• 41
    fatih terim ile hiç arası yoktu, baya ağır eleştiriyordu kendisini (bana göre çok aşırıydı). sanırım ya moderasyonun haklı olarak sildiği entry'lerinden dolayı, ya da bugün sözlüğün genelinin fatih terim'in yanında yer alıp yönetimi ağır bir şekilde eleştirmesinden dolayı küstü ve pilot etti kendisini. benim ne kadar "terim'ci" olduğum entry'lerimden anlaşılıyordur, dolayısıyla kendisiyle neredeyse tamamen zıt görüşteydik ama gitmesi yine de üzdü beni. burada birbirimizi çok yiyoruz tartışma kültürünün bir parçası olarak ama varsa rakip takım trolleri hariç hepimizin derdi tasası galatasaray. kimimiz arda'yı yakıştıramıyor takıma, kimimiz fatih hoca'yı, kimimiz mustafa cengiz'i vs. vs. ama eninde sonunda, hayat görüşü ve siyasi çizgi farklılıklarını bile bir kenara bırakarak sadece galatasaray'ın iyiliği için çabaladığımıza inanıyorum, inanmak istiyorum.

    o yüzden kendisinin gidişine üzüldüm. kendisine hoşçakal diyor, bundan sonrası için iyi bir yaşam diliyorum. umarım galatasaray şu saçmasapan kaos ortamından en güzel şekilde çıkar da, kavgasız gürültüsüz kardeş kardeş takılırız sözlükte temennisiyle de entry'mi bitiriyorum*.
  • 42
    kimseye edep dersi verme niyetinde ve haddinde değilim. bu yazarın başlığında daha önce yazılanları da okudum. hatta daha önce bizzat kendisi bir daha sözlükte yazmayacağını söylemiş ama yeminini tutmamış.

    neyse.

    kendisine, galatsaray efsanesi hakkında yazdığı çok ağır bir yazından dolayı saygı sınırları içerisinde bir mesaj göndermiştim; kendisi de son derece yukarından bir tavırla hakaretamiz ifadeler kullanıp ne alakaysa birileri tarafından sömürüldüğümü ve birilerinin askeri olduğumu iddia etmişti. yani kendisi bir galatasaray efsanesine onca şey saydırabilmesine rağmen benim eleştirel bir mesajımı bile olgunlukla karşılayamamıştı.

    kendisi beni engellediği için cevap verememiştim. buradan cevap hakkımı da kullanayım; hiçbir şey için insanları karalamaya, küçük göremeye, yaftalamaya değmez. kendisine iyi baksın.
  • 4
    futboldan anladığı konusunda iddiası olmayan galatasaraylıdır. ancak futbolun izole, diğer tüm alanlardan ayrı olmadığı kanısını taşır. zira insan unsurunun yer aldığı üstelik ciddi bir ekonomik çapı olan bir spor futbol. inanılmaz paralar dönüyor. insanlar takımları kazanınca psikolojik açıdan rahatlıyorlar. özdeşleşme ihtiyacına cevap veriyor. dolayısıyla futbolun amigoluğun ötesine uzanan felsefi, siyasi, sosyolojik, psikolojik vs alanlara inhisar eden yanları var. tıpta bilirsiniz, kangren olmuş bir uzvu vücuttan ayırmak zorunluluktur. dikkat edin gereklilik demiyorum. böyle bir durumda (mesela) kangren olan kolun kesilmesi gerekliliği hasıl olduğu vakit hasta yakınlarından birinin ortaya çıkıp ama nasıl olur bu kol bu vücuda yıllardır hizmet ediyor. onu kesmemizi nasıl istersiniz bizden demesinden daha ahmakça bir şey olabilir mi gençler? dolayısıyla bir takımın hayatiyeti birilerinin gitmesine bağlıysa, çıbana yol açan onlarsa onların gönderilmesi ya da takımdan uzaklaştırılmaı isteğini galatasaraylılığın dışında düşünmemek gerek.
  • 33
    naptık ne ettik şu sorunu bir türlü çözemedik, niteliğinize uyamadık sayın sözlük yönetimi. birinci nesil olmamıza, sözlüğün en başından beri yazıyor olmamıza rağmen niteliksiz entry konusunda takdir hakkına sahip olan üçüncü nesil bir moderatörünüz kadar bile olamadık. tüm çabalarımıza rağmen niteliğinizi yakalayamadık. essahtan galatasarayli olarak bundan sonra niteliksiz entry konusunda kesin, net ve açık kriterler belirleninceye kadar artık yazmayacağım. bu mecra vasıtasıyla tanıdığım, tanıştığım dostlarıma, renkdaşlarıma selam eder; istemeden kırdıklarımın da affını dilerim. sağlıkla kalın canlar!

    edit: niteliksiz entry konusunda bir değişiklik olmadı galiba ama bu kadar hasrete dayanamadım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın