291
--- alıntı ---
kayseri'de büyük vurgun
kayserispor’da yaşanan akıllara durgunluk verici gelişmeleri araştıran fotogol, önemli bilgi ve belgelere ulaştı.
özellikle kayserispor başkanı recep mamur’un kulübü kendisine borçlandırdığı senet üzerindeki sahte imzaların ve senedin ortadan kayboluşunun hikayesini okuyunca çok şaşıracaksınız. ayrıca kayserispor’un gelir giderleri arasındaki uyuşmazlıklar ve diğer usulsüzlükler sizleri de hayrete düşürecek.
kayseri’de vurgun!
türk futbolunun son yıllardaki yükselen değerlerinden olan kayserispor’da ortaya çıkan skandallar yenilir yutulur cinsten değil ama hepsinin üstü bir şekilde örtülmüş futbol dünyamız şike ve teşvik skandalları ile sarsılırken, kayserispor hakkında elimize ulaşan bilgi ve belgeler bizleri şok etti. ortaya atılan iddialar ve bu iddiaların üstünün bir şekilde örtülmesi ise olayın farklı bir boyutu. bu bizim değil, savcılığın işi olsa da kayserispor’da yaşananları belgeleri ile ortaya koyduk. bu gerçekler sizleri de şaşkına çevirecek.
başkan kulübü kendine sahte senetle borçlandirdi
kayserispor’da yıllardır başkanlık görevini yürüten recep mamur ile ilgili çok çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. iddiaya göre mamur, 360 bin tl tutarında bir senet düzenleyerek kulübü kendine borçlandırdı. kayserispor’dan 360 bin tl alacağı olduğunu iddia eden mamur’a verilen 31.12.2007 tarihli senet ile ilgili şok edici detaylar kayserispor taraftarı olan mehmet incialan’ın kayseri cumhuriyet başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusu ile ortaya çıktı.
imza sahte!
senedin kanuni olmadığını iddia eden incialan’ın suç duyurusu sonrasında başlatılan soruşturmada ifade veren recep mamur, kayserispor’a verdiği borca karşılık bu senedin tarafına düzenlendiğini söyledi. ancak mamur ifadesinde belirttiği gibi bir borçlanma kayserispor kulübü’nün kayıtlarında yer almamakla birlikte, senette imzası olduğu iddia edilen dönemin yöneticisi şahin akarsu’nun ifadeleri de yapılan usulsüzlüğü açıkça ortaya koyuyor.
mamur’un senede imza attığını belirttiği dönemin kayserispor yönetim kurulu üyesi şahin akarsu, savcılığa verdiği ifadesinde, “böyle bir borçlanma söz konusu değil. kulüp defterlerinde de böyle bir borçlanma yok. senet üzerindeki imza bana ait değildir. birileri benim imzamı taklit etmeye çalışmıştır ve ben bu şahıslardan şikayetçiyim” diyerek 360 bin tl tutarındaki senedin sahte olduğunu açıkça ifade ediyor.
senette imzası bulunan bir diğer yönetici yücel şahin ise ilginç bir şekilde ikinci imzanın kime ait olduğunu hatırlamadığını söylüyor. öte yandan senedin hiçbir zaman işleme konmadığını söyleyen mamur’un açıklaması da kayıtlarla ters düşüyor. zira söz konusu senedin 2008/5071 sayılı dosya ile işleme konduğu 1. icra müdürlüğü kayıtlarında açıkça gözüküyor.
hatta 11.06.2008 tarihinde 360 bin tl tutarındaki borç karşılığında kayserispor’a ait olan 38 ks 121 plakalı takım
otobüsüne haciz konduğu ve haciz işleminin de kayserispor yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda kayserispor kulüp avukatı rıfat pehlivan tarafından yürütüldüğü de kayıtlarda yer alıyor.
senetlerdeki iki imzadan birinin kesinlikle sahte olması yapılan suçu açıkça ortaya koyuyor. şahin akarsu’nun ifadeleri de senedin düzmece olduğunu ortaya koymasına rağmen savcılık takipsizlik kararı vererek tüm bu iddiaların üstünü örtüyor.
avukata bak!
senet ile ilgili icra işlemlerini yürüten kayserispor yönetim kurulu üyesi avukat rıfat pehlivan, kayserispor’un avukatlığını da yaparken, senet olayında aynı zamanda kayseri başkanı mamur’un da avukatlığını yapıyor. kısaca pehlivan hem davalı, hem davacı.. aynı zamanda yönetim kurulu üyeliğini yaptığı kayserispor kulübü’ne usulsüz bir senetle icra getirmek için de işlem başlatıyor. söz konusu senetin akibeti ise meçhul. savcılık senedi rehine almama yolunu tercih ederek bir delilin yok olmasına da göz yumuyor.
tesadüfe bak!
senet davası ile ilgili kayseri cumhuriyet başsavcısı erkan yıldırım verdiği takipsizlik kararında “senet 17.04.2009 tarihinde takipsizlikten dolayı alacaklıları tarafından icra müdürlüğü’nden alınarak imha edilmiştir” ifadesini kullanıyor. ancak söz konusu senedin yasal olarak icradan düşme tarihinin 18.06.2009 olması gerekiyor. bu senet ile ilgili şikayeti yapan mehmet incialan, “savcının verdiği tarih uydurma. ben şikayetimi 10.07.2009’da yaptım. benim şikayetçi olduğum tarihten önce senedi alınmış gibi göstermek istiyorlardı. fakat recep mamur ifadesinde her şeyi açıkça ortaya koydu” dedi.
muhasebe odasi yandi!
incialan, “mamur, ‘avukatım senedi eylül ayı ortalarında benim talimatımla icradan aldı’ diyerek savcının söylediği tarihi çürüttü. kaldı ki icra dosyalarında avukatın senedi aldığı tarihin 17 eylül 2009 olduğu açıkça gözüküyor. kısaca burada doğru yapılan hiçbir şey yok. herşey kanunsuz” ifadelerini kullandı.
senedin emanete alınması için savcılığa dilekçe verdiğini belirten mehmet incialan, “ben 29 eylül 2009’da senedin emanete alınması için dilekçe verdim. ne hikmetse benim dilekçeyi verdiğim 29 eylül gününü 30 eylül’e bağlayan gece sabaha karşı 04.00 sularında kayserispor tesisleri’nde yangın çıktı” dedi.
kayseri tesisleri’nin 40 odalı ve son derece lüks tesislerindeki yangının çıktığı oda ise dikkat çekiyor. çünkü incialan’ın belirttiği yangın kayserispor tesisleri’ndeki muhasebe odasında çıktı. bu yangın sonrasında da kayserispor’a ait bir çok bilgi ve belge ile değerli evrakın yangında kül olduğu ortaya çıktı. böylece bir çok dosya da kapanmış oldu.
gökhan ve mehmet bedavaya gitmiş!
kayserispor’un gelir beyanlarındaki rakamların doğru olmadığı kayseri’de gerek yerel medya gerekse kamuoyunda sık sık dillendiriliyor. yıllardır sürekli gelirleri artan bir kulübün 2009 yılında bir anda gelirinin %70 düşmesi manidar. 2008 yılının 3 haziran günü gökhan ünal trabzonspor’a satılmış ve bu transfer karşılığında bir miktar nakit para ve 2 adet çek alınmıştır. söz konusu çekler 2009 yılına ait olup tutarları ise yaklaşık 6.000.000 tl’dir. yani gökhan ünal için alınan çekler 2009 yılı gelir tablosunda gösterilmek zorunda olmasına rağmen o dönemin kayıtlarında bu çeklerle ilgili tek bir girdi beyannamelerde yer almamaktadır.
öte yandan yine 2009 yılında bir başka futbolcu mehmet topuz fenerbahçe’ye satılıyor. mehmet topuz için kayserispor’a 9 milyon euro (18 milyon tl) tutarında bir ödeme yapıldığı fenerbahçe tarafından açıklanıyor. ancak bu transfer ile ilgili de nakit ya da çek olarak yapılmış herhangi bir girdi kulübün 2009 beyannamesinde yok!
transferler dışında kulübün elde ettiği diğer gelirler ile ilgili de yapılan beyanlar kafa karıştırıcı. ayrıca o dönemde kayserispor’un gökhan ünal için trabzonspor’dan aldığı çeklerin kaybolduğu yönünde özellikle yerel basında birçok iddia yer almış ancak bu iddialar herhangi bir araştırmaya tabi tutulmamış. kısaca gökhan ve mehmet ya bedavaya gitmiş ya da bu paralar kaybolmuş!
akarsu’nun istifasi ve itiraflari!
kayseri’de görevinden istifa eden şahin akarsu, kulübün kara kutusu. akarsu’yu istifaya götüren süreç ilginç. kulübün hesaplarını bilen akarsu, gökhan ünal ve ilhan parlak transferleri ile ilgili çarpıcı ifadeler kullanıyor.
akarsu, gökhan’ın transferinin olduğu 3 haziran’da 250 bin euronun kayserispor’un hesabına havale edildiğini belirtiyor. aynı gün trabzon yönetiminden yetkililer ona 1 milyon 750 bin euro nakit ödeme ve 2’si 2009 yılına kesilen toplam 3 parça çeki imza karşılığı veriyor.
şahin akarsu para ve çekleri aldıktan sonra kayseri’ye gelerek recep mamur’u arar ve parayı hangi bankaya yatırması gerektiğini sorar. mamur, “bankaya değil, döviz bürosuna götür oraya bırak” yanıtını verir. söyleneni yapan akarsu, daha sonra döviz bürosuna bıraktığı paranın kulüp kayıtlarına işlenmediğini görür.
ayrica 2007 yılında fenerbahçe’ye transfer olan ilhan parlak’ın transferi karşılığında f.bahçe muhasebe müdürü tamer yelkovan tarafından verilen 1 milyon euronun da imzalı belgelerle alınmasına rağmen kulüp kayıtlarına 100 bin euro olarak işlendiğini görür akarsu ve başkan mamur ile ters düşer. mamur’a, paraların nerede olduğunu soran akarsu, cevap verilmeyip bir de terslenince basın sözcüsü necmettin yıldız ile birlikte görevinden istifa eder. 10.10.2008 tarihinde yaptıkları yazılı açıklama ile istifalarını kamuoyu ile paylaşan ikili, “son dönemlerde kayserispor’da yaşanan ve hoş olmayan gerekçelerle bu kararı aldık” derken, tüm bildiklerini de kayseri onursal başkanı ve kayseri büyükşehir belediye başkanı özhaseki ile paylaşır.
ancak tüm bu iddialara ve açıklamalara rağmen ne özhaseki ne de adli merciler kayserispor ile ilgili girişimde bulunmaz. şahin akarsu, “ben adaletin emrindeyim ve bildiğim ne varsa paylaşmaya hazırım” diyerek yapılacak bir soruşturmada tüm bildiklerini paylaşacağını defalarca dile getiriyor.
kaybolan çekler ve paralar!
kayserispor ile ilgili iddialar sadece bir senet ile sınırlı değil. son yıllarda futbol ekonomisinin büyümesi ile birlikte kulüplerin gelirlerinde de önemli miktarlarda artışlar olduğu aşikar. gerek naklen yayın gelirleri, gerek iddaa gelirleri gerekse de transfer ve sponsor gelirleri kulüplere önemli kaynaklar yaratılmasını sağlıyor.
beyannamede yok!
kayserispor da bu büyüyen pastadan fazlasıyla nasibini alan kulüplerimizden biri. öyle ki 2010 yılında elde ettiği gelirleri (kayseri il dernekler müdürlüğü’ne verilen resmi beyanlara göre) toplam 33,116,248 tl olarak gözüküyor. ancak bu rakamlar her yıl değişim gösterirken, 2009 yılında beyan edilen gelir tutarı inanılmaz derecede düşük. il dernekler müdürlüğü’ne verilen resmi beyanlara göre kayserispor 2007 yılında 15,876,421 tl, 2008’de 20,874,396 tl gelir elde ederken, 2009 yılında bu rakam birden 6,662,122 tl’ye düşüyor. üstelik bu dönemde kayserispor mehmet topuz ve gökhan ünal gibi iki önemli oyuncusunu yüksek meblağlar ile satmış olmasına rağmen.
eski başkanlar üyelikten atildi!
kayserispor’daki iddialar bunlarla da sınırlı değil. sarı-kırmızılı kulüp içinde deyim yerindeyse saltanat kuranlar, kulübün tüzüğünde de değişiklik yapmayı kendilerine hak olarak gördü. öyle ki, kayserispor’a bir dönem başkanlık yapan ve yönetici olarak hizmet verenlerin üyelikleri düşürülerek kulübün delege sayısı bir anda 155 kişiye indirildi.
denetleme komedisi!
bu 155 kişinin 80’e yakını kayserispor taraftarı olan mehmet incialan’ın iddiasına göre kayserispor başkanı recep mamur’un yakını ve sigortalı işçilerinden oluşuyor. aynı zamanda kayserispor’un denetleme kurulu başkanı olan ender taraf da recep mamur’un fabrikasında maaşlı muhasebecisi olarak görev yapıyor. yani mamur’un icraatlarını denetlemekle yükümlü kurulun başındaki kişi başkanın maaşlı elemanı konumunda.
--- alıntı ---
kaynak: cumhuriyet spor
kayseri'de büyük vurgun
kayserispor’da yaşanan akıllara durgunluk verici gelişmeleri araştıran fotogol, önemli bilgi ve belgelere ulaştı.
özellikle kayserispor başkanı recep mamur’un kulübü kendisine borçlandırdığı senet üzerindeki sahte imzaların ve senedin ortadan kayboluşunun hikayesini okuyunca çok şaşıracaksınız. ayrıca kayserispor’un gelir giderleri arasındaki uyuşmazlıklar ve diğer usulsüzlükler sizleri de hayrete düşürecek.
kayseri’de vurgun!
türk futbolunun son yıllardaki yükselen değerlerinden olan kayserispor’da ortaya çıkan skandallar yenilir yutulur cinsten değil ama hepsinin üstü bir şekilde örtülmüş futbol dünyamız şike ve teşvik skandalları ile sarsılırken, kayserispor hakkında elimize ulaşan bilgi ve belgeler bizleri şok etti. ortaya atılan iddialar ve bu iddiaların üstünün bir şekilde örtülmesi ise olayın farklı bir boyutu. bu bizim değil, savcılığın işi olsa da kayserispor’da yaşananları belgeleri ile ortaya koyduk. bu gerçekler sizleri de şaşkına çevirecek.
başkan kulübü kendine sahte senetle borçlandirdi
kayserispor’da yıllardır başkanlık görevini yürüten recep mamur ile ilgili çok çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. iddiaya göre mamur, 360 bin tl tutarında bir senet düzenleyerek kulübü kendine borçlandırdı. kayserispor’dan 360 bin tl alacağı olduğunu iddia eden mamur’a verilen 31.12.2007 tarihli senet ile ilgili şok edici detaylar kayserispor taraftarı olan mehmet incialan’ın kayseri cumhuriyet başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusu ile ortaya çıktı.
imza sahte!
senedin kanuni olmadığını iddia eden incialan’ın suç duyurusu sonrasında başlatılan soruşturmada ifade veren recep mamur, kayserispor’a verdiği borca karşılık bu senedin tarafına düzenlendiğini söyledi. ancak mamur ifadesinde belirttiği gibi bir borçlanma kayserispor kulübü’nün kayıtlarında yer almamakla birlikte, senette imzası olduğu iddia edilen dönemin yöneticisi şahin akarsu’nun ifadeleri de yapılan usulsüzlüğü açıkça ortaya koyuyor.
mamur’un senede imza attığını belirttiği dönemin kayserispor yönetim kurulu üyesi şahin akarsu, savcılığa verdiği ifadesinde, “böyle bir borçlanma söz konusu değil. kulüp defterlerinde de böyle bir borçlanma yok. senet üzerindeki imza bana ait değildir. birileri benim imzamı taklit etmeye çalışmıştır ve ben bu şahıslardan şikayetçiyim” diyerek 360 bin tl tutarındaki senedin sahte olduğunu açıkça ifade ediyor.
senette imzası bulunan bir diğer yönetici yücel şahin ise ilginç bir şekilde ikinci imzanın kime ait olduğunu hatırlamadığını söylüyor. öte yandan senedin hiçbir zaman işleme konmadığını söyleyen mamur’un açıklaması da kayıtlarla ters düşüyor. zira söz konusu senedin 2008/5071 sayılı dosya ile işleme konduğu 1. icra müdürlüğü kayıtlarında açıkça gözüküyor.
hatta 11.06.2008 tarihinde 360 bin tl tutarındaki borç karşılığında kayserispor’a ait olan 38 ks 121 plakalı takım
otobüsüne haciz konduğu ve haciz işleminin de kayserispor yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda kayserispor kulüp avukatı rıfat pehlivan tarafından yürütüldüğü de kayıtlarda yer alıyor.
senetlerdeki iki imzadan birinin kesinlikle sahte olması yapılan suçu açıkça ortaya koyuyor. şahin akarsu’nun ifadeleri de senedin düzmece olduğunu ortaya koymasına rağmen savcılık takipsizlik kararı vererek tüm bu iddiaların üstünü örtüyor.
avukata bak!
senet ile ilgili icra işlemlerini yürüten kayserispor yönetim kurulu üyesi avukat rıfat pehlivan, kayserispor’un avukatlığını da yaparken, senet olayında aynı zamanda kayseri başkanı mamur’un da avukatlığını yapıyor. kısaca pehlivan hem davalı, hem davacı.. aynı zamanda yönetim kurulu üyeliğini yaptığı kayserispor kulübü’ne usulsüz bir senetle icra getirmek için de işlem başlatıyor. söz konusu senetin akibeti ise meçhul. savcılık senedi rehine almama yolunu tercih ederek bir delilin yok olmasına da göz yumuyor.
tesadüfe bak!
senet davası ile ilgili kayseri cumhuriyet başsavcısı erkan yıldırım verdiği takipsizlik kararında “senet 17.04.2009 tarihinde takipsizlikten dolayı alacaklıları tarafından icra müdürlüğü’nden alınarak imha edilmiştir” ifadesini kullanıyor. ancak söz konusu senedin yasal olarak icradan düşme tarihinin 18.06.2009 olması gerekiyor. bu senet ile ilgili şikayeti yapan mehmet incialan, “savcının verdiği tarih uydurma. ben şikayetimi 10.07.2009’da yaptım. benim şikayetçi olduğum tarihten önce senedi alınmış gibi göstermek istiyorlardı. fakat recep mamur ifadesinde her şeyi açıkça ortaya koydu” dedi.
muhasebe odasi yandi!
incialan, “mamur, ‘avukatım senedi eylül ayı ortalarında benim talimatımla icradan aldı’ diyerek savcının söylediği tarihi çürüttü. kaldı ki icra dosyalarında avukatın senedi aldığı tarihin 17 eylül 2009 olduğu açıkça gözüküyor. kısaca burada doğru yapılan hiçbir şey yok. herşey kanunsuz” ifadelerini kullandı.
senedin emanete alınması için savcılığa dilekçe verdiğini belirten mehmet incialan, “ben 29 eylül 2009’da senedin emanete alınması için dilekçe verdim. ne hikmetse benim dilekçeyi verdiğim 29 eylül gününü 30 eylül’e bağlayan gece sabaha karşı 04.00 sularında kayserispor tesisleri’nde yangın çıktı” dedi.
kayseri tesisleri’nin 40 odalı ve son derece lüks tesislerindeki yangının çıktığı oda ise dikkat çekiyor. çünkü incialan’ın belirttiği yangın kayserispor tesisleri’ndeki muhasebe odasında çıktı. bu yangın sonrasında da kayserispor’a ait bir çok bilgi ve belge ile değerli evrakın yangında kül olduğu ortaya çıktı. böylece bir çok dosya da kapanmış oldu.
gökhan ve mehmet bedavaya gitmiş!
kayserispor’un gelir beyanlarındaki rakamların doğru olmadığı kayseri’de gerek yerel medya gerekse kamuoyunda sık sık dillendiriliyor. yıllardır sürekli gelirleri artan bir kulübün 2009 yılında bir anda gelirinin %70 düşmesi manidar. 2008 yılının 3 haziran günü gökhan ünal trabzonspor’a satılmış ve bu transfer karşılığında bir miktar nakit para ve 2 adet çek alınmıştır. söz konusu çekler 2009 yılına ait olup tutarları ise yaklaşık 6.000.000 tl’dir. yani gökhan ünal için alınan çekler 2009 yılı gelir tablosunda gösterilmek zorunda olmasına rağmen o dönemin kayıtlarında bu çeklerle ilgili tek bir girdi beyannamelerde yer almamaktadır.
öte yandan yine 2009 yılında bir başka futbolcu mehmet topuz fenerbahçe’ye satılıyor. mehmet topuz için kayserispor’a 9 milyon euro (18 milyon tl) tutarında bir ödeme yapıldığı fenerbahçe tarafından açıklanıyor. ancak bu transfer ile ilgili de nakit ya da çek olarak yapılmış herhangi bir girdi kulübün 2009 beyannamesinde yok!
transferler dışında kulübün elde ettiği diğer gelirler ile ilgili de yapılan beyanlar kafa karıştırıcı. ayrıca o dönemde kayserispor’un gökhan ünal için trabzonspor’dan aldığı çeklerin kaybolduğu yönünde özellikle yerel basında birçok iddia yer almış ancak bu iddialar herhangi bir araştırmaya tabi tutulmamış. kısaca gökhan ve mehmet ya bedavaya gitmiş ya da bu paralar kaybolmuş!
akarsu’nun istifasi ve itiraflari!
kayseri’de görevinden istifa eden şahin akarsu, kulübün kara kutusu. akarsu’yu istifaya götüren süreç ilginç. kulübün hesaplarını bilen akarsu, gökhan ünal ve ilhan parlak transferleri ile ilgili çarpıcı ifadeler kullanıyor.
akarsu, gökhan’ın transferinin olduğu 3 haziran’da 250 bin euronun kayserispor’un hesabına havale edildiğini belirtiyor. aynı gün trabzon yönetiminden yetkililer ona 1 milyon 750 bin euro nakit ödeme ve 2’si 2009 yılına kesilen toplam 3 parça çeki imza karşılığı veriyor.
şahin akarsu para ve çekleri aldıktan sonra kayseri’ye gelerek recep mamur’u arar ve parayı hangi bankaya yatırması gerektiğini sorar. mamur, “bankaya değil, döviz bürosuna götür oraya bırak” yanıtını verir. söyleneni yapan akarsu, daha sonra döviz bürosuna bıraktığı paranın kulüp kayıtlarına işlenmediğini görür.
ayrica 2007 yılında fenerbahçe’ye transfer olan ilhan parlak’ın transferi karşılığında f.bahçe muhasebe müdürü tamer yelkovan tarafından verilen 1 milyon euronun da imzalı belgelerle alınmasına rağmen kulüp kayıtlarına 100 bin euro olarak işlendiğini görür akarsu ve başkan mamur ile ters düşer. mamur’a, paraların nerede olduğunu soran akarsu, cevap verilmeyip bir de terslenince basın sözcüsü necmettin yıldız ile birlikte görevinden istifa eder. 10.10.2008 tarihinde yaptıkları yazılı açıklama ile istifalarını kamuoyu ile paylaşan ikili, “son dönemlerde kayserispor’da yaşanan ve hoş olmayan gerekçelerle bu kararı aldık” derken, tüm bildiklerini de kayseri onursal başkanı ve kayseri büyükşehir belediye başkanı özhaseki ile paylaşır.
ancak tüm bu iddialara ve açıklamalara rağmen ne özhaseki ne de adli merciler kayserispor ile ilgili girişimde bulunmaz. şahin akarsu, “ben adaletin emrindeyim ve bildiğim ne varsa paylaşmaya hazırım” diyerek yapılacak bir soruşturmada tüm bildiklerini paylaşacağını defalarca dile getiriyor.
kaybolan çekler ve paralar!
kayserispor ile ilgili iddialar sadece bir senet ile sınırlı değil. son yıllarda futbol ekonomisinin büyümesi ile birlikte kulüplerin gelirlerinde de önemli miktarlarda artışlar olduğu aşikar. gerek naklen yayın gelirleri, gerek iddaa gelirleri gerekse de transfer ve sponsor gelirleri kulüplere önemli kaynaklar yaratılmasını sağlıyor.
beyannamede yok!
kayserispor da bu büyüyen pastadan fazlasıyla nasibini alan kulüplerimizden biri. öyle ki 2010 yılında elde ettiği gelirleri (kayseri il dernekler müdürlüğü’ne verilen resmi beyanlara göre) toplam 33,116,248 tl olarak gözüküyor. ancak bu rakamlar her yıl değişim gösterirken, 2009 yılında beyan edilen gelir tutarı inanılmaz derecede düşük. il dernekler müdürlüğü’ne verilen resmi beyanlara göre kayserispor 2007 yılında 15,876,421 tl, 2008’de 20,874,396 tl gelir elde ederken, 2009 yılında bu rakam birden 6,662,122 tl’ye düşüyor. üstelik bu dönemde kayserispor mehmet topuz ve gökhan ünal gibi iki önemli oyuncusunu yüksek meblağlar ile satmış olmasına rağmen.
eski başkanlar üyelikten atildi!
kayserispor’daki iddialar bunlarla da sınırlı değil. sarı-kırmızılı kulüp içinde deyim yerindeyse saltanat kuranlar, kulübün tüzüğünde de değişiklik yapmayı kendilerine hak olarak gördü. öyle ki, kayserispor’a bir dönem başkanlık yapan ve yönetici olarak hizmet verenlerin üyelikleri düşürülerek kulübün delege sayısı bir anda 155 kişiye indirildi.
denetleme komedisi!
bu 155 kişinin 80’e yakını kayserispor taraftarı olan mehmet incialan’ın iddiasına göre kayserispor başkanı recep mamur’un yakını ve sigortalı işçilerinden oluşuyor. aynı zamanda kayserispor’un denetleme kurulu başkanı olan ender taraf da recep mamur’un fabrikasında maaşlı muhasebecisi olarak görev yapıyor. yani mamur’un icraatlarını denetlemekle yükümlü kurulun başındaki kişi başkanın maaşlı elemanı konumunda.
--- alıntı ---
kaynak: cumhuriyet spor