nihat kahveci

bizle alakalı bir olay olmasa da, galatasaray taraftarının bu adamı beşiktaş'tan parasını faiziyle istemesi olayında haklı bulmasını anlamıyorum. bu, hayatımızın odak noktasına koyduğumuz takımlarımızın, hayranlıkla baktığımız, kendi evladımız, efsanemiz dediğimiz adamların dönüp bu sevgiye verdiği karşılık tamamen ve içinize siniyorsa eyvallah. çünkü bunun rengi yok, yarın öbür gün bizim eski oyuncularımız benzer şeyler yaptığında ''zaten hiç sevmemiştim bu adamı, bu kralsa x neydi acaba?' diye çıkarız işin içinden değil mi? bu kulüpler, bu taraftar olmasa bu tür adamların adı sanı duyulmayacak, kim bilir ne hayatlar yaşayacaklardı. daha bugün lig tv'de katıldığı programı izledim, çok kral hayat yaşıyor, ispanya'da rahatı yerinde, iki tane çocuğunun hayatı daha şimdiden garanti, ama daha kibar, düzgün konuşmayı bilmeyen bir insan. ne eğitimleri var ne bir şeyleri, olmasın da önemi yok. ama bu tür hareketlerden önce bir tart, bir düşün, ben neyim, kimlerin sayesinde ne oldum diye kararını ver, sonra yap ne yapacaksan. istersen dünyanın en iyi topçusu ol, karaktere bakıyor bu iş, yaptığın bir hataya bakıyor. sana bu ülkede tek sahip çıkan, kendi camianı karşına aldın, zamanın yönetimi, ki türk futbolunu da rezil eden bir adam, bir hata yaptı diye. kimse yıldırım demirören demiyor şu anda, senin bu hareketinin tek muhattapı beşiktaş ve beşiktaş taraftarı, ve sen bunu kaybettin.

ayrıca kimse çıkıp da emekmiş maaşmış muhabbeti yapmasın, adam şu saatten sonra bir bok yapmasa, 2 çocuğunun hayatını kurtaracak kadar parası var, allah gözlerini doyursun, ihtiyacı varmış bir de beyefendinin, faizi o yüzden istemiş. faiz de 600 bin euro anasını satıyım. ama olaya yaklaşım, sanki günde 12 saat mesai yapan işçiye fabrika maaşını vermedi, evde çocukları aç sefil kaldı, 3 kuruşla geçindiği hayatı zora girdi, sevsinler..