20
son çeyrekte sadece wade'in eline bakan miami'nin kaybettiği maç oldu. öncelikle gecenin kahramanı nowitzkiydi. adamın ayakta duracak hali yokken takımını ipten aldı helal olsun. son girdiği turnike her baba yiğidin harcı değildir. haslem'in üzerine gidip yanından bıraktı ve bana göre maç orada bitti zaten.
ben ayrı bir parantez kidd için açmak istiyorum. kendisi stockton'dan sonra bu gözlerin gördüğü en iyi point guardtır. (magic 'i hayal meyal hatırlıyorum o yüzden) ancak final serisinde hiç varlık gösterememesi enteresan. bunu sadece istatistiklere bakarak söylemiyorum. inanılmaz asistler yapan o adam gitmiş yerine düz avrupa oyuncu gelmiş. evet bu haliyle bile ilk beş oynar. ancak daha iyi bir performans bekliyordum final serisinde kidd babadan.
ayrıca big three bilmem ne diye ortalıkta gezinen miami boylar. şampiyonluğu kazansanız bile emin olun sizin değil, dallas'ın adı söylenecek. hani bazı finaller vardır kazanan değil kaybeden anlatılır. işte dallas kaybetse bile(inşallah kazanır) tarih dallas'ı hatırlayacak. 38 yaşındaki kidd'i, 39 derece ateşle oynayan nowitzki'yi, kariyerinin son demlerini yaşayan marion hatırlanacak.
lebron seni unuttum sanıyorsan yanılıyorsun. evet bebeğim çok yeteneklisin, fiziğin basketbol için mükemmel ancak sen zaten winner/efsane olmayı miami tercihi ile benim gözümde bitirmiştin. öyle sırtına chosen 1 dövmesi yaptırarak olmuyor bu işler. neredeydin son çeyrek. wade reyizin nasıl çırpındığını görmedin mi ? işte bu yüzden jordan olamazsın, kobe olamazsın. gözümde alex'ten farkın yok. farka giden maçta show yapmak kolay iş. ben dünyanın en büyüğüyüm diyorsan böyle maçta çıkacaksın karşıma. şimdi yıkıl karşımdan gözlerim görmesin seni....
ve bosh arkadaş sana yıllardır kilo al diyorlar. hiç mi dinlemiyorsun. ulan biraz kilo yapsan, vücut yapsan son pozisyonda nowitzki'yi haslem değil, sen savunuyor olacaktın. belkide sayıya engel olabilirdin(nah olurdun)
neyse serinin 5. maçında gönüller yine dallastan yana.
ben ayrı bir parantez kidd için açmak istiyorum. kendisi stockton'dan sonra bu gözlerin gördüğü en iyi point guardtır. (magic 'i hayal meyal hatırlıyorum o yüzden) ancak final serisinde hiç varlık gösterememesi enteresan. bunu sadece istatistiklere bakarak söylemiyorum. inanılmaz asistler yapan o adam gitmiş yerine düz avrupa oyuncu gelmiş. evet bu haliyle bile ilk beş oynar. ancak daha iyi bir performans bekliyordum final serisinde kidd babadan.
ayrıca big three bilmem ne diye ortalıkta gezinen miami boylar. şampiyonluğu kazansanız bile emin olun sizin değil, dallas'ın adı söylenecek. hani bazı finaller vardır kazanan değil kaybeden anlatılır. işte dallas kaybetse bile(inşallah kazanır) tarih dallas'ı hatırlayacak. 38 yaşındaki kidd'i, 39 derece ateşle oynayan nowitzki'yi, kariyerinin son demlerini yaşayan marion hatırlanacak.
lebron seni unuttum sanıyorsan yanılıyorsun. evet bebeğim çok yeteneklisin, fiziğin basketbol için mükemmel ancak sen zaten winner/efsane olmayı miami tercihi ile benim gözümde bitirmiştin. öyle sırtına chosen 1 dövmesi yaptırarak olmuyor bu işler. neredeydin son çeyrek. wade reyizin nasıl çırpındığını görmedin mi ? işte bu yüzden jordan olamazsın, kobe olamazsın. gözümde alex'ten farkın yok. farka giden maçta show yapmak kolay iş. ben dünyanın en büyüğüyüm diyorsan böyle maçta çıkacaksın karşıma. şimdi yıkıl karşımdan gözlerim görmesin seni....
ve bosh arkadaş sana yıllardır kilo al diyorlar. hiç mi dinlemiyorsun. ulan biraz kilo yapsan, vücut yapsan son pozisyonda nowitzki'yi haslem değil, sen savunuyor olacaktın. belkide sayıya engel olabilirdin(nah olurdun)
neyse serinin 5. maçında gönüller yine dallastan yana.
