2769
2 mart 2011 galatasaray gaziantepspor maçında televizyondan görebildiğim kadarıyla yarıdan fazlası boştu. bu kadar infaal yaratan, bu kadar yıkıma yol açan bir maçta dolmayacaksa ne zaman dolacak? ben izmir'deyim, keşke imkanım olsa her maça gidebilsem ancak gerek iş-güç mevzuları gerek maddi mevzular bunu engelliyor. bunu yazmamın nedeni klavyeden ahkam kesmek kolay diyecek olan arkadaşlara peşin cevap olmasıdır.
dünkü gaziantepspor maçı sezon içersinde gelinen noktada şu ana kadar oynanan en kritik maçtı. bunda herkes hemfikir olur heralde. yenildin mi neredeyse sezon bitiyor, ki bence öyle de oldu. bu maça da git be güzel kardeşim. tamam bilet pahalıydı, imkanların kısıtlı olabilir falan filan ama gerekirse sezonun kalanında maça gitme ama bu maça git. stadın bu kadar boş olması sadece maddi sebeplerle, maçın hafta içinde oynanmasıyla açıklanamaz. bunun adı inançsızlıktır. taraftar olarak biz inanacağız, tribüne gidip o inancı o güveni sahadakilere aşılayacağız ki; onlarda çıkıp galip gelecek. bu bir etken. dün o stadyum tam dolu olsa bence top çizgiyi bir şekilde geçerdi. ama öyle ama böyle, biz turu geçerdik. bence bu stancu'nun, neill'in, cana'nın yerinden ayhan'ın oynundan daha önce konuşulması gereken bir etken. önce biz görevimizi yapalım ondan sonra sporcuya beklentilerimizi dikte edelim, karşılık alamazsak protesto edelim. iş bizde bitiyor.
bakıyorum dün oynayanlara serkan kurtuluş önünde 25 metre boşluk varken top süremiyor pas atıyor. bu paslar rakibin sürekli topun arkasında kalmasını sağlıyor. futbolcularımız bırakın adamı çalımla eksiltmeyi, pasla bile eksiltemiyor. bunun adı sizce yeteneksizlik midir? ben kesinlikle katılmıyorum. bu özgüven eksikliğidir. serkan diye beğenmediğimiz adam eminim hepimizle top diye oynar ama o anda yapamıyor ayakları gitmiyor. maça çıkarken diyor ki; ulan ben zaten mimlendim en ufak hareketime tepki çığ gibi basit oynayayım kesin oynayayım tepkiyi azaltayım. sadece serkan değil çoğu futbolcumuz bunu düşünüyor. çünkü bunların gelebilecekleri uç nokta galatasaray, buradan ayrılmak istemiyorlar. göze batmasam basite kaçsam zaten takım kötü durumda, özel hiç birşey denemeden tepki çekmeden bu işi bitiririm derdinde adamlar. bu doğrudur yanlıştır ancak herkes kabul etsin ki takımdaki futbolcuların %80'ine taraftarın önyargısı mevcut. biz stadımızda rakipten çok kendi futbolcularımızı baskı altına alıyoruz. baskı altında ezilen futbolcularda da özgüven kalmıyor.
biraz başlık dışına taşsak da anlatmak istediğim şudur; takım ne kadar kötü olursa olsun bu stadyum dolsaydı yenerdik dün, tur atlardık. taraftar önce taraf olcak. o stadyuma gelcek takımı 90 dakika desteklicek. hele ki 1 gol atsak çok şey kazanacağımız maçta.
dünkü gaziantepspor maçı sezon içersinde gelinen noktada şu ana kadar oynanan en kritik maçtı. bunda herkes hemfikir olur heralde. yenildin mi neredeyse sezon bitiyor, ki bence öyle de oldu. bu maça da git be güzel kardeşim. tamam bilet pahalıydı, imkanların kısıtlı olabilir falan filan ama gerekirse sezonun kalanında maça gitme ama bu maça git. stadın bu kadar boş olması sadece maddi sebeplerle, maçın hafta içinde oynanmasıyla açıklanamaz. bunun adı inançsızlıktır. taraftar olarak biz inanacağız, tribüne gidip o inancı o güveni sahadakilere aşılayacağız ki; onlarda çıkıp galip gelecek. bu bir etken. dün o stadyum tam dolu olsa bence top çizgiyi bir şekilde geçerdi. ama öyle ama böyle, biz turu geçerdik. bence bu stancu'nun, neill'in, cana'nın yerinden ayhan'ın oynundan daha önce konuşulması gereken bir etken. önce biz görevimizi yapalım ondan sonra sporcuya beklentilerimizi dikte edelim, karşılık alamazsak protesto edelim. iş bizde bitiyor.
bakıyorum dün oynayanlara serkan kurtuluş önünde 25 metre boşluk varken top süremiyor pas atıyor. bu paslar rakibin sürekli topun arkasında kalmasını sağlıyor. futbolcularımız bırakın adamı çalımla eksiltmeyi, pasla bile eksiltemiyor. bunun adı sizce yeteneksizlik midir? ben kesinlikle katılmıyorum. bu özgüven eksikliğidir. serkan diye beğenmediğimiz adam eminim hepimizle top diye oynar ama o anda yapamıyor ayakları gitmiyor. maça çıkarken diyor ki; ulan ben zaten mimlendim en ufak hareketime tepki çığ gibi basit oynayayım kesin oynayayım tepkiyi azaltayım. sadece serkan değil çoğu futbolcumuz bunu düşünüyor. çünkü bunların gelebilecekleri uç nokta galatasaray, buradan ayrılmak istemiyorlar. göze batmasam basite kaçsam zaten takım kötü durumda, özel hiç birşey denemeden tepki çekmeden bu işi bitiririm derdinde adamlar. bu doğrudur yanlıştır ancak herkes kabul etsin ki takımdaki futbolcuların %80'ine taraftarın önyargısı mevcut. biz stadımızda rakipten çok kendi futbolcularımızı baskı altına alıyoruz. baskı altında ezilen futbolcularda da özgüven kalmıyor.
biraz başlık dışına taşsak da anlatmak istediğim şudur; takım ne kadar kötü olursa olsun bu stadyum dolsaydı yenerdik dün, tur atlardık. taraftar önce taraf olcak. o stadyuma gelcek takımı 90 dakika desteklicek. hele ki 1 gol atsak çok şey kazanacağımız maçta.