62
fena kura mı çektik, bana göre pek de iç karartıcı bir tablo yok. fakat hala devam eden euro 2012 elemeleri'nde olduğu gibi saçma sapan hatalar yapabiliyoruz. örneğin azerbaycan deplasmanında kaybettiğimiz 3 puan bize pahalıya malolabilir. alışkanlık edindik işimizi önce zora sokup, sonra umudumuzu tam kaybetmek üzereyken son anda düzlüğe çıkmayı. bu duruma da bir örnek gösterecek olursak euro 2008 avrupa şampiyonası eleme grubu'nu gösterebiliriz. grubumuzdaki malta ve moldova gibi 2 zayıf ekibe deplasmanda 2'şer puandan toplam 4 puan kaybetmiş, kendi sahamızda norveç'i yenememiştik. düğüm de norveç ile deplasmanda oynayacağımız maçta çözülecekti, galibiyet şarttı, neyse ki kazanmıştık.
konu dağılmasın, 2014 eleme grupları'nı yorumlamak için buradayız. öncelikle son dünya kupası'nda ortaya koyduğu oyunla herkesin beğenisini kazanan ve finalde ispanya'ya kaybeden hollanda var ki hollanda elemelerde tempoyu hiç düşürmeden işi bir an evvel bitirme düşüncesinde. 2010 fifa dünya kupası eleme grubu'nda norveç, iskoçya, makedonya ve izlanda ile birlikte yer aldığı grupta oynadığı 8 maçın tamamını kazanmış, 17 gol atarken rakiplerine sadece 2 gol izni vermişti.
zaten ilk torbadan yunanistan ve norveç'i çekmek büyük şans olacaktı. bu açıdan norveç ile aynı gruba düşen slovenya ve isviçre ile yunanistan ile mücadele edecek slovakya ve bosna hersek dünya kupası'na katılmak için bir nebze olsun daha şanslılar. ispanya, almanya gibi takımlar ile eşleştiğinizde hesaplar daha zor oluyor hiç şüphesiz. bu arada norveç'i ilk torbaya koyan zihniyetin monaco.
bize ters gelen belçika, bosna hersek gibi, hiç şüphesiz zorluk çıkaracak isviçre, israil, çek cumhuriyeti, belarus ve ukrayna gibi takımların olduğu 3. torbadan bana göre iyinin de iyisi bir kura ile macaristan'ı çektik. bu açıdan sevindirici. euro 2008 eleme grupları'nda da macaristan ile eşleşmiştik ve deplasmanda 1-0, istanbul'da ise 3-0 mağlup ederek kayıp yaşamamıştık.
(bkz: 7 ekim 2006 macaristan türkiye maçı)
(bkz: 12 eylül 2007 türkiye macaristan maçı)
4. torbadan avusturya veya polonya bizim için en makul takımlar olacaktı. fakat iskoçya, kuzey irlanda, bulgaristan gelmesindense romanya tercihim olurdu.
zurnanın zort dediği yer ise 5. torbadan estonya'yı çekmemiz. arkadaş estonya'dan bile çekiniyor musun diye söylendiğinizi duyar gibiyim fakat moldova var, faroe adaları var, her ne kadar euro 2012 elemeleri'nde deplasmanda yenilmiş olsak da azerbaycan var. estonya bana her zaman içinde bulunduğu torbadaki diğer takımlara göre bize ters gelme potansiyeli olan bir ülke olarak gelmiştir. nitekim 2010 dünya kupası elemeleri'nde deplasmanda hiç de hesapta olmayan 2 puan bırakmıştık.
(bkz: 15 ekim 2008 estonya turkiye maci)
son torbadan ise izlanda ve galler'i istemiyordum. düşünsenize ingiltere futbolu'na yakın bir oyun oynayan galler deplasmanı zorluk çıkarabilirdi. neyse ki andorra'yı çektik.
durum böyle, bana göre macaristan'dan 2 maçta 6 puan alacağız. romanya ile oynayacağımız 2 maç ise kaderimizi çizecektir. ne yalan söyleyeyim en çok romanya'dan çekiniyorum. jenerasyonumuz gerçekten harika, onlar bizden çekinsin sen niye korkuyon lan diyebilirsiniz ama son katıldığımız dünya kupası fifa 2002 world cup diyorum ve artık bu turnuvaya katılmamız şart.
konu dağılmasın, 2014 eleme grupları'nı yorumlamak için buradayız. öncelikle son dünya kupası'nda ortaya koyduğu oyunla herkesin beğenisini kazanan ve finalde ispanya'ya kaybeden hollanda var ki hollanda elemelerde tempoyu hiç düşürmeden işi bir an evvel bitirme düşüncesinde. 2010 fifa dünya kupası eleme grubu'nda norveç, iskoçya, makedonya ve izlanda ile birlikte yer aldığı grupta oynadığı 8 maçın tamamını kazanmış, 17 gol atarken rakiplerine sadece 2 gol izni vermişti.
zaten ilk torbadan yunanistan ve norveç'i çekmek büyük şans olacaktı. bu açıdan norveç ile aynı gruba düşen slovenya ve isviçre ile yunanistan ile mücadele edecek slovakya ve bosna hersek dünya kupası'na katılmak için bir nebze olsun daha şanslılar. ispanya, almanya gibi takımlar ile eşleştiğinizde hesaplar daha zor oluyor hiç şüphesiz. bu arada norveç'i ilk torbaya koyan zihniyetin monaco.
bize ters gelen belçika, bosna hersek gibi, hiç şüphesiz zorluk çıkaracak isviçre, israil, çek cumhuriyeti, belarus ve ukrayna gibi takımların olduğu 3. torbadan bana göre iyinin de iyisi bir kura ile macaristan'ı çektik. bu açıdan sevindirici. euro 2008 eleme grupları'nda da macaristan ile eşleşmiştik ve deplasmanda 1-0, istanbul'da ise 3-0 mağlup ederek kayıp yaşamamıştık.
(bkz: 7 ekim 2006 macaristan türkiye maçı)
(bkz: 12 eylül 2007 türkiye macaristan maçı)
4. torbadan avusturya veya polonya bizim için en makul takımlar olacaktı. fakat iskoçya, kuzey irlanda, bulgaristan gelmesindense romanya tercihim olurdu.
zurnanın zort dediği yer ise 5. torbadan estonya'yı çekmemiz. arkadaş estonya'dan bile çekiniyor musun diye söylendiğinizi duyar gibiyim fakat moldova var, faroe adaları var, her ne kadar euro 2012 elemeleri'nde deplasmanda yenilmiş olsak da azerbaycan var. estonya bana her zaman içinde bulunduğu torbadaki diğer takımlara göre bize ters gelme potansiyeli olan bir ülke olarak gelmiştir. nitekim 2010 dünya kupası elemeleri'nde deplasmanda hiç de hesapta olmayan 2 puan bırakmıştık.
(bkz: 15 ekim 2008 estonya turkiye maci)
son torbadan ise izlanda ve galler'i istemiyordum. düşünsenize ingiltere futbolu'na yakın bir oyun oynayan galler deplasmanı zorluk çıkarabilirdi. neyse ki andorra'yı çektik.
durum böyle, bana göre macaristan'dan 2 maçta 6 puan alacağız. romanya ile oynayacağımız 2 maç ise kaderimizi çizecektir. ne yalan söyleyeyim en çok romanya'dan çekiniyorum. jenerasyonumuz gerçekten harika, onlar bizden çekinsin sen niye korkuyon lan diyebilirsiniz ama son katıldığımız dünya kupası fifa 2002 world cup diyorum ve artık bu turnuvaya katılmamız şart.
