• 26
    ısrarla yazıyorum, 68 yaşındaki futbol duayeninin son döneminde anlamsız tercihlere isyandır bu.

    herkes her şeyi yazıyor ancak sözlükteki bütün yazarların gördüğü tutarsızlıklara aklımız sırrımız ermiyor. takım birbirine kaynaşsa dahi bu zihniyetle arpa boyu yol alınamayabilir.

    evet gelecek hoca bu takım benim değil diyebilir, ekleme talep edebilir ama 2002 sonrası gibi hoca kontrolünü kaybedip kendi aldırdıklarını da kadro dışı bırakabilir. felipe'yi, christian'ı, sarr'ı, fabio pinto'yu kuyruğuna teneke bağlayıp göndermedik mi? elimizde koca bir borç yükü kaldı. o gün bugün belimiz doğrulmadı.
  • 27
    sonuna kadar katıldığım isyan. katılmayan arkadaşlar son 100 maçtaki istatistiklerimize bakabilir. olayın futbolcu değil, plan sorunu olduğu o kadar net ki.

    kayserispor çok mu yetenekli oyunculardan kurulu da duran toptan gol atabiliyor mesela? biz değişen onlarca oyuncuya rağmen niye duran toplarda başarısızız? neden ortalarımız senelerdir yerini bulmuyor? neden kafa golü atamıyoruz? neden kontraatak oyunumuz yok? neden oyun kurgumuz yapılan bireysel hataları kaldıramıyor? bu bugünün olayı da değil, 3 senedir bu durumdayız, var mı gelişme?

    fatih terim o kadar saçma tercihlerde bulunuyor ki aklım almıyor. madem pas oyunu oynayacaksın, neden yedlin gibi adamı aldın? koy savunmanın sağına ayağı düzgün biraz da koşabilen bir adam, daha iyi iş yapar. muhammed’i çok istiyorum diyordun, adam ilk geldiğinde kraldı şimdi kedi oldu. fatih terim hangi oyuncunun bireysel performansını ilerletti?

    her şeyi geçtim de takımda disiplin de yok. diagne hocaya twitter’dan laf sokar, ertesi gün oyuna girer. marcao kerem yumruk yumruga kavga eder. feghouli, milli takımda oynadıgının yarısını oynamaz, dalga geçer gibi maç boyu yürür. babel taraftarla dalga geçer yine de maça girer.

    net olarak söylüyorum, takımda oyuncular ile terim’in arası kopmuş durumda. taraftarın gözünde terim’in yeri ayrı oldugu için medyaya hep terim yanlısı acıklamalar yapıyorlar. ancak kişisel görüşüm terim’in sistemine inanmıyorlar, forma adaleti olduguna inanmıyorlar. bu sebeple de bıraktılar oynamayı. terim gidene kadar da muhtemelen oynamayacaklar. yoksa bu oynayan oyunun açıklaması gerçekten yok. erzincanspor oyuncularına 1 maçlık galatasaray forması verseniz, kayseri maçındaki galatasaray’dan çok daha iyi performans verirdi. terim de bu durumu biliyor, bu sebeple fazla rahat. ben onları ikna ederim modunda ama böyle birşey olabileceğine pek inanmıyorum.
  • 28
    benim katıldığım ve sadece bu sezon da değil, son 4 sezondur dile getirdiğim söylemdir. fatih hoca ile büyüdü benim jenerasyon. 90’lardan beri takipteyim hocasyı ve ciddi şekilde sever sayarım kendisini. (yaşım 43 bu arada)
    ama artık fatih terim ile olmadığını, olamayacağını, fatih hoca’nın 20’li yaşlarda çocuklarla her sabah 8’de idmana gitmekten yorulup sıkıldığını, malatya, erzurum, kayseri vs vs anadolu şehirlerini gezmekten fenalıklar geçirdiğini hissedebiliyorum. bu arada bu durum çok normal ve hak veriyorum kendisine. ama hak vermediğim nokta, bu motivasyon eksikliğinde hala takımın başında kalma inadı. geçip sportif direktör veya futbol şube yöneticisi olur, teknik ekiple düzgün bir iletişimle devam eder. mis gibi olur. anadolu maçlarına gelmez, sami yen’de yerini alır, avrupa maçlarına gelir dilediği gibi. ama bu yaşananlar olacak iş değil. takım korner atamıyor, taç kullanamıyor, duran top savunamıyor, rakip kendi kalesine atmazsa skor bulamıyor. genç takım dediysek anaokulu öğrencileri de almadık ya. ayrıca babel ve feghouli ile gençleştirme mi olur allasen?
    teknik direktörüğü bırakıp daha az yorulacağı bir yönetim pozisyonuna geçmesi elzem efsane ismimiz. kendisinin değerini iki dakikada elbette yok edemez kimse ama bu kötü gidişte yardıma ihtiyacı var. o yardım da necati ve xelcuk’tan gelemez. yardımcıları inanılmaz zayıf.
  • 31
    şu şartlarda, şu kadroyla, harcanan bonservis ile, fatih terim yerine dünyadaki hangi ismi yazarsanız yazın, bu takımda an itibariyle kalma şansı yoktu.

    puan, galibiyet, vs. her şeyi bir kenara bırakıyorum. altyapı; feghouli, arda, babel ısrarı; yanlış oyuncu tercihleri; yardımcıları; ocaka kadar bekleme konusu; korner!! ve en önemlisi, bu takım sahada ne yapıyor, nasıl gol atmak istiyor çıkıp anlatabilecek birisi var mı ?

    fatih terim'in, tam da şu anda, geriye çekilip, galatasaray taraftarını kendisi dışında bir teknik direktörle baş başa bırakması gerekiyor. belki de, bu taraftar tekrardan terim'in ya değerini bir daha anlasın, ya onu tüm başarılarıyla güzel bir şekilde yad etmeye devam etsin, ya da onu bir kenara bırakıp yeni heyecanlarla yeni başarılara yelken açsın.

    ama ne olursa olsun, şu anda bu koltukta oturmasının, verdiği kararlarla hiç bir manası bulunmuyor. hiç kimsede, 6 ay verelim, hak etmiyor mu vs. gibi dramaya girmesin. zaten kendisine gereğinden fazla kredi verildi.
  • 32
    benim bakış açımdan bu sezon için gereksiz bir çağrı konusu. her sene şampiyon olacağız diye bir kural kondu da haberim mi olmadı. bu sezona farklı bir bakış açısı ve planlamayla başlandı, bu başlangıca önümüzdeki sezon farklı bir görev yüklenerek devam etmesi çok daha faydalı olacaktır. bu sezon yapacaklarını daha açık bir şekilde anlatmalı, çünkü galatasaray taraftarının %75'inin galibiyet ve şampiyonluk taraftarı olduğunun farkındalar, o nedenle de bu sezon şampiyonluğu hedeflemedik diyemiyorlar. evirip çevirip gene şampiyonluk peşinde olduğumuzu ima ediyorlar. onlar ima ediyor ama bizim taraftar "şampiyon olmaya söz verdiler" şeklinde algılıyor. böyle algıya böyle çağrı çok normal. ben sayın terim'in galatasaray'a farklı platformlarda ve yönetim seviyelerinde daha çok faydalı olacağına inanıyorum, teknik adamlık kariyerini keyifle bitirsin ve başka bir aşamaya geçsin. ama o sezon bu sezon değil.
  • 33
    maalesef artık söylenmesinde bir sakınca görmediğim isyan. ben ki fatih terim'i çok seven biri olarak, nefes aldığı süre boyunca galatasaray futbol takımını çalıştırması gerektiğini her zaman savunmuşumdur. fakat gerek hocanın anlamsız kadro tercihleri, gerek takımımızın herhangi bir oyun planının olmaması, gerekse maç sonları kendisinden başka herkesi suçlu göstermesi fazlasıyla sıktı.

    burada olay galatasaray'ın şampiyon olması değil, şampiyonluğu isteyen takım gibi oynamaması. birçok arkadaş konuya yanlış açıdan bakıyor. takımın genç olduğunu ve süre verilmesi gerektiğini söylüyorlar. bu elbette doğru bir çıkarım ama problemin ana temeli takımın ne oynadığını bilmemesi. başı kesik tavuk gibi herkes kendi kafasında takılıyor. oyun herhangi bir umut vermiyor arkadaşlar. bunun için elbette zaman istenebilir fakat sürekli farklı 11 ile çıkarsan, zaman istemenin ne mantığı kalır? galatasaray bu sezon 13 resmi maça çıkmış ve hepsi farklı oyunculardan oluşmuş.

    beni karamsar düşüncelere sevk eden en önemli konu ise hocanın açıklamaları. şutları kaleye sokamazsak böyle olur diyor. babam tamam ama kaleye sokup 2-0 öne geçtiğimiz maçları da veriyorsun o nasıl olacak?

    her şeyden öte; bu takım nasıl doğru yolda ilerliyor diyebilirsin ya? herhâlde biz farklı maçlar seyrediyoruz bilemedim. durum çok üzücü noktalara doğru gitmeden, efsanemizle güzel şekilde ayrılıp kan değişikliğine gitmek şart diye düşünüyorum.
  • 34
    hayatımın hiç bir döneminde terimci olmadım.negatif hislerim, pozitif hislerimden her zaman daha fazla olmuştur. terim istifa ederse her şey çözülür mü? siz bu sezonda ne bekliyorsunuz.yeni, oturmuş ve oyun planı olan bir takım mı? şampiyonluk mu? bunun için zaman ve birlikte oynama pratiği lazım değil mı? bu henüz gerçekleşmedi. biz temmuzda açtık sezonu, eylül başında takım tamamlandı. avrupa maçları, milli maçlar ve oynanan lig maçları. bu takım yorgun. bu bir bahane değil tespit. milli takımlarda oynayan kilit oyuncularımız var. insanlar zihinsel ve bedensel olarak yoruluyorlar.
    terim takımı antrenman yaptıramıyor? ben orada değilim ki, bilmiyorum. bu işi yapanların uzmanlıklarını bilmiyorum. yardımcıları yetersiz! selçuk ve necati bir eğitimi olmadan hocanın yanında buna katılıyorum. analiz işini yapan kişinin de özgeçmişine baktığımda da yetersiz olduğu belli.
    hocanın en büyük problemi her şeyi kendisinin yapmak istemesi. günümüz dünyasında bu mümkün değil. bir ekiple ve işinin uzmanı bir ekiple çalışmak zorundasın. son iki maçtaki rotasyon işini bile doğru yapamadı. çünkü her şeyi sen yapamazsın. lafın kısası bu dönemde terim giderse eğer beklentiniz şampiyonluksa o olmayacak. tabi rakiplerimiz büyük saçmalamazsa. o yüzden bu kadro ile terim'e ocak ayına kadar sabretmeliyiz. çünkü terim'in dönmek, terimcilerin de dönmesini istemek için bir bahanesi olacak. kesin neşter vurulmak zorunda bu ilişkiye. zamanlaması doğru olmak zorunda. fatih terim'in sorunu yaşı değil. burada yaşı ile yorum yapılınca üzülüyorum. fatih terim'in sorunu karakteri. artık şunu anlamalı bu iş bir ekip işi ve başarılı olmak istiyorsan iyi bir ekibe ihtiyacın var. tek başına her şeyi yapamazsan ,her şeye hakim olamazsın, her şeyi göremezsin. umarım bu durumu anlar ya da birileri anlatabilir. sosa ve babel'i kendi ile özleştirmeyi bırakmalı. yoksa sonu onlar gibi olacak.
    şunu da eklemek istiyorum. bu kadro daha iyi olacak, sezon sonu da şampiyon olacak. bu sezon uefa ligine kaldığımızdan beri ben bu kupayı istiyorum. bunu yapacak gücümüz var. yaşayacağız ve göreceğiz.
  • 37
    sonuna kadar katılsam da tribünde vs. taraftarca dillendirilmesinin çok hoş olmayacağı düşüncesindeyim. fatih terim'in şu an oynattığı şey her ne kadar futbol olmasa da, son yıllarda berbat bir anlayışla takımı yönetse de kendisinin tribünde bu şekilde yuhalanması yahut aleyhinde tezahürat yapılması hoş olmayacaktır diye düşünüyorum.

    keşke hoca kendisi bırakıp gitse.
  • 38
    bizler ne dersek diyelim, ne yazarsak yazalım bu olay asla gerçekleşmeyecektir. çünkü fatih terim ve sayın başkan sabredinden öteye geçemediler. tamam sabredelim sorun yok, ama geçen sene de bize ocak dediniz sonu hüsranla bitti. bize ama averajla ikinci olduk demeyin, sonuç ne önemli olan o. biz ikinci olduk ve şampiyonlar ligine gidemedik.

    (bkz: 22 eylül 2021 kayserispor galatasaray maçı)

    bize yine ne dedi sabredin, ocak ayını bekleyin. bu bizimle dalga geçmektir. ben fatih terim iyi veya kötü demiyorum ya da kötü bir söz söylemek gibi bir amacım yok. sadece sürekli bize aynı şeyleri söylemekle taraftara ayıp ediyolar farkına varsın istiyorum.
    ben dünkü basın toplantısında birazcık hüzün, birazcık pişmanlık birazcık neler yaparız gibi bir ifade görmedim. çok rahat çıktı basın açıklamasında konuşmasını yaptı hiç bir sorun yokmuş gibi çıktı ve gitti. ocak ayı gelince ne olacak ki. yeni süper transferler mi olacak. hadi varsayalım oldu, yine olmazsa takım ne diyecek? 3 yıl içinde düzelecek mi diyecekler bu sefer?

    benim hem kızdığım hem üzüldüğüm şey, artık taraftarların sabrı kalmadı ve artık taraftarlarda kendi arasında parçalanmaya başladı ve ocak ayından sonra gerçekten gözle görülür bir şeyler değişmezse taraftarlar gerçekten kendi aralarında da çok fazla bölünecek ve bu kulüp içinde iyi bir şey değil.

    fatih terim'de ego çok yüksek ve sen, ben isteyerek bu istifayı sağlayamayız. uzun bir süre de gidecek gibi de değil benim tahminim o yönde. ya buna başkan bir el atacak(bana göre fatih terimi gönderdikten sonra 1 veya 1.5 yıl içinde gerçekten gözle görülür bir şey olmazsa kendi koltuğu da sallantıya girecekti, ki; bu son isteyeceği şey o yüzden şu an fatih terimin arkasında durmak zorunda)

    lazio maçını örnek veriyor hoca ama kusura bakmasın lazio ne top oynadı ki? biz şansa bir gol attık sadece yoksa maç berabere bitecekti. ayrıca avrupa maçları lig maçları gibi asla olmadı olmazda..
    avrupa da adamlar sana kapanmıyor açık oynuyor ve sende atak yapabiliyorsun. ligte öyle mi anadolu takımı sana bi kapanıyor sen o kilidi açmak için uğraşıyorsun açamayınca kontradan bir gol yiyorsun. işte tektik direktör olayı da burada devreye giriyor doğru yerde doğru adımlar doğru antrenmanlar doğru taktiklerle açabilirsin bunu. ama biz alışmışız belirli dakikalarda belirli oyuncuları alıp maçı kurtarmaya çalışıyoruz.

    fatih hoca çok egolu biri. egoyu doğru kullanırsan o kadar güzel yerlere gelirsin ki.. ama sen bunu farklı şekilde kullanırsan keza şu anki olan olaylardaki gibi herkes bölünür işte böyle. sosyal medya yıkılıyor resmen fatih terim istifa etsin diyenler onun altında sen ne anlarsın vs diyenler.

    neyse yayınlanacağından bile pek emin olmadığım bir yazı oldu, kısaca söylemek istediğim şey. biz ne kadar yazarsak yazalım fatih terimin egosu bizim yazacaklarımızdan daha üstün olduğu için asla olmayacak bir şey. ve biz bölünmeye devam edeceğiz gibi de duruyor.
  • 39
    3 ekim 2021 rizespor galatasaray maçı sonrasında skordan bağımsız yapılması gereken eylem.

    skordan bağımsız çünkü “malum takımı buraya gömeceğiz” açıklaması bana koyduğu kadar fatih terim’ e koymamış olacak ki veteranlarla çıktı bu maça.

    ikinci yarı morutan kerem halil girip maçı çevirecekse neden ilk yarı riske attı bu maçı?

    bazı maçlar vardır arkadaşlar bahanesi olamaz. derbiler gibi, rizespor maçı bunlardan birtanesi…

    fatih terim’ in istifasını düşünmek…
    bundan daha doğal bir eylem olabilir mi?
    oyundan memnun değilim!
    oyunculardan memnun değilim!
    formasyondan memnun değilim!
    antremanlardan memnun değilim!
    değilim abi.
    istifa etsin artık üzmeyelim birbirimizi karşılıklı.

    düzenleme: diğer tüm düzenlemeler silindi. nitelikli düzenleme eklendi.

    bu arada 3 ekim 2021 rizespor galatasaray maçı’ nı 2-3 kazandık.

    yemin ederim fikrim değişmedi.
  • 42
    3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı sonrası, hazır milli araya girilmişken mutlaka yapılması gereken olay.
    bu milli ara bu sezonu çöpe atmamak için son şans, başka şansımız olmayacak.

    kimse kazanılmış maç için kafasını kuma gömmesin, şu maça sofiane feghouli ryan babel ikilisi ile çıkıp, ligin en kötü takımı ile kora kor maç oynayıp kör topal kazanan takım için geri dönüş destanı yazacaksak yuhlar olsun bize.
  • 47
    yine futbol adına bireysel çabadan başka hiçbir şey göremediğimiz bir maçın sonrasında gündeme gelen söylem. yendik, iyi güzel ama taktikle falan mı yendik? 90. dakikaya kadar kenarda bekletilen ve babel'e sabredilen diagne ile morutan son dakika yardırmasa ne olacaktı?

    taktik diye oyunculara dayatılan şeyin bize sonucu bir penaltı, bir kırmızı kart oldu. sanki premier lig'deymiş gibi ceza sahasından paslaşarak çıkmayı bu çamur sahalarda oyunculara dayatan hocamız bu milli arada bazı şeyleri güzelce düşünmelidir.

    (bkz: 3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı)
  • 48
    sene başında arkadaş ortamımda dillendirildiğinde şiddetle karşı çıktığım ama taraftara inat tutumlar* ve egosantrik tutumların mantığın önüne geçmesi nedeniyle desteklediğim önerme.
    hakemi yenmek yanına hocaya rağmen yenmeyi de ekledik. *
    yorgun takıma babel ve feghouli'yi yükleyip taşıttığı için, yedlin denen sporcunun* bir türlü ikamesini bulamadığı için, formda ve istekli diagne'yi 91. dakikaya kadar beklettiği için şu galibiyette katkısı yok.
    hocanın ve adını anmak istemediğim hakeme rağmen bu "kötü insanları" yenmek çok güzel ama hocayla olmayacak.
    egosu inadı galatasaray'dan üstün hocanın bize faydasının olacağını düşünmüyorum.

    ekleme: rize üst üste korner kullanmasa maç bitmişti. 91'e kadar saklanan 2 değişiklik hakkı ve oyuna alınan diagne-morutan değişikliği hiçbir işe yaramayacaktı.
  • 50
    (bkz: 3 ekim 2021 rizespor galatasaray maçı)

    1- acayip zorlu marsilya deplasmanından 69 saat sonra defansımızda çok kritik 2 eksikle ligin en uzak deplasmanına, hatta bize karşı 10 kaplan gücünde oynayan bir takımın (rize sonuncu demeyin bugün karşımızda sonunculuğa düşen takım yoktu) deplasmanına gitmişiz.
    2- felaket ötesi kararlara rağmen hakemi de rize'yi de üst üste koyarak yenmişiz.
    3- sürüyle gol pozisyonuna girmişiz.
    4- çıkan 11'de eleştirilen feghouli ve babel gibi isimler aslanlar gibi mücadele etmiş ve gol pozisyonları yaratmışlar.
    5- sonradan oyuna giren 5 oyuncunun 5'i de oyuna inanılmaz derecede olumlu etki etmiş (ömer-halil-kerem-diagne-morutan) ki dünya üzerinde bunun yaşandığı son maçı merak ediyorum, mucize gibi bir şey bu.
    6- mohamed gibi bir potansiyel tekrar kazanılmış.

    bunun üstüne teknik direktör istifası istemek manchester city taraftarının bugünkü liverpool maçı üzerine pep guardiola'nın istifasını istemesinden beter. bugün başta fatih hoca, sonra oyuncular (en kötüler de dahil) hepsine gönülden helal olsun diyemeyeceksek başka hiçbir zaman diyemeyiz.

    edit: ha unutmuşum galibiyet golünü 1 kişi eksikken attık hani rakiplerimizden herhangi biri, özellikle beşiktaş yapınca övmelere doyulamayan şekilde. ha yine unutmuşum bir de deplasmanda comeback yaptık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın