• 6
    23 temalı entry'm (bkz: #2867614) ve ardından 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçından çıkan güzel sonuç sebebiyle şahsıma "noblesse-23" yazılı forma göndermiş yazar.

    kendisine buradan sizlerin huzurunda bir kez daha çok çok teşekkür ederim.

    galatasaray armasını barındıran her forma güzeldir ama bu forma anısı sebebiyle benim için hep farklı olacak. bir nevi bu güzel entry'nin (bkz: #2867614) ölümsüzleştirilmesi gibi düşünüyorum. ömrüm boyunca saklayacağım.

    tekrardan kendisine şükranlarımı sunuyorum. iyi ki bu sözlük var, iyi ki galatasaray var.
  • 12
    sadece opet'e işeyen adam. aynı zamanda opet'te sadece işeyen adam. *

    bu prensibe o kadar bağlı ki yakıtı, market alışverişini yaptığı istasyonun tuvaletini asla kullanmıyor. şartlar ne olursa olsun opet'i bulana kadar tutuyor kendini. opet'e gelince de kimseye selam vermeden tuvalete girip çıkıyor, dediğim gibi acından ölse de benzini bitse de yola devam ediyor. fenerbahçe sermayesini bu kadar net protesto eden galatasaraylı görmedim.

    velhasıl sözlüğe bir daha gelirse alacağı nick şimdiden belli.
    (bkz: opet'e işeyen adam)
  • 20
    geçenlerde bir şey okumuştum nerede unuttum. teknik adam eleştirmeden önce bu teknik adam bu hamle ile ne yapmak istedi, ne istedi olmadı/oldu diye düşünün, anlamaya çalışın diye.

    kendisinin genel girdilerini okurken bu bakış açısını görüyorum. fatih hoca zamanı da böyleydi torrent hoca zamanı da böyle. benim futbol bilgim kısıtlı, artırmaya zamanım da yok pek. o yüzden daha düz bakışım var, ben daha işin ekonomik kısımlarına bakan tayfadayım.

    o yüzden kendisi gibi yazarlar önemli. ajandası yok, yarın x hoca gelse ona da aynı şekilde bakacak.
    klasik goygoy olacak ama yazadursun.*
  • 15
    çok güzel bir girdi girmiş. (bkz: #3278009)
    ama benim için girdinin önemli yerleri işte o oyunu oynamak için istenilen futbolcular.
    öyle bir oyun ki oynamak için belli seviyede futbolcular lazım; peki yedeklerini ve yerli kuralını nasıl yapacağız? yani boey gidip yedlin gelince oyun olmuyorsa ya da çok net 6 olmadığı için oyun olmuyorsa bu oyuncular sakatlanınca/cezalı olunca nasıl olacak? yedekleri de benzer kalitede/türk olacaksa kaç para gerekecek?

    yoksa dedikleri zaten doğru, hocanın yapmak istediğini anlıyoruz ama akıllardaki soru "maddi gücümüz ve yabancı sınırı bunu oynamamıza izin verecek mi?".

    gene de süper girdi.
  • 19
    genel olarak yorulduğunu düşünen yazar.

    ne zaman böyle oldu bu iş, ne zaman taraftarlık böyle bir şeye evrildi tam hatırlamıyorum da.

    önceden maçı izler, kendi içimizde konuşur dağılırdık. transfer, kim geliyormuş kim gidiyormuş biraz bakınır gelirse sevinir gelmezse üzülürdük.

    benim için artık bundan çok daha öte bir hale büründü çok daha öte bir duruma geçti.

    kulübün mali raporlarını falan isteyip inceleyecek seviyeye geldi, denetim raporlarına falan bakıyorum, transferse çok çeşitli yerlerden çeşitli durumlar kovalıyorum, oyuncunun analizine bakıyorum, taktiksel sisteme uygunluğunu inceliyorum vs. maçlar zaten artık tamamen analiz için izliyormuşum gibi geliyor.

    şarteli de yok ki kapatıp eski hale döneyim.

    ama aynı anda hem muhasebesi hem lobicisi hem scout’u hem analizcisi hem rakip analizcisi hem iletişimcisi hem yöneticisi hem osu busu gibi her şeyini en ince ayrıntısına kadar öğrenmekten, duymaktan, paylaşmaktan - paylaşmamaktan vallahi yorulduğumu hissediyorum.

    belki de kulübün içinde bizim kadar dert eden yoktur, bilmiyorum. çoğu üyenin bile ben gibi ya da benim gibi dert edinen taraftar gibi taktığını da sanmıyorum aslında.

    bugün bir ara kaideyi taciz eden istisna ile konuştuk telefonda. kapattık geri yerime geçtim oturdum sözlüğe baktım 40 tartışma, hepsi ayrı ayrı konularda, hepsine söyleyecek bir şeyim var eğrisi ile doğrusu ile. neyse dedim twitter’a döndüm, orası zaten ayrı bir lağım biliyorsunuz işte.

    o anda yorulduğumu fark ettim. böyle bi baktım, kafamın içinde bitmişim. iş desen pazarları izinliyim, yıllık izinlerim vs. var bir şekilde o “unplug” hale geçip, fişi çekip durabiliyorum düşünmeden.

    bu öyle de değil, duramıyorum da. pazar oluyor sürekli galatasaray, yıllık iznimi yazın kullanırım genelde transferin en hareketli günleri sabahları mesaiye başlar gibi başlayıp akşama kadar takip ettiğimi bilirim.

    o yüzden biraz bu ortamlardan uzaklaşmak, biraz “fişi çekmek”, biraz düşünmemek iyi gelecek gibi.

    ben kendimi durduramaz, yazarım da. yazmamak için de sözlüğün tatil özelliğini kullanacağım, en kısa süreden başlatarak bakalım iyi mi gelecek kötü mü gelecek görelim.

    ama biraz dinlenmek iyi gelir ya, gelir değil mi lan sözlük? ya gelmezse? ya böyle böyle koparsam? kopmam dimi? kopmam herhalde, bilmiyorum.

    herkes kendisine dikkat etsin, girer okurum yazdıklarınızı ama bir süre yazmayayım bakalım, dinleneyim nasıl olacak görelim.

    sevgilerle.
  • 18
    (bkz: #3278009)

    öncelikle kaleme aldığı entry için gönülden teşekkür ederim. benim için aktif oyuncular içerisinde joshua kimmich, dünyanın en iyi futbolcusu. herkes genelde 10 numaralara, forvetlere hayran olur; ben de bu adama -bu tarz adamlara- hayranım. bayern münih sistemini kusursuz hale getiren en önemli yapı taşı. yazarın bahsettiği 6 numaranın dünya üzerindeki en kusursuz futbolcusu. tabii ki joshua kimmich'ten bir tane daha yok, o bayern münih ölçeğinde bir futbolcu. biz de kendi ölçeğimizde bir joshua kimmich transfer etmek zorundayız. ancak o zaman bu sistem işlemeye başlar. aksi takdirde mevcut orta sahadaki hiçbir futbolcuyla bunu başaramayız. ileride takımla uyumu oturur ve özellikle uzun paslar konusunda kendini geliştirirse belki cicaldau, yalnızca ondan ümidim var. berkan'ın bu konuda bir role bürünmesi mümkün değil, onun özellikleri bambaşka.
App Store'dan indirin Google Play'den alın