• 2
    18 eylül 2019 tarihindeki programlarında brugge karşısında galatasaray'ı canlı yorumlarken galatasaraydan biz diye bahsetmiş program. biz az pres yapıyoruz, biz ireliye az adamla gidiyoruz şekinde. program üyeleri mustafa sapmaz, erdal hoş, cem dizdar ve levent özçelik dörtlüsünden halbuki sadece biri galatasaraylı. çok hoş bir jest ve yorum şekliydi onlar açısından. özellikle fanatik trabzonsporlu olarak bilinen erdal hoş'un bunu yapması takdir edici.
  • 3
    fatih hocam varken olmaz ama en azından ondan sonrası için olması gereken, profesyonel, yönetimlere bağlı çalışmayacak, uzun vadeli bir plan çerçevesinde çalışacak, altayapı hocalarından tutun da, a takıma kadar teknik direktörü belirleyecek bir isme ihtiyacımız var.

    galatasaray'dan yetişmiş, havasını solumuş birisi olması çok önemli. fatih terim varken bu gerçekleşmez, hoca tüm yetkileri elinde bulundurmak ister. camiada, özellikle taraftarda kredisi sonsuz, çok uzun ve sağlıklı yaşları olsun ve kalabildiğince takımda kalsın ama hoca sonrasını hiç aydınlık görmüyorum. bütün camia onun etrafında kenetlenmiş durumdayız, yönetimin gerektiği yerlerde, haklarımızı karşı tarafın anlayacağı dilde cevap vermemesi nedeni ile hoca hak ettiklerini verip, haksız cezalar almakta.

    yarın bugün, ben yapmayacam artık bu işi, ailemle vakit geçirmek istiyorum dese, çok üzülsem, kızsam da, adam haklı derim. başımızda terim'in değil, x kişisinin olduğunu düşünelim. ilk yarının sonuna doğru kovuldu, devre arası transferlerini neye göre yapacaksın, hocayı neye göre seçeceksin. aynı şey sezon sonuna doğru da olabilir.

    organizasyon dahilinde yapılırsa bu işler, ayağın en fazla takılır, yapmazsan düşersin.(bkz: manchester united). dünyada birçok örneğini görmekteyiz, barca, city, ajax, dortmund, münih...aklımda bir isim de yok açıkçası, zaman su gibi akıp geçiyor, bazı şeyler için geç kalmış olmayalım.
  • 4
    fatih terim takımın teknik direktörü olmasına rağmen maalesef kulübümüzde olmayan kişi veya makamdır.
    ne kadar iyi teknik direktör olursanız olun futbol aklı olmak başka bir şeydir.
    birbirinden çok farklı parametleri olan futbol sektöründe kulüpler için olmazsa olmazdır.
    çok basit bir örnek vereceğim, bugün bartuğ elmaz’ın sözleşme sorununu konuşuyoruz.
    “o yaştaki çocuk menajerler kulübe gelemez” vs gibi bugünün futbol piyasasında karşılığı olmayan şeylerle konuşmak yerine zamanında yeni sözleşme teklif edilseydi, bugün bunları konuşmuyor olurduk.
    mustafa muhammed’in futbol stilinin dışında (ki o da tartışılır) bir sürü sorunlu durumu varken transfer edilmesi de futbol aklı eksikliğinin sebebidir.
    zamanında yapılamayan satışlar, potansiyeli olduğu halde bonservisi elinde olan futbolcuların takıma kazandıralamaması gibi bir sürü eksiklik de buraya eklenebilir.
    hoca varken zor biliyorum ama bizim kulübe bir futbol aklı şart oğlu şart!
  • 5
    sene olmuş 2022, halen galatasaray'da olmayan akıl budur işte.

    entry çok karışacak ama, yazmak istediğim şeylerin hepsini tek yere toplamak istedim.

    yönetmek, yöneticilik, başarı, kazanma, zafer vb. konular değil. aslında bunların hepsi bu spor kulübünün lokomotifi olduğu için temelde futbol a takımına bağlı görünür bizim taraftarın gözünde, kısmen doğru da bu yaklaşım futbol takımı başarısızsa diğer branşlarda tüm kupaları alsan bile başarısız olursun bizde.

    peki ne, yani sorun ne? neden 2022 yılında yeni seçilmiş yönetimde 1 kişide bile ben bu futbol aklının olmadığını iddia ediyorum? şöyle açıklayayım:

    (bkz: #3326869)

    bu entry'yi dün yazdım. yani 1 şubat 2022. bugün 2 şubat. arada 1 gün geçti sadece.

    bugün panik halinde saçma sapan bir hamle yapmazsak eğer 2021 - 2022 sezonu kış transfer dönemini orta saha almadan kapatacağız. planı üzerine kurduğumuz erick pulgar bildiğiniz üzere dün gece oynanan maçta sakatlandı. bu dakikadan sonra ya saçma sapan ücretlerle birisi gelecek, ya da peter etebo, gustavo assunçao gibi falan birisi gelecek ekstrasına ihtimal vermiyorum ben.

    bakın, bu takımın eksiğinin merkez orta sahadaki kaliteli ayaklar olduğu bu kadro kurulduğu andan itibaren belliydi. hatta geçen senenin kadrosunda da belliydi, önceki senenin de, ondan önceki senenin de, ondan da önceki senenin de...

    böyle gider bu.

    yönetimin bize vaadi doğru futbol aklı ile 3 yıllık bir planlamaydı başlangıçta. bu bağlamda hamleler yapıldı, transferler falan hep bunun üzerine kurgulandı. dedik ki "doğru gidiyoruz, ama eksik. orta sahaya kalite ve çeşitlilik lazım". ancak burak elmas yönetimine göre orta saha 1. hatta 2. önemlilikte bile değilmiş maalesef. 3. sıradaymış. 1. sırada kaleci inaki pena, 2. sırada bafetimbi gomis geldi. 3. sırada erick pulgar gelecekti ki galiba sezonu kapattı o da.

    siz burada doğru bir futbol aklı görüyor musunuz? tamam, ismail çipe yerine kadroda kaleci diyeceğimiz birisinin olması gerekiyordu, tamam atacak bir forvet en azından 6 aylığına önemliydi ama bizim esas sorunumuz bu ikisi de değil maalesef. ligde oynadığımız 23 maçın tamamını şöyle göz ucu ile izleyen ve futbolun nasıl işlemesi gerektiğini en azından birazcık anlayan aklı başında herhangi bir birey bu takımla ilgili şunu söylerdi:

    "orta sahada 1. bölgeden 2. bölgeye top taşımada ve 2. bölgedeki pas hızında problem var, bu takıma 1 tane ön libero 1 tane de cicaldau'nun üzerindeki baskıyı azaltarak 3. bölgeye topu daha rahat taşımayı sağlayacak merkez orta saha alınmalı."

    ben ne yönetimin içerisinde ne de teknik heyetin içerisinde bu şekilde düşünen 1 (bir) tane insan evladı olduğunu sanmıyorum. sadece bu orta saha eksikliği yüzünden, top çıkarma hatalarından, orta sahada doğru savunma yapamamaktan kaç puan kaybettik bu sezon, hepsine bir dönüp bakar mısınız?

    futbol aklı derken de hepinizin birer pep guardiola olmasını falan beklemiyorum, bu seviyede oyundan anlayın falan demiyourm kimse yanlış anlamasın. ama be arkadaş, bu kadar bariz bir orta saha eksiği varken 36'lık gomis ile a takımla maçı olmayan pena'yı alelacele getirmenin, orta sahaya hiç dönüp de bakmadan, ne anlamı vardı be bilader? nasıl futbol aklı bu?

    hadi diyelim bütün ümidinizi pulgar transferine bağladınız, peki tamam. e adam sakatlandı? ki zaten 1 orta saha senin sorununu çözmüyor, 2 lazım. diğeri? ya kapında bekleyen, deli numarası yapan, üzerinde galatasaray t-shirt'ü ile insta hikayesi atan adamı alamadınız, alamamak bir yana adam sezon sonu için beşiktaş jk ile anlaştı, çaykur rizespor'a kiraya gidiyor kiraya! yuh sizin futbol aklınıza be!

    bak bu alamadığınız adamın tavanı 50 milyon euro'dan başlıyor. geçen sezon form tuttuktan sonra seni tek başına şampiyonluk yarışına sokan adam bu alamadığınız. bugün bir yatırım yapacaksın, toplamda belki 10 milyon euro'ya ulaşacak. bu adam 2 sezon düzenli forma giysin 25'e babanın oğluna satarsın. kapında sıra olur kulüpler haberiniz yok.

    hadi futbol aklınız yok, onu anladık. bari ticari zekanız olsun be.

    ticaretin altın kuralı malı ucuz alıp pahalıya satmaktır. arz / talep dengesini kontrol ederek hareket edersin, talep yokken alırsın piyasada talep oluşunca satar ve maksimum kâra ulaşırsın. ekonomi 101. dalga geçilen, çoğunun askerlikten yırtmak için okuduğu açıköğretim işletme fakültesi öğrencileri bile en azından bu kadarını bilir. onu bile geç, sıfır eğitim ile dükkan açan birisi bu denklemi 2 haftada kafasına yerleştirir.

    soran olursa başkan denver üniversitesinden mezun. ne bu la casa de papel'deki denver'ın hayat okulundan falan mı mezunsunuz sayın başkan açıklayın bize de bilelim, hakkımız. zaten hayatımız diploma aramakla geçiyor, sizinkini de mi arayalım?

    inanılır gibi değil ya. çıldırmamak işten değil. bonservisini zaten alamayacağın 6 ay sonra barcelona'ya dönecek bir kaleci, 36'lık son transferini yapan gomis. bu mu ya sizin getireceğiniz futbol aklı?

    sayın başkan, halen sayın diyorum bakın size değil o makamda oturmuş saygın insanlara saygımdan ama nasipleniyorsunuz, bırakın bu görevi. derhal. bugün. çıkın diyin ki "ben galatasaray başkanlığı yapamıyorum, istanbul'dan 650 kilometre uzakta yaşayan kulüp üyesi bile olmayan galatasarayefendisi'ne galatasaray başkanlığını bırakıp istifa ediyorum" diyin ve bana bırakın. size yemin ediyorum, bu uzaklıktan istanbul'da olmadan telefondan bile sizden daha iyi başkanlık yaparım. sadece burada tanıdığım insanlarla kuracağım yönetim, sizin kurabileceğiniz tüm yönetimlerden daha güçlü bir yönetim olur.

    siz artık galatasaray'da gaflet içerisinde bir ihanettesiniz. siz bu armayı savunmak lafları ile göreve gelip bırakın bu armayı, kulübü savunmayı, bu kulübü asla affetmeyeceğini ve nefretini alenen ilan eden bir insanı yanınıza alıp "iyi insan ya" diyecek seviyede ihanettesiniz! siz doğruları gözünüzün önünde olmasına rağmen görmeyen, doğruyu görmediği için yanlış olan ne varsa deneyen bir başarısızlığın en dibindesiniz.

    siz artık ali koç'sunuz!

    onun taraftarı ona "sen koç'san biz çobanız" diyemeyebilir. ama siz koç olmak istiyorsanız sayın başkan, galatasaray'da çobanlar bitmez!

    bugünden tezi yok, olmayan (bankacı fetişli) futbol aklınız ile birlikte derhal istifa edin. galatasaray sahipsiz kalmaz, en azından sizin yönetiminizde olduğu kadar sahipsiz kalmaz!
  • 9
    soyut bir şeydir. bu konu hakkında yıllar önce fenerbahçe’nin futbol aklı kim diye anketler yapmıştım acun ılıcalı birinci çıkmıştı ki o zamanlar acun değil fener yöneticisi olmak daha kendine futbol takımı bile satın almamıştı.

    kendini futbol direktörü sanırsın ama değilsindir. futbol aklı başka yerdedir. o görünmez, elle tutulamaz, bir yere hapsedilemezdir.

    ekleme:
    (bkz: futbol direktörü/#4087448)
  • 11
    anladığım kadarıyla an itibariyle galatasaray'da biri simit diğeri eldiven işi yapan iki yöneticinin menejerler aracılığıyla getirdiği isimleri okan buruk, ayhan akman, emre utkucan üçlüsü bir masada oturup değerlendirdiği şekilde yürüyen futbol aklı.

    bu kadar yanlış işe ve çöpe giden milyonlarca euro'ya rağmen aşırı başarılı bir kulübüz. bir de doğru yönetilsek neler olacak kim bilir.
  • 13
    --- alıntı ---

    dursun özbek: "allah aşkına, şu futbol aklı nedir? elle tutulur bir şey mi, nedir, bunu bulmaya çalışacağım. önüne gelen 'sizin futbol aklına ihtiyacınız var' diyor.

    geçen sefer, 'bizim aklımız yok mu, üç senedir şampiyon oluyoruz' demiştim. futbolun yönetimi, futbol aklı; takımın koçudur, antrenörüdür."

    --- alıntı ---

    https://x.com/...DCDRYD_iosA&s=19
  • 14
    ceket giyen, eşofmana dönme ihtimali olmayan, uluslararası repütasyonu olan, pazarlık etmeyi bilen bir isme çok ihtiyacımız var. hocanın takım içi dengelere yoğunlaştığı yerde kötü polisi oynayıp materyalist yaklaşacak bir role ihtiyacımız var.

    "galatasaray'a dönüş sürecimde; hayatımda ilk kez telefonumu elime aldım ve bir kulübün, galatasaray'ın yönetimini aradım. yirmi dakika sonra beni geri aradılar ve dönmemi söylediler." diyor mario lemina.
    galatasaray'ın bariz orta saha eksiği varken, takviyeye muhtaçken lemina wolverhampton wanderers'tan kopuşuyla tepesine çökmemiz lazımdı.

    2 sezondur abdülkerim bardakcı yerine sol stoper almadık ısrarla ve hoca sezonları iyi açamayan apo'yu 18 eylül 2025 eintracht frankfurt galatasaray maçında bir anda yedeğe çektik ve 26 eylül 2025 alanyaspor galatasaray maçında oyundan almak durumunda kaldı. gerçek bir futbol aklı olsa apo'nun
    yerine çoktan iyi bir sol stoper alıp taş gibi bir stoper rotasyonu oluşturmuş olurdu.

    u23 kontenjanından orta sahaya yapılacak yatırımı, ben orada kaan ayhan'ı düşünüyorum, süresi tükenmesin diyor hoca ama ama kaan'ın 11 oynayacak kadar da temposu olmadığını bilip oynat(a)mıyor.
    şimdi yine haberleri düşmeye başladı devre arası orta sahaya oyuncu bakılıyor diye.

    2024-25 sezonunun son bölümünü ağır bir dominsayonla oynadık ama kalite ve üretim anlamında mevcut rotasyonun şampiyonlar ligi için eksik olduğunu biliyorduk. mertens ve demirbay gitti ama bizim o eksik orta sahaya takviye yapılmadı. ilkay gündoğan'ın galatasaray'a gelmek istediği mayıs 2025'ten beri gündemde ama haziran'da gelmesi gereken oyuncu eylül'de ancak geldi. hoca içerdeki dengeleri yönetirken üstteki futbol aklı da ilkay'ı haziran ayında indirip hocaya malzemeyi sunmalıydı.

    dursun efendi kendi çapında tiye alıyor ama galatasaray'ın bir futbol aklı olsaydı uğurcan çakır'ı eylül ayında saçma paralara değil, haziran ayında katardı takıma.

    bu işi böyle karakomediye bağlayıp ciddiyetinden koparmak tam da dursun özbek'e yakışırdı.
    erden timur'u koparıp kavukcu ve hatipoğlu'yla çalışan özbek yönetimi.
    frankowski, jelert, cuesta gibi ıskartalara dünya para döküp zaman kaybeder, transfer ettiği oyuncuyu avrupa listesine yetiştiremez ama okan buruk'a yaslanıp kazanılan 3 şampiyonluk üzerinden ahkam keser.
  • 15
    eğer batıdan ithal edilecekse ihtiyacımız olmayan akıldır. çünkü burayı orta doğu gibi gören batı aklı, ne kadar çer çöp futbolcu varsa bizlere çakmaya çalışmakta.
    fenerbahçe'nin comolli ile başlayan mario branco ile devam eden ve devin özek ile süren ithal futbol akıllarıyla transfer ettikleri ortada.
    bu arada her üç isimi de kötülemiyorum. tersine hem geçmiş kariyerleri hem de comolli ve branco'nun şimdiki konumları seviyelerini gösteriyor. problem, bu adamların oryantalist bakış açısında. bizi düşük zekalı ve yolunacak kaz gibi görüyorlar. yoluyorlar da.
    bu topraklara gelen çoğu devri geçmiş futbolcu da aynı mantalite de bu arada.
    diğer taraftan, çağ değişiyor. yani yapay zeka araçları devrim niteliğinde. 10-11 yaşındaki çocukların bile performans verileri ulaşılabilir durumda. futboldan ve teknolojiden anlayan genç ve dinamik bir ekip kurarsın, bu yiyicilerden çok daha iyi iş yapar. iş futbolcuyu ikna etmeye gelince de, bu kulübün arkasında çok dilli ve kültürlü insanlar yetiştiren koca bir lise ve üniversite var. yani aslında helva yapmak için her şeyimiz var.
    bence şu an için en büyük sorun, biz dahil diğer takımların -ülkenin ekonomik gerçekleriyle uyuşmayan- futbolculara verdikleri yüksek kontratlar. hani kumarı gerçek para yerine pul, jeton ile oynarsınız ve bu sizi paranın gerçekliğinden koparır ya, benzer şekilde, bizim yöneticilerimizin de döviz kurunun gerçekliği ile bağları kopmuş durumda. 5-10-20 milyon euroları oyun gibi yazıyorlar sözleşmelere. ben bunu hep sorguluyorum mesela? gerçekten gerek var mı?
  • 17
    başkan dursun beyin kibrini ve bir nevi de futbol cahilliğini öttürdüğü demeç ile gündeme gelen profesyonel çalışma şekli.
    futbol aklı nedir, neden ihtiyaçtır sorularına tam cevap vermek tezlere konu olacak bir durumdur.
    mesela başarı sadece yerel ligde şampiyon olmak mıdır dursun bey?
    gideceği 2 yıldan beri belli olan 14 yıllık kalecinin yerini hemen dolduramamak, son güne bırakmak, "gideceğine ihtimal vermiyordum" demek futbol aklından uzaktır işte. eğer profesyonel ve aidiyeti yüksek bir personelimiz olsaydı cuk diye daha muslera gitmeden kaleci inerdi.
    baktınız mı psg'ye? donnaruma gitmeden yerini doldurdular. futbol aklı budur.
    barış alper yılmaz temmuz ayında sözleşme imzalayıp ağustos ayında su kaynattığında sen bilirsin diyerek gönderip yerine zıbam diye adam çekmektir futbol aklı. tamam al sana 5 milyon otur yerine demek değildir. en nihayetinde verdiğiniz o paralar sizin değil.
    oyuncu satabilecek networkü olan biri bile yok bizim kulüpte. zaniolo sürekli kiralık gidiyor, zaha sürekli kiralık gidiyor, genç oyuncular eli ayağı düzgün takımlara kiralanamıyor.
    bunlar sayın dursun bey yapılması zorunlu olan profesyonel futbol işleri. eğer sürdürülebilirlikten haberiniz varsa aldığını satacaksın. sadece şampiyon olmakla bu peynir gemisi yürümez. yürüseydi 120 yıllık çınar yıllarca borçlar içinde heba olmazdı.
    osimhen'e 75 milyon verdiniz diye çok iyi yönetici olmuyorsunuz ne yazık ki.
    singo'ya 30 milyon verdiğiniz zaman da mükemmeli başarmış olmuyorsunuz.
    bu adamlara bonservis yanında afaki rakamlarla maaşlar da ödüyorsunuz. bu adamları sıçrama yapmadan bulabilmek meziyettir dursun bey. işte belki scout ekibiyle koordineli çalışan bir personel olsa bunlardan 2 bilemedin 3 sezonda bir yakalanır.
    kime neyi anlatıyoruz? adam gelmiş 80 yaşına, umurunda mı ki?
  • 20
    öyle alınıp satılan bir şey değildir. dünyada da futbol aklı diye pazarlanan kişilerin kulüplerine baktığınızda mevzunun kişilerde değil kulüp kültüründe olduğunu anlarsınız.

    “bu adam futbol aklı, hadi bizim kulübe sokalım ve akıllı bir kulüp olalım.” diye bir şey yok yani. hiç olmadı. bin tane etken var. o kadar kolay olabilir mi ya? fm’de sorumluluklar ekranından “transfer yap, antrenman yönet” diyor sanki aldığı elemana.
  • 21
    başkan futbol aklı nedir diye sormuş. ben kısaca cevap vereyim.
    angelino tarzı bek olmamışken, üstelik doue alacakken gidip jelert tarzı başka bek almamaktır futbol aklı.
    angelino istenirken “bize uygun değil” diyen, üstüne jelert alınacakken de yine aynı görüşü bildiren ayhan akman tarzıdır futbol aklı.
    yanlış anlaşılmasın ayhan akman tek yetkili olsun vs demiyorum ama bir futbol aklımız olsa bütün bunların üstüne frankowski alınmazdı.
    bir futbol aklımız olsa lemina tarzı orta sahayı 2023 yazında alırdık ama biz ancak, o da lemina’nın kendi isteğiyle 2025 şubat ayında alabildik.
    bakın şimdi yönetim sol stoper ve genç tempolu bir orta saha alacakmış.
    halbu ki taraftar bunu yaz boyu dile getirdi.
    burada hiç birimiz futbol uzmanı değiliz ama bizim takımın orta saha ve sol stoper ihtiyacını görmek için monchi olmaya da gerek yok.
App Store'dan indirin Google Play'den alın