13
dövmedi ama dövmekten beter etti*. gerçi şu anki halime bakılırsa pek de yanlış yapmış sayılmaz ama ben kısaca özet geçeyim :
7.sınıf bitmiş, mevsim yaz, tatil günleri... galatasaray futbol okulu'nda defans olarak oynamaya başladım; ancak hocanın ardı arkası kesilmeyen şikayetleri, bağırış çağırışları... ulan dedim kaleye geçicem.
bir gün gittim, "hocam beni kalede bi deneyin", dedim. geçirdiler. maçlarda, şut çalışmalarında yemiyorum pek gol. sonrasında duydum ki, anlaşmaları mı varmış neymiş, iyi oynayan ışık veren adamları dersleri de iyiyse galatasaray lisesi'ne gönderiyolarmış. "ne güzel, keşke bi fırsatım olsa da gidebilsem ama nerdeee" diye iç geçirdim. fransızca okuyoruz o sıralar, dersler de iyi. çok iyi olacaktı.
kurtarışlara devam ettiğim günlerden birinde, soyunma odasında hocanın "hakan'ı* galatasaray'a gönderecez" demesini duyduktan sonra havalara uçtum. eve gittim, hemen telefona sarılıp pederi aradım, olayı anlattım.
iki hafta kadar sonra aylık dönem bitti ve babam da kayıt yenilemedi. ben de lgs*'ye çalışarak girmek zorunda kaldım ve izmir'de bir liseye girdim, galatasaray lisesi'ni de üniversite için geldiğim istanbul'da taksim'e yolum düşerse görüyorum.
işte futbolcu olmak isteyen oğlunu dövmeyen değil, dövmekten beter eden baba oldu benimki. canı sağolsun, buna da şükür*.
7.sınıf bitmiş, mevsim yaz, tatil günleri... galatasaray futbol okulu'nda defans olarak oynamaya başladım; ancak hocanın ardı arkası kesilmeyen şikayetleri, bağırış çağırışları... ulan dedim kaleye geçicem.
bir gün gittim, "hocam beni kalede bi deneyin", dedim. geçirdiler. maçlarda, şut çalışmalarında yemiyorum pek gol. sonrasında duydum ki, anlaşmaları mı varmış neymiş, iyi oynayan ışık veren adamları dersleri de iyiyse galatasaray lisesi'ne gönderiyolarmış. "ne güzel, keşke bi fırsatım olsa da gidebilsem ama nerdeee" diye iç geçirdim. fransızca okuyoruz o sıralar, dersler de iyi. çok iyi olacaktı.
kurtarışlara devam ettiğim günlerden birinde, soyunma odasında hocanın "hakan'ı* galatasaray'a gönderecez" demesini duyduktan sonra havalara uçtum. eve gittim, hemen telefona sarılıp pederi aradım, olayı anlattım.
iki hafta kadar sonra aylık dönem bitti ve babam da kayıt yenilemedi. ben de lgs*'ye çalışarak girmek zorunda kaldım ve izmir'de bir liseye girdim, galatasaray lisesi'ni de üniversite için geldiğim istanbul'da taksim'e yolum düşerse görüyorum.
işte futbolcu olmak isteyen oğlunu dövmeyen değil, dövmekten beter eden baba oldu benimki. canı sağolsun, buna da şükür*.
