6376
sporda ırkçılık, din, dil, etnik köken ayrımı ve 7 mart 2013 fenerbahçe ülker maccabi electra tel aviv maçı üzerine...
biz galatasarayliyiz. bizi bir araya getirip sıkı sıkıya birbirimize yapistiran cimentoyu ali sami yen bey karmıştir. kurulus maksadimiz "ingilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve türk olmayan takımları yenmektir." renklerimiz tok bir sarı ve vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızıdır.
galatasaray sozluk ise gs ve hagitakma isimli iki galatasaray aşığı tarafindan 2008 yilinda kurulmus, galatasaraya gonul verenlerin olusturdugu dev bir arsivdir. yazarlar ayni zamanda bu platformda birbiriyle bilgi paylasiminda bulunur, kimi zaman tatli, kimi zaman tatli sert tartismalara girerler. burada gozden kacmamasi gereken nokta bu paylasimlar, arsivleme ve tartismalarin odaginda "spor" unsuru bulunmasidir.
nitekim sozluge uye olunurken en elzem kosul galatasaray taraftarı olmaktir ve caylakliktan yazarliga gecis suresi bir nevi galatasarayli olup olmadiginizi sorgulama testidir. bu nedenle caylak entrylerinizde paylasmaniz istenen bilgiler "gittiginiz bir mac, aldiginiz ilk forma, vs." gibi galatasarayliliginizdan emin olmamizi saglayacak bilgilerdir.
yazi dili turkce olmakla birlikte yazar olmak icin gerekli sartlar icinde turk olmak, musluman olmak, musevi olmamak, devletci olmak, sosyalist olmamak, ülkücü olmamak, muhafazakar olmamak, ermeni olmamak, siyahi olmamak, hristiyan olmamak, ateist veyahut putperest olmamak, vs. gibi kriterler bulunmamaktadir.
bunun yaninda galatasaray sozluk bir anti fenerbahçe sozlugu degildir, fakat yazarlarin fenerbahce'nin oynadigi maclarda rakibini desteklemesi gayet anlasilir ve dogal bir yaklasimdir. buradaki destegin cikis noktasi "sportif rekabettir". bu destek turkiye icinde oynanan bir macta olacagi gibi pekala fenerbahce'nin avrupa'da oynadigi maclarda da gecerli olabilir.
sportif rekabetin yaninda son yillarda gelisen olaylarla, yani moda tabir ile 3 temmuz'dan bu yana içinde bulunulan süreçten beri galatasaray sozlukte fenerbahce dusmanliginin artmasi pek de sasilacak bir hadise degildir. mahkeme tutanaklari ile kayit altina gecen ve malum kulubun baskanini hukum giymesine sebebiyet veren konusmalarda fenerbahce'nin şike yapmak vasitasi ile turkiye ligini sampiyon olarak tamamlandigi mahkeme hukmuyle sabittir. yine ayni surecte fenerbahce baskaninin mahkeme salonlarinda bile kulubumuzun adini agzina almış olmasi, takimimizin avrupa maclarini mahkeme uyelerine izletip "şike oyle degil, boyle yapilir" demesi bu yuzyili askin rekabete nefret tohumlari ekmistir.
olaylar bununla da kalmamis, şike yapan takimlar ceza almamakla birlikte galatasaray ile sampiyonluk mucadelesi vermis ve hatta fenerbahce maşası federasyon ve yayinci kurulusun cabalari ile sampiyonluk son maca tasinmis ve bu mac rakip takimin sahasinda oynanmistir. takimimiz sampiyonlugunu ilan ettikten sonra fenerbahce seyircisi kendi stadini yakmis, devletin polisi ile arbedeye girmis, sehrin ortasinda polis otosu devirip yakmistir. yine aynı devlet kanadi tarafindan bunlari yapanlara ceza-i yaptirim uygulanmamistir.
şike ve hakem baglama olaylari sadece futbol ile sınırlı kalmamis erkek basketbol takimimiz yillar sonra gelecek sampiyonlugun bir takim hile ve hurda ile elimizden alindigi ortaya cikmistir. henuz cok yakin bir tarihte erkek basketbol takımımızın finalde karsılastığı fenerbahce basketbol takimina nasil bir hakem yonetimi sayesinde yenildigi herkesin malumudur.
en basa donersek dun aksam oynanan 7 mart 2013 fenerbahçe ülker maccabi electra tel aviv macinda cikip maccabi'yi destekleyen arkadaslarimizin bu desteklerinin arkasinda sportif rekabet ve buyuk bir miktar fenerbahçe nefreti yatmaktadir. daha bir ay kadar once elimizden hakem ile kupa alan takimi desteklemez galatasaray taraftarı!
gelelim suyun karşı tarafına. "bir türk takimi her zaman bir israil takimindan degerlidir!" demek bana gore "en iyi yahudi ölü yahudidir" demek kadar tehlikeli ve ırkçi bir yaklaşimdir ve bu tip yaklasimlarin galatasaray sözlük'te yeri yoktur. burası "dünyevi" meselelerin konusuldugu, tartisildigi bir platformdur. dunyevi olmayan her konu yazar ile inandigi tanrı, deger, kisi ya da kavram arasindadir. ayni mantik cercevesinde burada ll. abdülhamid'in, filistin hadisesinin, mavi marmaranın da isi yoktur, ilgi alanimiz disindadir.
isin icine illa bu tip değerler sokulacak, insani yardim taşıdığı öne sürülen gemiler tartisilacak ise bu konuda turkiye cumhuriyeti hukumetinin tutumunu ve israil ile olan savunma sanayi anlasmalarini da konusmak lazim gelir. bu denklemin icine fenerbahçe başkanı aziz yıldırım'ın israil ordusu ile olan silah ticaretini ve anlaşmalarini da ekleyebiliriz.
işin özü ve defalarca hatirlanmasi gereken nokta bizi burada bir araya getiren degerin galatasaray olmasi ve bu noktadan sapmamamiz gerektigidir.
ayrıca yardım gemileri üzerinden milliyetcilik, ırkçılık oynayanlara vatanseverlik ve yardim gemisi tanımlarını revize etmesi icin asagidaki videoyu izlemerini siddetle tavsiye ederim.
http://www.youtube.com/watch?v=VYMe_LIKvfI
saygilarimla.
mahsun.
biz galatasarayliyiz. bizi bir araya getirip sıkı sıkıya birbirimize yapistiran cimentoyu ali sami yen bey karmıştir. kurulus maksadimiz "ingilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve türk olmayan takımları yenmektir." renklerimiz tok bir sarı ve vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızıdır.
galatasaray sozluk ise gs ve hagitakma isimli iki galatasaray aşığı tarafindan 2008 yilinda kurulmus, galatasaraya gonul verenlerin olusturdugu dev bir arsivdir. yazarlar ayni zamanda bu platformda birbiriyle bilgi paylasiminda bulunur, kimi zaman tatli, kimi zaman tatli sert tartismalara girerler. burada gozden kacmamasi gereken nokta bu paylasimlar, arsivleme ve tartismalarin odaginda "spor" unsuru bulunmasidir.
nitekim sozluge uye olunurken en elzem kosul galatasaray taraftarı olmaktir ve caylakliktan yazarliga gecis suresi bir nevi galatasarayli olup olmadiginizi sorgulama testidir. bu nedenle caylak entrylerinizde paylasmaniz istenen bilgiler "gittiginiz bir mac, aldiginiz ilk forma, vs." gibi galatasarayliliginizdan emin olmamizi saglayacak bilgilerdir.
yazi dili turkce olmakla birlikte yazar olmak icin gerekli sartlar icinde turk olmak, musluman olmak, musevi olmamak, devletci olmak, sosyalist olmamak, ülkücü olmamak, muhafazakar olmamak, ermeni olmamak, siyahi olmamak, hristiyan olmamak, ateist veyahut putperest olmamak, vs. gibi kriterler bulunmamaktadir.
bunun yaninda galatasaray sozluk bir anti fenerbahçe sozlugu degildir, fakat yazarlarin fenerbahce'nin oynadigi maclarda rakibini desteklemesi gayet anlasilir ve dogal bir yaklasimdir. buradaki destegin cikis noktasi "sportif rekabettir". bu destek turkiye icinde oynanan bir macta olacagi gibi pekala fenerbahce'nin avrupa'da oynadigi maclarda da gecerli olabilir.
sportif rekabetin yaninda son yillarda gelisen olaylarla, yani moda tabir ile 3 temmuz'dan bu yana içinde bulunulan süreçten beri galatasaray sozlukte fenerbahce dusmanliginin artmasi pek de sasilacak bir hadise degildir. mahkeme tutanaklari ile kayit altina gecen ve malum kulubun baskanini hukum giymesine sebebiyet veren konusmalarda fenerbahce'nin şike yapmak vasitasi ile turkiye ligini sampiyon olarak tamamlandigi mahkeme hukmuyle sabittir. yine ayni surecte fenerbahce baskaninin mahkeme salonlarinda bile kulubumuzun adini agzina almış olmasi, takimimizin avrupa maclarini mahkeme uyelerine izletip "şike oyle degil, boyle yapilir" demesi bu yuzyili askin rekabete nefret tohumlari ekmistir.
olaylar bununla da kalmamis, şike yapan takimlar ceza almamakla birlikte galatasaray ile sampiyonluk mucadelesi vermis ve hatta fenerbahce maşası federasyon ve yayinci kurulusun cabalari ile sampiyonluk son maca tasinmis ve bu mac rakip takimin sahasinda oynanmistir. takimimiz sampiyonlugunu ilan ettikten sonra fenerbahce seyircisi kendi stadini yakmis, devletin polisi ile arbedeye girmis, sehrin ortasinda polis otosu devirip yakmistir. yine aynı devlet kanadi tarafindan bunlari yapanlara ceza-i yaptirim uygulanmamistir.
şike ve hakem baglama olaylari sadece futbol ile sınırlı kalmamis erkek basketbol takimimiz yillar sonra gelecek sampiyonlugun bir takim hile ve hurda ile elimizden alindigi ortaya cikmistir. henuz cok yakin bir tarihte erkek basketbol takımımızın finalde karsılastığı fenerbahce basketbol takimina nasil bir hakem yonetimi sayesinde yenildigi herkesin malumudur.
en basa donersek dun aksam oynanan 7 mart 2013 fenerbahçe ülker maccabi electra tel aviv macinda cikip maccabi'yi destekleyen arkadaslarimizin bu desteklerinin arkasinda sportif rekabet ve buyuk bir miktar fenerbahçe nefreti yatmaktadir. daha bir ay kadar once elimizden hakem ile kupa alan takimi desteklemez galatasaray taraftarı!
gelelim suyun karşı tarafına. "bir türk takimi her zaman bir israil takimindan degerlidir!" demek bana gore "en iyi yahudi ölü yahudidir" demek kadar tehlikeli ve ırkçi bir yaklaşimdir ve bu tip yaklasimlarin galatasaray sözlük'te yeri yoktur. burası "dünyevi" meselelerin konusuldugu, tartisildigi bir platformdur. dunyevi olmayan her konu yazar ile inandigi tanrı, deger, kisi ya da kavram arasindadir. ayni mantik cercevesinde burada ll. abdülhamid'in, filistin hadisesinin, mavi marmaranın da isi yoktur, ilgi alanimiz disindadir.
isin icine illa bu tip değerler sokulacak, insani yardim taşıdığı öne sürülen gemiler tartisilacak ise bu konuda turkiye cumhuriyeti hukumetinin tutumunu ve israil ile olan savunma sanayi anlasmalarini da konusmak lazim gelir. bu denklemin icine fenerbahçe başkanı aziz yıldırım'ın israil ordusu ile olan silah ticaretini ve anlaşmalarini da ekleyebiliriz.
işin özü ve defalarca hatirlanmasi gereken nokta bizi burada bir araya getiren degerin galatasaray olmasi ve bu noktadan sapmamamiz gerektigidir.
ayrıca yardım gemileri üzerinden milliyetcilik, ırkçılık oynayanlara vatanseverlik ve yardim gemisi tanımlarını revize etmesi icin asagidaki videoyu izlemerini siddetle tavsiye ederim.
http://www.youtube.com/watch?v=VYMe_LIKvfI
saygilarimla.
mahsun.