• 7102
    türkiye'nin en büyük markasıdır. bakın markalarından biri değil ! markasıdır.

    2011 yılında tayland'a tatil için giden arkadaşım bir foto atmıştı oradan. magnet, takı gibi ıvır zıvır satan dükkanların birinden. takımların bileklikleri var, kendi renklerinden takım isimlerinin yazdığı bileklikler. dortmund, inter, arsenal veeee sırada galatasaray bilekliği. nasıl gururlanmıştım anlatamam :)
  • 7103
    belli periyotlarla tekrarlanan başarı-durgunluk sarmalından bir türlü çıkamayan, her türlü duyguyu tattırmayı seven, vazgeçemediğim sevdam. en kötü döneminde en unutulmaz anları yaşatır, en iyi döneminde beklenmedik şekilde tepetaklak olabilir. ''galatasaray'' ismini anarken bana hiçbir zaman umutsuz olmamayı öğretmiştir.

    biz ailecek galatasaraylıyız. takımımız da ailemizin bir ferdi gibidir, her gün konuşmalarımızda illa ki adı anılır. neyse yine bizim kötü dönemlerimizden birinde -yanlış hatırlamıyorsam 2004 yılı- canlar sıkkın. okul-ev arası mekik dokuyoruz. en büyük zevkim gazetelerin spor sayfalarını satır satır okumak. takım başarılı olmayınca hiçbir şeyden keyif alamadığımız dönemler. annem ben okuldan dönünce geldi yanıma al oğlum dedi, akşam gazetesinden şansal büyüka'nın köşesinden kestiği yazıyı. bir taraftar yazmış göndermiş, büyüka da galatasaylılara moral olsun diye paylaşmış. hala benim mantar panomda asılıdır annemin kestiği o küpür. eski forumlarda falan da var zaten, belki okuyanlar vardır, okumayanlar için paylaşayım. renktaşlarım da umutsuzluğu bıraksın bir kenara.

    sen eğer...
    bir su olsan...okyanus...
    bir tepe olsan...everest...
    bir şehir olsan...istanbul olurdun...eşi benzeri bulunmayan...
    bir diken olsan...gül...
    bir çiçek olsan...orkide...
    bir ağaç olsan...çınar olurdun...asırlık köklere dayanan...

    sen eğer...
    bir mevsim olsan...ilkbahar...
    bir içki olsan...şarap...
    bir bağlılık olsan...tutku olurdun...tarifi mümkün olmayan...
    bir kum olsan...çöl...
    bir taş olsan...elmas...
    bir kumaş olsan...ipek olurdun...en incesinden dokunan...

    sen eğer...
    bir savaşçı olsan...samuray...
    bir camia olsan...imparatorluk...
    bir zaman olsan...sonsuzluk olurdun...tarihlere sığmayan...
    bir kitap olsan...gerçek...
    bir yazı olsan...destan...
    bir madalyon olsan...şeref olurdun...göğsümüze takılan...

    sen eğer...
    bir ses olsan...tribün...
    bir öfke olsan...volkan...
    bir yıldız olsan...güneş olurdun...içimizi ısıtan...
    bir zehir olsan...şifa...
    bir yapı olsan...mabet...
    bir kuş olsan...zümrüdüanka olurdun...kendi küllerinden doğan...

    sen eğer...
    bir karakter olsan...asil...
    bir organ olsan...yürek...
    bir sembol olsan...aslan olurdun...krallığı daim kalan...
    bir kelime olsan...aşk...
    iki kelime olsan...seni seviyorum...
    bir sevgi olsan...anne olurdun...her şeyi karşılıksız yapan...

    bunların hepsi biraraya gelince...
    adın...galatasaray oldu...
    uğruna ölünse bile,
    asla...yalnız yürümeyecek olan...
  • 7104
    kaosun artık yaramadığı güzeller güzeli camia.

    eskiden olsa bu kaostan güçlü çıkarı lehimize kullanırdık. son 3 senedir kaos bizi güçlü çıkarmaktan çok yorar hale geldi. hepiniz kalbinizin köşesinde bir yerde biliyorsunuz o yorgunluğu. en ufak gerginlikte herkesin aklına ' burak yılmaz: abi hadi yaa' görüntüsü geliyordur.

    bize artık huzur lazım. ne çatışmacı bir yönetim, ne futbolcular ne hoca ne de çatışan taraftar.sakin sakin plan dahilinde yürüyebileceğimiz bir sezon lazım bize.

    ligimize yükselen takımlar ile birlikte ligdeki istanbul takım sayısı 8 oldu. ligde oynayacağımız 38 maç var. bunların 19 u kendi evimizde. 7 istanbul deplasmanını da eklersek 38 karşılaşmanın 26'sını istanbul'dan ayrılmadan oynayacağız. bu mükemmel bir fırsat. biz ekran başından izliyoruz sadece ama hava değişimi bile inanılmaz etkiliyor insanları.

    bu sezon avrupa'ya gidemiyoruz. haftada 1 maç ve 38 haftanın 26'sı istanbulda. bu fırsat kaçmamalı.

    altyapımızdan herkesin malumu isimleri en azından evimizdeki nispeten kolay maçlarda artık denemeliyiz.

    galatasaray son senelerde kolay dokunulan bir kulüp oldu. sebebini istediğiniz yöne çekebilirsiniz. hepsinde haklı çıkarsınız.
    transferde elimizden alıyorlar, bize fahiş fiyatlar başkalarına sudan ucuz fiyatlar çekiyorlar,bizi sevmiyorlar. hepsi doğru.

    ama aslında çok büyük bir camiayız. yeter ki hatırlayalım.

    eski hocalarımızdan lucescu ne demişti zamanında ?

    itler istedi diye atlar ölmez!

    galatasaray tribünlerinin de buna benzer çok güzel bir pankartı var. nedir o ?

    siz diz çöktüğünüz için onlar büyük görünüyor. ayağa kalk!
  • 7106
    şu anda çok enteresan bir güç savaşına konu olan camiamız.

    teknik direktör meselesinde de zerbi, marco rose, gallardo falan hepsi rafa kaldırıldı. finalde çok ciddi bir güç savaşı izliyoruz. finale kalanlar aylar öncesinde görevine son verilen kulüp efsanesi fatih terim ve onun öğrencisi başarılı antrenör okan buruk oldu.

    dursun özbek'i seçtiren son sandıklardaki genç üyelerden bazıları sosyal medyada okan buruk aleyhine ve fatih terim lehine paylaşımlara başladılar. tek elden organize ediliyormuş gibi görünen bu paylaşımlara, seçimi kendisine getiren üyelere, dursun özbek'in ne cevap vereceğini merak ediyorum... ama buradan şunu anlıyorum ki fatih terim hala galatasaray'a teknik direktör olmayı çok istiyor. şaşırmadım.

    ben fatih terim'in yerinde olsaydım, öğrencime yol verirdim, okan buruk'un arkasındayım, ona başarılar diliyorum derdim. ismimin öğrencimin üstünde demokles'in kılıcı gibi sallanmasına izin vermez, galatasaray teknik direktörüne arka çıkardım.

    bunlar tamamen kişisel görüşümdür. yabancı hoca olayı rafa kalktığı için açıkça yazıyorum. bu teknik adam tercihiyle yönetim içerisinde metin öztürk merkezli ciddi çatırdamalar da görebiliriz.
  • 7107
    bana göre zaten türkiye’nin bayern munchen’ı ama pratikte de öyle olmaması için hiçbir neden yok.

    bünyesinde yetişen ya da bir şekilde yolu bizimle kesişip bizi benimseyen herkese bu kulüpte yer açılmalı. bayern örneğini bu yüzden verdim zaten. bayern munchen’a baktığımızda kendi bünyesinden yetişen sporculara bir şekilde yer açıyorlar. bu sadece parayla açıklanabilen bir başarı öyküsü değil bana göre. bu, kültürle de açıklanabilen bir durum. biz ara sıra yapıyoruz ama bu kültürü artık benimsememiz lazım. içimizden çıkanlara güvenmemiz gerek artık. laga luga yapmaya, içi boş yabancı hayranlığına gerek yok.

    terim geldi, imparator oldu, şu an ptt’de görev yapan hamza geldi, 4. yıldızı taktı. zamanında bülent geldi, hagi geldi. şu an altyapıda hakan balta var, ayhan akman var, zamanında tugay vardı. şimdi de başımızda okan var. yani bir şekilde çıkıyor, çıkmaya devam edecek. hasan şaş, ümit vs daha saymadım bile. yarın yine selçuk gelir, arda katılır vs. siz ana fikri anladınız zaten.

    her zaman diyorum, kalbinde galatasaray sevgisi olan kişileri kulüpte bir yerlerde görmek kadar mutlu eden bir şey yok beni. kimisi başarılı olur, kimisi olamaz. bu her zaman 50% ihtimal ama bende her zaman kredileri daha fazla olur bu kişilerin. allah aşkına, torrent yerine okan gelseydi ne kaybederdik? torrent’den geriye bir tek alacağı tazminat kaldı. belki 20 sene sonra adını bile hatırlamayacağız ama okan’ı hatırlamamak mümkün değil. antrenörlüğü başarısız olacak belki ama futbolculuğu illa hatırlanacak.

    o yüzden armutun sapı, üzümün çöpü deyip gereksiz eleştirilerde bulunmayın allah aşkına. içimizden çıkanlara güvenin biraz. korkmayın, bu kulüp başarısızlıktan bitmez. 15 sene şampiyon olamadığı zamanlarda bile geri dönüp rakiplerine tur bindirmiş bir kulüp bu.

    içimizden çıkanlara güvenin. boşu boşuna yabancı hayranlığı besleyip içimizdekileri gömmeyin.

    son olarak, başarılar süper bücür. allah utandırmasın.
  • 7108
    10 yıldızlı forma ve logoyla yapılan yüzsüzlüklere karşılık vermesi gereken türkiye'nin en fazla kupa kazanan takımı. oyunu kurallara göre oynamak lazım. 22 lig şampiyonluğu ve 18 türkiye kupası 8 yıldız eder. bir de uefa kupası ve süper kupa için birer yıldız koyarsak 10 tane olur. yüzsüzlüğe yüzsüzlük ile karşılık verilmezse böyle böyle karşılık bulmadan istediklerini alacaklar. sonra da insanlar sinirlenecek. sinirlenmeden önce önlem almak lazım.
  • 7110
    sözlükteki 1000. entry'mi buraya girmek istedim.

    hayat bazen gerçekten çok zor. ülkenin şartları hep çok zor ve her geçen gün daha kötüye gidiyor. mutsuzluk diz boyu. gerçekten bu nesil zor bir döneme denk geldi. sen bu zor dönemde tek dayanağımsın. sen benim çocukluğumda, ergenliğimde, yetişkinliğimde, zor günümde, güzel günümde, her anımda en saf duygular beslediğim en sevdiğimsin. seninle üzülmeye de seninle sevinmeye de seninle meşgul olmaya da aşığım. hayatımın sonuna kadar seni seveceğim. iyi ki varsın galatasaray.
  • 7111
    yıllardır süren bir yönetilememe sorunu olan spor kulübü. yan branşları da öyle, reklam stratejileri de öyle, transferi de öyle.

    futbol takımı için konuşursak ligin başlamasına 23 gün kaldı. şaka gibi ama evet sadece 23 gün. bu süreçte takımın bel kemiği marcao teixeira değersizleştirilip sudan ucuza giderken (15 milyon kötü değil ama bonusları düzgün açıklanmadı 14 temmuz 2022 itibariyle) yerine abdülkerim bardakcı aldığımızı sanarken hoca * yerine stoper alacağız dedi. yedek stopere 1 milyon euro mu verdik biz?

    sol bekte kendi futbolcusu emir tintiş‘i kaybedip 15-20 maçlık performansı bile olmayan kazımcan karataş bonservis verilerek alındı. emir tintiş belki kulübe yanlış yaptı bilmiyorum ama sol bek böyle yedeklenecekse kazımcan’ın emir’den ne üstünlüğü var ben çözemedim. yanlış anlaşılma olmasın hemen gömmüyorum oyuncuyu benim de umudum var yalan yok ama istatistikler vs ortada.

    orta sahası yok bu takımın. bakın gömmek için değil nitelik olarak zaten eksik de nicelik olarak da eksik orta saha. taylan antalyalı, berkan kutlu ve cicaldau bunlar dışında takımda mevkisi orta saha olan adam yoktu. sergio oliveira geldi ama hala hem nitelik hem nicelik olarak eksik.

    bu takımda 3 tane forvet var. ama üçünü toplasan bir forvet etmiyor. birisi 37 yaşında son 20 dakika oynaması için milyon eurolar verilen gomis diğeri 13 milyon euro yatırım yapılmasına rağmen bir türlü kalıcı olamamış ve disiplin problemleri olan mbaye diagne diğeri istanbul görünce şaşıran her an fransa’ya transferi olsun diye bekleyen mostafa mohamed ahmed.

    23 gün kaldı, takımın orta sahaları, sağ beki, forvetleri hatta kanatlarının yedekleri belli değil. transfer obezi değilim. transfer olsun diye ölmüyorum. ama bu kulübün böyle plansız olarak, başındaki kelli ferli adamlar tarafından yönetilememesine bir şey diyemiyorum sadece üzülüyorum. bu dursun aydın özbek yönetimi ile olan bir şey değil zaten. kendimi bildim bileli böyle. fatih altaylı köşe yazılarını bitiriyor ya `ne zaman adam oluruz?` diye.
    ben de soruyorum `ne zaman düzgün yönetiliriz?`

    bir gün bu yazıyı okuyup işte yönetiliyoruz diyebilmek dileğiyle.
  • 7113
    ciddi kliklerin oluştuğu ve herkesin kendine haklılık payı çıkardığı ortamda huzurun ve başarının gelme ihtimalini bir hayli düşük gördüğüm kulübümüz.

    kliklere bakalım:

    1) dursun aydın özbek yönetiminden nefret edenler ve yaptığı her işin altında art niyet olduğunu düşünenlerin oluşturduğu grup.

    2) teknik direktör olarak sadece fatih terim'i görmek isteyenlerin oluşturduğu grup. yerine gelen giden herkese şüphe ile bakan ve hocayı baskı unsuru olarak kullananlar.

    3) rahmetli mustafa cengiz yönetimi destekçileri de ayrı bir grup. bu grubun içinde ultraslan'ın, abdurrahim albayrak'ın da olduğunu söylemekte fayda var.

    4) son olarak herkesin malûmu galatasaray lisesi'nin özellikle galatasaray lisenindir mentalitesine sahip insanlar da ayrı bir grup.

    şimdi herkesin bir tarafından çekiştirip durduğu, birlik beraberliğin olmadığı, karşı tarafın başarısızlığından mutluluk duyulan bir ortamda galatasaray başarıya ulaşabilir mi hiç sanmam. bu iş böyle devam ederse yakında başkan da bulamayacağız.
  • 7116
    schalke'nin teneke bağlayıp göndermeye çalıştığı amine harit'e 4-5 milyon bonservis verecekmişiz.
    bonservisi elinde olan grillitsch için 1.5 milyon imza parası vermişiz, o 2.5 istemiş anlaşmazlık olmuş. bu adamı bonservisli 2.5 milyon euro'ya alabilseydik öpüp başımıza koyardık.

    daha fenası isimleri bitmeden basına sızdırıp rakip takımlara pas atıyorlar. elimizden oyuncu almak isteyen varsa duysun istiyorlar. her akşam farklı bir futbolcunun adını salıyorlar piyasaya. noldu bir ara gueye'yi almıştık. her gün farklı 1 yalan.
  • 7120
    camiaların on yıllarına damga vuracak kişiler kolay yetişmiyor. yetenekleri, becerileri kadar, süreci nasıl değerlendirebilecekleri de o kadar kolay öngörülemeyen şeyler. hadiseler gerçekleştikten sonra "böyle olacağı belliydi." demek insanoğlunun tekrarlı yanılgılarından biri.

    elimizde okan buruk ve erden timur gibi iki değer var. büyük yanlışlar yapılmadığı, çıkmaza girilmediği müddetçe önümüzdeki on yılda bu isimlerin en önemli aktörler olarak sahne alması gerekiyor.

    on parmağında kırk marifet bireylerden müteşekkil bir topluluk olmamız beni korkutuyor. finans uzmanlarına, en âlâ scoutlara şapka çıkartacak birikime sahipler. hangi işle meşguller bu arkadaşlar çok merak ediyorum. hadi diyelim ekonomik özgürlükleri var; hollanda ligindeki bir isim hakkında nasıl bu kadar keskin bir kanaate sahip olunabiliyor, insan gerçekten hayret ediyor. özünde bir bok bilmediklerini yüzlerine açıkça demesek de, ülkede olmayan fikir özgürlüğünü bari böyle lokal alanlarda oluşturma, korumaya çalışmak adına sessiz kalmaya devam etmek sanırım en doğrusu.

    şunun altını çizmek istiyorum ısrarla: her zaman daha iyisi olmak adına eleştiriden vazgeçmeyeceğiz. fakat insanız ve takdir edilmeye, değer gösterilemeye de ihtiyacımız var. bunu göz ardı edemeyiz. elimizdeki değerlere sahip çıkmak ve gelişmeleri için gerekli ortamı oluşturmak da bu işin bir parçası. destek olmayacaksanız, bari gölge etmeyin ve bu camianın geleceğine ihanet etmeyin.
  • 7122
    padişahlar, devrimler, imparatorların yıkılışını, yeni devletlerin yükselişini gören, yüzyıllık kültür, yüzyıllık mabed, yüzyıllık yaşam biçimi. 1481 ismi buradan gelir, kültürün başlangıcı.

    hiç kimseye bağlı değildir, hiçbir oyuncuya, teknik direktöre bağlı değildir. çünkü galatasaray hepsinden üstünüdür, kültüre aykırı hareket edenler bu mabedden uzaktır, uzaklaştırılmalıdır.

    sadece bir spor kulübü değil, başka bir histir, duygudur.

    kim bir faniyi bu kültürden üstün görürse gaflet içine düşmüş demektir.

    1481'den beri kültürün simgesi, 1905'ten beri sporun beşiği, anlı şanlı galatasaraylı olduğum için gurur duyuyorum.
    (bkz: ruhumuz tek burcumuz)
  • 7124
    sevilla'ya net tavır koymaz ise seneye yunus ve kerem'i de bedavadan biraz pahalıya ispanya'ya uğurlayacak olan kulup.

    birilerinin pilot takımı mı olduk hayırdır? marcao'dan yediğiniz kazık daha içimizdeyken neelson'dan bir kazık daha yiyemeyiz.

    yedirmezler size! oyuncuları bir bir hiç paraya satarak transfer tahtasını açmak istiyorsanız alın cüzdanınızı dünya'nın öbür yanına gidin!
  • 7125
    her transfer döneminde taraftarını çıldırtan kulüp.

    lan oğlum bir adamı alacaksanız alın alamayacaksınız hiç uğraşmayın. pazarda tezgahtaki sebzeleri mıncık mıncık edip almayan müşteriler gibi ne zaman kaybediyorsunuz?

    milleti umutlandırıp umutlandırıp hayal kırıklığına uğratıyorsunuz? nerde evander kardeşim nerde ali akman, nerde bu torreira? dünyada transferi sizin kadar don lastiğine çeviren var mı ya? çevirip sonunda da beceremeyen başka bir kulüp var mı? sizin kadar taraftarıyla dalga geçip taraftarını yoran var mı?

    gücünüz neye yetiyorsa alın, bunları alabildik diyin, kızmayız amk?

    vallahi bıktım artık ya?
App Store'dan indirin Google Play'den alın