130
o kadar çok şey var ki hangisini söylesem bilemiyorum. gerçek galatasaray ruhunu yani bülent korkmazların, hagilerin, metin oktayların ruhunu, ali sami yenin güzelliğini, tribünlerden yükselen o muhteşem tezahüratları duymayı özledim. (u: özellikle aslan tepenin dolmayan tribünleri düşünülürse bunu özlemek çok doğaldır)