resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 1028
    hamza hamzaoğlu ilk geldiğinde umut'u en ileri uçta oynatıp burak'ı onun hemen arkasına alarak topla daha fazla buluşturmak ve ofsayt hattından da uzak tutmak istemişti, ki 4-4-1-1 şeklinde özetlenebilecek bu taktiksel hamlesini de zaten canlı yayında birinci ağızdan söylemişti. açıkçası başlarda faydalı da olmuştu... kişisel gözlemlerime göre ilerleyen dönemlerde takıma taktiksel açıdan etkisi giderek düştü ve en sonunda tamamen kişisel beceriye, keyfe ve futbol şansına bakan fakat ekseriyetle rahatsızlık verici malum düzen meydana çıktı. adına uyuz futbol diyelim.

    mustafa denizli döneminin başından sonuna kadar uyuz futbol devam etti. cesare prandelli dönemi de böyleydi.

    jan olde riekerink ilk geldiğinde takımda paslaşma ve hücum adına pozitif bir hareketlenme oldu, dahası ilginç duran top organizasyonları gibi yenilikler de gördük ama kendisinin de makus talihi uyuz futbol oldu. adeta prandelli'nin "daha agresif olmalıyız" dönemine döndük.

    igor tudor'un gelir gelmez denizli ve prandelli'den farklı olarak takıma birden bire değişiklik katması ve "teknik direktör elinin değdiğini" göstermesi güzel bir şey. bunu skordan ve sahaya sürdüğü oyunculardan tamamen bağımsız olarak söylemek isterim ki bariz bir derli toplu oynama ve normalden fazla mücadele etme söz konusu fakat galatasaray gibi stres ve beklentinin çok daha yüksek olduğu bir takımda karakteri belli bir düzeyin üzerinde olmayan hocaların zoru görünce hizipçiliğe ve kolaycılığa kaçması işten bile değildir. bunu hamzaoğlu ve riekerink örneklerinde gördük. taviz üzerine taviz verip kendilerini sistemin kollarına bıraktılar... dick advocaat bile kameralar karşısında esip gürlüyor ve muhalif kimliğini açıkça ortaya koyuyor.

    igor tudor'un şu an bize oynattığı, daha doğrusu oynatmaya çalıştığı oyun anlayışı bize uyar mı ve uzun vadede başarı sağlar mı bilmiyorum, çünkü yıllardır takip etmeme rağmen açıkçası futboldan bu derece taktiksel düzeyde anlamıyorum ama "uyuz futbol" anlayışından sonra göze hoş geliyor.

    benim merak ettiğim nokta bizdeki döneminde fatih terim ya da kısmen roberto mancini gibi sonuç odaklı değil de ilkeli kalıp, yani kalabilip kalamayacağı... sanki kalacak gibi bir izlenim veriyor karakteri itibariyle ama elimizden bekleyip görmekten başka bir şey gelmez. eğer başımızda kalırsa ve 1 sene sonra da takım 3-5-2 ile 5-3-2 arası bir şey oynayarak hayvan gibi koşan, pres yapan ve son dakikaya kadar gol arayan bir kimlikte ise kendisi bana göre bir insan olarak başarılıdır, saygı duyulacak biridir ve ilkelidir, lakin bu durum aynı zamanda futbol başarısını sağlamıyor ise başarısızdır. bunu da yukarıda dediğim gibi şu an kestiremiyorum. hele ki hem ilkelerinden taviz vererek düzene teslim olursa, hem de hamzaoğlu gibi beyefendilerin gönlünü ve keyfini hoş tutamayıp başarısız olursa o zaman en kötü senaryo gerçekleşir.

    göze hoş gelen sözüm ona "küçük takım taktiği" mi, yoksa kontrollü ve uyuz gibi gözükse de sonuç odaklı sözüm ona "büyük takım taktiği" mi, hangisi evladır buna zaman karar versin.
  • 1032
    bugune kadar gorduk ki yumusak hoca turkiye'de yaramiyor, adam yerine konmayip takimi kendi ciftligi haline getiriyor futbolcular. o yuzden tudor adaletli oldugu surece olculu sertligi de takima uygularsa basarili olma ihtimalini oldukca arttirir. yillarca juventus formasiyla serie a'da oynamis, cok buyuk hocalarla calismis oldugu icin taktik bilgisi olarak eksigi oldugunu cok zannetmiyorum. insallah burada cok basarili olur, cunku simdiye kadar verdigi izlenim galatasaray ruhuna cok uygun oldugu.
  • 1033
    conte gibi, klopp gibi genç hırslı azimli avrupalı ve başarıya aç bir hocadır. saha kenarındaki hallerini bu adamlara çok benzetiyorum. ayrıca ben kendisinin hamza hamzaoğlu ve rikeering gibi salıp bir süre sonra futbolcuların adamı olacağını düşünmüyorum net olarak takım belli bir taktik disiplinle oynuyor yürüyedursun. seneye istediği futbolculardan kurulu bir kadro oluşturulursa 2001-2002 şampiyonluğumuzdaki lucescu tadında bir takımı sahada görebiliriz.
  • 1035
    https://twitter.com/...s/841226247267078148

    şu söylemde bulunduğuna inanmak istemediğim teknik direktörümüz. selçuk ismini bir kenara bırakıyorum. herhangi bir futbolcu olabilirdi. sneijder de olabilirdi isim. fark etmez.

    öncelikle bir oyuncuyu diğerlerinden ayırmak başlı başına yanlış. sakatlanmayan tek oyuncu selçuk değil. kaldı ki tek oyuncu o bile olsa (ki mümkün değil) sakat oyuncuların sayısının hızla artması tek bir oyuncuyla açıklanamaz.

    her vücut antremana farklı tepki gösterir. yani takımdaki sorunu aslında sakatlanmayan değil sakatlanan oyuncuların sayısı gösterir. 28 kişilik kadrodan 10 oyuncu sakatlanıyorsa burada bir sorun var demektir. "ama 18 oyuncu sakatlanmadı" denmez. demek ki bir takımın bütününe uygun olmayan bir antreman sistemi mevcuttur.

    ikincisiyse bir teknik direktör oyuncularını ortaya atarak kendisini aklamamalıdır. senin elinde bir takım var. teknik direktörlerin çok azının, onlar da orta sıra takımlarda, tamamen kendilerine uygun bir kadro kurma şansları mevcut. büyük takımlarda teknik direktörler genellikle ciddi maliyet yapılmıi zamanında başarılı olmuş anca başarıyı sürdürememiş takımlara gelirler. barcelona bile kendisine uygun bir teknik direktörü takımının başına getirir. yani büyük takımda teknik direktör seçici değil seçilendir. bu yüzden de "benim antremanlarımda sorun yok, oyuncularda sorun var" deme hakkı yoktur büyük takım teknik direktörünün. antremanlarda çok yoğun ve çok sayıda sakatlıklar yaşanıyorsa burada teknik direktörün "bana ne oyuncular kabahatli" dememesi, dönüp kendi antreman tekniklerini sorgulaması lazımdır.

    işin "isim" kısmına geçmek istemiyorum. zira bu söylemin tudor'a ait olduğunu düşünmüyorum. ancak eğer gerçekten bu söylem tudor'a aitse durum sandığımdan daha içler acısı demektir.
  • 1036
    olumlu isler yapmaya calisan ve aldigi kararlari hayata gecirebilen disiplinli hoca. kendisi hakkinda olumlu dusuncelere sahibim, basarili olmasini da isterim. ki gecmisinin cok parlak olmamasi konusunda da olumsuz dusunmuyorum. turlu basarilara imza atan fatih terimin galatasaraya geldiginde ne basarisi vardi ki kulup bazinda? hakkinda ne laflar edilmisti, yasi yetenler iyi hatirlar. ama adam resmen avrupa takimi huviyetini armaya kazidi.

    ha ama, 3-5 olumsuz sonucta, 2-3 hatali kararinda veyahut da sabri-semih-yasin-selcuk gibi formsuz oyuncular konusunda -eli mahkum olabilir bazen sonucta kulupteki oyuncu sayisi belli- birazcik israrci davranmasi sonucunda yine kendisi hakkinda beden hocası, teknik direktör değil, takım hocasız, igor ogoroğlu gibi lakaplar takacak lavuklar türeyecektir. ha bu lavuklukları sen de ben de yapmadik mi? yaptik, sinir esnasinda, saglikli dusunemezken. ama bazilari cidden normal zamanda da saglikli dusunemiyor.
  • 1037
    hamza hamzaoglu'nun evlat dedigi kadar kendisi conte diyor. adamin hedefi premier lig ya da serie a falan. sampiyonlar liginde mucadele etmek istiyor. dunya capinda taninan bir hoca olmak istiyor. bu hedeflerin pesinde kosan adam illa ki basarili olur. paok ve karabuk'te calisirken galatasaray icin staj yapmis oldu. simdi ise avrupa'nin buyuk ligleri icin stajina bizde devam ediyor. bu kotu birsey degil hatta gelinebilecek son nokta budur bile diyebilirim. buyuk paralarla buyuk egolari getirmektense, ulke ekonomisine uygun ama hedefleri yuksek, potansiyelli hocalarla calismak evladir.
  • 1040
    sabah gazetesinde adem büyük ile ilgilendigi yaziyor. *
    "teknik direktör igor tudor'un yedek kulübesi için düşündüğü forvet alternatifinin kasımpaşa'nın yıldızı adem büyük olduğu öğrenildi."

    neyse ki yedek olarak yazmislar nasilsa inanmayiz diye.
    amaaa bakin burada ne diyor?
    sarı-kırmızılı çalıştırıcı şöhret olmuş, isim yapmış futbolcular yerine, genç ve başarıya aç isimlerin takip edilmesini istedi. tudor, yeni transferler ile ilgili kriterlerini de şöyle anlattı:
    "bana şöhret oyuncu lazım değil. galatasaray'a gelecek futbolcunun başarıya aç olması gerekir. galatasaray gibi takımlar başarıya ulaşmak istiyorsa bu formanın değerini bilecek, ağırlığını taşıyacak futbolcularla hedefe ulaşabilir. yeni futbol düzeninde artık sahada koşmayan mücadele etmeyenler var olamaz. bu nedenle isim yerine karakter arıyorum." demis milliyet'te de.

    yalanciyi? iyice zivanadan ciktilar. sanirim gazetelere haber suzgeci konulmus.
  • 1041
    yaratacağı en önemli avantajlardan bir tanesi de, backround'u sayesinde üst seviye takımlarla arasındaki ilişki. akla hemen gelen örnekler tabi ki juventus ve eski takım arkadaşı antoino conte sayesinde chelsea. mesela bu takımlardan oyuncu kiralama durumlarında önemli bir artı olacaktır tudor. tam da bunu düşünürken şöyle bir haber çıkmış bile:

    http://turkish-football.com/...e-21-goal-wonderkid/
  • 1043
    "teknik direktör igor tudor'un yedek kulübesi için düşündüğü forvet alternatifinin kasımpaşa'nın yıldızı adem büyük olduğu öğrenildi."
    öğrenildi.
    nereden?
    cevap yok.

    bana kalırsa takımı ne kendisi, ne ekibi, ne başkan, ne futbol şube sorumlusu, ne de scout ekibi kurmalıdır. ne zaman öğreneceğiz tek adama, tek ekibe iş bırakmamayı?
    teknik ekip eksikleri belirlesin, scout ekibi bu eksikleri kapatacak oyuncuları ayıklasın, futbol direktörü, teknik ekip, scout ekibi hep birlikte içlerinden eleme yapsın, başkan da içlerinden en uygun olanını alsın. çok zor bir şey değil ki.

    şu tarzda çalışmadığımız sürece daha çok öğrenildi haberciliği ile adem büyük'e talip oluruz.
  • 1044
    şu ana kadar istedigi soylenilen oyuncular; latovlevichi,emre akbaba, adem büyük.
    inanmak istemiyorum ama doğru olma olasılığı çok yüksek. bu yönetimle ve anlayışı sürekli koşmak olan bir hocayla,30 yaş üstü oyuncuya yaşlı diyebilecek bir mantıksızlığı sürekli gazetelerde pompalatan düzenle çıkan isimler doğru gibi görünüyor. başımızda sampaoli olsa bu haber çıkmazdı mesela.basın adamını bilir.
    çok zoruma gidiyor sallama da olsa gerçek de olsa gs'in içinde bulunduğu durum çok zoruma gidiyor. 30 yaş üstü diye sneijder gidecek ve adem büyük alınacak 30 yaş altı diye. büyük ihtimalle 2 3 sene daha bjk veya fb'nin kutlamalarını izleriz.

    edit: açıklamalarında şu cümleyi kullanmış "sneijder, yasin ve podolski'nin daha çok savunma yapma isteklerini görüyorum." umarim çeviri hatasıdır. eğer gercekse, aykut kocaman bu açıklamayı duyunca tudor'a kardeşşşiiiimmmm diye sarilmak istemiştir.
  • 1045
    #2135244

    genç, hırslı ama tecrübesiz değil bana göre. bu konuşmasından anladığım kadarıyla futbolculuk hayatından da önemli tecrübeleri teknik direktörlüğüne taşımış. benim bu adama her geçen gün kanım kaynıyor. kısa vade de başarısız da olsa tudorla güzel şeyler başarabileceğimizi düşünüyorum.

    umuyorum ki hiçbir şekilde başarısızlık yaşamaz ama yine umuyorum ki kısa vade de başarısızlık gösterirse biz de sabredip devam edebiliriz.
  • 1046
    bu sene küçük bir demo izliyoruz, fragman değil mesela izlettiği. çünkü genelde fragman filmin en güzel ve etkileyici yerlerinden oluşur. demo ise bir yere kadar gösterir ama asıl mevzuyu göstermez. sadece fikir sahibi olursunuz. fragmanı için ise gittiğim ama mutsuz döndüğüm çok film olmuştur.

    yani şu an oynatmak istediği oyunun başlangıcındayız. güzel kupleleler görsek de kekremsi bir tat.

    sonuçta ne kamp yaptık ne de transfer. yaz kampı ve yapılacak olan 4-5 yeni transfer ile 2017-2018'e damga vuracağı hissiyatına sahibim.
  • 1047
    üstünden çok uzun zaman geçmedi ama hatırlamayanlar olabilir. aynı konular hamzaoğlu ve riekerink dönemlerinde de yapılmıştı. herkes "hoca böyle mi demiş yaeaaa; gazeteler uyduruyor yeaaaa" diyorlardı. sonra hepsi gerçek oldu. insanlar inanamadı tabii. önceleri bir savundular "hocanın bir bildiği vardır" diye. sonra büyük bir kısmı rezilliği gördü tabii. hala savunanlar var elbette. ama onların derdi başka.

    tudor da bu yolda gidecek gibi görünüyor. geldiği günden beri aldığı kararlar, sahada oynatmaya çalıştığı futbol, kurduğu kadrolar, oynattığı ve oynatmadığı oyuncular, söylemleri gibi konularda hiç yanılmadım. umarım kendisi hakkında çok büyük yanılıyorumdur ve başımızda uzun süre kalacak ve başarılı da olacak bir teknik direktörümüz olur kendisi. dediğim gibi umudum yok. zira köyün bacaları görünmeye başladı.
  • 1048
    sneijder ve podolskinin defansa yardım etmesiyle kafayı bozmuş hoca. mesela bjk'de hiç quaresma talisca aboubakar defansa yardım etmiyor diye şikayet eden bir yönetici ya da antrenör ya da taraftar ya da gazeteci görmedim ben. lan oğlum zaten sneijder'in defansif görevi en fazla top tesadüfen bulunduğu yere düşerse yalandan baskı yapmak olmalı,podolskinin görevi de stoperler paslaşırken pas yoluna gidiyormuş gibi yapmak olmalı. bu meseleyi niye bu kadar buyuturler hiç anlamıyorum.

    bi de 30 yaş üstü meselesi var ki o daha komedi.zaten ideal olan bir takımda hele üst düzey olmayan bir takımda en az 4 tane 30 yaş üstü olmalı bunun 2 si de kaleci dahil defans hattında olmalı tercihen. cidden bu ezbere,kalıplaşmış, köhnemiş düşünceleri laps diye söylemeye koca koca antrenörler utanmıyorlar ya. "gençleştirme yapmamız gerek" muazzam tespit yemin ederim. siz 25 yaş altı bir takım kurun gs bütçesiyle ben de 30 yaş üstü bir takım kurayım. sezon sonu 25 yas altı kurduğunuz takım 25 puan fark yer bu ligde benim kurduğum takımdan. yaş falan hikaye.
  • 1049
    "igor tudor'un behçet koduyla acil olarak topladığı yönetime gelecek sezon için reçeteyi sunduğu öğrenildi. cebinde taşıdığı reçete biraz buruştuğundan transfer listesindeki son isimler tam okunamamış olsa da, tudor'un defans için galatasaray beşiktaş maçını yorumlayan marcel desailly, ortasaha için çatladıkapıspor'un büyük yeteneği ferit ferferik, forvet için ise mutlak suretle afc wimbledon'dan adebayo akinfenwa'yı istediği öğrenildi. bununla beraber latovlevichi, emre akbaba ve adem büyük'ün alınmaması durumunda florya'nın çatısına wesley sneijder'i çıkartıp; yönetimi, futbolcuyu aşağı atmakla tehdit ettiği öğrenildi. kağıtta umut bulut ile alakadar birşeyler de yazdığı ancak o kısımların tam okunamadığı, igor tudor'un kımız, şükrü ergün'ün çay, dursun aydın özbek'in kahve, serhat özbek'in de gazoz içtiği, levent nazifoğlu'nun da içeceklere kefil olduğu öğrenildi."

    kaynak: http://gss.gs/O1v.jpg

    insan gerçekten hayret ediyor. muhtemelen kaynağı, benim verdiğim kaynakla aynı olan haberler için, kendisi süratli bir şekilde gömülmüş; hatta rakipler 2-3 sene daha şampiyon ilan edilmiş. diyelim ki haberlerde doğruluk payı var. igor tudor'un bir emre akbaba, bir adem büyük hayranı olduğuna inanmak bana inandırıcı gelmiyor. eminim ki igor tudor, 2017-2018 kadrosu için kendi sistemine en uygun futbolcuların alınmasını isteyecektir. bu konuda ben kendisine güveniyorum. ancak elbette sözde galatasaray yönetimine güvenmiyorum; bahsedilen oyuncuların yönetim içerisindeki profesyonel kefillerin ilgi alanında olup olmadıklarını bilemiyorum. gazeteler mi? onlara sadece gülüyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın