148
şampiyona öncesinde daha hazırlık sürecinin en başında semih erden ve kerem gönlüm'ün halen kadroda olduğu süreç de işin açığı en azından yarı final görmesini beklediğim takımdı. müthiş bir pota altı gücü ve emir takviyesiyle geçen yıl dünya şampiyonasında uyguladığımız 5 forvetle savunma, uzun bir beş tercihini daha verimli uygulayabilecek bir kadro yapımız vardı.
bize ilk darbeyi vuran olay kerem gönlüm'ün sakatlığı oldu. kerem bu takımda yeri doldurulamayacak oyunculardan biri. kerem'in oyundan hiç kopmaması, takıma kattığı enerji, ribaund katkısı, pozisyon bilgisi ve savunma oyununda ki önemi kerem'i aramamıza neden oluyor. peki kadroda en azından kerem'in yaptığı işleri yapmasını bekleyeceğiniz oyuncu olarak kim var semih ve furkan. tabii bir de orhun ene'ye göre izzet.
hazırlık maçları ilk başladığında özellikle izmir turnuvasında ki almanya maçında ben takıma olan inancımı kaybettim. takımda belirgin bir motivasyon eksikliği gözüküyordu. neredeyse a2 takımı hüviyetinde ki yunanistan'a 38 sayı atmanın ise mazereti olamaz.
başarısızlığın nedenleri herkes kendine göre sıralar bir çok neden mevcut ve hepsininde haklı yönleri var.
1) kadro seçimi
orhun ene'nin daha en başında hazırlık kampına çağırmadığı iki oyuncu sezonu müthiş geçiren tutku açık ve nedim yücel. nedim'i anlayabilirim elimizde bir çok kaliteli uzun var ama elimizde ikinci bir tutku açık yok. şampiyonayı oynayan 12 kişilik kadroda ise kadrodan çıkartılan doğuş ve furkan'ın yapacağı işi yapabilecek oyuncu yok.
2) hazırlık kampı
inatla biz 18 günlük bir programa göre yükleme yapıyoruz denmesine rağmen takım şampiyonaya kafa olarak ve performans olarak iyi hazırlanamamış. ersan, ömer, kerem ve hidayet gibi en iyi şut atan adamlarımızın turnuvada çember dövmesi ve tek bir istisnanın dahi bulunmaması ne ile açıklanacak.
3) sakatlıklar
burada yine sakatlık kadar teknik ve idari kadronun da hataları var. oğuz savaş'ın hazırlık kampına katıldığında 15 kilo fazlası vardı. sinan güler apandis ameliyatı olmasına rağmen hiç hazır olmadığı halde 12 kişilik kadroya alınması. kerem gönlüm'ün can sıkan sakatlığı, semih erden'in omuz problemi...
4) şut yüzdemiz
ömer aşık'dan alışkınız serbest atış yüzdemizin yerlerde olmasına ama her maç hidayet ve ersan dahil %50 in altında serbest atış atıyorsak. üçlük yüzdemiz büyük şutör cenk akyol'un dahi yerlerde olduğu bir turnuva geçiriyorsak biraz şansla 2. tura dahil olduğumuz gerçeğini de düşününce aslında şaşırılacak bir yerde bitirmedik biz turnuvayı.
5) rotasyon
şampiyonaya katılan bütün büyük takımlar neredeyse hepsi en azından 11-12 kişilik rotasyon kullanırken bu sayı bizde sadece 8'di. formsuz oğuz, sakat sinan, yakışıklı cenk ve pişmesi için kadroya alınan banvit'li izzet'i neredeyse hiç kullanamadık. ve en iyi olduğumuz pota altı rotasyonumuz sade ve sadece 3 kişiydi. ömer, ersan ve enes.
6) maç sonları
litvanya, polonya, almanya, fransa ve sırbistan. kaybettiğimiz bütün maçları yakın oynayarak 4. periyotta kaybettik. fransa maçında topu oyuna sokamadık, sırbistan maçında oyun çizemedik ve bu maçların hepsinde mevcut coaching hataları. tüm bu olanlara rağmen yinede bu maçların hep son anlarda kaybetmemiz bizim ne denli potansiyelli bir 8 kişilik rotasyona sahip olduğumuzu gösteriyor.
turnuva boyunca neyi iyi yaptık doğrularımız neydi?
öncelikle emir preldzic ve ömer aşık'ın oyunu her şeye rağmen müthişti. ömer avrupanın en dominant uzunlarından biri olma yolunu bayağı katetti. emir ise avrupanın en kaliteli kısalarından biri artık. enes konusunda ise biraz temkinliyim. enes'in iyi performans verdiği hiçbir maçı kazanamadık bir şampiyonada. bire birde çok etkili, müthiş bir hucum potansiyeli var ama henüz sert avrupa uzunlarının karşısına çıkma vakti değil. savunma konusunda kocaman bir 0. şampiyona boyunca polonya uzunları, yumuşak chris kaman ve nenad krstic karşısında kendini gösterebildi ama ispanya dahil olmak üzere sert uzunları bulunan takımlara karşı hep ezildi.
tüm bunlara rağmen uzun konusunda uzun yıllar sorun yaşamayacak bir milli takımımız var. ama point guard konusu tam bir komedi. kerem tunçeri neden kadroda sarularına aldırmadan söylüyorum tutku, ender ve kerem dışında buraları oynayabilecek pg'miz yok. ne barış ne de engin'de o özellikler mevcut değil. doğuş 1. guard olabilecek seviyede bir oyuncu değil. alttan gelmesi beklenen şafak edge'nin durumu biraz can sıkıcı son 1 yılda ileri gitmek bir yana gerilemeye başladı. kenan sipahi'nin gelmesine ise daha çok zaman var.
bize ilk darbeyi vuran olay kerem gönlüm'ün sakatlığı oldu. kerem bu takımda yeri doldurulamayacak oyunculardan biri. kerem'in oyundan hiç kopmaması, takıma kattığı enerji, ribaund katkısı, pozisyon bilgisi ve savunma oyununda ki önemi kerem'i aramamıza neden oluyor. peki kadroda en azından kerem'in yaptığı işleri yapmasını bekleyeceğiniz oyuncu olarak kim var semih ve furkan. tabii bir de orhun ene'ye göre izzet.
hazırlık maçları ilk başladığında özellikle izmir turnuvasında ki almanya maçında ben takıma olan inancımı kaybettim. takımda belirgin bir motivasyon eksikliği gözüküyordu. neredeyse a2 takımı hüviyetinde ki yunanistan'a 38 sayı atmanın ise mazereti olamaz.
başarısızlığın nedenleri herkes kendine göre sıralar bir çok neden mevcut ve hepsininde haklı yönleri var.
1) kadro seçimi
orhun ene'nin daha en başında hazırlık kampına çağırmadığı iki oyuncu sezonu müthiş geçiren tutku açık ve nedim yücel. nedim'i anlayabilirim elimizde bir çok kaliteli uzun var ama elimizde ikinci bir tutku açık yok. şampiyonayı oynayan 12 kişilik kadroda ise kadrodan çıkartılan doğuş ve furkan'ın yapacağı işi yapabilecek oyuncu yok.
2) hazırlık kampı
inatla biz 18 günlük bir programa göre yükleme yapıyoruz denmesine rağmen takım şampiyonaya kafa olarak ve performans olarak iyi hazırlanamamış. ersan, ömer, kerem ve hidayet gibi en iyi şut atan adamlarımızın turnuvada çember dövmesi ve tek bir istisnanın dahi bulunmaması ne ile açıklanacak.
3) sakatlıklar
burada yine sakatlık kadar teknik ve idari kadronun da hataları var. oğuz savaş'ın hazırlık kampına katıldığında 15 kilo fazlası vardı. sinan güler apandis ameliyatı olmasına rağmen hiç hazır olmadığı halde 12 kişilik kadroya alınması. kerem gönlüm'ün can sıkan sakatlığı, semih erden'in omuz problemi...
4) şut yüzdemiz
ömer aşık'dan alışkınız serbest atış yüzdemizin yerlerde olmasına ama her maç hidayet ve ersan dahil %50 in altında serbest atış atıyorsak. üçlük yüzdemiz büyük şutör cenk akyol'un dahi yerlerde olduğu bir turnuva geçiriyorsak biraz şansla 2. tura dahil olduğumuz gerçeğini de düşününce aslında şaşırılacak bir yerde bitirmedik biz turnuvayı.
5) rotasyon
şampiyonaya katılan bütün büyük takımlar neredeyse hepsi en azından 11-12 kişilik rotasyon kullanırken bu sayı bizde sadece 8'di. formsuz oğuz, sakat sinan, yakışıklı cenk ve pişmesi için kadroya alınan banvit'li izzet'i neredeyse hiç kullanamadık. ve en iyi olduğumuz pota altı rotasyonumuz sade ve sadece 3 kişiydi. ömer, ersan ve enes.
6) maç sonları
litvanya, polonya, almanya, fransa ve sırbistan. kaybettiğimiz bütün maçları yakın oynayarak 4. periyotta kaybettik. fransa maçında topu oyuna sokamadık, sırbistan maçında oyun çizemedik ve bu maçların hepsinde mevcut coaching hataları. tüm bu olanlara rağmen yinede bu maçların hep son anlarda kaybetmemiz bizim ne denli potansiyelli bir 8 kişilik rotasyona sahip olduğumuzu gösteriyor.
turnuva boyunca neyi iyi yaptık doğrularımız neydi?
öncelikle emir preldzic ve ömer aşık'ın oyunu her şeye rağmen müthişti. ömer avrupanın en dominant uzunlarından biri olma yolunu bayağı katetti. emir ise avrupanın en kaliteli kısalarından biri artık. enes konusunda ise biraz temkinliyim. enes'in iyi performans verdiği hiçbir maçı kazanamadık bir şampiyonada. bire birde çok etkili, müthiş bir hucum potansiyeli var ama henüz sert avrupa uzunlarının karşısına çıkma vakti değil. savunma konusunda kocaman bir 0. şampiyona boyunca polonya uzunları, yumuşak chris kaman ve nenad krstic karşısında kendini gösterebildi ama ispanya dahil olmak üzere sert uzunları bulunan takımlara karşı hep ezildi.
tüm bunlara rağmen uzun konusunda uzun yıllar sorun yaşamayacak bir milli takımımız var. ama point guard konusu tam bir komedi. kerem tunçeri neden kadroda sarularına aldırmadan söylüyorum tutku, ender ve kerem dışında buraları oynayabilecek pg'miz yok. ne barış ne de engin'de o özellikler mevcut değil. doğuş 1. guard olabilecek seviyede bir oyuncu değil. alttan gelmesi beklenen şafak edge'nin durumu biraz can sıkıcı son 1 yılda ileri gitmek bir yana gerilemeye başladı. kenan sipahi'nin gelmesine ise daha çok zaman var.