henüz izlediğim ve fena bulmadığım film. epik derecede güzel sahnelerin yanı sıra futbol için oldukça zayıf kalan yönleri de var filmin.
---
spoiler ---
-bir kere kahramanımız
santi'nin ayağına top hiç mi hiç yakışmıyor. topla buluşunca 5-6 kişiyi birden geçiyor ama sanki şut öncesi dağlara taşlara vuracakmış gibi pozisyon alıyor. haliyle o çalım tekniğine insanın inanası gelmiyor.
-filmin antrenman ve tribün görüntüleri çok güzel. hele ki antrenörün santi'ye "top her zaman daha hızlıdır" felsefesini anlattığı sahne çok iyi olmuş. maçın bazı sahneleri ise yine inandırıcılıktan uzak. kalecilerin topa atlayış şekilleri falan hiç güzel oynanmamış.
-filmde zidane, beckham, raul barda; gerrard, baros, biscan, shearer maç sırasında kendini gösteriyor. büyük oyuncuların oynaması filme ekstra bir hava katmış.
-ve
gavin harris. adamım. düzensiz bir hayatı olan, sırf bu yüzden belli dönemlerde takımdaki değerini kaybeden ama her daim santi'nin götünü kurtaran ve takıma girmesini sağlayan, bununla yetinmeyip bizim santi'yi asıl eğlence burada diye 4 kızın arasına atacak kadar "wing man" bir eleman. filmin başından sonuna kadar en taşaklı adam açık ara kendisi.
-filmin duygusal sahneleri de var ve bazıları bana göre çok yapmacık olmuş. mesela sant'ın gol sevinçleri çok abartılı ve bu bile adamın futbola ne kadar yakışmadığını gösteriyor.
---
spoiler ---
özetle güzel, çerezlik bir film. diğer futbol konulu filmlerle kıyaslarsak
the damned united >
green street hooligans >
goal. ama bu durum filmin kötü olduğunu göstermiyor çünkü diğer ikisi zaten futbol adına yapılmış en güzel filmler. goal ise idare eder durumda.
bir de amerikalılara bir çift lafım var.
soccer ne lan amıklar? soccer ne? futbol lan o. f-u-t-b-o-l. soccer'ınız batsın.