3416
harry kewell bugün gidiyormuş, gitsin. ama futbolcu sıfatı ile.zira bu fizik ile galatasaray'a sürekliliği olmadan bir fayda sağlayacağını sanmıyorum. bu sene devre arası milli takım dönüşündeki performansına bakarak bunu düşünmek zor değil. bu adamın sorunu istikrarlı olabilmek. istikrarı sağlarsa çok iş yapacağı belli, fakat bu yaş ve fizikten sonra o beklenen istikrarı nasıl sağlayacak? hele ki futbol takımı adına yeni bir çehreye bürünecek olan, kalitesi yükselecek olan bir galatasaray'da nasıl ilk 11 çıkacak? işte bu soruları kendime sorunca gitsin diyorum, mantığı kullanmak elzem. özellikle şu 3 sene bunu göstermeli bence galatasaray taraftarına. elin adamı boşuna yırtınmıyor modern futbol, modern anlayış diye.
daha önce nkfvas yazmıştı, avustralya'da futbol okulu açsın, oyuncu yetiştirsin falan. hah, tam öyle bir şey işte. gitsin, ama kulüple ilişiği kesilmesin denilecek adamlardandır harry kewell. ya da scout ekibinde görev alsın, bu ekibin asya kolunda iş yapsın. belki lisans alması için destek verilip daha sonra alt yapı için değerlendirilebilir. tugay ile kewell, düşünüyorum da, daha ne isterim ki.
gitsin diyenler arasında kendisi için efendiliği, karizması dışında neyi var diyenlere gülüp geçmek lazım. ya da ne verdi ki galatasaray'a diyenler... gerçi suçlu onlar değil. suçlu; harry gitmesin diye her gün başlığının altında "ay çok tatlı çok şeker" demekten başka argüman ortaya koyamayan yazarlardır. ya da yazarlığınını hakkını veremeyenler demek daha doğru bir niteleyici söz olur sanırım. zira kewell'ın kalmasını istemek için yakışıklılığından bahsetmek yerine o'nun futbol zekasını görememek körlükten başka bir şey değil. harry kewell stsl'de futbol zekası bakımından mevki olarak ilk 3'te yer alacak bir futbolcudur benim gözümde. topu alışı, verişi, pas almak için yaptığı koşuları türkiye'de yapan adam sayısı 3 5 tanedir. ah bir de yaşı, fiziği müsade etseydi de daha rahat çalım atabilse, kanatta verimli olabilseydi.
ama bu dakikadan sonra kalması için çok da geçerli argümanların olmaması,gitsin demeye itiyor insanı. zira her şeyi tadında bırakmak lazım. ayarını kaçırınca hem yüks ek beklentilerin getirdiği hayal kırıklıkları, hem de galatasaray'ın düşeceği olası olumsuz durum bizi üzer.
daha önce nkfvas yazmıştı, avustralya'da futbol okulu açsın, oyuncu yetiştirsin falan. hah, tam öyle bir şey işte. gitsin, ama kulüple ilişiği kesilmesin denilecek adamlardandır harry kewell. ya da scout ekibinde görev alsın, bu ekibin asya kolunda iş yapsın. belki lisans alması için destek verilip daha sonra alt yapı için değerlendirilebilir. tugay ile kewell, düşünüyorum da, daha ne isterim ki.
gitsin diyenler arasında kendisi için efendiliği, karizması dışında neyi var diyenlere gülüp geçmek lazım. ya da ne verdi ki galatasaray'a diyenler... gerçi suçlu onlar değil. suçlu; harry gitmesin diye her gün başlığının altında "ay çok tatlı çok şeker" demekten başka argüman ortaya koyamayan yazarlardır. ya da yazarlığınını hakkını veremeyenler demek daha doğru bir niteleyici söz olur sanırım. zira kewell'ın kalmasını istemek için yakışıklılığından bahsetmek yerine o'nun futbol zekasını görememek körlükten başka bir şey değil. harry kewell stsl'de futbol zekası bakımından mevki olarak ilk 3'te yer alacak bir futbolcudur benim gözümde. topu alışı, verişi, pas almak için yaptığı koşuları türkiye'de yapan adam sayısı 3 5 tanedir. ah bir de yaşı, fiziği müsade etseydi de daha rahat çalım atabilse, kanatta verimli olabilseydi.
ama bu dakikadan sonra kalması için çok da geçerli argümanların olmaması,gitsin demeye itiyor insanı. zira her şeyi tadında bırakmak lazım. ayarını kaçırınca hem yüks ek beklentilerin getirdiği hayal kırıklıkları, hem de galatasaray'ın düşeceği olası olumsuz durum bizi üzer.
