resim
Felipe Melo de Carvalho
Takım:Fluminense
Mevki:Stoper
Yaş:41
Boy:1.83
Uyruk:Brezilya
  • 264
    galatasarayımız'a transferi açıklandığında istanbul'da olmadığımdan sözlüğe girip de iki kelam edemedim hakkında, kısmet bugüneymiş.

    öncelikle adı bizimle anılmaya başladığı günden sonra yazılan bütün entri'leri okudum, gerçeklikten uzak olanları tek tek not ettim;
    buyrun; bidon değil petşişe, futbol katili, futbol oynaması yasaklansın, çirkef, mustafa sarp'ın brezilya şubesi(en çok buna güldüm), kallström'den kötü (buna açıklamayı aşağıda yapacağım), yeni barusso, galatasaray forması bu kadar ucuz değil, takıma hiçbir katkı yapmaz. en bombası geliyor; barış özbek'in gidişinin anlamı kalmaz, vasat orta saha.

    pehh... ne kadar da çok seviyoruz bok atmayı. ağzım 2-3-4-5 karış açık şekilde okudum bu yazılanları.

    bana göre melo'nun patlama yaptığı takım ispanyol almeria ekibi. futbola başladığı brezilya'dan ispanya'nın mallorca takımına gelmiş, burada fazla durmadan racing santander'e transfer olmuş. o yıllarda melo adını duymadığımı söylemeliyim. santander'de 2 sezonda 49 maça çıktıktan sonra ileride onu italya macerasına sürükleyecek almeria'ya katılmış. birçoğumuz melo'yu fiorentina ile birlikte duyduk. almeria'daki başarılı sezonunun ardından 13 milyon euro bedelle italyan ekibine katılmış ve sıçramasına burada da devam etmiştir. fiorentina'da izlemiştim melo'yu ilk olarak. orta sahada top ayağına geldiğinde insana güven veren bir oyuncu. gerek duruşu, gerek topu alışı, gerek rakibi ile girdiği ikili mücadelelerde melo'nun komplike bir orta saha oyuncusu olduğunu görüyorsunuz.

    fiorentina'daki 1 sezonunun ardından juventus'a toplamda 25 milyon euro bedel karşılığında transfer olmuştu. bu transferde juventuslu marco marchionni 4.5 milyon, cristiano zanetti de 2 milyon euro fiyat üzerinden takasa dahil edilmiş ve juventus geri kalan 18.5 milyon euro'yu 3 taksitte ödemeyi kabul ederek transferi noktalamıştır.

    juventus'ta bekleneni verememesini juventus'un oyununa bağlıyorum. fiorentina bana orta sahası daha güçlü bir takım gibi gelmiştir hep ki juventus'un ne durumda olduğunu söylememize gerek yok. toparlanmaya çalışıyorlar, eski günlerine dönmeye çalışıyorlar fakat hep bir yerde eksik, hata oluyor. bu sezon da rossi ve vidal hamlelerini yaptılar, yararlı olacak mı göreceğiz. özetle juventus'ta yetersiz bir performans sergilemesi melo'nun kötü bir oyuncu olduğunu göstermiyor. sadece juventus'un oyununa adapte olamadı ki ülkemizde de gördük anelka, kezman, ailton, ricardinho gibi adamların istenileni veremediğini.

    transfer sezonunda bu yana kadar esteban cambiasso, lucho, kallström gibi adamlarla ismimiz anılmıştı. kallström ile melo'nun kıyaslanması bana göre yanlış. şöyle yanlış; fm dilinden konuşayım; melo dmc pozisyonunda oynarken, kallström'ün asıl mevkiisi amc'dir. kallström'e sen orta sahayı topla, savunmaya yardım et dersen ''hönk'' der sana performansı ile. cambiasso olsun isterdik fakat melo'nun gelmesinden son derece memnunum.

    13 milyon euro üzerinden belirlenen satış opsiyonuna fazla takılmamak gerektiğini düşünüyorum. sert futbolundan dem vurulmuş sürekli, sezon içerisinde bizi çok maçta yalnız bırakacak kadar sorumsuzluk içerisine girerse ki hiç sanmıyorum, satış opsiyonunu kullanmayız, inşallah katılacağımız şampiyonlar ligi ötüründen de o bölgeye daha iyi bir transfer yaparız. melo kısa vade için düşünülen bir oyuncu idi. geçmiş sezonda darmadağın olan bir takımı gelecek sezon için şampiyonluğa ve şampiyonlar ligi'ne kavuşturmak, ulaştırmak istiyorsanız almanız gereken bir oyuncuydu.

    28 temmuz 2011 tarihinde liverpool ile oynanan maçta ilk kez izledik kendisini parçalı ile. takıma çok yeni katılmasına rağmen performansı ile parmak ısırttı, göz doldurdu, şapka çıkarttı. hepsini aynı anda yaptı evet. aynen sürmesini diliyorum.

    geç de olsa hoşgeldin melo !!!

    edit akbayram: westermann uyardı. ''bidon bile değil pet şişe'' ironiymiş, özür.
App Store'dan indirin Google Play'den alın