3
formasyon tek başına hiçbir şey ifade etmez. ister 433 ister 4231 ister 253 şeklinde dizil. aynı sistem ile oynayacaksan çok da fark eden bir şey yok. top sendeyken ne yapıyorsun, top rakipteyken hangi dizilişe geçip saha içi kaymaları nasıl yapıyorsun, rakibe önde mi basıyorsun yoksa geri de bekleyip otobüs mü çekiyorsun? asıl konuşulması gereken şey sistemdir. teknik direktörlerin belli bir sistemi benimsedikleri bir dizilişi vardır. örneğin okan hoca emekli olana kadar 4231 kullanacaktır. durup dururken bir de 433 deneyeyim bugün bunu beğenmedim yarın da 4141 deneyeyim demez, diyemez. o yüzden işin diziliş tarafına çok kafa yormamıza gerek yok.
1
taraftarımızda var olan takıntıdır. her gün minimum 2 adet farklı formasyon ile kadromuz nasıl olur diye yazı görmeye başladık. son 2 sezonun şampiyonu neden formasyon değiştiriyor anlamakta güçlük çekiyorum.
5
olay sadece formasyon değildir.
fener jesus zamanında iki kere bunu yaptı ve yine başarısız oldu. okan oynattığı oyunda ısrarcı oldu 2 kere şampiyon oldu.
maç kaybetmek mi, şampiyon olmak mı? ne istiyoruz?
okan şampiyon olmak istiyor. maç kazanmak isteyen formasyon arayışına dönebilir.
bizim oynadığımız oyun riskli ancak göze hoş gelen oyun. önde pres var, kanatları kullanmak var, forveti gol kralı yapmak var, 10 numaranı asist kralı yapmak var hatta stoperleri sürekli rakip yarı sahada görmek bile var.
terim 4141 oynattı da ne oldu? topa sahip olacağız cart curt dedi sonucu berbat. şablon formasyon iyi de oyuncunda önemli. ben de o zamanlar oyuncu profili olarak farklı formasyona dönmek gerektiğinde ısrar ediyordum. ancak oyun namına hiçbir şey yoktu. ha deseler ki bu eforlu oyuna bir dur diyelim topa basalım anlarım. ancak formasyonla ilgili bir sıkıntımız yok bence.
misal kaan torreira'nın yanına geçince formasyon değişmiyor. ancak oyun anlayışı defansife dönüyor. okan neden hareketli 8 istiyor? çünkü bu ligde hiçbir takım delici koşular atan orta sahalara dur diyemiyor.
ndiaye neden iyiydi? şimdi bir ndiaye'miz olsa torriera'nın yanında kim formasyon konuşur?
koca sezon 2 maç kötü oynama, kötü oynatma hakkı da olsun bu takımın ve hocalarının.
biz 4231 gibi diziliyoruz ancak mertens false 9. sol kanadımız da forvete yakın oynuyor. sağ kanat oyun kurucu olduğundan ortaya geliyor. kaan bekse oyun kurulumunda ortaya geliyor.
yani sürekli oyun içi formasyonumuz değişiyor. torreira kaan yanındaysa 8 yoksa 6.5 oynuyor.
sıkıntımız var ama sorunu bu değil.
4
böyle takıntın olunca premier lig'e ambargo koyuyorsun. man city bile olsan bir yerde çözülüyorsun ve işler sıkıntıya giriyor. böyle durumlarda pep bambaşka bir şeyle ortaya çıkıyor. misal 4-3-3 çözüldüğünde 3-2-4-1'e döndü yine önlem alınamaz bir takıma döndüler ancak maçına göre 4-3-3'ü yine kullanıyor.
kötü başlayan 11-12 sezonu sezon ortasında gs-fb derbisinde terim'in 4-4-2'ye dönmesiyle tarihi bir sezona dönüşmüştü.
conte kötü başlayan sezonda chelsea ile 3-4-3'e dönüp sistemi çözülene kadar geriden gelip ligi almıştı.
yedek plan olarak muhakkak farklı bir şeyler olması şart.
6
a-b-c planları bulunan bir takım ile önlem alınamaz bir a planı olan iki takım düşünün:
1. takım 3 farklı planı sezon içinde uygulanabiliyor. buna göre de karşılaştığı rakipleri ile en uygunu hangisi ise ona göre zorluk çıkarabiliyor.
2. takım ise öyle bir a planına sahip ki karşısına hangi takım hangi sistem ile çıkarsa makina gibi işliyor.
buradaki kritik nokta kadro yapılanmasıyla alakalıdır. mesela orta saha için konuşursak eğer bir birinden farklı işler yapan 4 oyuncun vardır merkezde, farklı planlamalara uyum sağlayabilirsin. ya da benzer tipte oyuncuların vardır, çok iyi bir a planı oluşturabilirsin, kim olmasa yerine koyduğun isim aynı şekilde devam eder.
bizdeki durumda a planı var ancak a'yı uygulayacak oyuncu yok. kadro halen eksik, her zaman eksik. siz diyorsunuz ki b ve c hatta d o da yetmez e planı falan da yapalım.
yapalım güzel kardeşim. kadro tamam olsun, öyle yapalım.
