadyumu'nda ingiltere'yi 2-1 mağlup etmiş euro 2016'da çeyrek finale yükselmiştir. çeyrek final maçında* ev sahibi fransa'ya 5-2 yenilerek turnuvaya veda etmiştir. 2018 dünya kupası elemelerinde ise ı grubunu 22 puanla lider bitirerek turnuvaya katılmaya hak kazanmıştı.

    2011 yılı fifa dünya sıralaması'nda 104. sırada olan izlanda, son 2018 sıralamasında 22 sırada yer alıyor. sistematik bir şekilde yükselişin tesadüfi olmadığını hepimiz biliyoruz. bu adım adım yükselişi biz zamanında görememiş ve rakibimizi bir o kadar da küçümsediğimiz için şok etkisi yaratacak bir mağlubiyet yaşamıştık.* hatta hasan şaş maç öncesinde "izlanda elle topu kaleye götürse 3 defa götürür" tarzında talihsiz bir açıklama yapmıştı.

    ülkenin % 63’ü tundra bitki örtüsüyle kaplı ve sıcaklık çok düşük. ortalama sıcaklık 0 derece iken, tepelere doğru çıkıldıkça sıcaklık -10'a düşer. ülkenin %50'si volkanik çöl ve %15'i ise buzullardan meydana gelmekte. bu düşük sıcaklıklarda ve arazinin verimsizliğinde açık alanda spor yapmak neredeyse imkansız.

    izlanda eğitim direktörü olan arnar gunnarsson, ülkede eskiden antreman yapmanın ve futbol maçlarına hazır kalabilmenin zorluğundan bahsetmiş.

    --- alıntı ---

    "20 yıl önce futbol oynadığımda, kışın haftada sadece 1 kez antrenman yapabiliyordum. basketbol ya da hentbol oynayarak kendimi hazır tutuyordum."

    “süreklilik, uyum, kaliteli eğitim ve güçlü milli mantalite”*

    --- alıntı ---

    bu sebeplerden ötürüdür ki ülkece 15 yıl boyunca kapalı spor salonlarına yatırım yapıldı. izlanda futbol federasyonu her türlü hava koşulunda kullanılabilecek 32 futbol sahası inşa etti. buna ek olarak 150'ye yakın daha küçük boyutta yapay çim serili futbol sahaları yapıldı. saha faktörünün dışında uefa'nın yardımıyla gelen kaliteli futbol hocalarının da izlanda'nın gelişimine büyük etkisi var. bu konuda açıklama yapan federasyonun medya sorumlusu omar smarason şöyle diyor: "dört yaşından itibaren her çocuğun uefa belgeli bir hocası oluyor." uefa'dan gelen hocalar dışında son yıllarda antrenörlüğünde ülkede popüler olmasıyla, küçük çocuklara antrenör bulmak da zor olmuyor. socrates dergisi'ndeki bilgilere göre bugün ülkede 600 kalifiyeli antrenör var ve bunların 400'ü uefa a lisanslı. yani ülkede her 875 kişinden biri kalifiyeli futbol antrenörü.

    küçük yaştan başlayan eğitimlerle 350 bin nüfuslu ülke 20 bin futbol lisansı bulunan insana sahip. 7-8 aylık kış sezonunda profesyoneller bile eskiden haftada bir kez idman yapabiliyorken şimdilerde 6-10 yaş grubu çocuklar haftada 3 kez, 10-14 yaş arası olanlar 4 kez, 14-18 yaş arası gençler 5 kez ve yetişkinler de haftada 6 kez çalışabiliyorlar. bu rakamlara, üniversite öncesindeki tüm okullarda zorunlu tutulan haftada 2 saatlik beden eğitimi ve 1 saatlik yüzme dersleri dahil değil. küçük yaştan itibaren profesyonel koçlarla çalışan bu çocuklar, altyapı eğitimini aldıktan sonra avrupa'daki ülkelere satılıyor. iş ahlakı ve uzun süre profesyonel eğitim gören futbolcular, avrupa sahnesinde kendilerini göstermekte sıkıntı çekmiyorlar.

    brian blickenstaff'ın vice'ta geçen yıl kaleme aldığı izlanda ile ilgili makale gelişimi yine en iyi anlatanlardan:

    --- alıntı ---

    "izlanda son on yılda daha önceki yıllara nazaran çok daha fazla futbol yeteneği çıkarabildi. mevcut futbol jenerasyonu gençken başlayan antrenör ve tesis patlaması, günümüzde meyvelerini vermiş gibi görünüyor. oluşturulan bu sisteme beş yaşından başlayarak günümüzde dahil olan çocuklar ise tesis ve antrenör bolluğundan rahatça yararlanabiliyor. izlanda premier ligi’nin yarı profesyonel olması, ligde oynayan oyuncuların avrupa takımlarına ucuz meblağlara transfer olmasını sağlıyor. bu durum da izlanda için bir ikilem yaratıyor, hırslı bir oyuncunun hayallerine ulaşabilmesi için yurtdışına çıkması olmazsa olmaz. günümüzde 58 profesyonel ve 23 genç oyuncu avrupa liglerinde kendine yer bulmuş durumda.

    --- alıntı ---

    http://gss.gs/Opf
    http://gss.gs/BnH
    http://gss.gs/LUi
App Store'dan indirin Google Play'den alın