severek okuduğum bir yazar.
maaşlar düşmeli konusunda haklı olsa da bence bu konu üzerinden başlayan tartışma yine bağlamından çıkmış.
bankalar birliği anlaşması, bitmek bilmeyen ffp cezalarımızdan sonra asgari takip seviyesindeki bir taraftar zaten maaşların düşmesine yanlış demez. ama ben yanlış hatırlamıyorsam; gurrpegi ekseninde dönen tartışmalar gedson transferi sonrasında burak elmas yönetiminin doğru yolda olduğunu söylemesi ile başladı.
şimdi burada taca çıkan iki durum var. bizim mali durumumuz bundan 5 ay önce de farklı değildi ve aynı mevkideki potansiyeli gedson'dan düşük olan birkaç oyuncuya gedson'a istenen çok daha fazla bonservis gömdük. iki, pek çok farklı kaynaktan gedson transferini bitirememizin nedeninin nakit bulunamaması olduğu yazıldı. hal böyleyken, daha 1 hafta önce yönetimden gedson bitti haberleri trabzon maçı öncesi de sızdırılmışken "amaç galatasarayımızın geleceği" anlatımı biraz eğreti duruyor.
öte yandan, bu finansal başarı anlatısının bu kadar her şeyden bağımsız ve önemli tek parametre olarak bu kadar sık dillendirilmesi hem başka şeylerin kapısını açacak hem de konjonktürel gerçeklerin karşısında acı verici şekilde yıkılacak. burak elmas ikide bir campos ile kerem'i marcao'yu satacağız haberleri pompalatıyor ya da maaş seviyemize şu seviyeye düşüreceğiz. ee? bunu bir hedef alıp bunun üzerinden taraftar polyannalığa kapılacaksa biz bu kulübü hemen bugün kapayalım. bugün ben galatasaraya başkan olsam, maaş yükünü 30 milyon euro'ya değil 5 milyon euroya da düşürürüm. bunu yapmak bir icraat değil. feg, babel seneye bitiyor zaten. biz düşük maaşla şampiyon olabilecek miyiz, b.elmas'ın ikna etmesi gereken yer bu. buna dair de hiçbir şey duymuyoruz. hoş, duysak bile eski yalanlarından sonra kredibilitesi yok.
bu sözlükte galatasarayı investing.com aracılığı ile takip eden kişi sayısının 2den fazla olduğunu düşünmüyorum. onlara da allah akıl fikir versin.
*galatasaray taraftarı zaten fenerbahçe taraftarı gibi vefalı vs değil, kafaya oynamadığımız sezonlarda 2000 kişiyiz stadta. biz borcu eritelim, 3 sezon daha böyle devam edelim saha içinde galatasarayın adını hatırlayan kalmaz. hani aman kulüpleri şirketler alir diye bir korku senaryosu satılıyor ya - hoş bu borçla, bu gelirler ile kim satın alacak sorusunun cevabını verebilen de yok- galatasaray sportif açıdan birkaç böyle sene daha geçirsin 'keşke satılsaydık' fikrine dönmeyen kalmaz.
özetle; kimsenin galatasaray'da maaşlar düsmesin kafasında olduğunu sanmıyorum. ama, galatasarayın sorunlarını çözeceğiz diye 1001 vaatle gelip 5 ayın sonunda elimizde bu kişilerden kalan sadece küçüleceğiz sözüyse, oturup düşünmekte fayda var. durum tespitini sözlükte biz de yapıyoruz, bizim yaptığımızı yapip bir de avukatları olmamızı beklemesinler bir zahmet. galatasaray yarışmak zorunda. bu bir tercih, lüks vs değil. bu geçmişinin getirdiği bir zorunluluk. her sene bir tane çıkan istisnai örneği gösterip 'abii bak konya 10 milyonluk kadro ile ne güzel oynuyor'ların reelde bir karşılığı yok. evet, galatasaray maliyetlerini minimize etmek zorunda ama taraftarı da bu söylemlerle neye ikna edildiği konusunda uyanık olmak zorunda.