• 29
    3 aralık 2023 manchester city tottenham maçında öyle bir pozisyon yaşandı ki, son haftalarda şampiyonlar ligindeki hakemleri, ligimizdeki hakemleri falan da düşününce; cidden bu kurum tüm dünyada sorun dedirtti bana. keşke şöyle uzaylılar falan istila etse de el atsa şu hakemlik işine.
    edit. ilgili pozisyon:
    https://twitter.com/...s_qczmQJIWQ&s=19
  • 32
    (bkz: ankaragücü başkanının halil umut meler'e yumruk atması)

    türkiye'de neden askeri gizlilikte bir yapı ile yürütüldüğünü anlamıyorum.
    yayınla tüm var kayıtlarını, hatta maç sonrası çıkart televizyona anlatsın tüm kararlarını, gerekirse hatalıyım yanlış karar verdim desin bitsin.

    futbolcu çıkıyor, teknik direktör çıkıyor, yöneticiler çıkıp etrafa tükürük saçarak açıklamalar yapıyor da, hakemler neden kapalı kutu kardeşim.

    türk halkı duygusaldır, bir hakem çıksa hata yapmışım dese kim bir şey diyebilir? hepimiz insansınız hata yaparız der geçeriz. ama bizde öyle bir hale sokuluyor ki hakemler, herkeste gizli ajanda ile ligi dizayn eden karanlık eller olduğu kanısı var ve bu sebeple günah keçisi hep hakemler deniliyor.
  • 31
    hakemler her zaman art niyetliydi. sadece var sistemi geldi, maskeleri düştü. gör(e)memişler, hata yapıyorlarmış değil görmezden geliyorlarmış, kötü niyetlilermiş. üstüne bahis denilen şey futbolun içine etti. bir maçın kaderine etki etmek mi istiyorsunuz. elinizde hakemden daha iyi bir seçenek yok. uefa, tff ve ali koç iyi bilir bu işleri.

    iyi futbolcu var olabilmek için sürekli teste maruz bırakılır. istediğiniz kadar torpille gelin, iyi futbolcu değilseniz muhakkak bir yerde patlarsınız. ama hakemlerin böyle olduğunu düşünmüyorum. dünyanın her yerinde böyle. torpille geliyorlar, torpille yükseliyorlar ve kirli sisteme uyum sağlamışlarsa kötü olsalar bile bırakmıyorlar. klasman da düşmüyorlar. hayır işin kötüsü diğer sporlarda da böyle. nba'da bile tarihte görülmediği kadar skandal maç yönetimi oluyor. bu işin boku çıktı.
  • 1
    son zamanlarda tartışmalarda duyulan kelimedir. genelde sarı kart isteyene sarı kart verilen pozisyonlarda duyarız "bu mudur hakemlik?" diye. bazen de ülke hakemleri tartışılırken duyarız ingiliz hakemliği, italyan hakemliği, ada hakemliği akdeniz hakemliği diye. bir el de ben atayım şu tartışmaya dedim içimdeki polemik gsuserin kıpraşmasıyla.
    ingiliz hakemliği: işleri kolay hakemlerin durumudur. galip takım oyuncuları bizim anadolu takımları gibi zırt pırt kendilerini yere bırakıp zamandan çalmazlar, hayvani faul yapmazlar, yapmadıklarından oyun kesilmez, kesilmediğinden de "ingiliz hakemliğinde yumuşak faulleri çalmıyorlar" düşüncesi eski hakemlerimizde sıkça görülmektedir. oysa o ligteki oyuncular sakatlamaya yönelik hareket yapmıyorlar. sertliklerin %90'ı pozisyon icabı sertlikler ve sakatlamaya yönelik değiller. dolayısıyla hakemler şerbet gibi maç yönetiyorlar. ingiltere liginde bir ismail güldüren kaç maçı tamamlayabilirdi sorarım o futbol düşmanı zihniyete. bakalım lugano italya'ya gidecek acaba kaç maçı tamamlayabilecek? acaba türkiye ligindeki yaptığı faulleri orada yapabilecek mi? bu hakemlik müessesesinde seyircilere saygı olduğundan maçlar adil bir şekilde uzatılır. ne kadar durduysa o kadar uzatılır. ilk yarılara klasik 1 dakikadan ziyade 2-3 dakika veren hakemler görülmektedir. oysa bizim hakemliğimizde korner atışlarında futbolculara nasihat vermek sadece 2-3 dakika sürüyor. ingiliz hakemliğini algılayamamış eski hakem furyasının eksik yorumlama kabiliyetleri neticesinde son zamanlarda gördüğümüz faullerde "devam" kararı sıkça görülmektedir. sanki ingiltere'de de faul oluyor da devam ettiriyorlarmış gibi. oyuncuğunun bacağı kopmadan faul vermiyorlar. hesapta oyunun hızını kesmeyecekler. oyunun hızını kesmemek mi istiyorsunuz? o zaman top duracak diye kalecenin cezasahasında kullanığı ofsayttan doğan endirekt serbest vuruşu tekrarlattırmayın. oyunun hızını kesmemek mi istiyorsunuz? o zaman vakit geçiren kaleciye sarı kartı vermek için 90. dakikayı beklemeyin. oyunun hızını kesmemek mi istiyorsunuz? o zaman kornerlerde zırt pırt oyunculara nasihat etmeyin. faul varsa penaltıyı verin, yoksa çok konuşmayın. oyunun hızını kesmemek mi istiyorsunuz? düşen oyuncunun durumu acil değilse koyun sedyeye çıkarın dışarı. bin saat onun saha içindeki tedavisinden sonra onun sedyenin yanında sekerek çıkmasını görmekten bıktık. büyük takımlar tek farklı skorla galipken buna galatasaray da dahil, eyyamdan 3 dakika uzatmayın. kimse aptal değil.
  • 33
    dünya üzerinde etnisite ya da branş fark etmeksizin en kötü icra edilen meslek. sadece siyasetçilerle yarışabilirler fakat o da meslek sayılmaz.

    premier lig'de futbol yöneten ingiliz hakem de kötü nba'de basketbol yöneten amerikan da. bu meslek kolunun işleyişine dair geniş çaplı büyük revizyonlar gerekli çünkü milyarlarca euroluk harcamaların döndüğü spor endüstrisinde bu arkadaşların basiretsizlikleri yüzünden gezegenin her yerinde sürekli birilerinin hakkı yeniyor.
  • 6
    hakemliğin bizim gördüğümüz kısmı dışında, amatör küme maçlarında yapılanı vardır ki, asıl zor olanı odur. süper ligde, profesyonel takımların maçlarını, sahada binlerin, televizyonda milyonların önünde yönetmek nispeten kolaydır. en fazla ana avrat küfür yer hakem... ama amatör küme maçlarında görevlendirilen hakemlerin işi öyle mi? profesyonel liglerde döndüğü iddia edilen şike olayları, amatör liglerde daha aleni ve daha zorlayıcıdır. tehdit edilen hakemler mi ararsınız, dayak yiyen hakemler mi ararsınız... maç esnasındaki olaylar bile hayati tehlike oluşturur. verilen ve verilmeyen kararlar hiçbir zaman beğenilmez. maçlarda kavga çıkma olasılığı çok yüksektir. bir de üstüne üstlük, üç kuruş para verirler. hakikaten yapılacak iş değildir hakemlik...
App Store'dan indirin Google Play'den alın