437
futbolda önemli tek şey vardır, o da başarıdır. gerisi edebiyattır. kimisi kendine göre bir futbol kültürü oluşturur, kimisi de parayı basar, adamı alır, oynatır. ama ister altyapıdan çıkardığın oyuncularla, ister satın aldığın adamlarla, kazanamazsan, işin biter.
gerçekleri tarih yazar diyoruz, sürekli güncel başarılara bakarak takımların büyüklüğü küçüklüğü ölçülmez. kaldı ki her parası olan kulüp de başarılı olamamıştır zaten, her mükemmel futbolculardan kurulu kulübün başarılı olamadığı gibi...
ama şaşırmıyoruz tabii. barcelona'nın kültürü varmış. bana ne? sana ne? galatasaray'ı kültürü var diye mi tutuyorsun? sanmıyorum. ben daha bebeyken galatasaraylıydım ama kültüründen falan filan bi' haberdim, renklerine aşık oldum ve benim takımım galatasaray oldu. o dakikadan sonra tarihinde 100 tane şaibeli şampiyonluğu da olsa, kazandığı kupaların çoğunu 50 sene önce de kazansa, umrumda mı olurdu? olmazdı. en büyük yine galatasaray olurdu.
ama insan doğası tabii. insan, sırf kendini haklı göstermek için tarihi önemsiz bir detaymışcasına bir kenara atabiliyor, real madrid ile manchester city'i aynı kefeye koyup birbirine benzeterek komik karşılaştırmalar yapabiliyor sırf hoşlanmadığı için "dünyanın en başarılı takımı olabilir ama ben sevmiyorum" diyebilmek yerine tarihinde 12 kez şampiyonlar ligi finaline çıkıp 9'unu kazanan, ispanya'da da tam 31 şampiyonluğu olan ve dünyada kırılmış tüm futbol rekorlarının ortasından fırlayan bir takımı başarısız göstermeye çalışabiliyor.
futboldan anlayan herkes bilir ki, tarihin en başarılı takımı real madrid'dir. futboldan ve tarihten anlamayanları bilemiyorum.
ve umarım bir gün galatasaray'ımız da ister altyapısından çıkardığı oyuncularıyla, ister transfer edip getirdikleriyle, müzesine nice kupalar daha katıp, real'i dahi geçer...
gerçekleri tarih yazar diyoruz, sürekli güncel başarılara bakarak takımların büyüklüğü küçüklüğü ölçülmez. kaldı ki her parası olan kulüp de başarılı olamamıştır zaten, her mükemmel futbolculardan kurulu kulübün başarılı olamadığı gibi...
ama şaşırmıyoruz tabii. barcelona'nın kültürü varmış. bana ne? sana ne? galatasaray'ı kültürü var diye mi tutuyorsun? sanmıyorum. ben daha bebeyken galatasaraylıydım ama kültüründen falan filan bi' haberdim, renklerine aşık oldum ve benim takımım galatasaray oldu. o dakikadan sonra tarihinde 100 tane şaibeli şampiyonluğu da olsa, kazandığı kupaların çoğunu 50 sene önce de kazansa, umrumda mı olurdu? olmazdı. en büyük yine galatasaray olurdu.
ama insan doğası tabii. insan, sırf kendini haklı göstermek için tarihi önemsiz bir detaymışcasına bir kenara atabiliyor, real madrid ile manchester city'i aynı kefeye koyup birbirine benzeterek komik karşılaştırmalar yapabiliyor sırf hoşlanmadığı için "dünyanın en başarılı takımı olabilir ama ben sevmiyorum" diyebilmek yerine tarihinde 12 kez şampiyonlar ligi finaline çıkıp 9'unu kazanan, ispanya'da da tam 31 şampiyonluğu olan ve dünyada kırılmış tüm futbol rekorlarının ortasından fırlayan bir takımı başarısız göstermeye çalışabiliyor.
futboldan anlayan herkes bilir ki, tarihin en başarılı takımı real madrid'dir. futboldan ve tarihten anlamayanları bilemiyorum.
ve umarım bir gün galatasaray'ımız da ister altyapısından çıkardığı oyuncularıyla, ister transfer edip getirdikleriyle, müzesine nice kupalar daha katıp, real'i dahi geçer...