• 5780
    bu sıkışık fikstürde karşındaki takımın diri yada bitkin olması baya önemli unsur. ama şansı gel gör ki biz fikstürde ligin en basit ve yeni takımlarından biri olan hatayspor, fenerbahçe ise başakşehir'in fikstürünü takip ediyor.

    yani bizim karşılaştığımız takım 1 maç önce hataysporla, fenerbahçenin karşılaşacağı takım 1 maç önce başakşehirle oynayacak. şans işte.

    galatasaray derbisinin de maçların seyircili oynanmaya başlayacağı 4. haftadan 1 hafta önce samiyene denk gelmesini falan da düşününce baya şanslı takım.
  • 5783
    taraftarını ekonomik anlamda ciddi manada kandıran kulüptür.

    1- aziz yıldırım döneminde türkiye'nin ekonomik anlamda en iyi durumdaki kulübü oldukları iddiasındalardı. fenerbahçe bir oyuncuyu isterse alır düsturuyla, ilgilendikleri tüm oyunculara astronomik maaş öneriyorlardı. sonuç: aziz yıldırım döneminden sonra başkan olan ali koç, fenerbahçe'nin borcunun 400 milyon euro değil 621 milyon euro olduğunu açıkladı.
    https://www.bbc.com/turkce/spor-44947982

    2- gerekli anlaşmaları yapmış olup yıllardır oyuncu maliyetlerini kap'a bildirmeyen fenerbahçe her transfer yaptığında, medyaları hem transfer bedelleri, hem de verilen maaşları komik derecede düşük gösterme yarışına giriyor. bu stratejiyi süper lig 2019-2020 sezonu öncesinde kullanan fenerbahçe'nin futbolcularına ödediği toplam maaşı taraftarı 40 milyon euro seviyesinde sanarken, 64 milyon euro ödediklerini resmi sitelerinden itiraf ettiler (ki bu rakam avrupa'ya gitmeyen bir takım için astronomik bir bütçe.).
    https://www.hurriyet.com.tr/...-aciklamasi-41579552

    3- süper lig 2020-2021 sezonu öncesinde de aynı stratejiyi kullanan fenerbahçe, mert hakan yandaş, filip novak, enner valencia, eran zahavi gibi transferlerinde de taraftarını bu transferleri ucuza kapattığına ikna etmiş durumda. örnek vermek gerekirse fenerbahçe taraftarı; son takımında 3 milyon dolar alan valencia'nın fener'den bu paranın çok daha azını alacağı, çin liginde yıllık 7.5 milyon euro net maaş alan zahavi'nin fenerbahçe'den yıllık 2 milyon euro'nun altında maaş alacağı konusunda ikna olmuş durumda. di marzio tarafından fenerbahçe'den yıllık 3 milyon euro alacağı söylenen jose sosa'ya da yıllık 1.75 milyon euro verecekleri düşüncesindeler.
    https://www.hurriyet.com.tr/...tirmisti-41592243/11
    https://www.diyagonal.net/...e-kadar-maas-istedi/

    bütün bunları birleştirdiğimizde esas suçlu taraftarını kandırmaya çalışan fenerbahçe değil, konu fenerbahçe olunca iq seviyesi tek hanelere inen fenerbahçe taraftarı gibi duruyor. fenerbahçe'nin durumu, 1800'lü yıllarda uçan kuşa borcu olan osmanlı devleti'nin gördüğü yere saray yapmasına; fenerbahçe taraftarının durumu da titanik batarken keman çalmaya devam eden müzisyenlerin durumuna benziyor. böyle devam ederlerse onları batmaktan kurtaracak tek şey bir milyardere satılmaları olacak gibi duruyor.
  • 5784
    bu arkadaşların limite karşı olması çok normal. geçen sezon 65 milyon euro maaş harcaması diyorlardi. şu ana kadar oyuncu sattıklarını/kiraladıklarıni görmedim(bir kaç serbest kalan oyuncu var). üstüne tahmini 10-15 milyon euro arası yeni gelen oyuncuların maaş yükü geldi (ki bunlar yeni vergi sistemine girecek).
    şu an en iyi ihtimal 75 ama vergilerle beraber 85'e varan bir yük mevcut.
    ama taraftarları halen enner remberto valencia lastra'nin maas almadığı sadece maç başı para aldığına, eran zahavi'nin 1.7ye falan oynayacagina, mame thiam'in bedava gelip 700 bin euroya oynayacagina falan inanıyor. biz de kandirilik ama biz kandırılırken kap'da görüyorduk, sadece mali durumun bundan daha iyi oldugunu dusunuyorduk. bunlar hem mali durumlarini biliyor hem hiçbir şeyden haberleri yok, hem de gazetecilerin ne dediklerine bakıyorlar maliyetler için.
    üzücü. haliyle limitlere uyamazlar çünkü uymak istemiyorlar zaten. çok net diyorum; onlar bu maliyetle şampiyon olsun, biz 30-40 arasi bir maliyetle ilk üçe girelim ben razıyım. şu an ne avrupa kupalarindan ne türkiye liginden bu giderleri çıkaracak bir gelir yok malesef. hele covid dönemi.
  • 5785
    düyun-ı umumiye ile yönetilmelerine ramak kaldı. gün be gün batışa doğru sürükleniyorlar. sahiden aziz yıldırım'ı bile transfer politikasında mumla arar oldular. yıldırım demirören'in beşiktaş'ın başına geçtiği dönemi hatırlıyorum; önüne kim gelirse transfer ediyordu. plan yok, program yok. ama en azından o dönemde gerek ülke gerek kulüpler ekonomik olarak bu denli bir darboğazda değildi. ülkenin para birimi bu denli değersiz değildi.

    şu anki mevcut şartlara baktığımda dönüşü olmayan bir şekilde uçurmdan aşağı yuvarlanan bir kulüp görüyorum. taraftarının gözü kör; sorgu sual gibi bir alışkanlıkları yok. çirkef ve küstah bir camia olduğu için nasılsa bir yolunu buluruz diye düşünüyorlardır. ancak şampiyon dahi olsalar sadece şampiyonlar ligi geliriyle bu harcamaların ne kadarını karşılayabileceklerini sanıyorlar bilinmez. stadyum gelirleri, yayın gelirleri, sponsorluk gelirleri, store gelirleri vs. bir anda v formasyonu yapıp eski seviyelere gelmeyecektir. tüpraş, aygaz gibi halka açık şirketlere cin ali'nin yaptırdığı sponsorluklar da bir süre sonra yatırımcı tepkisiyle karşılacaktır. nitekim yabancı yatırımcılar zaten ülkeyi önemli oranda terk etti.

    sözün özü; aşağıdan yukarıdan yolun sonu görünüyor.
  • 5787
    limit muhabbetini takmıyorlar gibi gözüküyor ama şu yapılan transferlere bakıyorum, cidden takmasınlar. böylesi daha çok hoşuma gidiyor. yarın bir gün ali koç’u dehlediklerinde o borcun altına girmeyi göze alacak bir başkan bulmaları o kadar zor ki. bunu bildiklerinden dolayı başarısızlığın 1 numaralı sorumlusu ali koç’a bir şey diyemiyorlar çünkü yerine geçecek başkan adayı yok. aziz yıldırım’a gidecek yüzleri yok. adama öyle bir muamelede bulundular ki, gel başkan ol diyemezler. öyle ya da böyle senin başında 20 sene duran, efsane dediğin bir figüre kongrede itin götün deliğine sokamazsın. üstelik derbi galibiyetlerinizin sebebiydi herif. bunlar da zannediyorlardı fenerbahçe iyi top oynayarak büyük takımlara seri yaptı. hayır kardeşim, aziz lobisi vardı. 1 hafta önceden lobiye başlıyordu. devre arasında bile hakem odasına gidip bağırıp çağırıyordu. zaten kendisi gittikten sonraki süreçte içerde bir tek beşiktaşı yenebildiler. onda da cüneyt çakır rezalet bir maç yönetti. en azından aziz yıldırım bunları yapabiliyordu. aynı tedrisattan geçmesine rağmen ali koç’ta bu da yok. fenerin haklarını savunacağım dediği basın toplantısındaki ses tonuna bakın. şu sözlükten bi adam çıksa o daha iyi savunur fenerin hakkını. neyse şimdi antudan falan burayı okuyan olur, aydınlanırlar falan, detaya girmeyeyim.

    madem limitsizim diyorsun bari doğru düzgün adamlar al. sözlükte iti götün deliğine sokulan dursun özbek bile 2017 yazında öyle ya da böyle 2 sene üst üste şampiyon olmamızı sağlayan kadroyu kurdu. çok para harcandı ama en azından başarılar geldi. üstelik iyi paraya gönderdiğimiz futbolcular da oldu. daha iyi paralara gönderebilirdik oyuncuların yıllık ücretler düşük olsaydı. bunlarda o da yok. bonservissiz alınan 1 senelik topçu mert hakan ve silah zoruyla transfer edilen muriqi haricinde transfer başarısı olarak göreceğim bir futbolcu yok. belki ferdi kadıoğlu. o da et mi tavuk mu belli değil. iyi çıkarsa işte satabilirler. bu kadar yani. 4 sene önce gönderdikleri eyt gökhan ve fişeq canerle şampiyonluğu kovalayacaklar sözde. o da güzel hikaye be birader.
  • 5788
    caner 32, gökhan 35, sosa 35, novak 30, valencia 31, mhy 26, lemos 25 yaşında. muhtemelen ideal ilk 11'de oynatacakları yeni oyuncuları bunlar.

    gel gelelim, aldıkları oyuncuların büyük bir çoğunluğu hatta belki tamamı menajer önerisi. ne bir scout ekipleri var ne de 4 ay sonunda bulabildikleri hocalarının vasıtasıyla ortaya koydukları bir vizyonları... çakma çukma kim boşta ve bonservissizse alıyorlar. üstüne üstlük ilk 11'e monte edecekleri yeni transferlerinin yaş ortalaması da inanılmaz yüksek. (yukarıdaki hesaba göre 30.5) bu transferlerden sonraki dönemde kâr etme ihtimalleri de sıfır. 1 tane bile satıp para kazanabilecekleri adam almadılar -ki mhy'nin bir yere gidebileceğini, lemos'u da kimsenin istemeyeceğini düşünüyorum-, potansiyal transferlerin hiçbiri de öyle gözükmüyor...

    dönüşü olmayan bir yola girdiler, bu sene şampiyon olsalar dahi dönüşü çok zor.
  • 5790
    kurdukları kadro evet yaşlı ama 1 sene de olsa ligde iş yapacak, şampiyonluğa oynayabilecek bir kadro. sosa'nın yaratıcılığı, novak'ın ekstra golleri, caner'in ceza sahasını karıştıran kavisli ortaları ile ekstra puanlar alacaklardır. bu sene beşiktaş ve trabzonspor'un yarışta olacağını düşünmüyorum. başakşehir ile birlikte yarıştaki en zorlu rakibimiz fenerbahçe olacaktır.
  • 5791
    galatasaray’ın yaklaşık 3 + katı borcu bulunan kulüb...

    koç ailesi hayranları / kıraçın statükocuları üzüntüye uğrayacak ama ali koç servetiyle borcu falan kapamamıştır, sadece aynı seviyelerde tutabildi. kasa kolaylığı sağladı, sponsorluk buldu. bizim borç 200-250 milyon dolar, onların ki 600-800 milyon dolar arası bir yerlerde
    onların 2 bölümü var. fb aş ve fb dernek.. ısrarla bir tanesini medyada açıklayıp borcu galatasarayla aynı gibi gösteriyorlar. yaklaşık değerlerle biri 3.7 milyar tl, ötekisi ise 2,3 milyar tl açıklandı. ayrıca ileriye dönük gelirleri temlik altındaydı, son durumu bilmiyorum. net öz kaynakları eksidir. maliye dilinde bu iflas demektir. vergisi ile bu yıl 75- 85 milyon euro yakın futbolcu bordro yükleri oluştu. basket her yıl 10-15 milyon euro zarar yazıyor. bu yıl şampiyon olsalar bile alacakları 30-40 milyon euroyu geçmez. ayrıca şampiyon olsalar bile ffp denetiminden geçemezler, yani clye muhtemelen gidemeyecekler.

    umarım dışarıya yaptıkları yüklü oyuncu satışlarının toplam tutarlarının hepsi gerçektir. eğer kulüp yöneticilerinin falan gayrıresmi para enjekte etme durumu olursa ve bunun kanıtını bulurlarsa, hem ülke, hem takım, hem adı geçenler için şikeden daha büyük rezillik olur.

    kısaca borçları o kadar çoktur ki bu yüzden bütün kulüblere yapılan 5 yıllık bankalar birliği anlaşmasına karşı çıktılar çünkü alsalar ilk yıllardaki faizini bile ödeyemiyorlar. biz ise faizi karşılayıp 5. yıldaki büyük ana parada zorlanabiliriz. 10 yıllık diye diretiyorlar ama bu fbnin borcunu daha fazla katlar.

    medyada tamam ama burada bile artık mesnetsiz fb güzellemesinden sıtkım sıyrıldı
  • 5796
    --- alıntı ---

    kendi mağazasında tüm anadolu kulüplerinin formasını kâr amacı gütmeden satacağını açıklayan kulüp. güya amaç anadolu kulüplerinin taraftarlarına kendi kulüp formalarını ulaştırabilmek, tüm kulüplere yardımcı olmak, dayanışma içinde hareket etmek, yersen. *

    adamlar göz göre göre legal katakulli formülü bulmuşlar. demişler ki biz bu anadolu kulüplerine direkt para versek teşvik primi oluyor, şike oluyor, e biz de o zaman kendi mağazamızda tanesi 100 liradan kâr amacı gütmeden (!) şaaak 50 bin o takımın formasından satalım ve kendilerine 5 milyon lira fatura edelim, hoop sahada 3 puan cepte. *

    yeminle şeytanın aklına gelmez lan bu, bu nedir arkadaş ya...

    --- ekşi sözlük / medicapa ---
  • 5797
    trabzonspor dışındaki bir anadolu takımı en fazla 5 bin forma satar fener magazasında. zaten 50-100 bin satış olursa direk şikeye girer. forma başına 70 lira kalsa 350 bin lira yapar. hadi fazladan söyleyelim 500 bin lira olsun.

    bir anadolu takımı fenerbahçeyle yaptığı 2 maçı kazansa 2.5 milyon lira kazanıyor. yani maçı kazansa 5 kat para gelecek. adam neden üç kuruş forma parası için maçı satsın. bide onun riskine girsin. bu forma işini şikeye falan bağlamak, galatasaray taraftarıyla dalga geçilmesini sağlar. forma işinde yapılmaya çalışılan fenerbahçenin anadolu takımlarına şirin gözükme çabası. yaptıkları iş mantıklı. çünkü anadolu takımları bize o kadar düşman oldular ki adamlar her deplasmanda ölümüne futbol oynuyor. adamlar bunu istemiyor.

    ha rizeye yapılan gibi 1 milyon € sponsor olunur. yani neredeyse 9 milyon tl gibi bir rakam verirsen. ozaman dolaylı, yasal şike muhabbetleri yapılabilir.
  • 5799
    forma işine girmiş spor kulübü.

    şimdi ben galatasaray taraftarı değilim. hatta futbol sever dahi değilim. dümdüz bir vatandaş olarak bir sorum var;

    fenerbahçe kritik bir haftada x deplasmanına gidiyor. mutlak 3 puan alması gerekiyor. bu deplasmandan 3-5 gün önce fenerbahçe bu x takımına 500 bin euro para veriyor ve bu sizin feneriumda forma satışından olan geliriniz diyor. ortada bunu engelleyecek bir durum var mı ? fenerbahçe satılan formaların adedini, hangi tarihte satıldığını, kimin aldığını vs. paylaşacak mı kamuoyuyla. hayır.

    kritik x deplasmanı öncesi, x takımına karşı sevgisi alevlenen, babadan zengin fenerbahçeli bir iş adamının yüklü şekilde forma siparişi vermesinin önünde yasal bir engel var mı ? sonuçta parası olan birinin x takımının formasından 50 bin adet almasını engeleyemezsiniz değil mi ? maçtan 1 hafta önce x takımının yöneticisi aranır, ya sizin fenerium'da satılan formalara talep patlaması var biz ondan 50 bin adet alıyoruz haberiniz olsun, buyurun bu da parası demesinin yasal olarak en ufak sakıncası var mı ? hayır.

    peki bu durum teşvik primi olur mu? hayır ne münasebet. para ne parası, forma satışından gelecek olan para işte.
  • 5800
    ne idüğü belirsizlik kavramına bugün de iki katkı yapmış futbol kulübü.
    bir: o nasıl kupa almaktır? kupa getiren karakter kimdir? koca takım bu an için mi oraya dizilmiştir?
    iki:dünyanın hangi ülkesinde takım mağazası rakibinin formasını satmaktadır? garip gureba fener aklı. renktaşlar haklı her türlü şey gelir insanin aklına.
    bu fener aklı nereye varmaktadır? bir kaç sene içerisinde başakşehirden kupayı satın almak isteyebilirler. ya da fenerbahçe spor kulübü başkanı otomatik futbol federasyonu başkanı olsun isteyebilirler. hatta çıkıp her maça 1-0 önde başlayalım.
    kısacası hiç bir hak hukuk yol yordam usul üslup bilmeyen takım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın