1368
dün gece rüyamda, barcelona inter şampiyonlar ligi finali oynanıyor. o sırada ben istanbul'da ne hikmetse birçok cafénin önünden geçiyorum, ki hepsi de maçı gösteriyor ama ben oturmuyorum hiçbirine. ve yine yürürken maçın daha başlarında cafénin birinin önünden geçiyorum ki, mustafa sarp kornerden gelen topu ön direk civarlarında, aut çizgisine çok yakın bir yerden ayak içiyle plaseleyip uzak köşe direğine aşırtma harika bir gol atıyor ve barcelona'yı 1-0 öne geçiriyor.
golü izledikten sonra, yine çıkıyorum yürüyüşe. birkaç dakika sonra bi bakıyorum, 3-0 olmuş. diğer gollerden birini daha mustafa sarp atmış. küfrederek yoluma devam ediyorum. "bu nasıl iş birader?" diyorum. ertesi gün, sporx.com'u ziyaret ettiğimde ise iyice salak oluyorum : mustafa dörtledi. birincisi, bu oyun basketbol değil ki faulleri yazmış olsunlar, faul değildir, geç. ikincisi, sarı kart - kırmızı kart sayısı desen, cık, o da olmaz. olsa olsa diyorum gol sayısı dörttür. öyleymiş hakkaten de.
sonra alıyorum elime * objeyi, çeviriyorum. dönüyor, dönüyor, dönüyor ve sonra bi yerde duruyor. gerçek dünyadayım. meğer mustafa sarp bilinçaltı dünyasında kusursuzmuş.
tanım : galatasaray'dan gitmesi gerektiği gibi, bilinçaltımdan da uzaklaşmasını istediğim fut...*
golü izledikten sonra, yine çıkıyorum yürüyüşe. birkaç dakika sonra bi bakıyorum, 3-0 olmuş. diğer gollerden birini daha mustafa sarp atmış. küfrederek yoluma devam ediyorum. "bu nasıl iş birader?" diyorum. ertesi gün, sporx.com'u ziyaret ettiğimde ise iyice salak oluyorum : mustafa dörtledi. birincisi, bu oyun basketbol değil ki faulleri yazmış olsunlar, faul değildir, geç. ikincisi, sarı kart - kırmızı kart sayısı desen, cık, o da olmaz. olsa olsa diyorum gol sayısı dörttür. öyleymiş hakkaten de.
sonra alıyorum elime * objeyi, çeviriyorum. dönüyor, dönüyor, dönüyor ve sonra bi yerde duruyor. gerçek dünyadayım. meğer mustafa sarp bilinçaltı dünyasında kusursuzmuş.
tanım : galatasaray'dan gitmesi gerektiği gibi, bilinçaltımdan da uzaklaşmasını istediğim fut...*