• 14527
    10 senedir takip ettiğim ve 9 yıldır yazarlık yaptığım sözlüktür. her yıl başı geldiğinde bir önceki sene 365 gün boyunca giriş yapmış olduğumu görünce çok daha iyi anlıyordum hayatımda ne kadar yer kapladığını, sessiz sakin takip ettim birçok yazarı, kendimce gösterdim taraftarlığımı ve tepkilerimi. entrylerimi hep özenle yazmaya dikkat ettim, silindikçe haksızlığa uğradığımı düşündüğümde bile anlayışla karşıladım ve moderatörler benden iyi bilir dedim. okurluğum yazarlığımın çok çok önüne geçmiş olsa da 9 yılda her biri benim için çok değerli olan 1332 sığdırmışım sözlüğe. bugünse ben sözlüğü bırakma kararı aldım, sebebiyse şu olay;

    https://gss.gs/EMX.jpeg

    belki birkaç sene önce olsa sinirlenir hakkım yendi denir biraz uğraşır rahatlardım falan ama görüyorum ki artık ben haklı falan değilim. ben bu sözlük işini öğrenememişim, sözlüğü forum gibi kullanıp -hoş hayatımda hiçbir forumda tek bir kelime yazmamışımdır- kalitesini düşürenlerden olmuşum. dikkat çekmek istediğim ve galatasaray taraftarıyım diyen herkesin üzerine düşünüp daha fazla tartışması gereken bir konuyu forum tarzıyla gündeme getirmişim, e haliyle yaptığımın forumculuk olduğunu ama bunun forumculuk olduğunu da bilmeyecek ve hala anlamayacak kadar salak olduğum için buralardan gitmekten başka çarem kalmadı. sanırım bundan sonra kavramları, şekilleri, biçimleri daha iyi öğreneceğim, ha yetmedi hala bilmiyorsun sen denirse de şekle biçime çok da takılmadan bilgiye, fikre, içeriğe önem veren, mesela çat diye çöpe atmayan, rencide edilmediğim ortamlarda yer edineceğim. en azından orada ameobi değil de x adlı meşhur yazar olsaydı o entry silinmezdi demeyeceğim yerlerde konuşacağım.

    10 yıl boyunca hemen hemen her günümde keyfimi arttırmaya katkı sağlayan tüm yazarlara teşekkür ederim, elveda galatasaray sözlük!
  • 14528
    güzel transfer duyumu geliyor, 100 milyon dolarlık sponsorluk deniliyor, hoca geri döndü, iyi kötü belli isimleri ve potansiyeli olan bir yönetim var.
    artık şöyle nick altına eleştiri döşemeyi bıraksak iyi olur diyorum. günde belki girdisiyle alakalı eleştirim olan ya da aynı düşüncede olduğum 5 kişiye mesaj atıyorum ama daha aklıma girdi altına yazmak gelmedi.
    biraz rahatlayalim, salalim kendimizi. vallaha lise ile lisesiz barıştı biz hala barışamadik :)
  • 14532
    son bir kaç yıldır takımızdaki futbolcular başta olmak üzere neredeyse aktif bütün futbolcular, takımlar, kadrolar, antrenörler ve hatta başkanlar hakkında çok aceleci ve radikal girdilerin yazıldığı sözlüğümüz. biraz gençlik ateşimizden sıyrılıp yorumlarımızı acele etmeden mi yapsak acaba sevgili sözlük? neydi o kelime “itidal”. haddim olmayarak böyle daha kaliteli bir içeriğe sahip olacağımızı düşünüyorum.
  • 14533
    bugünlerde bazı yazar arkadaşların twitter psikolojisi ile yanıp tutuştuğuna şahit oluyoruz.

    taylan bir t-shirt giymiş, gayet normal. anormaller çıkıp saçmalıyor diye ne taylan'ın desteğe ihtiyacı var ne kulübün açıklama yapmasına lüzum var. taylan zaten bu karanlığı aşmış. şu an dönen muhabbetleri umursayacağını sanmıyorum. 10 milyon takipçisi olan hesap da geri kalmış insanlarla vakit kaybetmemeli. dolayısıyla resmi hesap hemen bir açıklama, başkan derhal destek, yönetim al sana eksi şeklindeki yorumları gereksiz buluyorum. desteğe yada açıklama yapmaya ihtiyacı olan bizimkiler değil.

    ben twitter'ı instagram'ı kaldırdım, rahatladım. siz de çıkın uğraşmayın oradaki delilerle.*
  • 14536
    insanların düşüncelerine ipotek koydurmak, nefrete karşı çıkıp kendisi gibi düşünmeyenleri kendi perspektiflerinden yargılayıp kalıplara sokarak aforoz eden yazarlara sahip sözlük. subjektif değerlerin neler olduğunun kararını kim veriyor? lbgt meselesinde herkesin aynı şekilde düşünmesini gerektirecek dünya çapında kabul görmüş bir norm mu vardır? ya da herkes, tüm insanların bu konuda üzerinde anlaştığı ortak bir ahlaki ilkeye mi sahip? 21. yüzyıl dünyasında post modernizmden bahsedip insanların hangi konuda hangi görüşe sahip olacağına dair norm koymak kimsenin tekelinde değildir. bu tarz ifadelerle insanlara zorbalık dayatılmasına da ben karşıyım. kimsenin kendi subjektif görüşüne saygı duymak dışında bir tepki vermem ama bunun başkalarına dayatılması da benim subjektif etik kriterlerimin dışında kalıyor. insanların tektipleştirilmesine ve zorla herkesin aynı değerleri benimsetilmesine karşıyım. tercihlere saygılıyım, ama kimse bana bunların mutlak değişmez gerçeklikler olduğunu dayatamaz. nefrete karşı çıkıp karşı görüşten insanlara her türlü hakareti etme hakkını da yine ben kendi subjektif ahlak görüşüme göre yanlış buluyorum. ve görüyorum ki sözlüğümüzde bu yönde bir temayül var.
  • 14538
    genel bir yanlış anlaşılmaya sahip yazarlara sahip sözlüğümüz;
    -lgbti olan ya da bu kişilere destek verenler heteroseksüel yaşamı iğrenç diye nitelendirmez
    -gene bu kişiler heteroseksüeller sokakta el ele yürümesin, evlenmesin, memur olamasin, is yerinde ayrimciliga ugrasin demez
    -gene aynı kişiler heteroseksüeller anormaldir, hastaliklidir demez.
    bir de şöyle komik bir durum var;
    bir tarafta emre bol, turgay demir.
    diğer tarafta orhan uluca, onur erdem, sinan yılmaz.

    neyse, bu sebepten lgbti'yi savunanları linç eden kitle ile linç edenleri linç eden kitle arasında 5 ışık yılı fark var. bunu görmek istemiyorsanız yapabilecek birşey yok.
  • 14540
    olumsuzluk ve karamsarlık propagandası yapanların hepten fazlalaştığı yer.

    en son seçimlerde daha açılmayan 7-8 sandık varken "eşref hamamcıoğlu kazandı hepimize geçmiş olsun" diyenler, kırmızı pusulanın birinci çıktığı sandıklar sayılırken "yeşiller baya fazla gibi kırmızılardan" diyenler en son radarıma girenlerdir. entry'lerini silmeye başlarlar kesin ben bu entry'i girdikten sonra.

    maç başlıklarımıza daha beşinci dakikadan itibaren "yine berbat oynuyoruz, böyle oynarsak fark yeriz" gibi entryler diziyor bu aynı tipler.

    transfer dönemlerinde zaten inanın sözlüğe girmek bile istemiyorum. ne tsunami çıkmadığı kalıyor, ne kıyamet kopmadığı. daha 10 günlük başkanın bile istifası istenmeye başlanmış başlıklara bakılırsa.

    sürekli sanki küme düşüyormuşuz gibi tripler, oyuncu yermeler, teknik direktöre burun kıvırmalar falan.

    daha neler sayarım...

    mesela şu an ekşi sözlükte galatasaray sözlük başlığına girilip son sayfasına bakıldığında bir beşiktaşlı bu sözlükte galatasaray'ı yerip belhanda geri gelmeli diye eyyam yaptığını ve favları kaptığını iddia etmiş. buradan açık çağrı yapıyorum; belhanda geri gelmeli diyen herkes araştırılmalıdır. silinen entry'leri moderatörlerin altyapısal yazılımlarla görme şansı varsa onlara da baksınlar.

    cidden yani galatasaray sözlük çok sorunlu bir yer haline geldi. hani nasıl desem kalite açısından eskiden sadece bebek, nişantaşı, caddebostan gibi semtlere hitap ediyormuş da şimdi bağcılar, esenler, zeytinburnu gibi semtleri de işin içine katmış gibi bir hali var bu sözlüğün.
  • 14541
    göreve geldiğimizde 10 günde transferleri gerçekleştireceğiz, burak elmas yönetimi, galatasaray sk twitter vb. başlıklarda okuduğumuz entrylerde görebileceğimiz üzere, ülkenin başına bela olan cehaletin, twitter'da yaşanan klavye başı pervasızlığın, yaşamda her dakika hissettiğimiz üslup bozukluğunun günden güne sirayet ettiği sözlük.

    bu sözlükte yazar olmayı, sözlükteki kaliteli entryleri okumayı, yeri geldi saygı sevgi içerisinde karşıt görüşlerle tartışmayı çok seviyorum. ama yukarıda belirttiğim durumlar günden güne beni soğutuyor sözlükten. çok üzücü gerçekten..

    biliyorum bu kontrol altına alınabilecek bir şey değil. moderasyonun da yapabileceği bir şey yok.. ama gerçekten çok zorluyor bu durum artık beni.
  • 14549
    her galatasaraylının her fikri özgürce yazabilmesi gerektiğine inandığım sözlüktür. 12 yıldır buralardayım, 12 yıldır da bunu savundum. sözlükte yazmak için iki temel şart vardır:

    1- galatasaraylı olacaksın
    2- hakaret etmeyeceksin

    bunları sağladıktan sonra istersen "emre belözoğlu bir galatasaray efsanesidir" yaz. fark etmez. karşı çıkar neden olmadığını açıklarız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın