1808
futbolculuğunu izlemedim, bilmem. ama yorumculuğuna bakarak diyebilirim ki, bu adam tam bir "şeytan". hakkını da veriyor lakabının.
maç başlıyor, takıma gaz veriyor şeytanımız, "öyle yeneriz", "böyle deviririz". golü yiyoruz, ufak bir şok var şeytanımızda, sonra gazlamaya devam ediyor. ekran başındakilerin gaza ihtiyacı var çünkü: "hırvatistan'ı beğenmedim, atarız biz bunlara". ama şeytan, hırvatistan'ın oyunun inisiyatifini -top milli takımımızda olmasına rağmen- elinde tuttuğunu göremiyor ya da görse de şimdilik şirin gözükme çabasında.
iki oluyor, şeytan tv başındaki seyircinin diliyle konuşmaya başlıyor: "uyuduk, 2-0 oldu"
ikinici yarı başlıyor. şeytan yine umutlu. seyirciye umut vermeli çünkü. nefretini kusması için henüz erken.
üç oluyor, şeytan isyan ediyor. tv başındaki seyircinin diliyle konuşuyor. hırvatları övüyor, milli takımı yeriyor, duygu-coşku diye zırvalamaya başlıyor
oyun koptuktan sonra şeytanımızın aklı başına geliyor ya da gerçekleri söylemek atı alan üsküdarı geçtikten sonra işine geliyor. hırvat savunmasının mükemmel oyununu anca görüyor şeytanımız.
volkan yuhalanıyor, işte şeytan için büyük fırsat. bitini kanlandırıyor. fenerli şeytan, binlerce fenerli şeytanın takdirini toplama fırsatını iyi değerlendiriyor.
şeytanımız, siyasi bakımdan da boncuk dağıtmayı ihmal etmiyor. siyaset de şeytanlık istemez mi sonuçta?
işte bir şeytanın çözümlemesi böyle...
maç başlıyor, takıma gaz veriyor şeytanımız, "öyle yeneriz", "böyle deviririz". golü yiyoruz, ufak bir şok var şeytanımızda, sonra gazlamaya devam ediyor. ekran başındakilerin gaza ihtiyacı var çünkü: "hırvatistan'ı beğenmedim, atarız biz bunlara". ama şeytan, hırvatistan'ın oyunun inisiyatifini -top milli takımımızda olmasına rağmen- elinde tuttuğunu göremiyor ya da görse de şimdilik şirin gözükme çabasında.
iki oluyor, şeytan tv başındaki seyircinin diliyle konuşmaya başlıyor: "uyuduk, 2-0 oldu"
ikinici yarı başlıyor. şeytan yine umutlu. seyirciye umut vermeli çünkü. nefretini kusması için henüz erken.
üç oluyor, şeytan isyan ediyor. tv başındaki seyircinin diliyle konuşuyor. hırvatları övüyor, milli takımı yeriyor, duygu-coşku diye zırvalamaya başlıyor
oyun koptuktan sonra şeytanımızın aklı başına geliyor ya da gerçekleri söylemek atı alan üsküdarı geçtikten sonra işine geliyor. hırvat savunmasının mükemmel oyununu anca görüyor şeytanımız.
volkan yuhalanıyor, işte şeytan için büyük fırsat. bitini kanlandırıyor. fenerli şeytan, binlerce fenerli şeytanın takdirini toplama fırsatını iyi değerlendiriyor.
şeytanımız, siyasi bakımdan da boncuk dağıtmayı ihmal etmiyor. siyaset de şeytanlık istemez mi sonuçta?
işte bir şeytanın çözümlemesi böyle...
