gareth bale

kendisinin gelmesine ya da gelmemesine şu şekilde bakmak lazım, bale bugün itibariyle türkiye ligine gelmek istemeyebilir ama bundan 10 sene önce kewell'ın, baros'un galatasaray'da oynayacağını görsek contayı sıyırırdık muhtemelen. ama biz maalesef bu tarz adamları düşüşe geçtiği zaman alabiliyoruz, kariyerlerinin son transferi olarak alıyoruz, ben avrupa'dan galatasaray'a gelip, bizden top 10 takıma giden bir tek ribery'i hatırlıyorum, varsa bile çok nadir. halbuki tevez'dir, bale'dir, ramos'tur bu tarz adamlara yönelsek, en azından transfer çabasında bulunsak, paramızı 3-5 iş gören oyuncuya bölmek yerine, 1 kişiye versek daha çok kara geçeriz. futbolcuları mal olarak görmüyorum ama bir ingiliz'in dediği gibi ucuz mal alacak kadar zengin değilim. bu adamların yaratacağı değer ile zaten vereceğimiz paraları çıkartırız. bale'i alamazsan evra'yı alırsın, ramos'u alamazsan maicon'u alırsın ama kayserispor'dan 4 milyona şunu alayım, marsilya'dan 5 milyona şunu alayım hatasına düşüp totalde bir gareth bale bonservisi kadar parayı çöpe atmazsın.

biz ne kadar ''gelmez, olmaz, türkiye'yi istemez...'' dersek kendi potansiyelimizi o kadar baltalarız, fatih altaylı'nın alex hakkındaki o meşhur yazısını hatırlatırım. galatasaray'ın büyük düşünmesi gerek.