resim
Hasan Gökhan Şaş
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:-
Yaş:47
Uyruk:Türkiye
  • 2476
    ankaragücü'nde patlama yaptığı sezon hangi "büyük" takımda oynayacağına dair papatya falları bakılan abimiz. galatasaray'ı tercih etmesinin bedelini de uyduruk bir kupa maçı sonrası verdiği örnekte grip ilacından dolayı bazı değerler farklı olmasına rağmen zorla ceza verdirilmesiyle ödemiştir. eski açık sarı desene belgeselinin bir yerinde "herkes iyiydi, biz de iyi oynayınca yıldız olup çıktık" demiştir. kariyerinin en net tasviri de o cümledir. kariyer olarak zirvede olduğu birinci fatih terim döneminde emre-okan-suat-hagi'li orta sahada ona uygun bir rol yoktu. lucescu'nun gelişiyle kanatta rüştünü ispatlama başladı. özellikle kadronun da değişip galatasaray'ın o dört sezondaki düzenini bıraktığı 2001-2002 sezonunda iyice ön plana çıktı. üzerine 2002 dünya kupasında da kaldığı yerden devam edince hakikaten dünya starı mertebesine yükseldi. ancak tarihte ilk defa yaşanan bir temponun yorgunluğu ikinci fatih terim döneminde onu çok zorladı. zaten ilk döneminde de fatih terim'in sık sık uyardığı ya da kesik attığı bir oyuncuydu, topla oynamayı fazla sevmesinden dolayı. 2003 yazında hala piyasası varken avrupa'da hangi takıma imza atacağı tartışılırken yönetim kurulu toplantısına girip boş mukaveleye imza atıp çıkmıştır. 2005-2006 şampiyonluğunda hem saha içi hem saha dışında, 2007-2008 şampiyonluğunda ise saha dışında çok büyük katkı vermiştir. ne yazık ki futbol kariyeri kulübede kafası göbeğinin üzerine düşüp uyuyakalan bir abi olarak, efsanevi(!) hamburg maçında bir yıllık diz sakatlığından sonra sahaya atılıp kapalının önünden fezaya yolladığı iki orta ve bir deplasman karşılamasında taraftarın üzerine attığı laptop ile bitmiştir. üçüncü ve dördüncü fatih terim dönemlerinde teknik ekipte yer almıştır. iki dönem arasında atıldığı yorumculuk kariyeri ise "topu elle kaleye götürseler üç kere götüremezler" dediği izlanda'nın milli takıma 3 tane yuvarladığı 9 eylül 2014 izlanda türkiye maçı sonrası apar topar bitmiştir...

    bugün gülerek anılan "oğlum hasan, sakatmışssın" anektodu ise galatasaray kariyerinin bir başka özetidir. adana'da doğmuş, büyümüş ve oralarda kalmış bir insandır. dünya starı olabilecekken bir ya da iki adım daha atamamıştır kendini geliştirecek enstrümanları ya da şansı bulamadığı için. avrupa futbol tarihine geçebilecek bir kanat oyuncusu da olabilirdi, o "hasan şaş'ım hasan şaş'ım fenere girsin başın" tezahüratı ve her derbide çıkardığı olaylar ile anılmayı becerebildi malesef...
  • 2477
    2020-21 sezonunda fatih hocanın olmadığı zamanlarda gözlerimin kulübede aradığı efsanemiz.

    o oralarda olsaydı mutlaka bir etkisi olurdu.
    10 nisan 2021 galatasaray fatih karagümrük maçında ve 31. hafta hatayspor deplasmanında kulübede teknik sorumlu olarak oturan levent şahin'in takımımıza ne katkısı oldu?
    hangi pozisyona ya da hakem kararına tepki verdi?
  • 2479
    sen gittin ruh gitti, sen gittin hırs gitti, sen gittin biz bittik. keramet hasan şaş'tamıydı bilemiyorum ama gittiğinden beri gün yüzü göremez olduk. saha kenarında ümit davalasından, levent şahine herkes ruhsuz hocanın enerjisi yetmiyor. neden gitti biri beni yeşillendirirse ayrıca sevinirim.

    şu an teknik ekipte olsaydı durum çok daha lehimize olurdu. seviliyorsun hasan şaş'ım.

    video edit: https://youtu.be/67tlYDUlD1U
  • 2482
    fatih terim cezalıyken kendisi de kulübede olamazdı çünkü genelde hemen peşinden o da ceza alırdı.

    eksikliğinin hissedilmesini; işler kötü giderken mevcut yapıda herkesin, kondisyoner, scout şefi, fizyoterapist, oyuncu, teknik adam, başkan, yönetime kadar linç yemesine ve yine bu dönemde eskilere (ünal aysal, melo, fernando, sneijder, burak vs) hasret duygusunun kabarmasına bağlıyorum.

    yoksa; nornal şartlarda hasan şaş'ın, teknik adam veya yardımcı antrenör olarak başka bir takımda başarılı olabileceğine kimse inanmıyordur. onun da böyle bir kariyer hedefi yok gibi.
  • 2483
    yakın bir arkadaşımdan 2002 dünya kupasının, o dönem trt ve diğer kanallarda yayınlanan geniş özetlerine ulaştım. burada sizlerle paylaşmayı çok isterdim, ancak telif olaylarından ötürü paylaşamıyorum. ayrıca internete yüklü de değil zaten, flaş bellekle temin ettim.

    gerçekten bir türk futbolcunun zirveye çıktığı dönem, kendisinin japonya-güney kore ortaklığında düzenlenen dünya kupasındaki performansı. konuyla alakasız, ancak söylemekte fayda görüyorum, yıldıray da müthiş bir turnuva geçirmiş 2002 dünya kupasında. hasan'a dönersek, inanılmaz bir performans, inanılmaz bir sansasyon, hani şimdi 19 sene öncesinin durumu anlatılınca pek bir esprisi kalmıyor gibi gözüküyor, ancak olay öyle değil. yaşı 30, hatta 35'in üzeri yazarlarmız hatırlarsa, o dönem liverpool ve arsenal başta olmak üzere çok ciddi takımlardan, çift haneli milyon dolarlık (o dönem euro yerine dolar revaçta) teklifler konuşuluyordu. kendisinin de çok sonradan bu konuda pişmanlık temalı bir açıklaması vardı diye hatırlıyorum.

    galatasaraylılığından şüphe duymayacağım birkaç insandan birisidir hasan. ancak bu kadarı da iyi değil yahu, keşke biraz profesyonelce davranıp avrupa şansını deneseymiş. hem galatasaray'a, bir de o kısır dönemde ciddi bir bonservis getirisi kazandıracaktı, hem kendi adına oyununu ve ismini yükseltme şansını yakalayacaktı, hem de 2005'e kadar sönük geçen performans yerine, gözden uzakta, müthiş yeteneğini ciddi bir avrupa mentalitesi ile harmanlayıp, gerçekten uluslararası bir oyuncu olma şansını yakalayacaktı.

    kaldı da ne oldu, ne hasan, eski hasan olarak kalabildi, ne galatasaray ciddi bir gelir elde edebildi. ne de o günden sonra 2005-2006'daki efsanevi tek senelik sonat harici kayda değer bir şey yapabildi.

    kendisinin futbolun teknik ve taktik yönünü olmasa da, şu aralar ele ayağa düşen "ruh" kavramını çok iyi bildiğini ve dahi bunu yaşayan isimlerden birisi olduğunu düşünüyorum. biraz kafayı işin teknik detaylarına verse ve biraz daha soğukkanlı ve profesyonel davranabilse kesinlikle büyük bir saha kenarı figürü olabilirdi. yoksa izlanda maçı ile alakalı talihsiz yorumu, teknik direktörlük macerasına atılmaya cesaret gösterememesi falan kendisi adına hep eksi yazanlar.

    senin de bayramın mübarek olsun hasan şaş'ım.
  • 2484
    hayvanlar gibi ders calismam gereken bir donemdeyim. yetismesi gereken tez, yazilmasi gereken kitap bolumleri, gecilmesi gereken yeterlilik sinavlari vs.

    ama ne yazikki sali gununden beri iptal oldum, tabiki galatasaray sayesinde. bu galatasaraylilik allah vergisi mi, ceza mi, ödül mü, hastalik mi bilmiyorum ama cok degisik bir sey...

    her 14 mayista yaptigim gibi actim youtube'u, 2005 2006 sezonunun genelini, sonra nesiktas macindaki geri donusu, fener denizli macini, galatasarayin kayseri maci sirasinda gol haberi gelmesiyle kendini kaybeden oyuncularimizi, tribunleri, yoneticileri izledim. macin bitiminden sonra beklenen ölümden beter 16 dakikayi yuzumde koca bir gulucukle izlerken, neden bilmiyorum ama hala bir yandan karnimda agri oluyor. sanki bu izleyisimde bir sey olacakmis da kupayi biz alamayacakmisiz gibi garip bir his oluyor, sonucunu bilsem de engelleyemiyorum hala ayni heyecan cok garip...

    hasan sas'in macin bitimiyle yuruyen galatasaraya donmesi, kucaginda evladiyla saga sola kosusturmasi, herseyi birakip sahada tek basina ciplak vaziyette volta atmasi, hungur hungur aglamasi...

    hasan sas'in gercekten galatasaraylilik anlaminda bizden farki oldugunu dusunmuyorum, onun kayseri maci sonrasi goruntulerini her izledigimde bizleri izler gibi oluyorum. ne yurekten bir galatsarayliliktir o. nasil bir duygusal dolmusluk...

    cok sukur o gun sampiyonlugu kazandik, bana da omrum elverdigi surece izleyecegim muhtesem bir 14 mayis ritueli kaldi.

    yalniz 14 mayisin her yildonumunde en cok kizdigim kisinin de adini anmadan edemeyecegim. 90li yillarda cocuk olmus her galatasarayli cocugun tartismasiz idolu olan hakan sukur, senin alacagin olsun. olmadik insanlarla icice olup, olmadik seyler yapip, hala da bu terorist grubun icinde yer alman, bu kadar insanin cocuklugunu calman, bizlere bu kotu duygulari yasatman... alacagin olsun.
  • 2485
    galatasaray futbol takımı antrenorlugunden neden kim tarafından azledildigi muallak olan kişi.
    çıkıp da birisi açıklamıyor nedenini.
    geçiş sürecinde en iyi aday kendisi mi? hayir. zira kendisinde teknik direktörlük meziyetleri yok.
    geçiş sürecinde verin takımı cevat güler'e. terim gelirse de başkası gelirse de takimda kalsın. zira mevcutlardan daha iyidir.
  • 2486
    galatasaray'da 11 numara denince aklıma gelen futbolcu. hasan şaş kadar yetenekli futbolcular kolay kolay yetişmiyor. hasan'ı hasan yapan özelliği yeteneği kadar hırsıydı. ancak bu hırsı kontrolden çıkınca hem kendine hem de takıma zarar veriyordu. doğru yönlendirmelerle çok farklı bir kariyere sahip olabilirdi. yine de ben hasan'ı milan'a, real madrid'e, brezilya'ya attığı gollerle hatırlıyorum. 2002 dünya kupası'ndaki performansı bence bir türk futbolcunun çıktığı en yüksek performanstır. ayrıca 2006 yılındaki şampiyonluktaki payı ve göz yaşları içinde beklediği anlar unutulmaz. gerçekten bir efsanedir. keşke öfke sorununu halledebilse ve galatasaray'a fayda vermeye devam etse.
  • 2487
    2008-2009 yılında ıslıklanması tipik bir vefasızlık örneğidir. üzgünüm ama, insanların veya insanımızın büyük bir çoğunluğu kötü günlerde kelle avcılığı, iyi günlerde de vefa ayağına popülistlik yapıyor. 2000-2001'deki ankaragücü maçındaki isyanı, 2002 sonrası boş mukaveleye imza atması, o formayla profesyonel biri gibi davranamaması ve bizden biri olması daha çok takdiri hak ediyor.

    ben senden çok razıyım be usta, seni seviyorum. umarım galatasaray'da en faydalı olacağın rolü bir gün buluruz.
  • 2488
    kendisinin hareketlerini, küfürlü videolarını, antipatik, kavgacı duruşunu tasvip etmeyen galatasaray taraftarlarından biriyimdir. bence galatasaray elit bir takımdır ve bu tarz hareketler galatasaray'ı temsil edecek pozisyondaki insanlara yakışmaz.

    ama çok ilginçtir ki kendisi azledildiğinden beri futbolda tek bir başarı gelmedi. sanırım ahı tuttu. kendisinin görevine neden son verildiği hiç açıklanmadı. bu da benim tespitim olarak burada dursun.
  • 2494
    hatırlayanlar hak verecektir. perez, florquin, mondragon'lu aria reklamlı forma giydiğimiz sezonda takımın hagisidir hasan şaş. sıkışan topu hasan'a atar o da önünde hangi bek olursa olsun farketmez yatırır kaldırır,şekilden şekile sokardı. bazen o işi abarttığı, bize kriz geçirttiği de olmuştue ancak özellikle o sezon çok büyük oynamıştı hem ligde hem şampiyonlar liginde. aynı zamanda hayatımda posterini astığım tek futbolcudur kendisi. hırsıyla, kolyesiyle, keliyle, kramponundaki beyaz şeritle, galatasaraylılığıyla yeri bende ayrıdır.

    doğum günün kutlu olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın