• 1
    son yıllarda futbol'un gelişimi(!) için bir çok yenilik getirildi. şimdi sizlere ülkemizden ve dünya'dan bunları örneklendireceğim...

    -uefa gelir gider tablosu uefa'nın 2014-2015 sezonunla birlikte gerçekleştireceği uygulama. neymiş; ''kulüpler gelirlerinden fazla transfere para harcayamayacakmış.'' bırak harcasınlar abi, sanane? sana mı kaldı vatanı kurtarmak? batarsa kendileri batacak, belki kulüp kapanacak, belki kayyuma devredilecek, belki 2. lig'e düşürülecekler ama sonra küllerinden doğacaklar, hatalarından ders alıp yeniden zirveye veya hakettiği yerlere çıkacaklar, ya da en dibe batacaklar... ben, messi için 205 milyon euro'yu gözden çıkaran manchester city'nin, ''acaba alabilecekler mi'' heyecanımı elimden alıyosan ve arap yatırımcıların, ''acaba gelicek mi, kabul ederler mi teklifi'' düşüncesindeki heyecanlarını elinden alıyorsan yere batsın kuralınız...

    -6 hakem kuralı ve top çizgisi teknolojisi neymiş; ''topun kale çizgisini geçip geçmediğini kontrol edip orta hakeme kulaklıkla bildireceklermiş'' bu yüzden böyle bir karar alınmış ve beyefendilerin * gündeminde de ''top çizgisi'' kuralı da varmış. kardeşim ''futbol hatalar oyunudur'' demiyor muyuz? sen bu hataları ''0''a indireceksen bu işin tadı tuzu kalmayacak, izleyenler zevk alamayacak... sen; kahvede, aile ortamında vs... maç izleyenlerin elinden ''çizgiyi geçmiş, geçmemiş'' tartışmalarını elinden alıp, son bulduracaksan yere batsın teknolojiniz de, 6 hakem uygulamanız da...

    -maçların gündüz oynanması neymiş; ''tribün terörünün önüne geçmek için maçların gündüz oynanması daha iyi olurmuş.'' ya arkadaş ne teröründen bahsediyosun sen? gece oynanmış maçlarda taraftarlar, kaleşnikoflarla birbirini mi tarıyor? bikaç istisnai bıçaklama olayından başka ne terörü yaşanmış tribünlerde? ağız tartışmaları, meşale yakmalar, ufak sürtüşmeler oluyor kabul ama sen maçları gündüz oynatıp, bunların önüne geçebileceğini mi sanıyosun? bırak günde 12 saat fabrikalarda çalışan adamın akşam evine geldiğinde 2 saatlik maç keyfini elinden alma, yazıktır, günahtır ya... gündüz oynatıcan o maçı, adam işinde gücünde radyoyla dinlettirme adama maçı, yapma bu işkenceyi gözünü seveyim ya...

    yabancı sınırı neymiş; ''türkiye a milli takımı'nın gerilemesindeki en büyük sebep yabancı futbolcular yüzünden, türk futbolcularının yeterince forma şansı bulamamasıymış.'' bu yüzden kulüplere yabancı futbolcu transferinde sınır getirilecekmiş. ya arkadaş, ''gündüz maçları uygulaması''nda ingiltere, fransa, almanya, italya'yı örnek alıyosun da, neden yabancı sınırı uygulamasında bu ülkeleri örnek almıyosun? şampiyonlar ligi'nde bu ülkelerin takımlarına bak bakalım nerelere kadar geliyorlar, sonra bir de kendi takımlarına bak karşılaştır... hangileri daha başarılı? ve sonra düşün, ''bu takımlarda yabancı sınırı uygulaması var mıymış'' diye... ya hadi o ülkeleri de geçtim en basit örneğini bu sene yaşamadık mı? kadrosunda 18 yabancı futbolcusu olan benfica, senin yabancı sınırı uyguladığın fenerbahçe'yi elemedi mi? yapma, etme ''sığ'' düşünme. iğneyi kendine batır önce! ''doğru teknik adamla çalışıyor muyum, gerekli olanakları sağlıyor muyum, futbolu bilen insanlar yönetimimde var mı?'' diye kendine sor. inan cevapların olumlu olmayacak ve a milli takımın başarısızlığındaki ''ana neden''in, ''yabancı futbolcuların çokluğu'' olmadığını anlayacaksın...

    daha fazla karışmayın artık! futbol; futbol olarak kalsın!
    http://riqfutbol.files.wordpress.com/.../2011/03/amf.jpg
App Store'dan indirin Google Play'den alın