1935 doğumlu dayımın ( şu an halen sağdır ve an itibarı ile erdekte ki evinde içmektedir -telefonla konuştum oradan biliyorum-) senelerce anlata anlata bitiremediği, galatasarayımızın
metin oktay dan önceki efsanesidir. diğer efsanelerimiz gibi unutulmuştur. (gerçi adnan polat ın kişisel çabaları olmasaydı metin oktay ı da kimse hatırlamıyor olacaktı ya. neyse)
1929 doğumludur. galatasaray lisesi öğrencisi iken galatasaray lisesinden en az üç öğrencinin futbol takımına alınması mecburiyeti kuralı gereği yapılan yıllık seçmelerde göze batarak kulübe alınmış olup, 1945 yılında daha 16 yaşındayken galatasaray a takımı formasını giymeye başlayarak rakip takımlara kök söktürüp elli ye yakın gol atan galatasarayın efsanevi sağ açığıdır. aynı zamanda milli futbolcumuzdur.
1950 yılında kendi isteğinin dışında
vefa'ya yollanıp iki yıl orada futbol oynamak zorunda kalmış, 1952 yılında tekrar galatasaray'a dönmüştür. kısacası 17 sezonluk aktif futbol hayatının 13 sezonunu galatasaray da geçirmiş olup, futbola galatasaray da başlayıp galatasaray da bitirmiştir.
metin oktay'ın 1955 yılında galatasaray'a transferi ile birlikte golcülüğü bırakarak metin oktay'ı gol krallığına taşıyan asistleri yapma görevini kendisine iş edinmiştir.
milli ligin ilk sezonu olan
1959 1960 sezonunda son kez galatasaray forması giyip, futbolu bıraktıktan sonra, aynı zamanda
ticaret bakanlığı dış ticaret müsteşarlığından emekli olup, antrenör olarak hayata devam etmiştir. (böyle de kaliteli ve üstün nitelikli bir adamdır)
2006 yılında vefatının ardından bir saygı duruşu bile kendisine çok görülmüş olup, bu vefasızlığa neden olanlar dayım tarafından çok ağır küfürlerin muhattabı olmuşlardır..
allah rahmet eylesin.. unutulmaz, unutulamaz, unutulmasın.
ayrıca lütfen şu entry'i de okuyunuz.
(bkz:
#282569)
aktif futbolu bıraktıktan 7 yıl sonra tekrar yeşil sahalara dönmüş ve
orduspor da futbolcu antrenör olarak görev yaparken sayısız goller atmıştır.