resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 3527
    arda turan'ı takımda istemeyerek gözümdeki değerini 1 kat daha artıran başarıya aç hocamız.

    zamanında kendisine haklı olarak çok kızdık, özür dileyecek bir durum yok; her ne olursa olsun östersunds fk takımını eleyebilmeliydik.

    geçmişi bir kenara bırakırsak oynattığı pozitif futbol ve takıma aldırdığı oyuncuların tamamının olumlu katkı vermesi ile şimdilik sular durulmuş görülüyor.

    umarım böyle devam eder ve biz şampiyon oluruz.
    zira kariyeri için hem kendisinin buna ihtiyacı var hem de 2 yıllık hüsrandan sonra bizim başarıya ihtiyacımız var.
  • 3528
    bu adam iyi olur, kötü olur ama benim net olarak anladığım nokta bu adama müthiş bir operasyon yapıldı. yaz boyunca yazıldı çizildi. fatih terim zorla getirilmeye çalışıldı. yönetim devrilme tehlikesi geçirdi ve lucescu'ya koşturdular. avrupa ligine elenmesiyle bazı basın mensupları; özellikle levent tüzemen ve aspor taifesi, ntvspor'daki bazı populist yorumcular gibi... bugün bir kere daha inandım ki bu adama operasyon yapılmıştır. kimin neye göre operasyon talimatını da verdiğini çözemedim ama yapıldı yahu! tudor'a basın mensuplarının sorduğu sorular, atılan manşetler, sırf herkes kızgın diye rant sağlayan mubabirler ve yorumcular... unutmayın arkadaşlar bunları. fanatik'in manşetine gidin bakın anlarsınız dediğimi. aykut hocanın hocalığı hiç konuşulmaz, ortasaha eksikliğine dem vurulur falan, gerçekten çok ilginç. gomis'in agzından yalan demeçler güya basına sızdırılır. neymiş sadece koşturuyormuş tudor, hiç taktik yokmuş... neyse tiksiniyorum türk basını sizden. bu adama biraz destek verelim yahu. ne var yani? bu taraftar kimlere vermedi o desteği? önyargıları bırakıp ne olur destek verelim.
  • 3530
    yeter artık, ergen fenerliler gibi günlük başarı veya başarısızlıklara göre değil, gözle görülen karakteri yüzünden arkasında duralım.

    ibne basının başını yemek istemesi gün ışığı gibi ortaya çıktığı için arkasında duralım.

    takımı temizlediği, mis gibi de yeni bir takım kurduğu için arkasında duralım.

    türk futbolundaki tüm pisliklerin arasında sessiz sakin ve moralsiz işini yapmaya çalıştığı için arkasında duralım.

    çünkü bu adam arkasında durulmayı hakediyor,

    çünkü biz galatasarayız, kenetlendik mi başarısız olduğumuzu tarih yazmamış.
  • 3532
    balkanlilar genelde direncli olur. havasindan, suyundan midir, cografyada yuzyillardir devam eden savaslardan midir bilmem. kadiniyla erkegiyle kolay pes etmeyen, teslim olmayan ve direnen insanlar olarak gelmislerdir hep bana balkan insani. tudor'da da onu goruyorum, taraftarla arasi ne kadar bozulmasina, sezona ne kadar kotu baslamasina ragmen korkmadi, kacmadi ve inatla cok iyi bir takim izletecegini soyledi. ilk geldiginde de kendisinde galatasaray ruhuna uygun bir inatcilik ve savascilik oldugunu dusunmustum. fatih terim ve gerets'ten sonra o profile uygun bir baska hocamiz da olmadi. ilk iki hafta yaptigi guzel baslangici devam ettirirse taraftarla arasi barisacaktir zaten. o moral ve motivasyonla da cok daha basarili olacaktir.
  • 3533
    futbolcuları ile arasındaki diyoloğu geliştirdiğine inandığım ve bunu her fırsatta tüm yabancı oyuncuların sıklıkla dile getirdiğini gördüğüm teknik direktör.

    galatasaray futbol takımına futbol oynatan, istediği oyuncular alınınca nasıl bir oyun sistemi olduğunu bize gösteren, 96-2000 yılları arasında oynayan ve uefa ile süper kupa alan galatasarayın sistemini analiz edip o sistemi oturtmaya çalışan teknik direktör.

    bakınız galatasaray defansif durumda top rakipteyken 4 1 4 1 oynuyor.

    muslera
    mariano maicon serdar linnes

    fernando

    garry belhanda ndiaye tolga

    gomis.

    atak durumunda ise galatasaray 3 5 2 sistemi ya da 3 5 1 1 gibi varyasyona bürünüyor.

    muslera
    maicon fenando serdar

    mariano belhanda nidaye tolga linnes

    garry gomis.

    peki bu sistemin domino taşları ne diye soracak olursanız;

    galatasaray tolganın dinamizmi ile açık kapatıyor. ortadan biri atakta ileriye çıkarsa orta alana yerleşiyor, solda linnes daha da ileri çıkarsa o tarafı kapatıyor. ayrıca boş alana kaçma ve yardımlaşmanın iyi olması şu an sorunları ortadan kaldırıyor. tek eksiği hala takım boyu çok uzun. eğer bu takım boyu meselesini de çözerse tudor galatasaray inanılmaz bir takım halini alabilir. asamoah'ın bu denli istenmesinin sebebi de sol koridor dediğimiz alanda türlü sistemlere ayak uyduruyor olabilimesi.

    şimdi bu sistemin daha değişik bir hal alacağını da düşünürsek; özellikle feghouli ve asamoah geldiğinde;

    orta alan ve forvet hattı daha efektif oynayacaktır.
  • 3534
    gelmeden önce destekçisiydim. karabük'de yarattığı etki hoşuma gidiyordu, taş gibi bir takımı oluşturmuştu. gelsin istedik. sora işler biraz kötü gidince kızdık, sövdük, sinirlendik. ama hiç onun tarafından bakmadık. nasıl bir kaosun üstüne geldiğini anlayamadık. yönetim, takımdaki futbolcular, kahpe basın. tudor'un lehine olan hiç bir şey yoktu. gözardı ettik. lucescu'yu getirmeye çalıştılar sesini çıkartmadı, fatih terim geliyor dediler umursamadı. tamam adını bile söyleyemediğimiz bir takıma elendi belki ama kaçmadı, hazır değildik bekleyin çok iyi olacağız dedi. bekledik ve oldu.

    antrenörlüğü için çok şey söylenebilir evet, çünkü daha yolun çok başında. ama futbolcudan anladığı o kadar açık ki. kendi istediği takımı yarattı, son bir iki hamle ile birlikte tamamen tudor takımı olacak sahada. vakit artık destek vaktidir. çok zaman kaybettik çok üzüldük ama artık ayağa kalkma vakti geldi.

    and olsun ki sonuna kadar destekçisi olacağım. bize yakışan budur...
  • 3535
    çok eleştirdim, hep yazdım, eleştirdiğim çoğu yönünün hortlamasından hala korktuğum kişi fakat güzel şeyler oluyor, yazmak lazım. benim kendisini sevmememe sebep olan etkenler bence kaybolmamış olsa da, şu an gözümüzle gördüğümüz güzel ve istekli bir futbol ortaya koyan, tutkusunu sahaya ve bizlere yansıtan bir hoca ve takım var.

    kendisinin katkısı var yok ayrıca tartışılır, fakat şu ortamda, kendisini daha önce onlarca giride yere vurduk diye, aman savım hep tutsun diye de baykuşluk yapmama gerek yok. umarım hep böyle devam eder futbolumuz, ben ilk haftayı geniş özet olarak izleyebildim, ikinci maçı izledim ve bu akşam oynayacağımız 25 ağustos 2017 galatasaray sivasspor maçı için çok uzun zaman sonra heyecan duyuyorum. benim için önemli olan galatasaray'ın galatasaray gibi oynaması. avrupa önceliğimiz, burada yaşadığımız hezimeti kendisinin karnesinde hiç bir zaman unutmama ve boy boy yazdığım endişeleri hatırlama hakkımı saklı tutarak, şu an tek dileğim ilk iki maçtaki oyunumuzu devam ettirtmesi.

    ben bu adamı gerçekten sevmiyor ve hala güvenmiyorum fakat, -tekrar ve tekrar yazıyorum-, bu hırslı ve tutkulu futbolu şampiyon olmasak bile sezona yayarsa, kendisini ve kendimi içeren uzun bir yazı yazmak da boynumun borcu olsun. ders alan ben olurum inşallah. şu halini izlediğimiz ve özlediğimiz galatasaray çok kıymetli, bozulmamalı.

    not: 25 ağustos 2017 galatasaray sivasspor maçı o kadar heyecanlandırıyor ki, iyi futbol ve dolu tribünlere o kadar hasretiz ki, pozitif şeyleri yazmak yerine genelde gerçek hayatta ailemle dostlarımla paylaşmayı konuşmayı tercih eden birisiyimdir, uzun zaman sonra girdiğim bu pozitif girinin kendisi hakkında olması da benim için farklı bir tecrübe oldu.

    edit: kendisi kötü takım iyi yazdığımızı zannedenler için, kendisi hakkında negatif değil, pozitif bir giridir bu, herhangi bir tutarsızlık da içermez. hıyarlığın lüzumu yok.
  • 3537
    öyle oldu, böyle oldu, çok eleştirildi, ama şu ana kadar yaptıklarının en az %51'i doğru ve faydalı hamleler. kişiden kişiye bu oran değişse de, bu böyle en az %51 başarılı.
    ben tudor'a şu ana kadar yaptıkları konusunda 100 üzerinden 75 puan veririm.
    östersunds'a elenmesi kabul edilemezdi elbette.

    ama taraftarın ve camianın gözünde kredisini arttırmak için selçuk inan'ı göndermeli.
    bunun başka yolu yok.
    şu ana kadar yaptığı bütün başarılı ve önemli hamlelerin ters yüz olmaması, emeklerinin heba olmaması için selçuk'u göndermeli.
    yoksa gidişat kötü.

    daha şimdiden selçuk yedek kaldı diye, kankaları emre ve arda, ispanya'dan başladılar selçuk'u savunmaya.
    bu böyle olmaz.
    es kaza bir maç puan kaybı yaşarsak, medyasından futbolcusuna varana kadar herkes tudor'a saldıracak.
    işte bunun olmaması için, çok geç olmadan selçuk'u göndermesi gerekiyor tudor'un.
  • 3539
    2017 - 2018 sezonunun ilk 3 haftasında 9 puan toplamasına rağmen söylemek istediklerim var.

    takım kendi sahasından çıkarken çok riskli paslar yapıyor ve her maç mutlaka bir top kaybı tehlike ile sonuçlanıyor. buna çözüm bulması lazım.

    takımın oyunu kanatlara çok az yayıyor. tamam oyun planı farklı olabilir ama bir b planı üretmeli bu şekilde. bafetimbi gomis ve eren derdiyok gibi iki forveti olan takımın böyle bir b planı olmalı.

    takımın sol kanadı, sağ kanada göre sönük kaldı. artık kwadwo asamoah mı gelir, yoksa kendisi mi birşeyler üretir bilemem. ancak bu da bir sorun.

    oyuna aldığı oyuncular sürekli yasin öztekin ve selçuk inan. bu adamlardan vazgeçmeli. selçuk gol yedirmeye çalıştı, mariano engelledi. yasin ise 2 pozisyonu bilerek ve isteyerek bencilliğiyle harcadı. umarım 4. hafta maçında sahaya sonradan bile olsa girmezler.

    şimdilik aklıma gelen bunlar.
  • 3541
    sezon başı(bkz: galatasaray sözlük antrenörler kulübü) tarafından afaroz edilmişti. kendisi çok kötü hocaydı vs. diye çok eleştirildi. şimdi herkes laflarını birbir yiyerek özür diliyor. geçen sene tudor'un başına gelenleri bizzat ben biliyorum. en ince ayrıntısına kadar. geçen sene ki kadroyla mourinho bile gelse başarılı olmayacağını birçok kez söyledim. ama bizim taraftarımız ölü çaycı poldi, yürümekten aciz yeni melo de jong ve şişman sneijder hayranı olduğu için onlar da tudor'u yemeye çalıştı. maç sonu tudor güzel bir laf söyledi '' türkiye de fikirler çok çabuk değişiyor, geçen sene ki benle bu sene ki ben, yine aynı kişiyiz'' adam hemen çözmüş türk insanını, burayı okumasına gerek kalmamış çevresi yetmiş sanırım.

    bu adama burada kondisyoner deniyordu. italya'dan kötü hoca çıkmaz beyler. adamın tam günümüz futbolu antrenörü. maç önü maç sonu argümanlarından da, oynattığı oyundan da bunu anlayabiliriz. adam gelmiş burada diyor ki tudor'un ne başarısı var? adam 38 yaşındaydı zaten. ne başarısı olabilir ki? karabük gibi vasat üstü takımı çivi gibi takım yapması nasıl bir antrenör olduğunu veya olacağını göstermiyor muydu? geçen sene ligin açılış maçını karabük'le yapmıştık. karabük toplama takım herkes yeni takım olduğu için rahat yeneriz diyordu noldu maçta fark yiyecektik az kalsın. son dakika şans golüyle yenebildik. bu adam karabük gibi vasat takımla büyük takımları mat etti. sonra tabi galatasaray'a geldi ihanete uğradı. ben yaşadıklarını çok iyi biliyorum. şimdi noldu peki? tudor'a bunu yapanlar lig başlamadan gönderildi. en tecrübelisi de geldi en kariyerlisi de sis olup uçtular. bakın bu adam galatasaray da başarılı olmayabilir fakat ileride iyi hoca olacaktır.

    ben geçen sene tudor hakkında bir kaç olumlu entry girmiştim. puan kaybettiğimiz maçlardan sonra, sözlüktekiler noldu senin tudor'una gördün mü diye özel mesaj atıyordu. şimdi burada burada özür mesajları atıyorlar. ama bunlar akıllanmaz, puan kaybettiğimiz maçlardan sonra yine çıkar derler ki '' biz demiştik tudor kötü hoca, kondisyoner oyun içi müdahaleleri kötü, tudor yüzünden yenildik '' ama şu güzel oyuna ovv n'diaye süper, tolga harika, rodriguez uçuyor da derler, bunun tudor'un başarısı olduğunu görmezler. geçen sene tudor'un takıma ne katkısı var diyorlardı, bu sene bakalım bi de herkesin küfür ettiği tolga takımın en iyisi, sahada en çok sırıtıan adam linnes'in bile kat ve kat performansı arttı. rodrigues yeni transfer gibi. diğer gelen oyuncularımızı saymıyorum bile.

    lütfen arkadaşlar bura öfke kusma yeri değil. bir adamın iyi hoca kötü hoca olduğunu anlamak için, her maçı 10-0 5-0 kazanmasını beklemeyin. mantalitesine bakın. oynatmak istediği oyuna bakın. etikete bakmayın. hala melo gelse oynasa diyen adamlar var burada. sürekli oyunculara hocaya bilmem kime öfke kusmayın. ekşi sözlükten bir farkı kalmadı buranın. herkes her şeyi biliyor herkes futbol uzmanı.
  • 3542
    gecen sene topa sahip olmayi hedefleyen pas takimi vardi, bu takımı bu sene direkt pas kullanan, saha yayilimindan cok driblinge bakan bir takima çevirdi.

    ve son olarak hala oyuncuların insiyatifi, bireysel beceri ile gol buluyoruz. ama takım sezon başında full kondisyon yüklemesi yaptı. umarım artık bu aşmaya başlarız. cidden hücumu yok takımın.

    bu konuda ne yapacak bilmiyorum.

    gene aynı şekilde fernando'ya rakipler artık daha sıkı önlem alacaktır. nasıl çözüm üretecek onu da merak ediyorum.

    edit: ne futbol cahillgimiz, ne kişilik bozukluğumuz kalmış takımın hücum planı yok dediğimiz için. yok işte oğlum. bak mesela senin yöntemin hala gerizekalı bu da bizim hücumumuzun olmaması kadar gerçek bir olgu! ama her gerçek gibi acıtıyor tabi. senin oynadığın oyunda her şeyi tudor'a baglarsan takımın oyuncu profilini ve karakterini reddetmiş olursun. ama siz gerçekte olanı değil kafanızda ki ideali yazıyorsunuz. mesela herkes tolga'yı konuşuyor. bana burada o adamın mevkisine söyleyecek olan var mı ? olamaz çünkü yok! bildiğin yok yani. inanmıyorsaniz adamın ağırlık ortalamasına, topla buluştuğu yerlere bakın. demek istediğimi anlayacaksınız.

    ulan geldiğimiz duruma bak ya. herifle ilgili bir eleştirel entry girelim dedik uğradığımız hakaretlere bak...
  • 3543
    3'te 3 yapan aslan yurekli hocamiz. bizi sampiyon yapacagina da sonuna kadar inaniyorum fakat dikkat cekmek istedigim farkli bir nokta var. basin toplantisinda ostersunds macindan sonra hocayi yerden yere vuran tayfadan birisi 'aykut kocaman sorulari kabul etmedi siz ettiniz bunun icin tisikkir idirim' dedi. hani burada adamdan ne beklersin? tesekkure karsilik vermesini beklersin degil mi? fakat tudor bunu yapmadi, once basini elestirdi sonra da meslektasini koruma altina aldi. populist davranmamasi onun nasil duzgun bir karaktere sahip oldugunu gosteriyor. aykut kocaman dunyanin en sinsi adamlarindan biridir fakat turk basini da oyle temiz falan degil. temiz olan birisi varsa, o da bizim kiymet bilmedigimiz hocamizin kalbidir. yedirmeyecegiz.
  • 3544
    fener derbisi kendisi hakkındaki görüşlerimi önemli ölçüde değiştirebilir. ancak hala kendisi için çok büyük ön yargılarım var. kolay kolay aşılacak gibi gözükmüyor. bu ön yargı 3 haftada oluşmadığı gibi 3 haftada yok olmaz. asomoah transferi de gerçekleşirse kendisine çok zengin malzemeyle doldurulmuş bir mutfak verilecek gerisi kendisinin marifetlerine kalmış. başarı da başarısızlık da kendisine ait olacaktır.
  • 3546
    bakın kendisine ithafen sunulan olumsuz argümanlar şunlar veya şunlardı:

    ''kariyerinde başarısı yok.''
    ''sadece kondisyona yönelik takımı çalıştırıyor.''
    ''oyuncuları yönetemiyor.''
    ''oyuncuların bireysel performansına etki edemiyor.''
    ''hücum futbolu oynatmıyor.''
    ''golleri sürekli bireysel beceriyle atıyoruz, tudor'un katkısı yok.''

    en sona da en özel argümanı sakladım, ''iftiracı, yalancı. birilerini göndermek için yönetim tarafından oynatılan kukla, maşa.'' her biri için yazacağım.

    1) kariyerinde başarısı yok: ya adam 39 yaşında, hani bazı futbolcu eskilerimizin futbolu yeni bırakıp çeşme'de kulüplerde stres attığı(!) yaşta. yaklaşık olarak tümer metin'in askerlikten yırtmak amacıyla yunanistan'a kaçtığı yaşta. hala gelmiş kariyerinde başarısı yok diyorsunuz adama, yahu adamın bir kariyeri yok henüz ne başarısı olabilir ki? 35 yaşında teknik direktörlüğüne geçtiği hajduk split'te iki yıl çalışıp 1,65 puan ortalaması yapıyor. paok'ta tıpkı bizde yaptığı gibi devrime kalkışıyor ancak sabredemeyip gönderiyorlar. geliyor toplama, cılız karabükspor takımına aslanlar gibi top oynatıp büyüklere çelme takıyor, tüm türkiye'nin beğenisini kazanıyor. geliyor galatasaray'da kaosun göbeğine. adama yapılmadık kalmıyor, ihanet ediyorlar hala futbolcuyu savunuyorlar. adam pes etmiyor, inatla çok farklı bir takım yaratacağım diyor ve nihayetinde de yaratıyor. 39 yaşında galatasaray'a fatih terim'den bile iyi top oynatan hocaya kariyeri yok diyorlar. çok ilginç. aynı kafa yapısı hamza hamzaoğlu sonrası zinedine zidane gündemimize gelmişken ''başarısı yok, acemi'' diyordu.

    2) sadece kondisyona yönelik takımı çalıştırıyor: adama geçen sezon halı saha takımında hallice kondisyonu olan bir takım devredildi bilmem farkında mısınız? mecburen istediği futbolu oynatabilmek adına da bilhassa geçtiğimiz sezon fiziki antrenmanlara ağırlık verdi doğal olarak. yaz kampında da zaten ağırlık daima fizik yüklemede olur. bu dünyanın her baş ve baş altı takımında böyledir. barcelona da yaz kampında kondisyona yönelik çalışır, real madrid de. gelmişler adama yaz kampında takıma yükleme yapıyor diye kızıyorlar. sen büyük takım değil misin? büyük takımsın, o zaman kondisyon çalışacaksın yaz kampında. ha dersen ki benim takımım büyük takım olmasın hay hay bütün yaz ayak tenisi oynasın futbolcular. lige kadar çok doğal olarak fizik yükleme yaptı ve sonucunda da ligin en iyi kondisyonuna sahip bir takım yarattı. hala daha kondisyon üzerinden eleştiren var ya. hakikaten şaşılacak şey yani. bu kafa yapısındaki insanlar conte'nin allegri'nin idmanlarını görse onlara da ''hoca değil'' derler. yani bu insanlar ya futboldan cidden anlamıyorlar ya da modern futboldan çok uzak kalmışlar. başka bir izahı yok bu kondisyon geyiğinin.

    3) oyuncuları yönetemiyor: futbol kaliteli futbolcularla oynanacağı gibi aynı zamanda da karakterli kişilerle oynanır diğer sporlardaki gibi. karaktersiz bir futbolcuyu yönetememek diye bir durum söz konusu değildir futbolda. oyuncu karaktersizse kıçınızı da yırtsanız olmaz. geçen sezon tudor'a ihanet edenleri herkes çok iyi biliyor. ''amaaan bu basına mı inanıyorsunuz'' diye olayları geçiştirenler de ne hikmetse yaz dönemini ali naci'nin falan ''selçuk ilk on birin değişmezi olacak'' tarzındaki boş yalan açıklamalarını sözlüğe taşıyıp aha bak gördünüz mü tudor selçuk'u prensi yapacak diyorlardı. halbuki bu selçuk pompalamasının kaynağı sadece ali naci iken tudor'a ihanet mevzusu tüm basın tarafından bilinen dillendirilen bir hadiseydi. onun için geçelim oyuncu moyuncu muhabbetlerini. adamı oyuncuları, sırf yüksek tempo idman yaptırıyor diye satıyor hala gelmişiz oyuncu yönetiyor mu yönetemiyor mu onu tartışıyoruz. kaldı ki bu sene kişilikli futbolcu grubunu ne kadar güzel yönettiğini, onlarla abi kardeş yakınlığında bir ilişki kurduğunu hepimiz görüyoruz. özellikle tekne turunda da gördük ki takımdaki futbolcularla tudor arasındaki bağ çok kuvvetli ve zaten sahadaki futboldan da bu çok net anlaşılıyor. şu an tudor takımı bir orkestra şefi gibi on numara şekilde yönetiyor.

    4) oyuncuların bireysel performansına etki edemiyor: tolga'nın 3 maçta 4 gole ulaştığı, linnes'in performansıyla ''sol bek almayın'' diye bağırdığı, rodrigues'in an itibariyle takımın can damarı olduğu bir ortamda hala bu argüman öne sürülüyorsa ortada art niyet ararım. tudor'la beraber takımın eski oyuncuları ve yeni oyuncuları hepsi mental olarak çok iyi bir dönem geçiriyorlar ki mental olarak çok iyi düzeyde olmayan bir takıma böyle boğucu press yaptıramazsın. takımdaki her oyuncunun performansı üst düzey. ha sadece yasin ve selçuk gibi yedeğe çekilmeyi hazmedemeyip küsen trip atan tipler formsuz. hatta onlara formsuz da denmez, kalitesiz denir. hal böyle olunca da tudor epey bir katkı vermiş oluyor futbolcuların bireysel performansına. hiçbir şey olmasa bile yarattığı harika oyun kurgusuyla tolga'ya 4 gol attırmış olması, maicon'u sağ bek gibi oynatıp hücumsal çeşitliliği sağlaması yeter.

    5) hücum futbolu oynatmıyor: ben hayatımda terim dışında hiçbir galatasaray teknik direktörünün bu kadar hücum yaptırdığı görmedim. bu boğucu hücum futbolunun yanında bir de rakibe pozisyon vermiyor. üç lig maçımızda toplasan 3 pozisyon vermedik rakiplere. yediğimiz iki gol de karambol- duran top. bir tane akan oyunda gol yememişiz, bunu yaparken de 10 gol atmışız. daha ne olabilir ki?

    6) golleri sürekli bireysel beceriyle atıyoruz, tudor'un katkısı yok: bunu diyen insanla futbol konuşmayınız. takım 10 tane gol atmış üç maçta hala daha sırf bir şeyler bulmak adına gollerde tudor'un katkısı yok, bireysel performansla gol atıyoruz diyorlar. işte bu insanlar var ya içten içe galatasaray başarısız olsun da ''ben demiştim'' diyebileyim diyecek kadar kişilik bozukluğu yaşayan insanlar. atılan her gol de her pozisyon zerresi de tudor'un payıyla gerçekleşmiştir arkadaşım. bunu idrak edebilmen gerekir öncelikle ki daha sonra futbol özelinde yorum yapabilesin. üç maçta on gol atmış takımın hücum varyatalarına laf atmak hangi mantık? hadi hakikaten bireysel yetenekle gol bulsak tamam da hemen her pozisyonumuz organize atakken bunların söylenmesi garip bir durum. takım hiç olmadığı kadar organize ataklar yapıyor. takımın sahada yaptığı her şey önceden planlanmış kurgulanmış. maicon'un hücum esnasında sağ bek gibi oynayarak hem alan kapatması hem çapraz paslarla oyunsal çeşitlilik yaratması, fernando'nun stoperlerin arasında kalarak oyun kurması, rodrigues- ndiaye- belhanda üçlüsün sürekli yer değiştirerek rakip savunmaya hataya zorlaması, iki maçta ilk 60 dakika boğucu pres yapıp son maçta enerjinin daha dengeli kullanılması. bunların hepsi kurgulanmış ve kurgulayan da tudor. anladın mı arkadaşım?

    ve evet tudor iftiracı, yalancı. birilerini göndermek için yönetim tarafından oynatılan kukla, maşa.

    adam taraftarın istediği futbolu oynatabilmek adına bir sürü oyuncuyla yolları ayırdı olay bu. yolları ayırdığı isimlerden kimisi kendisine ihanetten takımdan yollandı kimisi yetersizlikten yollandı ama bir şekilde yeni sisteme uymayacak adamlar gönderildi. selçuk ve yasin'e alıcı çıksa onları da saniye düşünmeden yollayacak da alıcı çıkmıyor bu kalitesizlere. ya adam kimselerin gönderemediği sabri'yi gönderdi tek kalemde. her sezon temiz 15 gol yedirten semih kaya denen yabancı düşmanını gönderdi. gönderdi oğlu gönderdi ve iyi ki de gönderdi. eski oyuncularla bu baskılı futbol oynanmazdı.

    ilginçtir kendisine galatasaray tarihinde hiçbir hocaya yapılmayan saygısızlıklar, yalanlar, iftiralar, kuyu kazmalar yapılmasına rağmen o da galatasaray tarihinin en özel futbollarından birini oynatıyor, oynatmaya devam ediyor. ve bir kez de şikayet edip mıy mıy mıy konuşmuyor. hakikaten çok büyük bir kişilikmiş igor tudor. teknik direktörlüğünün de yanında çok klas adammış. helal olsun.
  • 3548
    geçen sezon takımı şampiyonluk yarışından koparması bir yana, galatasaray tarihindeki en büyük skandallardan birinin mimarıdır. galatasaray ile sezona başlaması rezillik olduğundan kendisine rağmen şampiyon olmaya çalışacağız.

    nasıl ki ben real madrid'in başına geçip, antepspor'un başındaki ancelotti'yi her gün yenebileceğim halde ancelotti'den iyi hoca olmuyorsam aldığı üç galibiyet, hatta hamza'nın şampiyonluk gördüğü, bülent uygun'un potaya girdiği ligde alacağı şampiyonluk bu adamı iyi hoca yapmayacak. kötüsü, bu kadronun şampiyon olamaması için ortaya çıkabilecek birkaç faktörü yaratabilecek sayılı adamlardan biri de igor tudor. somutlaştırsak, bu adamın yarın gomis'i kıskanıp kavga etmeyeceğinin, belhanda'yı kendisinin kuyusunu kazmakla itham etmeyeceğinin, ilk mağlubiyette oyuncu suçlayıp 3'lü defansa dönmeyeceğinin vs. garantisi yok.

    ne ara aslan yürekli oldu, onu da anlamadım. benim bildiğim aslan yürekli kişiler birilerine iftira atmaz, kimseyi kıskanmaz.
  • 3550
    25 ağustos 2017 galatasaray sivasspor maçı basın toplantısında aykut kocaman ile ilgili tuzak soruya muhteşem bir adamlık örneği ile cevap vermiştir. beyaz tv muhabiri de güzel döt olmuştur. soru şu şekildeydi; östersund maçından sonra basın mensuplarının karşısına çıkıp soruları cevapladınız ben bunun için size teşekkür ederim çünkü diğer hocalar da bunu pek göremiyoruz. tudor da dedi ki: şimdi muhtemelen basın mensupları fenerin hocasını öldürüyordur ama geçen sene konya'dayken övüyordunuz. hoca çok iyi bir hocaydı hala da öyle aynı adam. benim beğendiğim bir hoca. siz herşeyi sonuç odaklı düşünüyorsunuz ben öyle bakmıyorum olaylara. benim de hikayem çok basit, geçen sene de aynı adamdım yine aynı adamım sadece 10 oyuncum değişti.

    edit: when you lose, you are a shit coach... asdlkjaslkdjakdjask adamsın tudor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın